Uzman Öğretmen Ne Demek???

Arkadaşlar uzman öğretmenlik konusu ile ilgili ne biliyorsunuz?Sertifikayı alanla almayan arasında ne fark olacak?(parasal anlamı dışında)Bilenler bilmeyenlere anlatabilir mi?

Hocam bence biraz kıyamet kopacak. Hali-vakti yerinde olan aileler Uzman! öğretmen ararken diğer öğretmenler (bizim gibi) yaş tutmadığı için ciddiye alınmayacak. Karamsar konuştum ama getirisi ile götürüsünü zamanla anlayacağız.

uzman:Bir işte, bir konuda çok bilgili kimse.
         Sözlükte böyle yazıyor. Ben de   sınavı kazanan öğretmenlerin, kurslarla ve seminerlerle ya da özel bir eğitimle diğer öğretmenlerden ayrıcalıklı hale getirileceğini umarak sınava girdim ve kazandım. Şu anda uzman öğretmenim. Aylardır en azından bir seminer yapılır bizler için beklentisi içersindeyim. Ama malesef hiçbir gelişme yok bu konuda. Tek ayrıcalığımız öğretmen sıfatımızın başına bir de uzman eklenmesi oldu. Unutmadan bir de maaşımda 75 liralık bir artış oldu.
         HER ŞEY GİBİ BUNUN UYGULAMASI DA EKSİK-GEDİK bırakıldı eğitim adına. Sınavı kazanmamın tek nedeni ilgimi çeken konularla ilgili soruların fazla olmasıydı. Türkçe soruları çok ağırlıktaydı. Bütün branşlara aynı sorular soruldu. Hatta meslek öğretmenlerine bile.
          Şimdi uzmanım. Ama inanıyorum ki sınavı kazanamamış ya da sınava girememiş arkadaşlarımız içinde benden çok daha fazla deneyimli ve gerçek anlamıyla uzmanlaşmış meslektaşlarımız var  . Ama malesef bu sıfata sadece sınavı kazananlar uygun görüldü.
           Benim anlayışımda bir uzman eğitmen değilim malesef. Çünkü uygulama henüz tamamlanmadı. Bizlere UZMAN sıfatını verenlerin daha bizlerle işinin bitmemiş olduğu inancındayım. Bu yüzden kendimi uzman kabul edemiyorum.
           SİZCE UZMAN ÖĞRETMEN NE DEMEK?

Aynı anda bir sürü işi yapmak istediğinizde , birini yarım bırakıp diğerine geçmek zorunda kalırsınız. Bir işe başlanmışsa o tam ve detaylı planlanmalı ,bu plan da sonuna kadar uygulanmalı.

Hani öğretmenler hergün günlük plan yapmak zorundaya , yapmadığı zaman da cezai müeyidesi var . Yıllık planı var öğretmenin.

İşte öğretmenden plan isterken bu kadar titiz olan bakanlık bir iş yaptığında keşke biraz planlı olsa . Keşke  bakanlığada hani senin planın, bakalım uygulamışmısın diye soran olsa.


Ne dersiniz asıl sorun bu değil mi?

Hangi amaca yönelik olduğu hala anlaşılamamış bir uygulama.Sanırım bir kere yapıldı sınavı da.Bundan sonra da yapılır mı yapılmaz mı meçhul .Bir de Başöğretmenlik  olayı vardı.Onu hiç sormayalım en iyisi .Havanda su dövmek bu olsa gerek

  Eskiden  sistem  vardı.İyisi  ile  kötüsü  ile  bu  sistem  titizlikle  uygulanırdı.Sistemin  çıktıları  bir  şekle  şemale  benzerdi.Şimdi versiyonlar  var.
Kanaatim  uzman  öğretmen sınavı da  versiyondu.
Moda  gibi  bugün  yakıştırılır,Öbür  gün  çıkartılır.
Önemli  olan  niyet.......
Ama  kime  niyet  kime  kısmet!

Bir işin iyi , profösyönel yapılabilmesi için vicdan dışında başka şeyler de gerekli. İnsanı güdüleyecek şeyler . Zorlayacak şeyler.

Sanırım uzman öğretmenliğin, başöğretmenliğin mantığı da bu. Bu mantığa sonuna kadar katılıyorum. Yani işi sadece vicdana bırakmak çok makul bir yaklaşım olmaz diye düşünüyorum.

Öğretmenin mesleğini yaparken hep yerinde sayıyor psikolojisine girmesinin nedeni de belki de 20 yıl sonra da ilk başladığı noktada olmasıdır. Bunu değiştirmek gerek. Öğretmenlerin de eline bu fırsatın verilmesi, bu heyecanın verilmesi gerek diye düşünüyorum. O zaman meslek heyecanı , aşkı hep üst düzeyde kalır.

Ancak bu yapılırken kullanılan ölçülere dikkat etmek gerekir. Öğretmen bir sınav kazanınca uzman oluyorsa bu bence de sorun.

Uzman  öğretmenin bir farkı olmalı. Diğer öğretmenlere ilham kaynağı olabilmeli. Öyle olmalı ki diğer öğretmenler de uzman öğretmen olmak için çaba sarfetme ihtiyacı duymalı.

Peki bu nasıl olabilir?

Öncelikle sınavı kazanan uzman öğretmenlere iyi bir meslek içi eğitim verilmeli. Her yıl seminerlerle eğitimin öncülüğüne hazırlatılmalılar.

Maaşlarına da 75 değil 200 - 300 ytl zam yapılmalı, ki cazip olsun.

Öğretmenlik çok çalışmayı , çok düşünmeyi , yeni fikirler geliştirmeyi gerektiriyor. Biz bunu yapamadığımız için yeni nesiller hep böyle biçare yetişiyor.
 Malesef!

Ancak iyi niyet ile başlayan bu çalışmanın da iyi planlanmadığı, sadece bir heyecan sonucu başlanmış , üzerinde çok düşünülmemiş bir çalışma olduğunu zannediyorum.

Keşke biraz daha ciddi yapsalar şu işleri. Değil mi?

Bu da herhalde bizim ortak sorunumuz , hiç bir işi ciddiyetle ele alıp sonuca ulaştırmak için gayret sarfetmeyiz. Bir heyecanla başlarız , heyecan bitince neden başladığımızı da unuturuz , işi de unuturuz.

chns,THEODEN, şafakgergin, eğitimci35
ar kadaşlarım. Hepinizin düşüncelerine de ayrı ayrı katılıyorum. Önce ben de omuzlarımızda apolet taşımamalı mantığıyla girmeyi uygun bulmamıştım sınava. Sonra belki de amaç bu değildir düşüncesiyle katılmaya  karar verdim. Askeriyede olduğu gibi değil ama, tıptaki gibi olabilir mantığı   ağır bastı kararımı verirken.  Ama malesef hala hangi amaca hizmet ettiğini anlayabilmiş değilim bu uygulamanın. Biz öğretmenlerin uzman ya da başööğretmen olmalarının    hem öğrencilere, hem de mesleğe yeni başlamış öğretmen arkadaşlarımıza bir fayda sağlaması gerekmez mi? Eğitimde yapılan her değişikliğin bir amacı olmalı. chns öğretmenimizin de dediği gibi sınıfta ne uygulama yapacağımızın  detayını dakika dakika planlamamız istenirken bizden, bakanlığın da eğitim adına yapacağı herşeyi tüm detaylarıyla  planlaması   gerekmez mi? Her zaman savunduğum gibi eğitim-öğretim hatalarının telafisi olmayan tek ve en ayrıcalıklı birim. şafakgergin arkadaşımızın da dediği gibi  moda sektörü değil ki imaj değişikliği  yapalım plansızca....Alt yapısını hazırlamadan.
 chans arkadaşımıza da katılmamak mümkün değil. Sadece vicdan yeterli değil iyi bir öğretmen olabilmek  için. Aldığı maaşı sadece ev kirası ve yakıta ancak yetebilen öğretmen arkadaşlar hele bir de tek maaşlıysa ek işlerde çalışıyorlar hep. Özellikle de büyük şehirlerde. Akşam yatağa yattığında vicdanını sorgulayabilmeyi düşünebilecek dermanı bile bulamıyor kendinde.
     Sizleri bilmiyorum arkadaşlarım ne düşünürsünüz. Öğrencilerimin hepsini kendi çocuğum gibi seviyorum. Hep derlerdi de edebiyat yaptıklarını sanırdım öğretmen olmadan önce...Zamanla duygusal bir bağ oluşuyor öğrencilerle öğretmen  arasında. Sevmemek mümkün değil zaten....Bu yüzdendir ki hepimiz tüm enerjimizi okulda harcayıp dönmüyor muyuz evlerimize... Ama yine de hayrına yapılacak bir meslek değil bizimki. Çünkü benim de bir ailem, çocuğum ve onlara karşı sorumluluklarım var. Öğrencilerimin sorunlarıyla ilgilenmekten kendi kızımla ilgilenmeye derman bulamıyorum kendimde. Bir de başka okullarda ve aynı devredeyiz daha veli olarakgidip kızımın durumunu soramadım. Öğrencilerimin dersi boş geçmesin diye. Karne günü herkes çocuğunun elinden tutmuş gelmişti okula. daha ben bunu hiç yapamadım malesef... Benim çocuğum imrenmez mi onlara...
        Elbette bunun bir ödüllendirilmesi olmalı diye düşünüyorum. Bizler de insanız sonuçta. Motivasyona bizlerde ihtiyaç duyabiliriz. Ya da mesleğimizde yükselmeye. Teklif geldiği halde idareci olmayı hiç düşünmedim. Müfettiş olmayı da. Hep öğretmen olarak kalmak istedim bu camiada. Ama kendini yetiştirebilmeyi isteyen bir öğretmen. Bunun için de uzmanlık bir şans diye düşündüm. Ama yanılmışım....THEODEN arkadaşımızında belirttiği gibi yine havanda su dövülüyor eğitim adına....
       Hepinize düşüncelerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Saygılar....
                                               benusa

Ben havanda su dövülüyor derken aslında uzman öğretmenlik-başöğretmenlik kavramlarıyla başlatılan uygulamanın karşısında bir tavır beyan etmek istemedim.Sadece bu işler neden yarım bırakılır gerçek anlamda eğitim hayatımıza yeni bir soluk getirmez onu anlamadım demek istedim.Yoksa bu uygulama benusa hocam gibi öğrencilerinin eğitim ve öğretimini her türlü kaygının ötesinde  gören arkadaşlarımıza gerçekten bir motivasyon sağlayabilirdi.Ben de bu inançtaydım biraz.Çünkü hepimiz eğitimciyiz sanırım burada.Ama hasbel kader öğretmen olmuş insanlar da yok değil bu meslekte.En azından bu farkları ortaya çıkarabilecek bir uygulama gerçek anlamda ortaya konabilseydi belki eğitim-öğretim adına güzel şeyler ortaya çıkabilirdi.

Arkadaşlar sadece protesto etmek amacıyla bu sınavlara hiç katılmadım, katılmayı da düşünmüyorum bundan sonra. Birileri bir şeyi karıştırıyor bence. Bizler asker değiliz ki omuzlarımızda apolet taşıyalım. Zaten kendini yetiştiren öğretmen bunu yapıyordur. Öğretmenlik bir gönül mesleğidir.  Omzumuzdaki rütbelerle bu meslek icra edilmez. Ha katılan arkadaşlarıma da saygı duyuyorum, yanlış anlaşılmak istemem. Ama benim ideallerime ve meslek anlayışıma uymayan bir durum. Başınızı yastığa koyunca yüreğiniz rahat mı, olay bitmiştir.

Tamamen katılıyorum....

baranuz öğretmenim. Şu durumda bende katılıyorum elbet eğitimci35 arkadaşımıza. Çünkü dediği gibi omzumuzda apolet olmaktan öteye gitmedi bu uygulama...
Benden çok daha deneyimli ve başarılı  öğretmen arkadaşlarımızın yanında inanın "uzman öğretmenim" demeye utanır oldum. İmkanım olsa sırf protesto etmek için bu ünvanı geri iade ederdim...Çünkü ben lafta  uzman olmak istemiyorum...
Ama gerçek anlamıyla uygulanabilir olduğunda elbette uygulanmasından yanayım....Çünkü biz öğretmenler her şeyi hakediyoruz diye  düşünüyorum....

baranuz öğretmenim. Şu durumda bende katılıyorum elbet eğitimci35 arkadaşımıza. Çünkü dediği gibi omzumuzda apolet olmaktan öteye gitmedi bu uygulama...
Benden çok daha deneyimli ve başarılı  öğretmen arkadaşlarımızın yanında inanın "uzman öğretmenim" demeye utanır oldum. İmkanım olsa sırf protesto etmek için bu ünvanı geri iade ederdim...Çünkü ben lafta  uzman olmak istemiyorum...
Ama gerçek anlamıyla uygulanabilir olduğunda elbette uygulanmasından yanayım....Çünkü biz öğretmenler her şeyi hakediyoruz diye  düşünüyorum....

Ben de buna tamamen katılıyorum.