Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 09 Mar 2011 18:05:41
Her şey birdenbire oldu.
Birdenbire vurdu gün ışığı yere;
Gökyüzü birdenbire oldu;
Mavi birdenbire.
Her şey birdenbire oldu;
Birdenbire tütmeye başladı duman topraktan;
Filiz birdenbire oldu, tomurcuk birdenbire.
Yemiş birdenbire oldu.

Birdenbire,
Birdenbire;
Her şey birdenbire oldu.
Kız birdenbire, oğlan birdenbire;
Yollar, kırlar, kediler, insanlar...
Aşk birdenbire oldu,
Sevinç birdenbire.
Orhan Veli

Çevrimdışı gokseldeniz34

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.877
  • 3.718
  • 2.877
  • 3.718
# 09 Mar 2011 19:09:12

SAKIN GEÇ KALMA ERKEN GEL


Usulca gir kapıdan, zile basma.
Hiç telaşlanma, ben daha dönmemişsem.
Yoldayımdır, nerdeyse yokuşun dibinde,
Suların kararmasını bekliyorumdur,
Tuğla harmanlarından gelen yanık havanın
Bahçedeki akşamsefalarına sinmesini.
Güç bela dizginliyorumdur içimde
Dörtnala sana koşan küheylanları.

Bütün gün kâğıttan dağlar arasındaydım,
Nabzım ileri giden bir saat gibi işledi durdu.
Dilekçeler, kararlar, tozlu makbuzlar:
Hep adını okudum silinmiş satırlarda.
Pencerede kuleler, minareler, kirli gök.
Durmadan kuşlar uçtu bir bacadan.
Rüzgâra karışan saçlarını gördüm
Bulutlu aynalarda.

Balkonun kapısını aç, su ver saksıdaki çiçeğe.
Geyikli örtüyü ser masaya, dinlen biraz.
Sessizlik şaşırtmasın seni, ürkütmesin.
Şehrin gürültüsü dolacak az sonra odaya,
Karanlık bir yankıya dönüşecek karşı dağlarda.

    Cevat ÇAPAN


Çevrimdışı ogrtmn35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 17.431
  • 177.430
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 17.431
  • 177.430
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 09 Mar 2011 19:25:04
Özlediğin kadar özlenmek,
Özleminle ömür tüketmek,
Özlenenin gözünde tütmek,
En büyük özlem olsa gerek.

Çevrimdışı mihri zeynep

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 203
  • 2.345
  • 203
  • 2.345
# 09 Mar 2011 19:55:48
Adsiz Gazel
Yanışlar ağıtlar elimde değil
İçimin sesi hiç üzmesin seni

Kaçmak mı mümkün mü alınyazımdan
Kaderdir yüklendim yıkılmışlığı

Sen attın bilmeden kuyuya taşı
Dinemez yankısı mahşerde bile

Bir kutsal emanet gibi sır gibi
Ve bir ayıp gibi saklarım seni

Başımda kavganın kıyameti var
Okşadım ismini kitap içinde

Her akşam bir düşle kundaklanırım
Sözümün bittiği yerde başlarsın

Yılların alnıma çektiği çizgi
Kocalttı başımı bir ehram gibi

Yaslasam gövdemi karlı dağlara
Sonsuz bir uykuya kavuşsam bir gün
 

Mehmet Akif İnan

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 09 Mar 2011 20:13:11
AŞK 

Aşk kaçmaktan çok kovalamayı sever,
Görmekten çok özlemeyi,
Dokunmaktan çok düşlemeyi,
Ve aşk öyle haindir ki,
Nerde imkansız varsa onu sever...

Özdemir Asaf

Çevrimdışı mavimavi31

  • Uzman Üye
  • *****
  • 694
  • 1.487
  • 694
  • 1.487
# 09 Mar 2011 22:40:50
Geçmiş günü beyhude yere yâd etme,
Bir gelmemiş an için de feryat etme
Geçmiş gelecek masal bunlar hep
Eğlenmene bak ömrünü berbat etme.

Niceleri geldi, neler istediler,
Sonunda dünyayı bırakıp gittiler.
Sen hiç gitmeyecek gibisin değil mi?
O gidenler de hep senin gibiydiler.

Dünyada ne var, kendine dert eyleyecek,
Bir gün gelecek ki can bedenden gidecek,
Zümrüt çayır üstünde, sefa sür iki gün ...
Zira senin üstünde de otlar bitecek


Ömer Hayyam

Çevrimdışı gmzhmt

  • Uzman Üye
  • *****
  • 687
  • 2.087
  • Türkçe Öğretmeni
  • 687
  • 2.087
  • Türkçe Öğretmeni
# 09 Mar 2011 22:55:30
ÇOK GEÇ OLMADAN

Yüreğinde bir damla gülümseme varsa, SAKLAMA !
Eğer bir tek yol bile varsa gidilecek sevdiklerine,ERTELEME !
Bir sözün varsa sevgiye dair,dilinden yüreğine akan,HiÇ SUSMA !
Okşaman gereken bir yürek varsa,
ESIRGEME, ELİNİ UZAT !
Bir an gelir;
Elini,
Gözünü,
Yolunu,
Yüreğini alıverir senden...
İşte o zaman istesen de dokunamaz, göremez, gidemez, söyleyemezsin...

Çevrimdışı yucel37

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 293
  • 1.182
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 293
  • 1.182
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 09 Mar 2011 23:48:18
BEN ÖĞRETMENİM ÇOCUKLAR

Ben öğretmenim çocuklar,
Unuttuğunuz yüzleriniz bende.
Gülüşleriniz, gözleriniz,
Dolaştığınız bahçelerde kalan
İzleriniz bende.
***
Bazen sevgiyle dolu, bazen kırılmış,
Ama her zaman taze
O duygulu, sıcak, afacan,
Cana can katan sözleriniz bende.
***
Ben öğretmenim çocuklar,
Şimdilerdeki değil, eski sizlerle yaşarım,
Düşersiniz düşerim, koşarsınız koşarım.
İçimi bir tuhaf eder kan,
Sıyrılmış kollarınız, çizilmiş dizleriniz bende.
***
 Unutmam hiçbirinizi,
Bininizi, on bininizi,
Kendiniz bile unuturken o günlerdeki kendinizi.
Ben görürüm, siz görmeden geçersiniz bazen,
İncinir o eski dost yüzleriniz bende.
***
 Ben öğretmenim çocuklar,
Ayrılsam da sizinleyim sınıfta, bahçede, sokakta,
Hani arada bir kararırdı bakışlarınızda yeşil tahta
Benim de içim kararırdı o zaman,
O zaman benden kaçan gözleriniz bende.
***
 Sizi yüceltmede sabırsızlanır titizlenirdim,
Taşardı sesim koridorlara, salonlara,
Kayar gibi olurdu altınızda sıra.
İşte o vurucu rüzgarda savrulan,
Uçuk benizleriniz bende.
***
 Bu kardeşten kardeş, babadan baba adama
Ne oldu dercesine kesilirdi nefesleriniz.
Bırakır mıydım eksik kalsın sizde bir yan
Bilgiden, sanattan, insanlıktan...
O gün o çığlığı koparan sizlersiniz bende.
***
 Ben öğretmenim çocuklar,
Usul usul, ince ince
Bereketli yağmurlar gibi yağmak isterim üstünüze.
Çalsın bütün ziller tepelerden, doruklardan
Yine bu gün son dersiniz benden...

Coşkun ERTEPINAR

Çevrimdışı akkaya33

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.105
  • 12.722
  • 2.105
  • 12.722
# 10 Mar 2011 07:48:42
Ansızın

Ben sensiz olanlara seni aratıyorum,
Ben sensiz kalanlara seni yaratıyorum,
Seni saklayacağım, seni yazıp-andıkça
Kendimi çoğaltıyor, seni kuşatıyorum.

Unutturmayacağım, seni yaşatacağım,
Kendimi çoğalttıkça, seni kuşatacağım,
Her zamanda, her yerde sen bende yasadıkça...
Sen evreninde sana seni aratacağım.

Özdemir Asaf

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 10 Mar 2011 11:56:23
       ÜŞÜYORUM; KAPAMA GÖZLERİNİ..

Sen bilmezsin seni yaşamayı!
Sevmektende öte!
Ne zaman gökyüzünde parlayan bi yıldız görsem Yada ne zaman sebepsiz yere gülsem;
Anlıyorum ki sensin hayatımı güzelleştiren.
Ve sadece bu dünyada olduğun için milyonlarca kez Şükrediyorum tanrı' ya.


Bazen sadece yaşama sebebim oluyor varlığın.
Bunları yazarken bile gözlerim dolu dolu oluyor.
Bu nasıl birşey?
Nasıl dayanılmaz birşey seni özlemek.
Çıkıp gidesim geliyor.
Senin olmadığın her yeri terk etmek
Seni sadece senin yanında,
Ellerin ellerimde yaşamak istiyorum.
İçimdeki bu aşkı nasıl anlatıcağımı bile bilmiyorum.
Tarifsiz birşey bu.


Düşünsene;
Yıllardır,günlerdir ve kaç milyon saniyedir bu 
   hayattasın.
Yazık!
Nasıl da seni tanımadan geçmiş onca sene.
Sanki çok geçmiş kalmış gibiyim birşeylere.
Sanki peşinden koşuyorum
Sensiz geçen o günlerin.
Yanında olmadığım her saniyeye sitem ediyorum.
Geri sarmak istiyorum dakikaları.


Gülüşünü özledim.


Aramızda geçen zamanı
Ne ben biliyorum ne de sen.
Yalan yok;umutluyum.
Ömürse yaşayacağım seninle yaşamak istiyorum.
Bi yudum suysa içeceğim seninle olsun istiyorum.
Senin olmak ve nefesini paylaşmak istiyorum.


Bilmiyorum; bundan daha da öte söz var mı! ..
Diyorum ya; bi umut.
Bekliyorum.
Kimi zaman sana ,
SEVGİLİM dediğim anları hayal ediyorum.
Ve inan bana;
Ben herşeyi hayalden öte,
Gerçeğin en acıtan yerinde yaşıyorum.
Birşey varsa hayatımı güzelleştirecek olan;
O yalnızca sensin.
Sevildiğini unutma.
Seni sırf sen olduğun için bile olsa seviyorum.


Bak bunu iyi dinle:
Elimi tuttuğun an,
Bu dünyadaki en mutlu aşık ben olabilirim.
Ve sadece senin için sebepsiz yere ölebilirim.
Sadece senin için.

YOKLUĞUN CEHENNEMİN ÖBÜR ADIDIR. ÜŞÜYORUM; KAPAMA GÖZLERİNİ..

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 10 Mar 2011 13:24:19
    06.02.2011 Anımsayanlara

Çevrimdışı liff

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.251
  • 13.081
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 4.251
  • 13.081
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 10 Mar 2011 14:35:53
Üşüyorum

Bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpır
Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum
Gözlerim parke parke taş duvarlarda
Açılıyor hayal pencerelerim
Hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum
Kekik kokulu koyaklardan aşarak
Güvercinler ülkesinde dolaşıyor
Bir çeşme başı arıyorum
Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp
Mis gibi nane kokuları arasında
Ruhumu dinlemek istiyorum
Zikre dalmış her şey
Güne gülümserken papatyalar
Dualar gibi yükselir ümitlerim
Güneşle kol kola kırlarda koşarak
Siz peygamber çiçekleri toplarken
Ben çeşme başında uzanmak istiyorum
Huzur dolu içimde
Ben sonsuzluğu düşünüyorum
Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum
Durun kapanmayın pencerelerim
Güneşimi kapatmayın
Beton çok soğuk, üşüyorum..

Muhsin YAZICIOĞLU



Çevrimdışı mihri zeynep

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 203
  • 2.345
  • 203
  • 2.345
# 10 Mar 2011 14:48:00

  ÖYLE
O'nun ilk aşkı olmayabilirsin, belki son aşkı da;
Unutma ki; tıpkı senin gibi, o da mükemmel değil..
Yine de o, seni olup olmadık yerlerde güldürebiliyorsa,
Seni iki kez düşündürebiliyorsa,
Onu seninle tutmaya çalış ve ona verebileceğin herşeyi ver.
...
Seni günün her anında düşünmüyor olabilir;
Ama sana kırabileceğini bildiği bir parçasını verecektir: kalbini..
Yaralama onu, değiştirmeye çalışma, çözümlemeye kalkma!
Ve verebileceğinden fazlasını bekleme..

Seni mutlu ettiğinde gülümse.
Kızdırdığında fark etmesini sağla,
Ve birlikte değilken özlendiğini bil..

b/marley.

Çevrimdışı gazili0606

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 6.533
  • 15.375
  • 6.533
  • 15.375
# 10 Mar 2011 15:12:05
Giden

Bir gecedir bütün geceler gibi
Saçlarında,tanıdığın ellerin en ağırı
Gözlerinde maceraların en derini...
Sana anlatırlar geçenle kalandan
Bir gecedir bütün geceler gibi
Karanlıklardan,aydınlıklardan

Ne varsa kendincedir
Pencere camlarında ışıklar parlar
Halıda yatar eşyanın gölgesi
İç içedir artık sokaklar,evler,odalar
Duvarlar bakışları keser,kapılar sesi
Ne varsa kendincedir

Ve senin,üzerinde binbir düşünce,günden
Oynaşır hatıranla,kalbinle,ümitlerinle
Herşey düşünmektedir seninle
Birden,bir rüzgar eser,sana doğru senden
Seninle çoğalmaya başlar kendisiyle bitenler
Hatırlayan ellerinle,unutmayan gözlerinle

Değişir sezilecek kadar yavaştan
Değişir istenen istenmeyen
O koruyan zor yalanlar silinir
Büyür kolay bir doğru,bilinen,söylenmeyen
Uyuyanlar uyanmış,ölüler dirilmiştir
Bir gecedir sana doğru senden

Bir gecedir sana doğru senden...
Geçen yaşadığındır,yaşarken anlamadan
Kalan bir gerçektir belki
Bir iğne gibi kaybolan,bir bardak gibi kırılan
Gelen sanki beklediğindir
Ve giden,en tatlı,en sıcak,en kocaman..

Özdemir Asaf

Çevrimdışı eftelyaaa

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.040
  • 2.837
  • 2.040
  • 2.837
# 10 Mar 2011 18:14:35
mutsuzluk gülümseyerek gelir, adıyla süslenmiştir;
banliyo treninde rastladığımız
sınav saatini kaçırmış liseli kız,
hep kazanırsın ey çözümsüzlük!

ey otobüssever ey troya yolcusu!
anımsarsın günlerce konuşup durmuştuk
o ib(ipekböceği) sesli kadını;
birinin gronland'ı olmaya hazırlanıyordu.

iki çay söylemiştik orda, biri açık,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.






bir mineli altın saat,
bir altın köstek ve madalyon
bir roza maşallah,
on iki miskal inci.

madalyonunu ve boncuğunu
ittim içeri,
gözlerimizin dibi karıştı
dağyollarının uzak dumanı gibi.

ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
keşke yalnız bunun için sevseydim seni




bir kış göğü gibi o saat alçalır ölüm,
yalnız işitme duyusu kalır ortada.
asya kentleri yürür dururlar,
höyükler burnumda hızma.

uzakta dev bir damla:pırıl pırıl pencap!
tabanlarından kayıp duran sütunlar
yitmiş bir geleceğin işaret parmakları:
horasan uykusuna havlayan köpekler, buhara.

uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.




çekirge bulutu içinde koynuma soktuğun ekin; çalgılar ikidurur sürgün ilinde, bir gözü mavidir bir gözü bleu. gölgede boy atmış top fesleğen, bir ilkokul bahçesinde görmüştüm seni, marienbad ilkokulu, nişantaş'ta; bir çocuk yeşil örtüyü çekiverdi. hızla geçen otobüslerin ardında benzeşmek.. keşke yalnız bunun için sevseydim seni.







daha ben ilk kazmayı vurmadan
elime gelen karabitki'li testi,
nefertiti'nin mutfağı sayılan yerde
koyu sır yeni hicret yollarını kesti.

terimler eşekarıları sözcüklerin,
acımasızdırlar, adsız ve sueldirler,
önlerine katarak insan ve hayvan listelerini
sabah akşam kapınızın önünden geçirirler.

fazıl hüsnü diyor ki, ne diyor fazıl hüsnü?..
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.


aralık 1985'te o salonda
kişi nasıl kestirebilirdi ileriyi?
siz, kazıbilimler, alınyazısıbilimler,
geçsin yıllar geçsin, seneler gibi.

olur mu anımsamamak onaltıncı louis'yi
14 temmuz 1789 akşamı, louis,
şöyle yazmamış mıydı defterine:
"bugün kayda değer bir şey yok.."

"kehanet" adlı kısacık bir şiir buldum
keşke yalnız bunun için sevseydim seni



bilgisayar olarak kullanmış bir gölü
selçukluya pragmalar taşıyan gazali
bir ilk aptallığı düğüm sayarak
yadsımış dört yanı hep yukarı bakmış.

bu yüzden önündeki ayna kırılır kırılmaz
intihar etti sayılmış tasavvuf ehli,
yine bu yüzden doğduğu an
kaymaya başlamış osmanlı yıldızı,

baktım yeri toparlıyor ayak izleri
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.





afyon garındaki küçük kızı anımsa, hani, trene binerken pabuçlarını çıkarmıştı; varto depremini düşün, yardım olarak batı'dan gönderilmiş bir kutu süttozunu ve sütyeni. adam süttozuyla evinin duvarlarını badana etmişti, karısıysa saklamıştı ne olduğunu bilmediği sütyeni, kulaklık olarak kullanmayı düşünüyordu onu kışın; tanrım gerçekten çocukluk günlerinizde mi?.. eşiklere oturmuş bir dolu insan keşke yalnız bunun için sevseydim seni.



gece bitkilerinden korkuyorum,
hayır geceleri bitkilerden!
gizlenirken vurulmuş ulaklara ağıttır
bana açtığın her telefon.

iki kalp arasındaki en kısa yol:
birbirine uzanmış ve zaman zaman
ancak parmak uçlarıyla değebilen
iki kol.

an ki fiskiyesi sonsuzluğun
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.




ikinci bir pırıltı var senin bakışlarında keşke yalnız bunu için sevseydim seni.




helena kadar eski gidişin
atlas duvarına astığın saten çarıklar
paris'te matisse'i vurdular çıplak
aynı gözlerle baktığın mavi

karnını hatırlıyorum son sıcaklığın
soğuk bir aya bakıyorduk denizde yüzen
habersiz gülüyordun
annem de değildin üstelik

son çırpınışımdın sen insanlar arasında
keşke yalnız bunun için sevseydim seni




varamayan bir otobüs bekliyorum
istiyorum elmayla devrilen bir muavin
tabutunda çıkartılırken kapıdan
unuttuğu gözlüğünden bir yabancı gülümsesin

bir kapı arkası sözü veriyorum
bahar yeşil güz sarı bir etek altı beyazlığı
kışa hüzün vadediyorum
ilkini tutamadığım biraz geç

metinler yazdım toplasan hepsini hiç
keşke yalnız bunun için sevseydim seni




kuyruğu kendisinden uzun pencerende
bir sincap gördün de duymadın
yorgundun belki akşamı karşılıyordu kuşlar
belki söylemedi adını almayı düşündüğün ay

sana ilk kehanetim karanlığa benzerdi
çorakta bir nilüferdi ilk şarkım
belki biliyordum hiç unutmayacağımı
hoyrat bir baba gibi çekip gitmek istedim

seninle geçen her anı bir ömre değiştim
keşke yalnız bunun için sevseydim seni




binmeyi öğrendin mi huysuz bir ata
şehir değiştirmeyi öğrendin mi nedensiz
yıldızlar düşüyordu çoktan bir ölü
kefensiz pencerende hangisi bilmediğim

dolaşıyordum sokak sokak
izlerini aradığım bir mahallenin
çoktan gittiğin bir meriç akıyordu yanımdan
ıslak mimozalarında bahçelerinin

ben sana her şehirde biraz geç kaldım
keşke yalnız bunun için sevseydim seni





gölge ne severse kendini var edeni
kaçar ve korkarsa ışıktan
gene bir pus hatta belki gene sis
oysa düşünmez kimse siluetini

bir dere malikanesinde korkusuz
ellerini düşürdüğün pencereyi de buldum
siliyordun izlerini bütün kapılardan
kalıyordu bırakmayı önleyemediğin kokun

bana uzaktı her şey sana o kadar yakın
keşke yalnız bunun için sevseydim seni





bir buruk minör şarkı gibi seyrettim seni gülümseyip uzak bir karanlığa giderken portelerinden dökülen yalnızlık herkes gibi bekliyordun gölgeni anladım ki ben değildim aşk ya da ecel gibi kaçtığın şarad bir pencere önü serenadı kadar sanırdım bendim içindeki korkular öyle salınarak geçince önümden cilveli keşke yalnız bunun için sevseydim seni




"uzaklara doğru bir bakışın vardı,keşke yalnız bunun için sevseydim seni" der cemal süreya..

ben keşke senin o uzaklara bakan gözlerine vurgun olsaydım,keşke yalnız bu yüzden sevseydim seni..o zaman çok kolay olurdu seni maziye bırakıp gitmek herkes gibi,unutabilmek..ama yalnız bakışların değildi ki beni sana böylesine bağlayan..hem bu fiziksel bir aşk da değildi hiç bir zaman sana duyduğum..biliyorum,eğer öyle olsaydı aylardır yüzünü görmeden senin,yine seninle dolu böyle yaşayamazdım..unuturdum seni çoktan...hep başka bir şey vardı yüreğimi sana tutsak eden,hep ne olduğunu bilmediğim bir şey vardı..ne gözlerindi beni sana böylesine bağlayan,ne o tüm dertlerimi sıkıntımı alıp içimi güzelliklerle dolduran o ilk bahar sabahına benzer gülüşün,ne de cemalin,gül yüzün...sen hep herkesten farklı geldin bana..bilinmeyenli bir denklem oldun sen hayatımda,ne kadar uğraşsam da anlayamadım seni..ya sen,sen hiç anladın mı beni?belki de hiç anlamak istemedin...oysaki gözlerim bu suskun,bu korkak kelimelerimden daha çok şey anlatırdı sana...doğru ya sen benim gözlerimi belki de hiç sahici göremedin,resimlerde vardı eskimiş gülüşlerim..oysa ki ben burda capcanlı karşındayım,gözlerimde sen varsın..keşke görebilseydin beni,keşke sevebilseydin beni...
beni eğer gerçekten tanırsan bilirsin bir şekilde;severim kelimeleri de korkarım çoğu kez,sahibinden saklarım vuslata ermiş kelimeleri,bir bütün cümle olmuş o kelimeleri..beni tanırsan biraz olsun bilirsin aslında kimsenin ne bakışına gönül veririm,ne de toprak olup gidecek olan bedenine...senin de "uzaklara doğru bir bakışın vardı,keşke yalnız bunun için sevebilseydim seni.."
uzaklara bakan bakışların vardı ,seviyordum bakışlarını..ama sende sevdiğim hiç bakışların olmamıştı..onca zamana rağmen hala bilmediğim ve 5 günlük aşklara inat hala sende olan yüreğimi sana bağlayan bir şeyler vardı sende..ve serde öyle çok söz vardı ki;korkak...
ben senin varlığını sevdim..en büyük yalnızlığımı sende yaşamış olmayı,göz yaşlarımı uğruna dökmüş olmayı,sana dair herşeyi...yüreğini sevdim en çok da ben,yüreğime dokunan o yüreğini...
sen belki de yalnızca sevilmeyi sevdin,bense en başından beri yalnızca seni...keşke seni değil de öyle uzak uzak bakışlarını sevebilseymişim,o zaman ne böyle yorgun ne de vurgun düşmezdim...kolay olurdu bir çırpıda silip atabilmek ya da unutabilmek,yokedebilmek sana dair herşeyi..."seni sevmekten değil,kaybetmekten korkarım.." diyen şarkılar dinlemezdim bir de hiç...
"uzaklara doğru bir bakışın vardı,keşke yalnız bunun için sevseydim seni.."

keşke..!






"eşdeğeriyle yanyana yürürken cehennem sokağında birey olmak, ve en inceldikten sonra ilkel sözcüklerle konuşmak seninle. saat beş nalburları pencerelerden madeni paralar gösteriyorlar, yalnızlığı soruyorlar, yalnızlık, bir ovanın düz oluşu gibi bir şey. hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka keşke yalnız bunun için sevseydim seni."




...

kuşlar toplanmışlar göçüyorlar
keşke yalnız bunun için sevseydim seni..

1.
'hiçbir şeyim yok akıp giden sokaktan başka
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

2.
'öyle salınarak geçince önümden cilveli
keşke yalnız bunun için sevseydim seni'

3.
'bana uzaktı her şey sana o kadar yakın
keşke yalnız bunun için sevseydim seni'

4.
'ben sana her şehirde biraz geç kaldım
keşke yalnız bunun için sevseydim seni'

5.
'seninle geçen her anı bir ömre değiştim
keşke yalnız bunun için sevseydim seni'

6.
'metinler yazdım toplasan hepsini hiç
keşke yalnız bunun için sevseydim seni'

7.
'son çırpınışımdın sen insanlar arasında
keşke yalnız bunun için sevseydim seni'

8.
'ikinci bir pırıltı var senin bakışlarında
keşke yalnız bunu için sevseydim seni' *

9.
'an ki fiskiyesi sonsuzluğun
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

10.
'eşiklere oturmuş bir dolu insan
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

11.
'baktım yeri toparlıyor ayak izleri
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

12.
' "kehanet" adlı kısacık bir şiir buldum
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

13.
'fazıl hüsnü diyor ki, ne diyor fazıl hüsnü?..
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

14.
'hızla geçen otobüslerin ardında benzeşmek..
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.' *

15.
'uzaklara bir bakışın vardı kafeteryada
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.' *

16.
'bir başına arşınlıyor bir adam mavi treni
keşke yalnız bunun için sevseydim seni' *

17.
‘yürütüyoruz bütünlemeye kalmış bir sessizlikte
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’ *

18.
‘bir şey var, ancak makilerin orda söyleyebilirim,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *

19.
‘iki çay söylemiştik orda, biri açık,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’ *

20.
‘uzaklardaydın, oracıkta, öbür kitada,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *

21.
‘ve konsolun üstünde noksan bir gümüş kutu
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *

22.
‘ortaoyunumuzun dekoru bir kağıt mendil
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *

23.
‘iyi anlarında sesin kalınlaşıyor
keşke yalnız bunun için sevseydim seni’ *

24.
‘senaryocu bayanla bir bankta oturuyoruz
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *

25.
‘seni o kadar yakından görünce,
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *

26.
‘kuşlar toplanmış göçüyorlar
keşke yalnız bunun için sevseydim seni.’ *


CEMAL SÜREYYA

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK