Yorumsuz! : Haberler

Çevrimdışı enjoyturk

  • Uzman Üye
  • *****
  • 855
  • 2.609
  • 855
  • 2.609
# 08 Nis 2010 18:49:13
Herkes sınav yerini ararken, Doğu ve Güneydoğu'daki bazı adaylar sınava girecekleri şehrin peşine düştü. Çünkü onlar daha önce hiç gitmedikleri görmedikleri kentlerde sınava girecekler.. Buna gerekçe olarak daha önce bölgede sınav sırasında kopya çekilmiş olması gösteriliyor. Doğulu öğrencilere sınava girecekleri adres olarak kimine İstanbul kimine Lefkoşa gösterildi. Aday öğrenciler evlerinden binlerce kilometre uzakta sınava girmek zorunda. Mardin Kızıltepeli adaylar için tüm ilçe seferber olmuş durumda.
Kaynak: CNN Türk

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 08 Nis 2010 18:52:43
Atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde yapılan değişiklik
Milli Eğitim Bakanlığı atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde yapacağı değişikliğe ilişkin olarak 5 Nisan 2010 tarihinde sendikalarla bir toplantı yaptı.
Eğitim İş Sendikası, toplantıya katılan sendikalar ile bakanlığın mutabık kaldığı noktaları şu şekilde açıkladı.

 

- Bütün kurul ve komisyonlarda tüm sendika temsilcilerinin yer alması ve norm kadroların açık ilan edileceği kurumların tespitinde söz sahibi olmaları.

 

- Öğretmenliğe ilk atamada 40 yaş sorununun çözümlenmesi.

 

- Zorunlu hizmet bölgelerinde yapılan asker öğretmenlik görevine ilişkin geçen sürenin zorunlu hizmet kapsamında değerlendirilmesi.

 

- Özürlülerin atanması noktasındaki karararlarda bakanlıktan çok konu ile ilgili sağlık uzmanlarının karar vermesi, konu ile ilgili maddelerin oluşturulmasında konu ile ilgili sivil toplum kuruluşu ve paydaşların görüşlerinin alınması.

 

- İlk atamaların Ağustos ayında tamamlanarak eğitim öğretim yılı başında öğretmenlerin göreve başlamalarının sağlanması.

 

- İsteğe ve zorunlu hizmete bağlı yer değiştirmelerde 30 EYLÜL tarihinin esas alınması.

 

- İl içi yer değiştirmelere ilişkin yönetmelikte 2 yıl şartı olarak yer almasına rağmen 3 yıl olarak gerçekleştirilen uygulamadan vazgeçilmesi.

 

- İl içinde 3 yıl şartı getirilmesi halinde bu yıl ve 2011 yılında 30 Eylül itibari ile 2 yılını dolduracak öğretmenlerin geçici madde eklenerek il içi yer değiştirmelerine olanak sağlanması.

 

- İsteğe bağlı il içi ve il dışı yer değiştirmelerin beraber yapılacağından hareketle, öğretmenlere en az 25 tercih hakkı verilmesi ve yaz tatilinde en az 3 kez sıra çalıştırılması.

 

- Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihte görevde bulunan öğretmenlerin zorunlu hizmetten muaf sayılmaları.

 

- Eş durumu özrüne İl Emrinin mutlaka getirilmesi. Bu noktada sözleşmeli-kadrolu ayrımına gidilmemesi.

 

- Eş durumu özrünün yılda en az 2 kez yapılması.

 

- Yüksek lisans ve doktora yapacak olanların zorunlu hizmetlerinin ertelenmesi.

 

- Boşanma halinde özellikle bayan öğretmenlere özür grubu yer değiştirme isteği hakkı verilmesi

 

- Zorunlu ve isteğe bağlı yer değiştirmelerde boş bulunan tüm kadroların mutlaka duyurulması ve sisteme yansıtılması.

 

- Hizmet alanlarına verilecek puanların mevcut yönetmelik çerçevesine uygun olarak arttırılması.

 

- Ayrıca, yönetmeliğin yayımlanmasının zaman alacağı da değerlendirilmiş ve 2009-2010 öğretim yılında İl İçi ve İl dışı yer değiştirmelerin şu anda yürülükte olan 04.03.2006 tarihli yönetmelik hükümlerine göre yapılması uygun görülmüştür. Bu uygulamada da 30 Eylül 2010 tarihinde bulundukları kurumlarda 2 yılını dolduracakların İl içi, bulundukları ilde 3 yılını dolduranların ise il dışına yer değiştirebilmelerine olanak sağlanması noktasında ortak paydada buluşulmuştur

Çevrimdışı fguclu

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.386
  • 1.409
  • 1.386
  • 1.409
# 08 Nis 2010 19:30:11
sözleşmeli öğretmenler ve zorunlu hizmet affı ile ilgili bir  haber...
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı sebocan

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 32.896
  • 512.883
  • 32.896
  • 512.883
# 08 Nis 2010 21:24:08

Kurdukları " [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] " adlı internet sitesi üzerinden ve virüslü maillerle vatandaşların hesaplarını boşalttığı iddia edilen 13 kişi gözaltına alındı.Gözaltına alınanlar arasında bir emekli başkomiser de var. Piyasada bu alanda faaliyet gösteren pek çok şirket var. Bu şirketler yasal boşluktan yararlanarak hizmet veriyor.


İstanbul Emniyet Müdürlüğü Bilişim Suçları ve Sistemleri Şube Müdürlüğü'nün düzenlediği operasyonda kurdukları bir internet sitesi vasıtasıyla vatandaşların kimlik bilgilerini elde ederek kredi kartlarından para çektiği iddia edilen 13 kişi gözaltına alındı. Şebekenin lideri olduğu iddia edilen kişinin başka bir suçtan dolayı geçen hafta gözaltına alındığı ve tutuklandığı ifade edildi. Şüphelilerin ayrıca paraları 58 yaşındaki bir kadına komisyon karşılığında bankamatiklerden çektirdiği belirtildi.
 
İHBAR HAREKETE GEÇİRDİ
 
Bazı vatandaşların kredi kartlarının boşaltıldığı ihbarı üzerine harekete geçen bilişim polisi, bir şebekenin internet sitesi kurduğunu belirledi.
 
İKİ YÖNTEM
 
' [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] ' internet sitesini kuran şebeke üyeleri borcunu ödemek isteyen vatandaşlardan hesap ve kimlik bilgilerini alıyordu. Alınan bilgilerle sahte kredi kartları oluşturularak hesaplar boşaltılıyordu. Şüphelilerin ayrıca hazırladıkları virüsleri vatandaşların mail adreslerine gönderdikleri tespit edildi.
 
VİRÜSLÜ MAİLLER
 
Virüslü mailleri açan vatandaşların bilgisayarlarında bulunan hesap ve kimlik bilgileri ele geçiriliyordu. Daha sonra bu kimlik bilgileriyle yine sahte kredi kartları oluşturuluyordu. Şüphelilerin bu yolla binlerce kişinin hesap numarasını, kişisel bilgilerini, telefonlarını ve hesaplarında ne kadar para bulunduğunu öğreniyordu. Şüphelilerden bu yolla hazırlanmış yaklaşık 20 sayfalık bir liste de ayrıca ele geçirildi. Hesap bilgilerini ele geçiren şüpheliler, vatandaşların SİM kartlarını iptal ederek yeni SİM kartlarını çıkarıyorlardı.
İnternet hesabına giren şüpheliler, giriş şifrelerini bu SİM karta gelen mesajla elde ediyordu. Böylece hesaba giren şüpheliler bütün paraları kendi hesaplarına aktarıyordu. Bu tespitlerin ardından harekete geçen bilişim polisleri İstanbul'da 11 ilçede ve Şanlıurfa'da eş zamanlı operasyonlar düzenleyerek 13 kişiyi gözaltına aldı. Şüphelilerin ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda 10 dizüstü bilgisayar, 7 harddisk, 1 sahte ehliyet, 2 banka kartı, 2 hafıza kartı, 11 cep telefonu, 10 sim kart ve 300 litre kaçak mazot ele geçirildi.
 
ŞEBEKE LİDERİ CEZAEVİNDE
 
Polisin yaptığı tespitlere göre şebeke lideri olduğu öne sürülen T.Ş'nin geçen hafta başka bir suçtan gözaltına alındığı ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildiği ortaya çıktı. Yakalanan şüphelilerden birinin emekli başkomiser olduğu ve şebekeye yardım ettiği ortaya çıktı. Paraları kendi hesaplarına atan şüphelilerin yakalanmamak için 58 yaşındaki Z.K. İsimli bir kadına komisyon karşılığı paraları çektirdiği belirtildi. Kadın da polis tarafından gözaltına alındı. Şüphelilerin bugüne kadar 500 bin lira çektiği öğrenildi. Polis ekiplerinin 1 milyon liraya ise son anda bloke koydurarak paranın çekilmesini önlediği ifade edildi. Emniyette sorguları tamamlanan 13 şüpheli Bakırköy Adliyesi'ne sevk edildi.

Çevrimdışı sebocan

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 32.896
  • 512.883
  • 32.896
  • 512.883
# 08 Nis 2010 21:35:40
İkametgahlarını değiştiren 20 iş günü içinde nüfus müdürlüklerine bildirmezse para cezası var

20 günde bildirmezseniz 329 lira ceza ödeyebilirsiniz
 
İkametgahlarını değiştiren vatandaşlar, 20 iş günü içinde nüfus müdürlüklerine başvurarak yeni adreslerini kayıt ettirmezlerse para cezası ödemek zorunda kalacak! Yanlış adres verene de ağır para cezası var!

 
İlkbaharda, okulların açılma ve kapanma dönemlerinde ev taşıma işleri yoğunlaşırken, vatandaşların, taşınma masrafları dışında, adres bildirmeme nedeniyle cezai uygulama ile karşı karşıya kalmamaları için dikkatli olmaları gerekiyor.
İkametgahlarını değiştiren vatandaşlar, 20 iş günü içinde nüfus müdürlüklerine başvurarak yeni adreslerini kayıt ettirmezlerse 329 lira para cezası ile karşı karşıya kalabiliyorlar.

 
Ayrıca, çocuğunu istediği okula kayıt ettirmek veya icradan kurtulmak gibi gerekçelerle gerçeğe aykırı adres beyanında bulunanlara ise 660 lira para cezası veriliyor.
 
Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliği uyarınca, ikametgahları nı değiştiren vatandaşların, 20 iş günü içinde ilçe nüfus müdürlüklerine başvurarak, yeni adreslerini kayıt ettirmeleri gerekiyor.
 
 
Önceden muhtarlıklara bildirimde bulunmak yeterli olurken, artık bu bildirim doğrudan ilçe nüfus müdürlüklerine yapılıyor. Süresi içinde bu bildirimi yapmayan vatandaşlara, bu yıl için 329 lira para cezası tahakkuk ettiriliyor. Adreslere tebliğ edilen bu ceza, 15 gün içinde ödenirse yüzde 25 indirim yapılıyor. Daha geç ödenmesi halinde ise 4 taksit uygulanıyor. Trafik cezalarında olduğu gibi, vatandaşlar bu ceza için mahkemelere itirazda bulunabiliyor.
 
 
Diyelim ki bir evden taşındınız ve yeni taşındığınız ev içinde adres bildiriminde bulunma ihtiyacı hissetmediniz. Bu durumda da eğer eski evinize taşınan biri kendisi için adres beyanında bulunursa, cezalı duruma düşmekten kurtulamıyorsunuz.
Sizin eski evinize taşınan kişi, kendisi için adres beyanında bulunduğunda, bu ev hala sizin üzerinize kayıtlı gibi göründüğü için, ilçe müdürlüklerindeki sistem bu beyanı ''incelenecekler' ' listesine atıyor ve adres otomatik olarak emniyet güçlerine bildiriliyor. Jandarma veya emniyet, bu adreste tahkikat yapıyor. Kimin oturduğunu belirliyor.
 
Tahkikatta kimin oturduğu belirlenirse onun üzerine adres kayıt ediliyor. Bu adresten ayrılan kişiye ise yeni taşındığı adres için taşındıktan sonra 20 iş günü içinde kayıt yaptırmamışsa, ceza tahhakuk ettiriliyor.
 
 
Adres kayıtlarının nüfus ilçe müdürlüklerine yapılması gerektiğini bilmediği için binlerce vatandaş, bu yıl için 329 lira olarak belirlenen ceza uygulaması ile karşı karşıya kalıyor.
 
 
Nüfus müdürlüğü yetkililerinden verilen bilgiye göre, gerçeğe aykırı beyanda bulunanlara da 660 lira ceza uygulanıyor. Özellikle çocuklarını mahallelerindeki, semtlerindeki değil, istedikleri okula göndermek isteyenler, bu okulun çevresindeki konutları adres göstererek kayıt olmak istiyor.
 
Bu adresin boş olup olmadığına bakılıyor ve başkası adına kayıtlı ise bu kişilere, emniyetçe yapılan inceleme sonucunda 660 lira ceza uygulanıyor.
 
 
Bazı vatandaşlarında icradan kurtulmak için yanlış beyan vererek tescil yaptırma girişiminde bulunduğu belirtiliyor.
 
 
Verilen bilgiye göre, adres beyanında bulunmak için nüfus müdürlüğüne gittiğinizde, eğer o adreste kimse kayıtlı değilse, herhangi bir ek belge istenmeden, nüfus kayıt bilgilerine göre adres kaydınız yapılabiliyor. Eğer o adreste başkası kayıtlı görünüyorsa, elektrik, su, doğalgaz faturası, noter onaylı kira sözleşmesi gibi, kişinin adına kayıtlı belgeler isteniyor.
 
 
Ankara Subayevleri' nde 3 ay önce yeni aldığı eve taşınan XXXXXX XXXXXXX de 20 iş günü içinde adres kaydı yaptırmaması nedeniyle 329 liralık cezanın şokunu yaşıyor. Subayevleri mahallesinde bir evde kiracı olarak oturduğunu, daha sonra aynı mahallede bir ev satın aldığını belirten XXXXXX, şu bilgiyi verdi:
 
 
''Kiracı olduğum evden, kontrat gereği geçen yıl Ekim ayında ayrıldım. Yeni aldığım evin inşaatı bitmediği için eşyaları depoya koydum, Aralık'a kadar annemlerle oturdum. Ocak'ta yeni evime taşındım. Elektrik, doğalgaz ve su aboneliğimi tapu belgesine göre yaptırdım ve bir sorun çıkmadı.
 
Eski evi kiralayan kişi, Aralık'ta nüfus müdürlüğüne kayıt yaptırmış. Polis gelip tespit yapmış ve benim kayıtlarım o adresten düşmüş. Ben araba alıp satma işi ile uğraşıyorum. Belgeler için adres gerekti. Adres kaydımı yaptırmaya gittiğimde, 329 lira ceza ödemem gerektiğini söylediler. Bu konuda daha önce bize bilgi verilmedi. Bildirimde bulunduğum için ceza ödüyorum.''
 
 
Yetkililer, adrese dayalı hizmet almak isteyenlerin mutlaka nüfus ilçe müdürlüklerine, 20 gün içinde adres beyanında bulunması gerektiğini belirtirken, aksi takdirde cezalı duruma düşecekleri konusunda vatandaşları uyardılar.
 
AA

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 08 Nis 2010 22:28:48
70 bin öğretmene müjdeli haber 
Öğretmen açığının kapatılması için hazırlanan kanun taslağına Maliye'den onay çıktı.
Milli Eğitim Bakanlığı, sözleşmeli öğretmenin kadroya geçişini sağlayacak kanun taslağını Bakanlar Kurulu'na sundu. Öğretmenlerin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği Taslağı ile ilgili toplantı Milli Eğitim Bakanlığı'nda yapıldı. Toplantıda yaklaşık 70 bin sözleşmeli öğretmenin kadroya geçişi için hazırladıkları kanun taslağına Maliye Bakanlığı'ndan onay geldiğini aktaran Personel Genel Müdürü Necmettin Yalçın, son sözü Bakanlar Kurulu'nun söyleyeceğini vurguladı. Toplantıda söz alan Eğitim-Bir-Sen Genel Mevzuat ve Toplu Görüşme Sekreteri Ramazan Çakırcı da bakanlığın eğitimin sorunlarını asgariye indirmek için tüm sözleşmeli öğretmenleri en kısa sürede kadroya geçirmesi gerektiğini belirtti. Çakırcı, Bakanlığın çeşitli dönemlerde yaptığı açıklamalar dikkate alındığında 130 bin öğretmene ihtiyaç olduğunu kaydetti.

CAZİP HALE GETİRİLMELİ

Öğretmenleri zorunlu hizmet bölgelerinde tutmak için bu bölgelerin cazip hale getirilmesi gerektiğini vurgulayan Çakırcı, "Bu bölgelerde öğretmen tutmanın tek yolu kadrodur. Bunun için Başbakan başta olmak üzere, Maliye Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı'na, kalkınmada öncelikli yörelerde çalışanlara tazminat verilmesi için raporlar sunduk" dedi.

Zorunlu hizmete yönetmelik ayarı

Toplantıda yeni eğitim yönetmeliği de ele alındı. Zorunlu hizmet muafiyetinin, yönetmeliğin yürürlüğe girdiği tarihin esas alınarak yapılması ve yönetmelik taslağına göre, il içi yer değiştirmelerde aynı eğitim kurumunda 3 yıl çalışma şartı getiriliyor. Ancak, yönetmeliğin bu yıl yürürlüğe girmesi halinde, mevcut öğretmenlerin mağdur olmaması için 2011 yılından önce yapılan il içi atamalarda 2 yıl şartın yeterli olacak.

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 09 Nis 2010 17:46:12
MEB bini öğretmen, beş bin özürlü personel alacak
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bini öğretmen olmak üzere toplam beş bin özürlü personel alacak.

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul ve kurumlarda “sakatlık oranı en az yüzde 40” olan özürlü öğretmen, memur ve hizmetli görevlendirilecek.

Bu çerçevede, 1000 öğretmen, iki bin memur ve iki bin hizmetli kadrosu ayrıldı.

Öğretmen kadrosuna başvurabilmek için 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 48. maddesinin (A) bendinde belirtilen genel şartlar aranıyor.

Bu şartların yanı sıra, MEB Talim ve Terbiye Kurulunun kararı gereğince adayın mezuniyetinin, atanacağı alan öğretmenliğine uygun olması, eğitim fakültesi dışında bir fakülteden mezun olunmuşsa ortaöğretim alan öğretmenliği tezsiz yüksek lisans veya pedagojik formasyon belgesi bulunması gerekiyor.

Öğretmenliğe ilk defa atanacakların, başvuruların ilk günü itibarıyla 40 yaşından gün almamış olması şartı da aranıyor.

MEMUR VE HİZMETLİ

Bakanlık, ikişer bin memur ve hizmetli kadrosuna yapacağı atamalara ilişkin koşulları da belirledi.

Buna göre, memur kadrosuna atanacakların en az yüksekokul, hizmetli kadrosuna atanacakların ise lise veya lise dengi mesleki ve teknik okul mezunu olması gerekiyor.

Hem öğretmen hem de memur ve hizmetli kadrosuna atanabilmek için “Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik”te belirtilen sağlık kurumlarından adayların alacağı raporun “Çalıştırılamayacağı İş Alanları” bölümünde “Çalışabilir” ifadesinin yer alması da isteniyor.

Başvurular, 26 Nisan-21 Mayıs 2010 tarihleri arasında il milli eğitim müdürlüklerine “www.meb.gov.tr” internet adresinden elektronik ortamda yapılabilecek. Başvuru formları şahsen veya postayla il milli eğitim müdürlüklerine iletilebilecek.

Başvuru için adayların Bakanlığın internet sitesinde yayımlanan elektronik iş talep formunu elektronik ortamda doldurarak il milli eğitim müdürlüklerine onaylatması gerekiyor. Adayların ayrıca bir adet vesikalık fotoğrafı ve sağlık kurulu raporunu da başvuru formuna eklemeleri şartı bulunuyor.

Sınav, 30 Haziranda yapılacak. Adaylar, kendilerine bildirilecek yer ve saatte sınava alınacak.

Özürlü öğretmen alımının, MEB Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü (EĞİTEK) tarafından yapılacak sınavla gerçekleştirileceği öğrenildi.

Ak Parti İSTANBUL MİLLETVEKİLİ AYVA

Ak Parti İstanbul Milletvekili Lokman Ayva, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, engellilerin öğretmenlik yapmasının önündeki engelleri de kaldırdıklarını ve engellilerin başvuru için sadece çalışabilir raporu almaları gerektiğini kaydetti.

Engelli öğretmen alımının detaylarının birkaç gün önce şekillendiğini belirten Ayva, engellilerin eğitimi, iş edinmeleri ve topluma kazandırılmaları konusunda oldukça mesafe alındığını anlattı. Ayva, toplumda engellilere karşı hala bir ön yargı bulunduğunu savundu.

1996-2001 yılları arası 5 yıl İngilizce öğretmenliği yaptığını bildiren Ayva, velilerin “Kör öğretmen istemiyoruz” şeklinde imza topladığına dikkati çekti. Ayva, toplumun farklılıklara saygı gösterme ve kabul etme noktasında bilinç kazanması gerektiğini bildirdi.

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 09 Nis 2010 17:47:57
Gazete Haberi Müdüre Sıra Taşıttı
Okula gönderilen 80 sırayı öğrencilere taşıttıran müdür, TAKVİM'in haberiyle çark etti, 130 yeni sırayı kendi sırtında nakletti
Osman AKÇA-Mustafa SUİÇMEZ
Okula gönderilen 80 sırayı öğrencilere taşıttıran müdür, TAKVİM'in haberiyle çark etti, 130 yeni sırayı kendi sırtında nakletti Muğla Yatağan'daki Cumhuriyet İlköğretim Okulu idarecileri, eskiyen sıraların öğrencilerin ihtiyacını karşılamadığı gerekçesiyle İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nden yeni sıra talebinde bulunmuştu. Talebi inceleyen yetkililer, 55 adet yeni sıra ve yine Yatağan'da eğitim veren Sinan Bey İlköğretim Okulu'ndan da ihtiyaç fazlası 25 sırayı Cumhuriyet ilköğretim Okulu'na göndermişti. Ancak 19 Mart Cuma günü okula ulaşan sıralar, hamal olmaması nedeniyle sınıflara çıkarılamamış, okul yönetimi de çözümü, ders saatinde öğrencilere sıra taşıtmakta bulmuştu. Sınıflarından dersleri yarıda kesilerek çıkartılan öğrenciler, sıraları 2. ve 3. katlara taşıdı. Bazı öğrencilerin hayli zorlandıkları görüldü. Okulda çocuklarına sıra taşıtılmasına tepki gösteren öğrenci velileri de, "Çocuklarımıza hamallık yaptırıyorlar" diyerek sorumlular hakkında soruşturma açılmasını talep etti. İşte bu durum gazeteniz TAKVİM'in manşetine çıkınca, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, soruşturma açtı. Bir yandan soruşturma devam ederken, diğer taraftan İl Milli Eğitim Müdürlüğü, 06 Nisan Salı günü okula 130 yeni sıra daha gönderdi. Fakat bu kez yönetim çark etmişti! Öğrencilerin çıkış saati sonrasında okula ulaşan 130 sıra, Okul Müdürü Celalettin Acar, Okul Aile Birliği Başkanı Erbil Şener, okul aile birliği üyesi Süleyman Keskin ve hizmetli tarafından sınıflara taşındı.

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 10 Nis 2010 19:04:09

Nüfus cüzdanında önemli gelişme
Kayıp kimlikler nice insanların hayatını kararttı. Nüfus cüzdanı kaybolanlarla ilgili olumlu bir gelişme oldu.

Nüfus cüzdanı kaybolanın korkulu rüyasına son. Vatandaş nüfus cüzdanının çalındığı ya da kaybolduğunu, nüfus müdürlüğüne bildirilmesi yeterli olacak.

Kaybolan ya da çalınan nüfus cüzdanını bulan kötü niyetli kişiler sahte fatura düzenleyebiliyor ya da şirket kurabiliyordu..

Nüfus cüzdanı kaybolanın korkulu rüyasına son. Daha ötesi nüfus cüzdanı kaybolan ya da çalınan kişi, çoğu kez açılan davalardan haberi olmuyoru.

Vatandaş için son derece olumlu gelişmeyi Hürriyet yazarı Şükrü Kızılot bugünkü köşesinde yazdı.

BİLDİRİM KALKTI

Bu konuda, Maliye Bakanlığı’nın da bir düzenlemesi vardı. Gelir İdaresi Başkanlığı’nın “Vergi Kimlik Numarası” 2007/1 No.lu İç Genelgesi ile; nüfus cüzdanları kaybolan ya da çalınanların, durumu bir dilekçe ile vergi dairesine bildirmeleri isteniyordu.

Başvuruda bulunmayanlar, yukarıda belirtilen olumsuzlukları yaşayabiliyor, “Acaba nüfus cüzdanımı ne gibi kanunsuz bir işte kullandılar?” diye korkulu rüya görüyorlardı.

Vatandaşların çoğu, vergi dairesine başvurmaları gerektiğini bilmedikleri için, yukarıda örnek gösterilen bazı sorunları yaşıyorlardı. Hatta içlerinde hapse girenler bile vardı.

Ortada garip bir durum vardı. Maliye bir genelge yayınlamış ve bütün vatandaşların bu genelgeyi bileceğini varsayıyordu. Vatandaşların ise yüzde 99’unun böyle bir genelgeden haberi yoktu.

Bu konuda 13 Şubat 2010 tarihli Hürriyet’te yayımlanan uyarımız göz önüne alındı ve 2010/1 No.lu Vergi Kimlik Numarası İç Genelgesi ile nüfus cüzdanı çalınan ya da kaybolanların, vergi dairesine bildirme mecburiyetine son verildi. Nüfuz cüzdanının çalındığı ya da kaybolduğunun, nüfus müdürlüğüne bildirilmesi yeterli olacağı belirtildi.

Yeni uygulamaya göre, vergi dairesi; MERNİS/Kimlik Paylaşım Sistemi’nden, nüfuz cüzdanının kayıp veya çalıntı olup olmadığını sorgulayacak. Bu sorgulama sonucuna göre de “mükellefiyet kaydı” yapacak ya da yapmayıp durumu bir yazı ile emniyet müdürlüklerine bildirecek.

Üç yıl gecikmeli de olsa, bu yeni düzenleme, vatandaşları kaybolan veya çalınan nüfus cüzdanları nedeniyle vergiler, naylon fatura ve hapis cezaları yönüyle “korkulu rüya” görmekten kurtardı.

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 11 Nis 2010 12:47:39
  İl           Çalışan   Emekli

Adana 336.755 247.711

Adıyaman 66.193 30.639

A.karahisar 126.310 86.017

Ağrı 35.153 13.066

Amasya 62.909 53.723

Ankara 1.373.887 745.764

Antalya 495.690 209.783

Artvin 33.932 31.59

Aydın 196.163 158.597

Balıkesir 240.365 206.621

Bilecik 48.984 33.890

Bingöl 24.832 11.616

Bitlis 32.441 13.390

Bolu 67.137 44.720

Burdur 54.965 43.662

Bursa 636.700 388.739

Çanakkale 111.507 85.980

Çankırı 34.689 29.895

Çorum 97.250 74.025

Denizli 235.737 145.380

Diyarbakır 148.791 71.426

Edirne 85.028 67.753

Elazığ 88.821 64.096

Erzincan 43.364 27.444

Erzurum 108.429 65.838

Eskişehir 180.894 148.994

Gaziantep 231.590 114.637

Giresun 79.445 70.178

Gümüşhane 22.156 16.077

Hakkari 23.300 7.602

Hatay 210.841 127.016

Isparta 87.970 62.702

Mersin 287.053 183.956

İstanbul 3.570.468 1.783.735

İzmir 936.110 711.960

Kars 33.527 17.243

Kastamonu 72.913 61.555

Kayseri 238.573 154.545

Kırklareli 77.473 60.533

Kırşehir 40.934 33.017

Kocaeli 400.466 201.034

Konya 371.623 227.247

Kütahya 116.232 100.583

Malatya 138.635 77.674

Manisa 273.037 172.167

K.Maraş 158.362 66.206

Mardin 62.366 28.528

Muğla 201.492 119.626

Muş 30.141 11.346

Nevşehir 61.763 39.768

Niğde 59.067 36.723

Ordu 121.408 86.441

Rize 73.303 57.063

Sakarya 186.668 119.243

Samsun 231.503 185.450

Siirt 30.750 13.613

Sinop 41.609 41.692

Sivas 111.664 87.544

Tekirdağ 222.988 99.974

Tokat 93.769 71.987

Trabzon 154.811 116.250

Tunceli 15.988 7.134

Şanlıurfa 130730 49.393

Uşak 81.156 56.118

Van 78.196 33.880

Yozgat 76.472 52.107

Zonguldak 143.836 142.017

Aksaray 62.417 32.477

Bayburt 13.501 8.655

Karaman 48.672 27.961

Kırıkkale 49.885 43.850

Batman 49.017 22.782

Şırnak 36.132 9.155

Bartın 35.983 41.630

Ardahan 14.182 6.602

Iğdır 18.498 7.321

Yalova 46.405 33.469

Karabük 44.141 47.729

Kilis 16.299 9.990

Osmaniye 67.989 40.394

Düzce 78.924 40.886

Toplam 15.129.394 9.179.191

(*) SGK verileri

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 12 Nis 2010 22:15:14
Öksürünce akciğeri göğsünden fırladı
Tıp dünyası, Ataşehir Kayışdağı'nda oturan Süleyman Zehir (71) adlı hastayı konuşuyor.
 

Açık kalp ameliyatı olduktan sonra göğüs kafesi dikilerek taburcu edilen Süleyman Zehir, ziyaret için gittiği İzmit'te tıp tarihinde bir ilkin yaşanmasına neden oldu. Kuvetli bir şekilde öksüren Zehir'in akciğeri, göğüs kafesini yararak dışarıya fırladı.

Yaklaşık bir ay önce nefes darlığı şikayetiyle özel bir hastaneye başvuran Süleyman Zehir'in üç damarının tamamen kapalı olduğu belirlendi. Hayati tehlikesi olduğu için hemen hastaneye yatırılan Süleyman Zehir, bypass ameliyatı yapıldıktan bir süre sonra taburcu edildi. Hastaneden çıktıktan sonra kendisini iyi hisseden Zehir, İzmit'te bulunan kız kardeşine gitti. Evde oturduğu bir sırada göğüs kafesindeki kemiklerin oynadığını fark eden Süleyman Zehir, bu sırada kuvvetli bir şekilde öksürünce akciğeri göğüs kafesini yararak dışarı fırladı. Çevredekilerin gözleri önünde meydana gelen olay karşısında kısa süreli yaşanan şoktan sonra Süleyman Zehir, yakınları tarafından Kocaeli Tıp Falkültesi Hastanesi'ne götürüldü. Burada ilk müdahale yapılan Zehir, ambulansla Ümraniye Medicana Hastanesi'ne getirildi. Hemen ameliyata alınan Zehir'in dışarıdaki Akciğeri yerine yerleştirildi.

Hastanedeki tedavisi devam eden Süleyman Zehir, yakınlarının akciğerini görmesini engellediklerini söyledi. Olay anını anlatırken göğüs kafesinde açılma olduğunu fark ettiğini belirten Zehir, akciğerinin dışarıdaki halini göremediğini, yakınlarının hemen üzerini kapattıklarını ifade etti. Zehir, "Göğsümde ağrı ve açılma olduğunu gördüm. Anladım bişey olduğunu. 'Eyvah ben öldüm' dedim. Kuvvetli bir şekilde öksürdüğümde akciğerim dışarı çıkmış. Yanımda kızkardeşim vardı. Onlar gördüler. Hemen üstünü kapattılar." dedi.

TIP TARİHİNDE BİR İLK

Süleyman Zehir'in akciğerini mesai arkadaşı Op.Dr. Onur Gürer ile birlikte başarılı bir operasyonla yerine yerleştiren Op. Dr. Sezai Çelik, bu olayın tıp tarihinde bir ilk olduğunu söyledi. Yaşadığı olay karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen Op.Dr. Sezai Çelik, hastayı ilk gördüklerinde en az hasta kadar endişelendiklerini ifade etti. Çelik, "Biz kalbi ve akciğeri hep içerde görmeye alışkınız. Bütün meslektaşlarımız da hep böyle görür. Ameliyat sahası devamlı içerisidir. Ameliyat sırasında kalbi ve akciğerleri çıkartıp yıkayıp yağlayıp tekrar içeriye koymazsınız. Akciğeri böyle tamamen göğsün dışında görmümüş olmamız bizi hayrete düşürdü. Hastamızın korku ve endişesi nekadar ise enaz biz de o kadar korktuk. Ama biz doktorlar soğukkanlı olmak zorundayız. Ekibimizle birlikte yaklaşık 40 dakika süren ameliyatla akciğeri yerine yerleştirdik." diye konuştu.

AMERİKA'DAKİ TIP DERGİLERİNDE YAYINLANACAK

Akciğerin göğüs kafesinden dışarıya fırlamasının tıp dünyası için bir ilk olduğunu belirten Dr. Sezai Çelik, fotoğrafladıkları olayı Amerika'daki sağlık dergilerinde yayınlanacağını söyledi. Dr. Çelik, "Akciğerin göğüs kafesinden dışarı çıkması şuana kadar yaptığımız araştırmalara göre dünya tıp literatüründe bir ilk. Göğüs kafesi açıldıktan sonra çok şiddetli öksürüklerle akciğerin yerinden dışarıya fırlamasını biz de ilk defa görüyoruz. Dünyada da yayınlanmış böyle bir bilgi yok. Biz bu olayı uluslararası bir makaleyle tıp dünyasına sunacağız. Tıp dünyası bu ilginç olayı değerlendirecek." ifadelerini kullandı.



Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 18 Nis 2010 12:28:32
Polis Akademisinden Öğretmenlere 750 TL fazla maaş
Polis akademisi, doğu’da görev yapan öğretmenlere 750 TL fazla maaş verilmesi önerdi
Polis Akademisi, Güneydoğu'da teröre neden olan sorunları araştırdı. Doğu’da görev yapan öğretmenlere 750 TL fazla maaş verilmesi önerildi.Polis Akademisi, Doğu ve Güneydoğu'da teröre neden olan sorunları araştırdı. Hazırlanan rapora göre karşılıksız sosyal yardımların halkta tembelliğe neden olduğu belirtildi. Doğu’da görev yapan öğretmenlere 750 TL fazla maaş verilmesi önerildi...

Doğu ve Güneydoğu'da araştırma yapan Polis Akademisi Uluslararası Terörizm ve Sınıraşan Suçlar Merkezi (UTSAM), 'Terörü Besleyen Sorunlar' raporu hazırladı. Hakkari, Yüksekova ve Van'da yapılan araştırma sonucu hazırlanan raporda bölgenin sorunlarını çözecek öneriler tek tek sıralandı.

Rapor sayesinde bölgenin en büyük sorununun kimlik değil işsizlik ve yoksulluk olduğu ortaya çıktı. Karşılıksız sosyal yardımların halkta tembelliğe neden olduğu ifade edilirken özürlü maaşı alacağından dolayı çocuğu özürlü doğduğu için sevinen anneler olduğu kaydedildi. Çocuğu dağda olan ailelerin BDP'li belediyelerde ayrıcalık gördükleri de raporda yer aldı. Hakkari'nin kamuda sürgün yeri gibi görüldüğü ve bölgeye genellikle sorunlu kamu görevlilerinin gönderildiği vurgulandı.

İşte UTSAM’ın tespit ettiği sorunlar ve çözüm önerileri:

- Devletin yaptığı yardımlar halkı tembelliğe alıştırdı. Yardımlar bir hizmet karşılığında yapılmalı.

- Terörün bitmesi için kaçakçılığın önlenmesi gerekiyor. Bu da sınır güvenliğinin sağlanmasıyla mümkün. Askerler sınır noktasına çekilmeli.

- Halk, demokrasi karşıtı güçlerin ortadan kaldırılmasına yönelik sürece destek veriyor. Davalar sağlıklı yürütülmeli.

- Kürtçe bilen öğretmenler bölgede görev almalı. Öğretmenlere 500-750 TL maaş farkı verilmeli.

- Çocukların evde ders çalışma ortamı yok, okulda etüt saati olmalı. Tekli öğretim yapılmalı.

- Halka örgüt baskısının engellenmesi için KCK operasyonları sürdürülmeli.

- TRT Şeş'in yayınları gözden geçirilerek özellikle bölge gençleri için daha cazip hale getirilmeli.

- Halı ve kilim dokumacılığı gibi geleneksek üretim desteklenmeli.

- Kamu kurumlarındaki yöneticilerin bölge halkından olması yolsuzluğun en temel sebebi. Bazıları örgüt lehine davranıyor. Yolsuzlukla mücadele edebilecek personel görevlendirilmeli.

- Çocuk yardımı belli sayı ile sınırlandırılmalı.

- Bölgede var olan okuma salonlarının sayısı artırılmalı. Sivil toplum kuruluşları teşvik edilmeli.

- Bölge halkı çatışmadan bunalmış. Açılım, beklentileri yükseltti. Belirsizlikler olmasına rağmen halk hükümetten sürecin devamını bekliyor.

Seçkin ERGÜN / ANKARA

Bugün

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 18 Nis 2010 18:46:06
Küller salı günü Türkiye'de 
İTÜ Afet Yönetim Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, İzlanda'daki volkan patlaması sonucu ortaya çıkan volkanik kül bulutunun, rüzgâr yön değiştirmez ve hava koşulları aynı kalırsa salı günü İstanbul'a varacağı tahmininde bulundu.
Kadıoğlu, "Şu andaki verilere bakılırsa, önümüzdeki salı günü kül bulutları Batı Anadolu  üzerinden bir oluk şeklinde kuzeye doğru dönecek. Yani rüzgârlar değişmezse, şu andaki verilere göre salı günü kül bulutları İstanbul'a ulaşabilir" yorumunda bulundu. Prof. Kadıoğlu, bulut geldiği sırada yağacak  bir yağmurun, asit yağmuru  şeklini alacağını bunun da özellikle tarihi eserlere zarar verebileceğini sözlerine ekledi.

Çevrimdışı yenibetşe

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.338
  • 3.551
  • 3.338
  • 3.551
# 20 Nis 2010 22:32:54
Bakan Şimşek'ten büyük müjde! 
Maliye Bakanı Şimşek basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kamuya eleman alımlarının olacağını ve sağlık personeli, polis ve öğretmen alınacağını söyledi.
Alınacak olan öğretmenlerin Milli Eğitim Bakanlığı'nın isteklerine göre kadrolu olacağını söyleyen Şimşek, stopajla ilgili olarak düzenlemenin Bakanlar Kurulu'na sunulacağını söyledi.

Maliye Bakanı Şimşek, bu yıl kamuya 40 bin öğretmen, 20 bin polis ve 7 bin öğretim görevlisi almak üzere çalışma yapıldığını açıkladı.
ANKARA - Başbakan Tayyip Erdoğan'ın müjdesini verdiği kamuya yeni personel alımının detayları belli olmaya başladı.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yeni personel alımı konusundaki soruları yanıtlarken rakam vermedi ancak bazı konulara açıklık getirdi.

Şimşek, personel alımlarının mali disiplin ve orta vadeli programdaki hedefleri saptırmayacak bir öncelikle yapılacağını vurguladı.



Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 100 bin memur alımı konusunda rakam telaffuz etmek istemediğini belirterek, Türkiye'nin ihtiyaçlarına ve bütçedeki kriterlere göre gereken düzenlemeleri yapacaklarını söyledi. Şimşek, ''Milli Eğitim Bakanlığının öğretmen ihtiyacını karşılama konusunda bir çalışma yapıldı, orada 40 bin kişilik kadro söz konusu. İçişleri Bakanlığının personel talebi vardı, 20 bin polis alınması konusunda. Ondan sonra da ağırlığımız denetim elemanları ve sağlık'' dedi.

Maliye Bakanı Şimşek, Dünya Bankası Türkiye Ülke Ekonomik Raporu çerçevesinde, ''Kayıt dışılık: Nedenler, Sonuçlar, Politikalar'' konu başlığı altındaki raporun tanıtımı için düzenlenen toplantının çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. "Devlete 100 bin memur alımına" ilişkin bir soru üzerine, mali disiplin ve Orta Vadeli Mali Programın kendileri için çok önemli olduğunu belirtti ve bundan herhangi bir sapma öngörmediklerini ifade etti. Şimşek, şöyle devam etti:

''Geçen sene eskiden emekli olanların yerine yüzde 25 oranında yeni personel alınabiliyordu. Biz bunu Orta Vadeli Mali Program ve bütçe çerçevesinde yüzde 50'ye çıkardık. Konuya bu çerçeveden bakmak lazım. Dolayısıyla bu aşamada rakamlardan çok ülkenin öncelikli ihtiyaçlarını dikkate alan bir çaba içerisindeyiz.

Bizim için öncelik her zaman eğitim olmuştur. O nedenle Milli Eğitim Bakanlığının öğretmen ihtiyacını karşılama konusunda bir çalışma yapıldı, orada 40 bin kişilik kadro söz konusu. İkinci olarak bizim için güvenlik de çok önemlidir. İçişleri bakanlığının personel talebi vardı. 20 bin polis alınması konusunda. Ondan sonra da ağırlığımız denetim elemanları ve sağlık.''

''DENETİM ELEMANI İÇİN SERBESTLİK TANIDIK''

Şimşek, kayıt dışılıkla mücadele eden, bu mücadelede öncü rolü oynayan Maliye ile Çalışma ve Sosyal güvenlik bakanlıklarına denetim elemanı alınması konusunda personel rejiminin getirdiği kısıtlamaları kaldırdıklarını bildirdi. Bakan Şimşek, ''Denetim elemanı konusunda bu kuruluşlara çok büyük bir serbestlik tanıdık. Bunun da ötesinde her yıl olduğu gibi Türkiye'nin doktor, hemşire açığının giderilmesi konusunda da bir çaba var'' dedi.

Bütün bunları 2010 bütçesi ve Orta Vadeli Mali Programda yer aldığı şekilde götürdüklerini ifade eden Şimşek, hiçbir şekilde kendileri için çıpa niteliğinde olan Orta Vadeli mali programdan bir sapmanın söz konusu olmadığını yineledi.

ÖĞRETMENLER KADROLU OLACAK

Kamuya memur alımının 100 bini bulup bulmayacağının sorulması üzerine Maliye Bakanı, rakam konusunda bir şey telaffuz etmek istemediğini belirterek, Türkiye'nin ihtiyaçlarına ve bütçenin kriterlerine göre gereken düzenlemeleri yapacaklarını bildirdi.
Şimşek, ''yeni alınacak öğretmenlerin sözleşmeli mi, kadrolu mu olacağı şeklindeki bir soru üzerine, Milli Eğitim Bakanlığının talebi doğrultusunda, öğretmenlerin şu aşamada ağırlı olarak kadrolu olacağını ifade etti.

ÖZÜRLÜ PERSONEL ALIMLARI

Maliye Bakanı, kamuya alınacak özürlü personellerle ilgili bir soru üzerine de bu konuda düzenlemeleri bütçe Kanununda gerçekleştirdiklerine dikkat çekti.
Kamu kurumlarının özürlü istihdamına ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediğine işaret eden Şimşek, bunun personel alımlarındaki sınırlamalardan kaynaklandığını söyledi. Şimşek, ''Kamu kurumları geçmişte bu nedenle özürlü alımından imtina etmiş. Biz dedik ki (Özürlü alımı personel üst limitlerine tabi değil) bu şekilde 38 bin özürlünün istihdamına imkan sağladık. Tabii hepsi bu yıl alınacak demek değil'' diye konuştu.

STOPAJ DÜZENLEMESİ

Maliye Bakanı Şimşek, yatırım araçlarındaki stopaj uygulamasıyla ilgili bir soruyu, düzenlemeyi Bakanlar kuruluna gönderdik, imzaya açıldı. Ümit ediyorum ki yakın bir zamanda Meclise gönderilecektir'' yanıtını verdi.

Çevrimdışı esintii_21

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 155
  • 646
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 155
  • 646
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2010 10:50:27
Türk Eğitim-Sen in yaptığı araştırmaya göre, Türkiye de 2008 yılında 16 bin 790 derslik yapılırken, 2009 yılında 9 bin 844 derslik yapıldı. Araştırma sonuçları aynı zamanda Türkiye de öğretmen başına 22 öğrenci düştüğünü de gösteriyor .

Edinilen bilgiye göre Türk Eğitim-Sen, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ve OECD verilerine dayanarak bir araştırma yaptı.

Araştırmaya göre, MEB verilerine göre 2009-2010 eğitim-öğretim yılında, okul öncesinde 26 bin 681 okul, 980 bin 654 öğrenci, 42 bin 716 öğretmen, 45 bin 703 derslik bulunuyor. İlköğretimde 33 bin 310 okul, 10 milyon 916 bin 643 öğrenci, 485 bin 677 öğretmen, 332 bin 902 derslik, ortaöğretimde ise 8 bin 913 okul, 4 milyon 240 bin 139 öğrenci, 206 bin 862 öğretmen, 110 bin 310 derslik yer alıyor.

Bakanlık verilerine göre, Türkiye de derslik başına okul öncesinde 21 öğrenci, ilköğretimde 32 öğrenci, ortaöğretimde 33 öğrenci düşüyor. Bu sayıların büyük şehirler ile Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde arttığı belirtiliyor.

Derslik başına düşen öğrenci sayısı İstanbul da ilköğretimde 46, ortaöğretimde 40; Bursa da ilköğretimde 38, ortaöğretimde 39; Ankara da ilköğretimde 36, ortaöğretimde 34; Adana da ilköğretimde 39, ortaöğretimde 40; Ağrı da ilköğretimde 43, ortaöğretimde 33; Van da ilköğretimde 45, ortaöğretimde 39; Şırnak ta ilköğretimde 44, ortaöğretimde 36 olarak belirlendi.

Araştırmada OECD ülkelerinde derslik başına öğrenci sayılarına da yer verildi. Buna göre, OECD ülkelerinde derslik başına düşen öğrenci sayısı ilköğretimde 21,4.

Bazı OECD ülkelerinde ilköğretimde derslik başına düşen öğrenci sayısı, Avusturya da 19,9; Çek Cumhuriyeti nde 20; Finlandiya da 19,8; Lüksemburg da 15,8; Polonya da 19,6, İzlanda 18,2.

Araştırmaya göre, OECD ülkeleri baz alındığında Türkiye de sadece ilköğretimde derslik açığının 158 bin 999 olduğu ifade edildi.

TÜRKİYE DE ÖĞRETMEN BAŞINA 22 ÖĞRENCİ

Türkiye de öğretmen başına okul öncesinde 23, ilköğretimde 22 öğrenci, ortaöğretimde ise 18 öğrenci düşüyor.

Belçika da ise öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ilköğretimde 12,6, ortaöğretimde 10,2; İspanya da ilköğretimde 13,6, ortaöğretimde 10; Macaristan da ilköğretimde 10,2, ortaöğretimde 11,1; Portekiz de ilköğretimde 11,8, ortaöğretimde 8,1; Japonya;da ilköğretimde 19, ortaöğretimde 13,5.

KIZLARDA OKULLAŞMA ORANI DÜŞÜK

Araştırma, kızların okullaşma oranının erkek öğrencilere göre daha düşük olduğunu ortaya çıkardı.

2009-2010 eğitim-öğretim yılında okul öncesinde kız öğrencilerde okullaşma oranı yüzde 37,91, erkek öğrencilerde 39,17; ilköğretimde kız öğrencilerde okullaşma oranı yüzde 97,84, erkeklerde 98,47; ortaöğretimde kız öğrencilerde okullaşma oranı yüzde 62,21, erkeklerde de yüzde 67,55, yükseköğretimde kız öğrencilerin okullaşma oranı yüzde 25,92, erkeklerin yüzde 29,40.

Araştırmada son 7 yılda yapılan derslik sayılarına da yer verildi. 2003 yılında 15 bin 253, 2004 yılında 28 bin 78, 2005 yılında 28 bin 698, 2006 yılında 28 bin 243, 2007 yılında 15 bin 728, 2008 yılında 16 bin 790, 2009 yılında ise 9 bin 844 derslik yapıldığı belirtildi.

EĞİTİMCİLERİN ÜCRETLERİ

Araştırmada, OECD nin 2009 yılı raporuna göre, OECD ülkelerinde ilköğretimde göreve yeni başlayan bir öğretmenin yılda 28 bin 687 dolar, en üst derecedeki bir öğretmenin ise 47 bin 747 dolar kazandığı ifade edildi.

Aynı rapora göre, Türkiye de en düşük derecede görev yapan bir öğretmen yılda 14 bin 63 dolar kazanırken, en yüksek derecedeki öğretmen ise 17 bin 515 dolar kazanıyor.

Belçika daki bir profesörün ayda ortalama 6 bin 625 Avro, Kanada dakinin ayda 7 bin 145 Avro, Danimarka dakinin ayda 6 bin 974 Avro, Almanya dakinin ayda 4 bin 546 Avro, ABD dekinin ayda 8 bin 529 Avro kazandığı belirtildi.

Türkiye de ise en yüksek derecede görev yapan bir profesör ayda net bin 880 Avro kazandığı kaydedildi.

Yaptıkları araştırmayı değerlendiren Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, eğitimde Türkiye nin OECD ülkelerinin çok gerisinde olduğunu ifade etti.

Koncuk, Yeni bir eğitim sistemi oluşturmak, eğitimin aksayan yönlerini tartışmak ve eğitim alanında önemli adımlar atarak, sorunlara kalıcı çözümler bulmak hem ülkemiz, hem de geleceğimiz açısından çok önemlidir dedi.



 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK