kitapta aleviliği çürümüş zihniyet şeklinde yorumlamış. Bu konuda ne düşünüyor başlığı açan vatandaş
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.
Kitabın tamamını okumadan mesajınıza cevap yazmayı uygun görmedim.
Kitapta alevilik ile ilgili geçen tek cümle şu şekilde :
Tarikatları ise, asırların arasında tâ kalbinden kemiren şerîr kuvvet Alevîlik olmuştur.
Ve böyle bozuk bir zihniyete, kolayca ortak olan hayatî bazlarla yüklü bir âdap ve erkân silsilesi, tarikatları çürütmeğe kâfi geldi.
İslâm âlemi, bugün bu iki çürütülmüş zihniyetin harabesi halindedir,
Gerek bu kitapta, gerekse yaptığım araştırmalarda aleviliğin NET bir tanımına ulaşamadım.
Günümüzde, istisnasız tüm mezheplerde bidatların yaygın olduğu inkar edilemez bir gerçektir.Alevilik mezhebi de bu durumdan nasibini almıştır.
Anladığım kadarıyla yazar, Alevilik mezhebinin bidatlardan en fazla etkilenen mezhep olduğu düşüncesini ifade ediyor.
Aleviliğin NET bir tanımına ulaşamadığım için, bu konuda haklı
olabileceği düşüncesindeyim.
Alevi mezhebinin imamları / düşünürleri mezhebin tanımında
uzlaşabilirlerse düşüncemi gözden geçirebilirim.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]