Soma'da Maden Faciası

Çevrimdışı yoncalodi

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.045
  • 18.345
  • Müdür Yetkili
  • 10.045
  • 18.345
  • Müdür Yetkili
# 19 May 2014 01:25:48
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
:o :o ciddi misin? :o :o
 ::) ha öyleyse şöyle de diyebiliriz:efendim yine bu ağzımıza sakız,dilimize pelesenk olmuş Şili'de 1907 tarihinde nitrat ocağında bir göçük oluyor ve işçiler hayatını kaybediyor,bunun üzerine diğer emekçiler/12000kişi eylem yapıyor ve grev kararı alıyorlar.Bunu duyan devletin ideolojik aygıtlarından(bakınız althusser) ordu,bu insanların üzerine yürüyor ve 3600 emekçi katlediliyor.Şimdi bu anektod üzerine şöyle bir mantık yürütülebilir mi? "bakın,o zamanki eylemlerde 3600 kişi ölmüş,bizim eylemlerde sadece tekme,tokat,toma var.Bu da bizim farkımız."

Hiç bu açıdan bakmamıştım meseleye. Evet Şili daha güzel bir ülke. Şili de mi yaşasam acaba? Her olay kendini tetikleyen olgular içinde değerlendirilmeli, bizim insanımız hep kötü yanlarımızı alır ortaya döker,sonra dünyanın çeşitli ülkeleri ile kıyaslar.Şili de ki enerji bakanı işçiye sarılmış,evet o sarıldı ve işçilerin hepsi kurtuldu.Keşke bizimkiler de sarılsalarmış. Bütün dünyadaki güzelliklerin toparlanıp kolaj yapıldığı bir ülke şu anda dünyada mevcut değil. Ekonomimizin Amerika gibi ,teknolojimizin japonya gibi , petrolümüzün arap ülkeleri kadar bol olması mümkün değil.hele hepsi bir arada hiç mümkün değil.  Almanya da bir iki sene tuvalet temizlemiş sonra elinde pilli radyosuyla köyüne gelen fötr şapkalı adamların zihin yapısını benimsemek de moda oldu. Çeşmeden su taşımah mı elin Alamanı evine musluh takmış.Birinden sıcah birinden soğuh ahıyor.
İhmal var mıdır,illaki vardır.Sorumluları bulunsun ve hesap versinler  ama  bir göçük olayıyla zehirlenmeye bağlı ölümlerin yaşandığı bir olayı bir tutmak ve aynı kapta değerlendirmek son derece yanlış, kalkmış bir de maden ocağının işletmecisi yaşam odası bulundurmak zorunda değiliz. ( Hmm yaşam odaları zorunlu tutulmamış,hükümet suçlu) Bir Allah' ın kulu da demiyor ki,be adam orada çalışanlar sana para kazanıyor,senin için emek veriyor,zorunlu olsun olmasın,onların da canı var,yapsana  be adam. Nefes almadan yaşasa ya yasa da yazmıyor,zorunlu değil

Çevrimdışı metalmania

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.427
  • 3.825
  • 2.427
  • 3.825
# 19 May 2014 01:40:28
kendi açımdan Şili örneğinde karşılaştırmayı yapan ben değilim;ki o tarihlerde böyle bir açıklamanın yapılmasının hiç gereği de yoktu.ister yaşam alanı,ister ölüm ilanı,ister ,şu suçlu,ister bu suçlu...mevzu toplu ölüm mevzusu,ve ortada "ya ondadır ya bunda"tekerlemesi dönüyor,kamplaşmalar oluyor,ölümden medet umanlar oluyor,oluyor da oluyor.Suçlu arama,cadı avı meselesi değil.mesele ölüm,mesele sadece şuanki yönetim de değil,mesele on yıllardır süregelen yapısızlaşma,kısırdöngü konular.Burada köstebek yuvası gibi bir sürü maden galerisi var,bir kısmı kapatılmış bir kısmı bilmem ne.Ha bunları da uzaylıların açacak hali yok(tanrıların arabaları meselesine hiç girmiyorum)kaldı ki anormallik,normalleşmesin.
E  hani petrol denizi üzerindeydik amma velakin elin oğulları izin vermiyordu,ekonomide parlayan yıldızdık bunu da not edeyim.
ek-2:karamsarlık ayrı bir şey,gerçeklik ayrı bir şey...Bir başkadır benim memleketim marşıyla yol alıyorum





Çevrimdışı atom111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.653
  • 6.996
  • 1.653
  • 6.996
# 19 May 2014 06:05:52
Acımız çok büyük lakin bazı demeçler acıdan da büyük...yürekler yanmış kimin umurunda bebeler öksüz,analar dul kalmış kime ne....müstehakmış,niyaziymiş....offf of ofki ne of....ölüm kendilerine gelmeyecekmiş gibi konuşan ve yaşayanları kınıyor ve Rabbime havale ediyorum.
   Şimdi siyaset zamanı değil hele bi acıları paylaşıp azaltalım ,yanan yüreklere biraz olsun su verelim .
   Sabredemez misiniz 3-4 gün.... sonra yazsa o kırılası kalemleriniz
   Empati yapmayı benim bebeler bile biliyorken sizi kınıyorum,yazdıklarınızı kınıyorum
   Kim yaparsa yapsın ,kimsöylerse söylesin ayıplıyorum.
   Kardeşimin sedye kirlenmesin sözünün altnda sindirilmişliğine yorum yapan kafalar ancak bu kadar çalışır ,yazıklar olsun kardeşimin acısına saygı duymayan beyinsizlere.....Utanıyorum kardeşimin acısına saygı duymayan larla aynı havayı solumaktan...

Biz neydik ne hallere düştük...Bizki doğudaki kardeşinin ayağına diken batsa bunu batıdaki hissetmeli diyen bir peygamberin ümmeti
Bizki karıncaları ezmemek için ayağına halhal takan bir milletin torunlarıyız
Bizi nasıl bu kadar acımasız hale getirdiler
Paylaşamadığımız ne?
Hayatı yemekodası ile tuvalet arasına sığdıranlar  nasıl bu kadar duyarsızlaştı,yürekleri nasıl böyle acımasız olabildi benim insanlarımın,kim yaptı bunu....nasıl becerdi bunu
Nasıl,nasıl,nasıl oldu bunlar....
Ey insanlık silkin ve kalk......ölümün dinlisi dinsizi olmaz....acının siyaseti yapılamaz....yanan yüreklere bir bir kürek kömür de sen atarsan daha bir alevlenir yürekler,nasıl unuttun bunu...
Rabbim ocağı sönen kardeşlerimin içine ferahlık ver,yüreklerinin yangınını söndür,acılarını dindir bizleri  de vesile kıl onlara,acılarını paylaşabileceğimiz yürekler ver bizlere,katı kalplerimiziyumuşat,sivri dillerimiz güzelleştir..

Çevrimdışı metalmania

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.427
  • 3.825
  • 2.427
  • 3.825
# 19 May 2014 10:36:52
katılmadığım bir kaç nokta da olsa(karınca ezmemeye çalışan millet ve diken empatisi kuran ümmet gibi)güzeldi,eline sağlık güzel niyetlerin için

Çevrimdışı ilker52

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.884
  • 312.962
  • 10.884
  • 312.962
# 19 May 2014 10:49:00
arkadaşlar sorumluların er geç cezalarını çekeceklerine yürekten inanıyorum ama ne olursa olsun giden geri gelmeyecek. acı hiç unutulmayacak.
naçizane önerim bundan sonra ne yapabiliriz'i düşünmek. elbette yardımlarımızı esirgemedik, esirgemiyoruz. oradaki babasız kalan öğrenciler için okul araç-gereci, oyuncak, kıyafet gibi eşyalar göndersek, acıları unutturmaz ama en azından o güzel çocukların yüzünde minik bir tebessüm açtırabiliriz. O bölgede tanıdığımız öğretmenler muhakkak vardır. hiç tanımıyorsak okulu bulur iletişime geçer bunu başarabiliriz. herkes kendi okulunda bir şeyler yapabilir.

Çevrimdışı 3ddesen

  • B Grubu
  • 838
  • 670
  • 838
  • 670
# 19 May 2014 11:01:24
Esas sorumlu müfettişlerdir.Sen denetlemeye git görevini yapma senin yüzünden 301 adam öldü.Ayrıca diğer sorumlular da o bedava kömürü evine alıp yakanlardır.Sizin yüzünüzden öldü bu insanlar.
Artık amerikan vatandaşlığını ister hale geldim.

Çevrimdışı öğretmen 54

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.993
  • 12.960
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.993
  • 12.960
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 19 May 2014 12:37:58
Acılardan ders çıkarmak,kalanları unutmamak gerek.

Çevrimdışı adanadas

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.265
  • 4.264
  • 2.265
  • 4.264
# 19 May 2014 13:36:30
Mecliste verilen önergeye kalkmayan eller kadar insan öldü.suçlu kim mi?

Çevrimdışı yoncalodi

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.045
  • 18.345
  • Müdür Yetkili
  • 10.045
  • 18.345
  • Müdür Yetkili
# 19 May 2014 15:58:43
Şunu da öğrenmeli bazıları; insanların hayatını etkileyebilecek önergeleri, sırf meclis çalışmalarını engellemek için kullanmamak gerekirmiş

Çevrimdışı osmangeldi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.176
  • 7.927
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.176
  • 7.927
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 19 May 2014 17:40:29
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Acımız çok büyük lakin bazı demeçler acıdan da büyük...yürekler yanmış kimin umurunda bebeler öksüz,analar dul kalmış kime ne....müstehakmış,niyaziymiş....offf of ofki ne of....ölüm kendilerine gelmeyecekmiş gibi konuşan ve yaşayanları kınıyor ve Rabbime havale ediyorum.
   Şimdi siyaset zamanı değil hele bi acıları paylaşıp azaltalım ,yanan yüreklere biraz olsun su verelim .
   Sabredemez misiniz 3-4 gün.... sonra yazsa o kırılası kalemleriniz
   Empati yapmayı benim bebeler bile biliyorken sizi kınıyorum,yazdıklarınızı kınıyorum
   Kim yaparsa yapsın ,kimsöylerse söylesin ayıplıyorum.
   Kardeşimin sedye kirlenmesin sözünün altnda sindirilmişliğine yorum yapan kafalar ancak bu kadar çalışır ,yazıklar olsun kardeşimin acısına saygı duymayan beyinsizlere.....Utanıyorum kardeşimin acısına saygı duymayan larla aynı havayı solumaktan...

Biz neydik ne hallere düştük...Bizki doğudaki kardeşinin ayağına diken batsa bunu batıdaki hissetmeli diyen bir peygamberin ümmeti
Bizki karıncaları ezmemek için ayağına halhal takan bir milletin torunlarıyız
Bizi nasıl bu kadar acımasız hale getirdiler
Paylaşamadığımız ne?
Hayatı yemekodası ile tuvalet arasına sığdıranlar  nasıl bu kadar duyarsızlaştı,yürekleri nasıl böyle acımasız olabildi benim insanlarımın,kim yaptı bunu....nasıl becerdi bunu
Nasıl,nasıl,nasıl oldu bunlar....
Ey insanlık silkin ve kalk......ölümün dinlisi dinsizi olmaz....acının siyaseti yapılamaz....yanan yüreklere bir bir kürek kömür de sen atarsan daha bir alevlenir yürekler,nasıl unuttun bunu...
Rabbim ocağı sönen kardeşlerimin içine ferahlık ver,yüreklerinin yangınını söndür,acılarını dindir bizleri  de vesile kıl onlara,acılarını paylaşabileceğimiz yürekler ver bizlere,katı kalplerimiziyumuşat,sivri dillerimiz güzelleştir..

Sayın hocam güzel mesajlarınız takdire şayan.
Ancak bir kaç hususa değinmek istiyorum.
Diyorsunuz ki kimse şu aralar siyaset yapmasın.Haklısınız ancak 301 canın kaybının altında siyasi kararlar yatmıyor mu?
İLO sözleşmesini imzalamamakta direnen siyasilerin amacı nedir?
Yaşam odaları dünyada sadece Afganistan,Pakistan ve Türkiye de yok.
Deniliyor ki mevzuatta yoksa bile şirket bu yaşam odasını yaptırsaydı.Kapitalist sistemde hangi patron mevzuat dışı ek maliyet getirecek bir güvenlik önlemi alır.Almaz niye alsın adam 100 küsur dolar maliyetten 24 dolara kadar indirmiş.Sen devlet olarak koyacaksın maddeyi o patron da yapacak o yaşam odasını...
Ayrıca katılmadığım nokta da ümmet anlayışı.Başımıza ne geldiyse ümmetçilikten geldi.
Hani o gavur dediğimiz Küba,Bolivya ve Venezuella da Soma için yas ilan edilmiş.
Aynı ümmetden olduğumuz Suudi Arabistan,Mısır,İran,Irak vb müslüman ülkelerden kaçı yasımızı tutmuş acaba...

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 19 May 2014 19:22:46
Öyle bir hale geldik ki, eskiden bir afet, facia olduğunda hepimiz bir olur, kenetlenirdik bugün ise tam tersi böyle zamanlarda dahi çatışıyoruz. Hatta daha çok çatışıyoruz. İktidarın toplumu nasıl kutuplaştırdığını artık siz düşünün.

Çevrimdışı alper bocut

  • B Grubu
  • 1.155
  • 2.983
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.155
  • 2.983
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 19 May 2014 19:35:51
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Öyle bir hale geldik ki, eskiden bir afet, facia olduğunda hepimiz bir olur, kenetlenirdik bugün ise tam tersi böyle zamanlarda dahi çatışıyoruz. Hatta daha çok çatışıyoruz. İktidarın toplumu nasıl kutuplaştırdığını artık siz düşünün.
İyi de arkadaşım siz böyle yazarak yine kutuplaşmaya çanak tutuyorsunuz.Hükümeti niye karıştırıyorsunuz ki?Bu ülkede hükümete oy vermek günah mı?Hükümet partisi dışında hiç diğer muhalif partilerin eleştirildiğini gördünüz mü?Bu sitede bile sürekli hükümeti eleştiriyorsunuz.Öğretmen odasına giriyorsunuz sürekli başbakana küfür hakaret.Hiç muhalefete bir şey diyen yok.Hükümete oy verenlere ayıp olmuyor mu?

Çevrimdışı tarkan555

  • Bilge Üye
  • *****
  • 13.941
  • 16.311
  • 13.941
  • 16.311
# 19 May 2014 19:52:41
bu elim faciayı şowa dönüştürenlerde var :göbeğine soma yazan ,tişörtüne soma yazdıran yanaklarına soma yazdıran,arabasının camına soma yazan ....işin üzüntü ve ders alma boyutu boyut değiştiriyor sanki.

Çevrimdışı uGsdemir

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.281
  • 1.440
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.281
  • 1.440
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 20 May 2014 10:01:14
Soma'da ölen madenciler arasında meslektaşlarımız da varmış. Atama bekleyen iki öğretmen de maalesef adaletsizliğin ve ihmalin kurbanı olmuşlar.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı zeynep_zehra

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.521
  • 7.992
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 1.521
  • 7.992
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 20 May 2014 11:01:40
TANIDIK
Tanıdık geliyor Somalı bacıların yazmaları, anaların feryatları, ağıtları hep tanıdık. Amcaların, ağabeylerin yüzlerindeki derdin yansıması da tanıdık.
   Hiçbirinin derdi bu dünyada olduklarını fark ettirmek değilken fark edilmelerini sağlayanın bir facia olmasını da istemezlerdi elbet. Ekmek parasıydı kaygıları, mutluydu pek çoğu bakmayın siz o bakmayı bilmez gözlerinizle.
   Ben tanıyorum onları. Çünkü dikkatle baktım pek çoğunun gözüne. Hadi canım sen de, gözüne bakmayınan adam mı tanınırmış diyorsunuz. Keşke deseniz böyle de samimiyetinize inansam. Ama siz muhtemelen; ‘gözüne bakarak bir insanı nasıl tanıyabildiğini iddia edersin’ diye afili şekilde geçirdiniz içinizden. Klasik lcd televizyon, iphone telefon muhabbetleri yaparak zaman kaybetmeyeceğim. Çünkü herkes sahip olduğuyla anılır bu dünyada, öteki dünyada da sahip olması gerekirken sahip olamadıkları nedeniyle hesabını verir.
   Neden zenginler bu kadar zengin de fakirler bu kadar fakir muhabbetini milattan önce de yapıyorlardır muhtemelen. Değiştirebildikleri bir şey yok. Ben iki yazı yazıp sosyal dengeyi mi kurtaracağım, yok böyle bir derdim.
   Benim derdim onların dertlerinin tanıdık olması. Şalvarlarına, fistanlarına, çocuklarının saç kesimlerine bile ne kadar aşinayım bilemezsiniz. O hepsinin yüzüne sinmiş acıyı da çok gördüm ben kapı komşum Hacı amcanın asırlık yüz çizgilerinde. İki oğlunu kazada kaybeden dağ gibi adam; gitti diyordu her seferinde, gitti işte geri gelmez.. Gözyaşları yüzündeki çizgilerin kanallarından dalga dalga akarken nasıl da acı doluydu gözleri.
   Yemek yerken lokantada bir gün, karşı masada kutu kolayı iki eliyle tutup pipetle kola içmeye çalışan bir ablamı gördüğümde yüreğimin şiddetle titrediğini hissettim. Müthiş bir tedirginlik içinde hata yapma korkusu vardı. Lanet olası pipeti garson koymasa o kutunun içine belki de hiç zor durumda kalmayacak bardağa döküp içecekti. Ama artık kural değişmişti. Ve o bu kurala çok yabancıydı. Yakın köyden gelmişti, ucu açık sardığı yazması ve genişçe bir şalvarı vardı. Onun dünyasının kuralları ile o an içinde bulunduğu dünyanın kuralları arasında uçurum vardı.
   Defalarca dinledim sedye kirlenmesin diye çizmesini çıkarmayı isteyen kardeşimizi. Gözümü kapattım dinledim, açtım dinledim. Her yere şunu yazdılar; ‘Çizmelerimi çıkarayım mı, sedye kirlenmesin!’ Hâlbuki böyle demiyordu. ‘Çizmeleri çıkarım mı?’ diye soruyordu.
   ‘Çıkarım mı’ ifadesi her şeyden önce ‘çıkarayım mı?’ ifadesinden daha samimi, daha doğaldır. Adamın güzel adam olduğunu benim anlamama yeter de artar bile. Ağrılıdır o adam. Şu hani tayin döneminde atama ekranında adı görüldüğünde yürekte deprem etkisi yaratan Ağrı.
   Büyüklerimizin seçim dönemi dışında pek cümle içinde kullanmadıkları Ağrı.
   Mevcut cumhurbaşkanımız Iğdır’ı ziyaretlerinde ‘kendinizi unutulmuş hissetmeyin sevgili Iğdırlılar’ demişti. Görevi boyunca Iğdır’ı beyin cümlelerinin arasında farklı bir zamanda kullandı mı acaba?  Ağrı’nın komşusu Iğdır, kaderi de onun gibi ağır ağrı.
   O güzel adamların üç yüz bir tanesi göçtü bu dünyadan. Sağ kurtulanlar ve bizler de zamanımız dolunca göçüp gideceğiz. Şahsımın aldığı en sert ders sağ kurtulan bir işçinin açıklamalarından sonra oturdu içime. ‘Öleceğini anlayanlar çamurlu sulardan abdest almaya başladı, kimisi de kömürlere ellerini vurarak teyemmüm ediyordu.’ Öyle bir hayat yaşamalı ki insan der bir büyüğüm, ölümün beş dakika sonra geleceğini anlasa bile yaptığı iş her ne olursa ama her ne olursa olsun işi bırakmamalıdır. Kendinden emin olan insan Hak’kın huzuruna çıkma anı yaklaşınca işinden ödün verir mi? Görevimizi layıkıyla yaptığımızı düşünsek bir saniye sonra gelme ihtimali her an geçerli olan ölümden korkar mıyız?
   Gitti o güzel adamlar. Hepimiz yazdık, çizdik. Samimi olanımız vardı olmayanımız vardı.
   Hepimiz gideceğiz.
   Baki kalması gereken ise o adamların yüreğinde var olan değerlerdir.
   Değerlerini yarına aktaramayan milletlerin gidişi ertelenir görünse de uzaktan, kaçınılmazdır.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK