Velilerimize Tavsiyeler

  Çocuklarınıza Anadolu lisesi,düz lise farkını okulları gezdirerek gösterin.Çocukta hangi okula gideceğine dair kafasında bir hayal,amaç oluşsun.

  Üniversiteleri gezdirebiliyorsanız yakınlarda varsa yararlı olacaktır.Yoksa üniversitelerin,böliümlerin farklarını int. ortamında gösterin.

  Çocuklarınıza evinizde ve yaşantınızda iyi model olun....Örnek mi?
   1-Kitap, gazete okumayan bir anne veya babanın çocuğu da büyük bir olasılıkla kitap okumayacaktır.
   2-Çocuğunuzun süt içmesini istiyorsanız, siz de süt içmelisiniz.. kahvaltıda çocuğa sütü zorla içir, kendin çay iç..
    Çocuk demiyecekmi süt iyi bir şey olsa babam içer, İyi bir şey değil ki babam çay içiyor.......
  

    Çocuğunuzu kesinlikle kardeşleri ve diğer akranları, arkadaşları ile kıyaslayıp, karşılaştırmayınız...
    Bütün çocuklar biricikdir  ve özeldir...

Çocuğunuza karşı daima TUTARLI olun.Anne-Babanın çocuğa karşı aynı dili konuşuyor olması da çok önemli.Birinin hayır dediğine öbüre evet dememelidir.
  Çocuğu değiştirmek,yetiştirmek için eyleme ihtiyacı vardır.Eylem içinde bilgi sahibi olmak gerekir.Bilgi sahibi olmak içinde okumak gerekir.Anne-baba okuyarak örnek olmalıdır.

Çocuğunuza karşı daima TUTARLI olun.Anne-Babanın çocuğa karşı aynı dili konuşuyor olması da çok önemli.Birinin hayır dediğine öbüre evet dememelidir.
  Çocuğu değiştirmek,yetiştirmek için eyleme ihtiyacı vardır.Eylem içinde bilgi sahibi olmak gerekir.Bilgi sahibi olmak içinde okumak gerekir.Anne-baba okuyarak örnek olmalıdır.

 Kösece Öğretmenim çok güzel bir konuya değinmişsiniz.
  Bana rahmetli Uğur MUMCU'ya ait olduğunu bildiğim bir sözü hatırlattı. Bu söz;
 "Bilgi sahibi olunmadan fikir sahibi olunmaz"
   Teşekkür ederim..

Amacımız çocuklarımıza en iyisini vermek değil mi?Bu arada velileride eğitime bizzat katmak gerekli.Bu bölümü görünce önemsedim,umarım bu siteye giren çocuğunun yetiştirilmesine önem veren velilerimize faydası olur.

çok güzel bi başlık olduğunu söylemeden geçemeyeceğim, üye olduğumdan beri böyle bi başlık arıyordu gözlerim

Modern olacağım, çağa ayak uyduracağım diye bir rüzgara kapılıp çocuk merkezli bir ortam yaratmaktan kaçının.
Demokrasi evet aile içinde önemlidir ama bazı konulara burnunu sokma yetkisi olmadığını bilmeli
Evde anne ya da babadan, ya da kardeşten daha fazla söz hakkı oluyorsa, her dediği yapılıyor ve nihayetinde aslında size hükmediyorsa gittiğiniz yol yol değil aynen geri dönün
Çocuğunuzun yanında asla ama ASLA öğretmenini eleştirmeyin. Varsa bir problem gidin direk öğretmeniyle görüşün, diğer velilerin dolduruşuna gelmeyin. Öğretmenin saygınlığını zedeleyecek tavır ve davranışlardan kaçının. Bugün öğretmenine saygı duymayan gün gelir size de duymaz.

Bunlar baya oldu bir makalede okuduklarımın benim tarzımda özeti.

Benim kendi fikrim ise çoğu zarar azı karar biçimde sert ve disiplinli olmak. Tepene çıkan çocuğu indirmek hiç çıkartmamaktan daha zordur. Ve bu masum gibi görünen şımarıklıklar ilerde size yol su elektrik olarak geri döner
Ama sevgisiz de bırakmayın. Sevgiye doymuş olmak eğitim hayatını kolaylaştıracak en önemli mesele bence...

Çocuğun tüm arzularının yerine getirilmesi ona her istediği şeyi yapabileceği, elde edilebileceği kanısının verilmesi veya tam tersi isteklerinin çok sınırlandırılması, hiç yerine getirilmemesi çeşitli uyumsuz davranışlar geliştirmelerine neden olacaktır. Bu konuda titiz olunuz.
Çocuğunuza yeteri kadar harçlık veriniz. Harçlığını mümkünse aylık veya haftalık olarak toptan veriniz. Böylelikle kendisini yönetmesini öğrenecek ve sorumluluk kazanacaktır.

Tatil cezası vermeyin.

Okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim okullarındaki yaklaşık 17 milyon öğrenci, bugün karne alarak 3 ay sürecek yaz tatiline girecek. Öğrenciler, 180 iş günü ve yaklaşık 8 ay süren eğitim-öğretim yılının yorgunluğunu, 3 ay sürecek yaz tatilinde atacak. Karnesi başarısız olan öğrenciler için başka bir korku başlıyor. Uzmanlar bu konuda ailelere uyarılarda bulundular. Psikolog Tuba Yıldırım Üstünel, "Kötü karne nedeniyle çocukları ders kampına almak, tatile götürmemek gibi yöntemlerle cezalandırmak; çocuğu derslerden daha çok soğutabileceği gibi, motivasyonunun kırılmasına da neden olabileceği" uyarısında bulundu. Üstünel, anne ve babalara şu önerilerde bulundu: "Çocuğunuzun kötü karnesiyle ilgili görüşlerinizi, onu incitmediğiniz ve yapıcı bir tavır sergilediğiniz sürece onunla paylaşabilirsiniz. Unutmayın, çocukların yüzüne vurulan hatalar, onları olumsuz duygu durumlarıyla birlikte başka başarısızlıklara itebilmektedir"

YOĞUN BASKI DERSTEN SOĞUTUR
Çocuklarının yeniden kötü karne almasına engel olmak isteyen pek çok anne baba, çocukları için sıkı bir ders programı hazırlayıp, yoğun programlı kurslara göndererek karne sorununu çözebileceklerini düşünüyor diyen Üstünel şunları söyledi: "Halbuki bu durumda, çocuk kendisini yoğun baskı altında hissedebilir. Kötü karne nedeniyle çocukları ders kampına almak, tatile götürmemek gibi yöntemlerle cezalandırmak; çocuğun motivasyonunun kırılmasına da neden olabilir. Anne babalar kötü karnenin nedenlerini araştırmalı, psikolojisini gözlemeli, gerekirse uzmandan yardım alınmalıdır."

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Allah aşkına çocuklarınızı rahat bırakınız.
Hayatlarını ödül- ceza üzerine kurmayınız.
Bırakın kendi tercihlerini yapsınlar, yanlışsa onların yanlışı olsun, sizin bin nasihatinizden daha etkili olacaktır emin olun.
Koruyun ama sarıp sarmalamayın.
Ders çalış, kitap oku gibi komutlar vermek yerine kitap okuma saatleri koyun ve beraberce okuyun.
Sorumluluklarınızı, verdiğiniz sözleri yerine getirmeden onlardan bu tür davranışlar beklemeyin.
Odanı topla diye her Allah'ın günü başının etini yemeyin. Dağınıklıktan kendileri sıkılacak ve toplayacaklar zaten, sadece biraz sabır
Ev içinde iş bölüşümü yapın, mutlaka onlar göre bir iş vardır.
Onlara her gün sevginizi sözle ve beden diliyle gösterin.
Sizsiz biz bir eksiğiz, lütfen bize çocuklarınızın eğitiminde yardımcı olun.
Yukarıda da belirttim ne gevşek bırakın ne de tüm kontrolü elinize alın.
Sevgiler

Güzel bir tatil hazırlayın .hem ders hem dinlenme olsun

  Az önce bir alışveriş merkezinde yürüyen merdivende anne ile çocuğun konuşmasına şahit oldum.Çocuk bir yetişkin gibi kafa tutuyor annesine.Karne hediyesi istiyor.Annesi sarılarak öpüyor "Hediyen bu" diyerek."Öyle hediye mi olur?" diyerek itiraz ediyor çocuk.Anne hemen atılıyor ve "Sen bana anneler gününde bir şey aldın mı? diye daha sormadan çocuk çiçek aldığını söylüyor.

    Hem üzüldüm, hem kızdım, hem de  kendi kendime söylendim.Anne çiçeği hediyeden saymıyor, çocuk annenin öpücüğünü hediyeden saymıyor.Velhasıl birbirleri için ne kadar değerli olduklarının farkında bile değiller.Bir anne için çocuğu, çocuk içinse bir annesinin olması  en büyük ve güzel hediye aslında.Bütün anne-baba ve çocukların birbirlerini fark etmeleri ve değerlerini bilmeleri dileğiyle...

velilerimize tavsiyem :eğitimci arkadaşların çocuklar için verdiği gayret ,çaba vs.. nin köstekçisi değil destekçisi olmaları ..çocuk ders çalışmadığı, dersi bölüp işlenmez hale soktuğu ,ödevini getirmediği/yapmadığı zaman sığınacak limanı veliler olmasın ..böyle bir durumda eğitimi baltalamada velilerin bilinçsiz katkısı çok olur ....

Veli öğrencinin değil de öğretmenin yanında olursa, öğrenci şımarıp sınıf içinde gereksiz taşkınlıklar yapmaz, öğretmenin sözünü dinler. Öğretmen ve veli işbirliği içinde hareket ederlerse, öğrencinin başarıya giden yolu bulması çok kolay olur. Böylelikle hem öğretmenin hem de velinin isteği gerçekleşir. Sağlıklı düşünen, sorumluluk sahibi bireyler yetişmiş olur.