Yorumlu Haberler

Serinleyeyim derken zatürre olmayın!

Akdeniz Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mehtap Türkay, bilinçsiz klima kullanımının başta zatürre olmak üzere pek çok solunum yolu hastalığına neden olabileceğini bildirdi.

Yrd. Doç. Dr. Mehtap Türkay, yaptığı açıklamada, yaz aylarında klima kullanımındaki artışa dikkati çekerek, vatandaşları, klima konusunda tedbirli davranmaları için uyardı.
Türkay, ortamın havasız, klimanın bakımsız olması ve düşük ısılarda klima kullanımının, beraberinde bir çok hastalık getireceğini belirterek, klimanın neden olduğu solunum yolu enfeksiyonlarında belirtilerin ilk 12 saat içinde kendini gösterdiğini kaydetti.
Belirtiler arasında baş ağrısı, burun tıkanıklığı, kulak tıkanıklığı ve gözlerde yanma olduğunu anlatan Türkay, “Eğer klimayı bütün gün kullanıyorsak, en azından 1-2 saate bir odayı havalandırmak gereklidir. Çünkü klimalar, ortamda bulunan havayı sirküle ederek çalıştığı için, kirli havayı iç ünitenin içinden geçirerek tekrar bulunduğu ortama bırakır. Bu da ortamın sağlıksız olmasına neden olur” dedi.
Türkay, klimaların yıllık bakım ve temizliğinin yapılmasının önemine işaret ederek, şöyle konuştu:
“Klimalarda bakteri filtresi kullanılmalıdır. 25 derece civarı sıcaklık, en uygun ısı derecesidir. Ortamın aşırı soğutulmamasına dikkat edilmelidir. Klimaların üflediği havaya direkt maruz kalmamaya özen gösterilmelidir. Klimaları oldukça sık kullanmaya başladığımız şu günlerde, ateş, öksürük, halsizlik şikayeti olan kişiler, bu bulguların basit bir gribal enfeksiyon olmayıp, zatürre başlangıcı olabileceğini akıllarında bulundurmalı ve bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurmalıdır.”
Yrd. Doç. Dr. Türkay, klimanın çok düşük ısılara ayarlanmasının yüz felcine bile neden olabileceğini kaydetti.

KLİMA SEÇİMİ VE PERİYODİK BAKIMI DA ÖNEMLİ

Makine Mühendisleri Odası (MMO) Antalya Şubesi Başkanı Hüseyin Barut da, yaptığı açıklamada, klimaların bakımı kadar hangi klimanın seçildiğinin de önemli olduğunu vurguladı.
Klimaların kurulacağı yerin mutlaka bir uzman tarafından tespit edilmesi gerektiğini kaydeden Barut, vatandaşlara, oda büyüklüklerine göre klima seçmelerini önerdi.
Özellikle enerji tasarrufu sağlayan A sınıfı cihazları seçmeleri tavsiyesinde bulunan Hüseyin Barut, “Cihazların enerji verimliklikleri sınıflarından anlaşılabilir. Düşük ses seviyesindeki cihazlar tercih edilmelidir. Filtreler, kolay çıkarılabilir özellikte olmalıdır” dedi
Klimanın bakımının önemine de işaret eden Barut, şöyle konuştu:
“Klimalar havayı sirküle ederek çalıştığı için, havayı iç üniteden geçirerek bulunduğu ortama geri verir. Böylelikle iç ünitelerde zamanla kirlilik oluşur. Filtrelerin yılda 2 defa, kış ve yaz mevsimi başlangıcında temizliğinin
yapılması gerekir. Ayrıca bu iklimlendirme sisteminin uygunluğu için, partikül
testi, mikroorganizma ölçümü, hava değişim sayıları, sıcak nem ayar ölçümü, gürültü ölçümü ve kanal sızdırma testi de yapılmalıdır.”

Meslek tercihiniz sizi üzmesin!

 Eğitim Koçu Cankat Kalyoncu; üniversite seçimini yapacak olan adaylara kendileri için en doğru mesleği seçmeleri için tavsiyede bulundu.
Üniversite sınavı geride kaldı. Sıra şimdi tercihlerde ve en önemli doğru bir meslek seçiminde. Adayların ileride üzülmemeleri için bu dönemi çok iyi değerlendirerek kendilerine ve yeteneklerine uygun bölüm ve mesleği seçmeleri…

Üniversitede alan seçiminin kişinin gelecekte kariyerini, yaşam tarzını hatta aile düzenini dahi etkilediğini söyleyen Cankat Kalyoncu; ilgi alanları, beğenileri ve yeteneklerine göre tercih yapmanın en doğru yol olduğunu, eğer böyle keskinleşmiş bir tercih yapamıyorlar ise de gelecekte geçerli olabilecek meslekleri tercih etmeleri gerektiğini söyledi.


Kalyoncu, satış ve pazarlama, finans (uluslar arası mali müşavirlik), bilgisayar bilimleri ve yazılım mühendisliği, grafik ve endüstriyel tasarım, mutfak sanatları, e-ticaret, elektrik/elektronik mühendisliği, enerji mühendisliği ve gıda mühendisliği alanlarının gelişmekte olan ülkemizde geleceğin meslekleri arasında yer aldığına dikkat çekti.


Bu alanlarda eğitim alan öğrencilerin istedikleri koşullarda bir kariyere sahip olabileceği ve geniş iş imkânlarına sahip olacağını dile getiren Kalyoncu, öğrencilere Türkiye’de üniversite eğitimine alternatif olarak yurtdışında üniversite eğitimi seçeneklerini değerlendirmenin özellikle yabancı dil, yurtdışında kariyer ve staj imkanları ile üst düzeyde eğitim fırsatları ile mezuniyet sonrası ciddi bir avantaj sağlayacağını belirtti.


Yurtdışında eğitimin hem Türkiye’de vakıf üniversiteleri ile yanı fiyatlarda olacağı hem de gelişmiş ülkelerde daha geniş araştırma/geliştirme ve staj imkânları bulunduğunu, ayrıca öğrencilerin herhangi bir sınava ihtiyaç duymadan rahatlıkla diledikleri alanda eğitim alabileceğini ifade etti.


Yurtdışında üniversite eğitiminde ise öncelikli olarak ABD, Kanada, İngiltere, Avustralya, Çin, Singapur ve İspanya’yı tavsiye eden Cankat Kalyoncu; ülkeleri sadece üniversiteleri ile değil aynı zamanda eğitim süresi ve sonrası imkânları ile değerlendirmenin çok daha doğru olacağını sözlerine ekledi.

ÖSYM 2012 sınav takvimini belirledi .

2012 yılında yapılacak sınavların tarihler şöyle belirlendi:

-Yükseköğretim Kurulu Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Denkliği İçin Seviye Tespit Sınavı (STS) 1. Aşama- 11 Mart 2012
-Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı (ÜDS) İlkbahar Dönemi- 18 Mart 2012
-Yükseköğretim Geçiş Sınavı (YGS)- 1 Nisan 2012
-Jandarma Okullar Komutanlığı Jandarma Astsubay Temel Kursu Giriş Sınavı (JANA)- 14 Nisan 2012
-Jandarma Okullar Komutanlığı Uzman Jandarma Okulu Giriş Sınavı (JANU)- 15 Nisan 2012
-Türk Cumhuriyetleri ile Türk ve Akraba Toplulukları Sınavı (TCS) Yurt Dışı- 22 Nisan 2012
-Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) İlkbahar Dönemi- 22 Nisan
2012
-Türk Silahlı Kuvvetleri Askeri Liseler ile Bando Astsubay Hazırlama Okulunda Öğrenim Görecek Öğrencileri Seçme Sınavı (ALS)- 29 Nisan 2012
-Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) İlkbahar Dönemi- 13 Mayıs 2012
-Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (KPDS) İlkbahar Dönemi- 20 Mayıs 2012
-Yükseköğretim Kurulu Yurtdışı Yükseköğretim Diplomaları Denkliği İçin Seviye Tespit Sınavı (STS) 2. Aşama- 27 Mayıs 2012
-Türk Cumhuriyetleri ile Türk ve Akraba Toplulukları Sınavı (TCS) Yurt İçi- 3 Haziran 2012
-Lisans Yerleştirme Sınavı(LYS)-1 Matematik- 16 Haziran 2012
-Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)-5 Yabancı Dil- 16 Haziran 2012
-Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)-4 Sosyal Bilimler- 17 Haziran 2012
-Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)-3 Edebiyat-Coğrafya- 23 Haziran 2012
-Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS)-2 Fen Bilimleri- 24 Haziran 2012
-Yurtdışında Çalışanların Çocukları İçin Yükseköğretime Giriş Sınavı (YÇS)- 1 Temmuz 2012
-Polis AkademisiPolis Meslek Yüksekokulları Öğrenci Adaylığı Sınavı (PMYO)- 1 Temmuz 2012
-Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) Lisans- 7-8 Temmuz 2012
-Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (YDUS)- 14 Temmuz 2012
-Dikey Geçiş Sınavı (DGS)- 15 Temmuz 2012
-Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı (TUS) Sonbahar Dönemi- 9 Eylül
2012
-Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) Ortaöğretim/Önlisans- 23 Eylül 2012
-Üniversitelerarası Kurul Yabancı Dil Sınavı (ÜDS) Sonbahar Dönemi- 7 Ekim 2012
-Üniversitelerdeki İdari Personel İçin Görevde Yükselme Sınavı (ÜGYS)- 14 Ekim 2012
-Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) Sonbahar Dönemi- 11 Kasım 2012
-Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı (KPDS) Sonbahar Dönemi- 18 Kasım 2012
ÖSYM, güncel gelişmelere göre 2012 Sınav Takvimi'nin yenilebildiğini belirterek, adaylara zaman içinde takvim bilgilerini kontrol etmeleri tavsiyesinde bulundu.

 

SBS şampiyonunun kafası karıştı.

Seviye Belirleme Sınavı’nda Türkiye Şampiyonu olan Sinem Sınmaz ile ailesi özel okullardan gelen tam burs teklifleriyle şaşkına döndü.

Sinem’in yanı sıra, ikizi Didem’e de sadece İzmir’den değil İstanbul’dan da teklif geldiğini belirten anne Ruhan Sınmaz, "Kızım devlet okulu mezunu. Yine devlet okuluna da gidebilir. Ama iyi bir kart gelmiş eline, doğru oynamak gerekiyor. Sonra şansımızı boşa attık, demeyelim. Mutlu, sosyal olsunlar her şey ders değil" dedi.

Sonuçların açıklandığı gece internetten puanını ve SBS Türkiye Birincisi olduğunu öğrenip, sevincini ikizi, anne babasıyla paylaştıktan sonra yatıp uyuyan İzmir Karşıyaka Mehmet Seniye Özbey İlköğretim Okulu mezunu Sinem Sınmaz’ın da ailesinin de uykularını ’tercih’ stresi kaçırdı. Türkiye birinciliğinin açıklanmasının ardından karşısında basın mensuplarını bulan; eğitimin yanı sıra gitar çalıp basketbol futbol oynaması, kompozisyon ve şiir yarışmalarında ulusal düzeyde kazandığı derecelerle de dikkat çeken Sinem Sınmaz, tercih konusunda kararsız.

Şampiyon olarak hangi okulu seçeceği, devlet mi özel okula mı gideceği merak konusu olan süper öğrenci Sinem de, SBS’de 485 puanla 21 bininci olan sınıf arkadaşı ikizi Didem de kararsız kaldı.

Anadolu liseleri için tercihte bulunma süresi 8 Temmuz’da başlamasına karşın henüz liste oluşturup başvuru yapmadıklarını, okulları gezdiklerini belirten anne Sınmaz, özel okullardan gelen tekliflerin kafalarını karıştırdığını söyledi. İstanbul’dan ve İzmir’den ünlü özel okullardan yüzde yüz burs teklifleri geldiğini, bu tekliflerin iki kızı için de yapıldığını belirten anne Sınmaz, şöyle konuştu:

Gündemimizde İstanbul yok

"Gelen teklifler karşısında kafaların karışmaması mümkün değil. Biz çocuklarımız için en doğrusunu yapmaya çalışıyoruz. Kızım geçen yıl da SBS’de 500 puan almıştı, bazı özel okullar dersane aracılığıyla burs teklif etmişlerdi. O teklifleri geri çevirdik, kızım devlet okulunda okumayı sürdürdü ve mezun oldu. Yine bir devlet okuluna gidebilir. İstanbul’dan yatılı tam burs teklifi var. ’Uçakla getirip götürelim, okulumuzu görmeye gelin, bizi tanıyın’ dediler. Ancak kesinlikle gündemimizde İstanbul yok, olmayacak. Bizim için aile bütünlüğümüz, birlikteliğimiz çok önemli. Başarıların altında da bu var. Emeğinin karşılığı bu teklifler geliyor. Eline bir kart gelmiş bunu doğru oynamak gerekiyor. İleride şansımızı boşa attık, demeyelim. Biz bir şeyler istemek peşinde değiliz, doğru karar vermek istiyoruz. Okusunlar, vatana, millete, kendilerine hayırlı insan olsunlar. Aile olarak bizim büyük hırslarımız, ihtiraslarımız yok. Kızlarımızın mutlu olmalarını istiyoruz. Her şey ders değil, sosyal de olsunlar. Zaten ikisinin de bu yönleri çok güçlü."

RUHU ZEDELENMESİN
Ruhan Sınmaz, çevresinden İstanbul’dan gelen teklifleri neden değerlendirmedikleri yönünde eleştiri aldıklarını söyledi. Kızlarının devlet okulundan da özel okuldan da mezun olsalar üniversitelerde
iyi yerler tutturacaklarına inandığını belirten anne Sınmaz, "Zaten üniversitede bizden ayrılacaklar. Bu yaşta ayrılmak istemiyoruz, o da ayrılma niyetinde değil. Ruhunu zedelemek istemiyoruz. Mutlu olurlarsa başarılı olurlar. Birlikte olmak bize daha cazip geliyor. Anadolu Liseleri tercih süresi 20 Temmuz’da sona erecek. Anadolu lisesi olarak ilk tercihimizi Bornova Anadolu Lisesi’nden yana kullanacağız ancak henüz liste yapıp başvurmadık. Sinem ve Didem’i gelen bursları değerlendirip özel okula mı göndereceğiz yoksa anadolu lisesinde mi okuyacaklar, bunun kararını henüz vermedik, veremedik. Hepimiz çok şaşkınız. 15 Ağustos’a kadar kararımız netleşir" diye konuştu.

Darısı tüm ögrencilerimizin başına,
fakat bu ailemizi de ayrıca bu düşünceleri nedeniyle kutlamak gerekir.

17.07.2011 12:22
TORBALI'DA TARİHİ OKUL KÜL OLDU
İzmir'in Torbalı ilçesinin en eski ilköğretim okulu dün çıkan yangında kül oldu.

1927 yılında İzmir Valisi Kazım Dirik tarafından inşa edilen tarihi bina, Haziran ayı sonunda tadilata alınmıştı. Bir mimarlık şirketi tarafından aslına uygun olarak restore edilen tarihi binada dün akşam saatlerinde yangın çıktı. Saat 17.00 sularında çıkan yangının çatı izolasyonu sırasında kullanılan pürmüzden çıktığı öne sürüldü. Çevreden geçen vatandaşlar tarafından olay yerine çağırılan itfaiye kısa sürede yangına müdahale etti. Büyük bölümü ahşaptan oluşan tarihi bina kısa sürede kül oldu.
 Yangın sırasında binada çalışan işçiler canlarını zor kurtardı. Çatıdan iskeleye inen işçiler alevlerin artması nedeniyle iskeleden atlamaya başladılar. Çıkan yangın sonrası Mehmet Yaygın isimli işçinin ayakları ve elleri yandı. Mesut Yıldırım, Ahmet Kıyar isimli işçiler ise dumandan zehirlendi. İşçiler Torbalı Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Yangının ardından bina içinde bulunan 3 tüp patladı. Polis binanın çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı.

Yangın nedeniyle Eski İzmir Caddesi 1 saat trafiğe kapatıldı. Kaza sonrası tarihi bina kül olurken Kazımpaşa'da oturan vatandaşlar üzüldü. Anıtlar Yüksek Kurulu'ndan alınan izinlerin ardından aslına uygun olarak restore edilen bina 2011-2012 eğitim öğretim yılına yetiştirilecekti. Kazımpaşa İlköğretim Okulu'nda çıkan yangının okuldan mezun olanlar kadar kendisini de üzdüğünü belirten İlçe Milli Eğitim Müdürü Ruhi Gündoğdu, "Bakım çalışmalarının yapıldığı okulda büyük bir yangın çıktı.
  Tadilat çalışması nedeniyle okuldaki tüm sıralar, masalar, dolaplar, tüm pencere ve kapılar sökülmüştü. Çatı ve 2. katın zemini ahşap olduğu için bu bölümler yandı. Keşke böyle bir üzücü olay yaşanmasaydı" dedi.

2011 Trabzon 11. Avrupa Gençlik Olimpik Oyunları

Türkiye'nin olimpiyat meşalesi heyecanı sürüyor. 11. Avrupa Gençlik ve Olimpik Oyunları (EYOF) meşalesi İstanbul'dan sonra Ankara'ya getirilecek.Meşale için yapılacak etkinlikler kapsamında 18 Temmuz Pazartesi günü 10.30'da Anıttepe Koşu pistinde Olimpiyat Yürüyüşü yapılacak.  Türkiye'nin önde gelen sporcularından,  eski dünya ve olimpiyat şampiyonu milli halterci Halil Mutlu,  Avrupa şampiyonu milli atlet Nevin Yanıt, dünya ve olimpiyat şampiyonu milli halterci Taner Sağır ve milli yüzücü Cansu Gökçe Özten olimpiyat meşalesini taşıyan isimler olacak.

Sporcuların meşale yürüyüşünün ardından, Anıttepe Koşu Pisti'nde oluşturulan özel bir platformda protokol konuşmaları yapılacak. Konuşmaların ardından halk oyunları gösterileri yapılacak ve EYOF ilgili çeşitli tanıtıcı afişler ve hediyeler dağıtılacak.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

ABD’nin en küçük pilotu 13 yaşındaki Elif


2 yıl önce uçmaya başladı, ‘ABD’nin en küçük pilotu’ oldu
 
Florida’da eyaletinde yaşayan Çanakkaleli Türker Ailesi’nin 13 yaşındaki kızları Elif Türker, 2 yıl önce uçmaya başlayarak, ‘ABD’nin en küçük pilotu’ unvanını aldı.

Yaz tatili için Çanakkale’ye gelen Dianna- Şenat Türker çiftinin büyük kızları Elif Türker’in ilginç bir başarı öyküsü var. 3 yıl önce, dördüncü sınıfa giderken Florida’da bir üniversite tarafından düzenlenen havacılık yaz kampına katılan Elif Türker’in uçuş aşkı burada başladı. Bunun üzerine bilgisayar mühendisi babası Şenat Türker’in desteği ile 5’inci sınıfta Teens İnflight adlı havacılık okuluna kayıt yaptırmaya giden Elif’in 11 yaşında olduğunu öğrenen yetkililer, 14 yaş altındakilere kayıt yapılamayacağını bildirdi. Elif’in havacılık merakı üzerine bu düşüncelerinden geri adım atan okul yönetimi, bir şart ile başvuruyu kabul edebileceklerini söyledi. Henüz 5’inci sınıf öğrenicisi olan Elif’ten, okula niçin girmek istediğini ve niçin pilot olmak istediğini anlatan bir kompozisyon yazması istendi. Eline kağıt kalemi alan Elif’in kompozisyonu çok beğenildi ve okulun kapıları kendisine açıldı. Elif’in bu başarısı Florida’daki bölgesel gazetelerinde ilgisini çekerek haber oldu. Okulun ilk gününde eğitmeni ile birlikte tek motorlu uçağın kokpitine oturan Elif, aynı gün ilk uçuşunu yaptı ve ’ABD’nin en genç pilotu’ ilan edildi. 2 yıl boyunca eğitimine devam eden Elif Türker, karada 300 saat eğitimin ardından, havada 23 saat uçuş gerçekleştirdi. Tamamladığı uçuş süresi ile tek başına uçma seviyesine gelen Elif’in tek engeli yaş sınırı oldu. ABD’deki havacılık yasalarına göre 16 yaşını beklemesi gereken Elif, 17 yaşında ise pilot ehliyetini alacak. Hedefinin gelecekte Sahil Güvenlik pilotu olmak olduğunu belirten Elif Türker, “Henüz 11 yaşındayken ilgimi araba kullanmaktan çok uçak kullanmak çekti. Bunun için araba kullanmayı dahi öğrenmeden uçak kullanmaya başladım. Şu anda tek motorlu uçak kullanıyorum. Sırada çift motorlu uçaklar, deniz uçağı, jet ve helikopter var. Hedefim gelecekte güvenlik alanında bir kurumda pilotluk yapmak, özellikle de sahil güvenlikte. Uçmak benim için büyük bir zevk. Zevk aldığım bir işi yapmak istiyorum” dedi.

‘Kızımla gurur duydum’

Baba 41 yaşındaki Şenat Türker, Teens İnflight adlı havacılık okulu yetkililerinin iki yıl önce ellerindeki bilgi doğrultusunda Elif’in ABD’nin bilinen en genç pilotu olduğunu bildirdiklerinde kızlarıyla gurur duyduklarını söyledi. Elif’in 10 yaşındaki kardeşi Aleyna da tıpkı ablası gibi uçmak istiyor

İlk kamp ateşi yakıldı.


 
Konak Belediyesi semt merkezlerinde iki yıldır devam eden izcilik eğitimleri ile Türkiye’de izci grubuna sahip tek ilçe belediyesi olan Konak Belediyesi 2010-2011 yaz kamplarını başlattı. Gültepe, Altıntaş, Kadifekale, Basmane ve İsmetpaşa’dan Konak Belediyesi semt merkezlerinde izci liderleri önderliğinde izciliğin ne olduğunu öğrenen çocuklar kış kampından sonra yaz kampında da bir araya geldi. 645 minik izcisiyle Konak Belediyesi çocukları yaz tatilinde deniz ve doğayla buluşturdu.

Gümüldür’de bulunan İzci Evi’nde altı günlük kampa giren izciler, izci liderleri ve izci anneleri gözetiminde güvenli bir ortamda hem öğrendiler hem de eğlendiler. Kendi kurdukları çadırlarda kalan çocuklar doğayla baş başa olmanın tadını çıkardı. Her gün denize giden minik izciler yeşil ve mavinin birleştiği kamplarında doyasıya eğlendiler. Eğlencenin yanı sıra yere çöp atmama, düzenli ve disiplinli olma gibi alışkanlıklar kazandılar. Çadır kurmayı, izci düğümü atmayı, geleneksel izci marşlarını öğrenen çocuklar yanlarında getirdikleri kitapları da okuyarak eğlenceyle öğrenmeyi bir arada yaşadılar.

Zübeyde Hanım İzci Kampı’nda kamp ateşinin yakılması ve minik izcilerin hazırladığı eşsiz programla muhteşem bir gece yaşandı. Ateşin etrafında toplanarak şarkılar söyleyen izci çocuklar tam bir görsel şölen sundular. İzci lideri Timur Ulu Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan’ın izcilere verdiği destek için teşekkür etti ve “Gündemde çocuk varsa ‘ben insanım’ diyen herkesin orada olması gerektiğini düşünüyorum. .

Türkiye’de izciliğin 1915 yılında Mustafa Kemal Atatürk tarafından başlatıldığını hatırlatan Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan “Çocuklarımızı her alanda desteklemek adına okulların tatile girmesiyle birlikte onların zihinsel, bedensel, sosyal ve ruhsal gelişimleri için tüm yazı kapsayacak spor etkinlikleri düzenledik. İzcilik ise doğa ve insan sevgisini, kendini tanımayı, yardımseverliği, bir arada yaşamayı öğretmesiyle ayrı bir yere sahip” dedi. İzci liderleri ve izci annelerinin çocukları her an gözetim altında tutkularını ve güvenlik, rahatlık ve sağlık açısından problemsiz bir kamp oluşturulduğunu belirtildi.

İzci ögrencilerimize ve izci lideri olan ögretmenlerimize başarılar diliyoruz.
 

İngiliz öğretmenlere 'öğrenciye dayak' izni!   18 Temmuz 2011
 
Devlet okullarında şiddetin önüne geçemeyen İngiltere bir yönetmelik yayınlayarak, öğrenciye 'makul dayağın' önünü açtı. Yönetmeliğe göre okulun tek hakimi öğretmen olacak.
 
İngiltere'de Eğitim Bakanlığı'nın yayınladığı yeni yönetmelikle, devlet okullarında öğretmene disiplini sağlamak amacıyla 'makul ölçüde dayak atma' izni çıktı. İngiliz The Telegraph'ın haberine göre, ülkede 21 bin devlet okulunda günde yaklaşık bin öğrenci ders sırasında ya da dışarıda arkadaş ve öğretmenlerine karşı kötü muamelede bulunmak suçlamasıyla okuldan uzaklaştırılıyor. Yapılan araştırmaya göre, 2010'da öğrencilerin, öğretmen ve diğer okul çalışanlarına yaptığı saldırılar son 5 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Geçen yıl öğrencilerin saldırılarında 42 öğretmen yaralandı. Tüm bunları önlemek amacıyla Eğitim Bakanlığı bir yönetmelik yayınladı. 600 sayfalık yönetmeliğin 52 sayfasında bulunan maddelerden bir kısmı şöyle: Öğretmen öğrenciye 'makul' ölçüde şiddet uygulayabilir veya darp edebilir; öğrencileri şikayet etmek için polis çağırabilir; alkol, uyuşturucu gibi bahanelerle öğrencinin çantasını karıştırabilir; aşırı şiddet uyguladığı iddia edilen öğretmen görevinden hemen alınmaz.
 
DAHA RAHAT GÖREV
 
Yönetmeliğin hazırlanmasında önemli katkısı olan Öğretmen Sendikası Başkanı Charlie Taylor, 'Öğretmenler, dersleri bölünmeden görevlerini daha rahat yapabilecek. Kötü davranışların önüne geçmek için yönetmelikten güç alacaklar' dedi. İngiltere Eğitim Bakanı Nick Gibb de, yeni yönetmeliğin öğretmenlerin okul içinde kendilerine olan güvenlerini arttıracağını ve düzenin sağlamasına yardımcı olacağını belirtti.



[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Görme engelli öğretmene 'röntgencilik' soruşturması!

T24 - Adana'da yüzde 100 görme engelli raporu bulunan 23 yıllık tarih öğretmeni 44 yaşındaki Ali Ercan, görev yaptığı lisedeki bir sınıfta ’iki erkek öğretmenin eşcinsel ilişkisini kapının anahtar deliğinden izlediği ve okula yaydığı’ iddiasıyla hakkında soruşturma başlatıldığını, röntgencilikle suçlandığını iddia etti.

gazetevata.com'da yer alan habere göre, Tarih öğretmeni Ali Ercan hakkında, görev yaptığı Hasan Adalı Lisesi’nde mesai arkadaşlarının huzurunu bozduğu iddiasıyla soruşturma açıldı. Ali Ercan, bu soruşturmanın selameti için evinden uzaktaki Hacı Ahmet Atıl Lisesi’ne geçici olarak gönderildi. Ercan, bu görevlendirmenin Birleşmiş Milletler (BM) Engelliler Sözleşmesi’ne aykırı olduğu iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayet dilekçesi verdi. Cumhuriyet Başsavcılığı, bu olayla ilgili Adana Valiliği’nden soruşturma izni istedi. Ali Ercan, soruşturmayı yürüten Vali Yardımcısı tarafından ifade vermek üzere çağrıldı.

Ercan, ifade vermek için gittiği valilikte Vali Yardımcısı Reşat Özdemir’in hiç göremediği halde kendisini röntgencilikle suçladığını iddia etti. Ercan, şöyle dedi:

"11 Temmuz’da, Reşat Özdemir’e ifade vermeye gittim. Bana ’Siz kapının anahtar deliğinden 2 erkek öğretmeni farklı bir durumdayken izlemişsiniz. Röntgencilik yapmışsınız, bunu yapmaya utanmıyor musunuz?’ dedi. Ben de bunu ilk kez kendisinden duyduğumu söyledim. Önce okulun içinde sigara içen öğretmenlerin şikayet ettiğimi öne sürdüler. Bu konuyla ilgili hakkında soruşturma açıldı. Soruşturma bahanesiyle evimden ulaşımı kolay olmayan bir okula sürgün edildim. Bu sürgünle bana, ’Sen öğretmenliği bırak’ demek istiyorlar. Şimdi de ’Röntgenci’ diyorlar. Ben hiç göremiyorum. Yüzde 100 görme engelli olduğuma dair raporum da var. En kısa sürede BM Engelli Hakları Komitesi’ne başvuracağım. Türkiye’de hak arama yollarım tamamen kapatılmış durumda. En ufak bir şeyde Milli Eğitim müfettişleri tepeme biniyor. Görme engelli bir kişi röntgencilik yapabilir mi, böyle bir şey yok."


'Oğlumu ölüme gönderiyorlar'

Oğlunun zorluklarla öğretmenlik yaptığını ve evini geçindirdiğini söyleyen 7 çocuk annesi 70 yaşındaki Emine Ercan, kendisinin de röntgencilik soruşturmasında Vali Yardımcısı Reşat Özdemir ile konuştuğunu söyledi. Emine Ercan, şunları söyledi:

"Vali Yardımcısı Reşat Özdemir’in yanına tek gittim. ’Bu çocuğu başka okula göndermeyin’ dedim. Bana, ’Oğlunun ne yaptığını biliyor musun?’ dedi. ’Senin oğlun, kapının anahtar deliğinden milleti izliyormuş’ dedi. Şaşırdım kaldım. ’Benim oğlum böyle bir şey yapamaz’ dedim. Çünkü benim oğlum yüzde 100 görme engelli. Böyle iftira atıyorlar. Görme engelli adam nasıl baksın oradan. Benim oğlumun başına bir şey gelirse o gittiği okulda trafik kazası geçirirse, tüm sorumluluk onu gönderen vali yardımcısı ve milli eğitim müdürünündür. Nasıl vicdanları rahat edecek. Onu ölüme gönderiyorlar."


Soruşturma sürüyor

Adana Vali Yardımcısı Reşat Özdemir ise Ali Ercan hakkında açılan 2 soruşturmanın devam ettiğini söyledi. Başka okula gönderilmesinin ilk soruşturmayla ilgili olduğunu söyleyen Reşat Özdemir şöyle konuştu:

"Ali Ercan özürlü olmasını çok istismar ediyor. Şikayet etmediği kimse kalmadı. ’Ben öğretmenleri uygunsuz vaziyette gördüm’ diye kendisi söylemiş. Biz işi gücü bıraktık, Ali Ercan’la uğraşıyoruz. Çocukları eğiteceği yerde, milleti şikayet edip duruyor. Gönderildiği okula şu an süren soruşturma ile ilgili gönderilmemiş. Ancak benim soruşturmamın sonunda gönderildiği okulda da kalabilir. Bu yeni dönemde sorunlu öğretmen istemiyoruz. Şu anda Adana’da 100’ün üzerinde görme engelli öğretmen var. Hepsi kıdemine bakılmaksızın belediye sınırları içinde yerlerde görevlendirildi. Kimseyi zor durumda bırakmıyoruz. Bizim tek amacımız eğitim kalitesini yükseltmek."


AİHM'e başvurdu

Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nin Tarih Bölümü’nü 1989’da birincilikle bitirdikten sonra öğretmenliğe Ankara Aydınlıkevler Körler Okulu’nda başlayan Ali Ercan, daha sonra normal okullarda öğretmenlik yaptı. Görev yaptığı okullarda çeşitli sorunlarla karşılaşan Ercan, siciline yazılan kötü notları sildirmek için bir çok kez mahkemeye başvurdu. Hakkındaki sürgün ve disiplin cezaları nedeniyle Ankara, Kahramanmaraş ve Adana’da 12 okul değiştiren, Ali Ercan ayrıca çoğu milli eğitim müdürlüklerine 45 dava açtı. Bu davaların 29’unu kazanan Ali Ercan’ın halen süren 5 davası bulunuyor. En son siciline yazılan ’öğretmenlik yapamaz’, ’paranoid akıl hastası’ notlarının silinmesi, bu notları yazan okul müdürlerinin cezalandırılması ve kendisine tazminat ödenmesi için 3 kez Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) başvurdu. Başvuruları kabul edilen Ercan, AİHM’den gelecek haberi bekliyor.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Allah kuru iftiradan saklasın!

2011 LYS sonuçları bugün açıklanıyor..

ÖSYM'nin resmi internet sitesinden yapılan açıklamaya göre 2011 LYS sonuçları, 21 Temuz Perşembe günü saat 14:00'da açıklanacak. Adaylar sonuçların açıklanması ile birlikte ortaöğretim başarı puanlarını ve bu puanların belli katsayılarla çarpılarak ham puanlarına eklenmesiyle elde edilen yerleşme puanlarını ve yerleşme sıralamalarını öğrenecekler. Üniversite adayları bu bilgiler ışığında tercihlerini gerçekleştirecekler.


Tüm ögrencilerimize ve ögretmen arkadaşlarımızın çocuklarına  bu zorlu süreçte kolaylıklar diliyorum...

LYS de her türden bir tam puan çıktı.

İşte birinciler

LYS’de 500 tam puan alan aday sayısı her puan türünde 1’er kişi oldu. MF-1’de 823, MF-2’de 621, MF-3’de 504, MF-4’de 704, TM-1’de 106, TM-2’de 85, TM-3’de 79, TS-1’de 16, TS-2’de 16 kişi 480 ve üstünde puan aldı. Puan türlerinde şampiyonlar ise şöyle:

MF-1 ve MF-2: Kırşehir Prof. Dr. İlhan Kılıçözlü Fen Lisesi’nden Murat Kaan Erdal.

MF-3 ve MF-4: Ankara Fen Lisesi’nden Aycan Doğa Hakyemez.

TM-1 ve TM-2, TM-3: Özel Yamanlar Anadolu Lisesi’nden Deniz Çağlın.

TS-1 ve TS-2: İstanbul Lisesi’nden Utku Evci.
 
DİL-1 ve DİL-2: İstanbul Kabataş Lisesi’nden Can Berk Özşen, İstanbul
 
Galatasaray Lisesi’nden Evrim Bilal Engin, İstanbul Lisesi’nden Zeynep Gizem Topçak.

DİL-3: Özel
Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesinden Arda Çınar, İstanbul Galatasaray Lisesi’nden Evrim Bilal Engin

 Çadırdan Türkiye birincisi çıktı

Kütahya'nın Simav ilçesinde, 19 Mayıs'ta yaşanan 5,9 büyüklüğündeki deprem sonrası çadırda oluşturulan etüt merkezinde hazırlandığı Lisans Yerleştirme Sınavlarında (LYS), Y-TM-2 ve Y-TM-3 puan türlerinde Türkiye birincisi olan Tuğçe Gizem Çelik, Kaymakamlık tarafından ödüllendirildi

Çadırdan Türkiye birincisi çıktı

Kütahya'nın Simav ilçesinde, 19 Mayıs'ta yaşanan 5,9 büyüklüğündeki deprem sonrası çadırda oluşturulan etüt merkezinde hazırlandığı Lisans Yerleştirme Sınavlarında (LYS), Y-TM-2 ve Y-TM-3 puan türlerinde Türkiye birincisi olan Tuğçe Gizem Çelik, Kaymakamlık tarafından ödüllendirildi

Çok teşekkürler bu haberi paylaştığınız için(24)

Muhteşem dönüş
The New York Times,'Herakles Heykeli'nin Boston Güzel Sanatlar Müzesi'nde sergilenen üst bölümünün, diger bölümünün bulundugu Türkiye'ye iade edileceğini yazdı.
 
Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, ABD'nin en yüksek tirajlı gazetelerinden The New York Times, Türkiye'den yurt dışına çıkarılan tarihi eserleri haber yaptı.

'Herakles Artık Yorgun Değil: Boston, Heykelin Üst Yarısını Türkiye'ye İade Ediyor' başlığıyla yayınlanan ve yazar Zara Kessler imzasını taşıyan yazıda, heykelin Türkiye'ye iade edileceği bildirildi.

Yazıda, Boston Güzel Sanatlar Müzesi'nde sergilenen heykelin üst yarısının, yıllar süren tartışma ve anlaşmazlıklar sonucunda müze tarafından gelecek yıl içinde resmi olarak iade edileceği belirtilerek, bunun Türkler için ülkeden çalındığı düşünülen antik eserlerin iadesi konusunda büyük bir çabanın zaferini sembolize ettiği kaydedildi.

Herakles Heykeli'ni yorgun olarak nitelendiren Kessler, haberinde ''Yorgun Herakles'in dönüşüyle Türkler savaşı kazanıyor gibi görünüyor'' ifadelerini kullandı.

BAKAN GÜNAY'DAN ÜLTİMATOM
The New York Times yazarının, 1917 yılında Berlinli arkeologların alıp bir daha geri vermedikleri Hitit Heykeli'nin Alman Hükümetince iade edilebileceğine de değindiği haberde, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın sfenksin iade edilmemesi halinde tüm Alman kazı izinlerinin iptal edileceği yönündeki açıklamalarına da yer verildi.

Bakan Günay'ın ''Almanlar ile ulaşılan çözümü devrim olarak nitelediğini'' belirten gazetede, ayrıca Günay'ın ''Diğer eserlerin iadesi için de aynı şekilde savaşacağız'' şeklindeki sözleri yer aldı.

HERAKLES'İN YOLCULUĞU
Gazetenin yazarı Zara Kessler, Boston Güzel Sanatlar Müzesi'nin ''Roma heykelinin üst yarısını 1981 yılında ABD'de müzeye yaptığı sayısız bağış incelemeye alınan New Yorklu bir çiftçiden aldığını ve 1982'de Boston'da sergilenmeye başladığını belirttiğini'' bildirdi. Kessler, yazısında, ziyaretçilerin heykeli son olarak 2007'de gördüklerini ve şu anda depoda beklediğini ifade etti.

Arkeologların heykelin alt yarısını 1980 yılında 8 parça halinde Perge'de bulduklarını ve halen Antalya'da bir müzede sergilendiğini kaydeden yazar, Herakles'in üst yarısının ne zaman bulunduğuna dair bir belgenin olmadığını ancak arkeologların aynı yerde, aynı zamanda bulunduğu konusunda ısrarlı olduklarını satırlarına taşıdı.

Tersi yönde iddiaların da olduğunu bildiren Kessler, heykelin Amerika'daki yolculuğundan detaylı olarak bahsetti.


Anadoluda bulunan birbirinden degerli tarihi eserlerimizin,
 yurt dışında ne işi var?
Tabii ki gerçek yeri olan Anadoluya geri gelmeli..