17 Nisan Köy Enstitülerinin Kuruluş Yıldönümü

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 18 Nis 2011 10:51:53
bu ülke köy enstitülerinden mezun öğretmenler ve onların yetiştirdikleri sayesinde bu günlere geldi.

Çevrimdışı feyzo40

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 87
  • 115
  • 87
  • 115
# 18 Nis 2011 11:17:06
keşke onların 100 de 1 kadar çalışabilsek!

Çevrimdışı s-aslan

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.395
  • 15.189
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 5.395
  • 15.189
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 18 Nis 2011 11:23:22
Köy Enstitülerinde Temel Klasik 100 Eser Okutulurmuş En Az. Ve Orada Yetişen Her Öğretmenin Kendine Ait Bir Kütüphanesi Olurmuş. Günümüzde İse Biz Öğretmenler Bırakın Klasik Eserleri, Hikaye Bile Okumaktan Vazgeçmişiz. Karşılaştığım Bir Köy Enstitüsü Öğretmeniyle Eski Günlerini Yad Etmiştik. Öyle Bir Konuşması Telafuzu Ve Engin Bilgisi Vardıki Karşısında Eziş Büzüş Oturmuştum. Ve Sadece Dinlemekle Yetinmiştim.

Çevrimdışı eylulada1

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.164
  • 47.317
  • 4.164
  • 47.317
# 18 Nis 2011 18:08:46
                         Mavi gözlü ,dev adamdı...
 Kalbi durduğunda , üzerindeki ceketinde her zamanki gibi Atatürk rozeti takılıydı...Bundan 6 yıl önce (79 yaşında) yine mücadelesi bitmemiş,ülkenin çağdaş olma çabasıyla yanıp kavrulurken bir toplantı dönüşü kalbi kırılmış ve kalbinin atışları da son noktayı  koymuştu...
  Bana hep Köy Enstitülerinden bahsederdi.Çalışkanlıklarında n,disiplin anlayışlarından,yoktan var edebilme mücadelelerinden....Albümünün her sayfasını çevirirken gözleri dolar,''İşte biz böyle öğretmen olduk torunum.'' derdi...
 Ölmeden 15 gün önce Öğretmenler Gününde telefonlaşmıştık...''Bu meşale artık senin öğretmenim'' demişti...
  Canım büyükbabam,canım yüce öğretmenim;Nur içinde yat...
  Bu video senin için ve Köy Enstitüsü arkadaşların için tarafımdan hazırlanmıştır.Özlemle ve saygıyla anıyorum....

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı saraydangelme

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.474
  • 34.657
  • Öğrenci Velisi
  • 4.474
  • 34.657
  • Öğrenci Velisi
# 18 Nis 2011 18:17:39
Köy Enstitüleri Belgeseller...


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Kutlu olsun.

Çevrimdışı mavi ada ılgını

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.970
  • 8.709
  • 1.970
  • 8.709
# 18 Nis 2011 18:20:14
köy enstitüleri ve onun öğretmenleri cumhuriyetin parlayan yıldzlarıydı adeta benim de bir yakınım vardı köy enstitüsü mezunu  konuşmaları ve tavırlarıyla donanımıyla tam bir öğretmendi ATATÜRKÇÜ VE ÇAĞDAŞ biriydi iyi ki onlar vardı iyi ki onla gibi olmaya çabalayan öğretmenler var

Çevrimdışı eylulada1

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.164
  • 47.317
  • 4.164
  • 47.317
# 24 Haz 2011 15:55:55
Köy Enstitüleri Kurucusu İ.Hakkı TONGUÇ'u Anıyoruz..
                  (1893 - 24 Haziran 1960),

İsmail Hakkı Tonguç (1893 - 24 Haziran 1960), eğitimbilimci, Köy Enstitülerinin ...mimarı ve dönemin İlköğretim Genel Müdürü.
İsmail Hakkı Tonguç, bugünkü Bulgaristan'ın Silistre iline bağlı Totrakan ilçesinin bugünkü adı Sokol olan Tatar Atmaca köyünde dünyaya geldi. Baba adı Hacı Veli Oğlu İdris, anne adı ise Vesile'dir. Kendinden küçük bir kız altı erkek kardeşi vardır. Kendi köyünde dört yıllık ilkokulu ve üç yıllık rüştiyeyi bitirdi. Oradaki öğrenimi sırasında aynı zamanda köyün değişik işlerinde çalıştı ve tarımla uğraştı.

1914 yılında öğrenimine devam etmek üzere tek başına İstanbul'a gitti, sıkıntı çekti, ardından Maarif Nazırı (Eğitim Bakanı) Şükrü Bey tarafından leyli meccani (parasız yatılı) öğrenci olarak Kastamonu Muallim Mektebi'ne gönderildi. 1916'da naklen İstanbul Muallim Mektebi'ne gelerek öğrenciliğine orada devam etti. Muallim Mektebi'nde öğrenciliği, I. Dünya Savaşı'nın güç yaşam koşullarını dayattığı yıllara rastlamaktadır. Okulu bitirdikten sonra 1918'de Almanya'ya daha üst öğrenim için gönderildi. 1918-1919 yıllarında Almanya'nın Karlsruhe kentindeki Ettlingen Öğretmen Okulu'nda sekiz aylık bir programa devam etti. 1919'da Anadolu'ya dönerek, Eskişehir Muallim Mektebi'nde Resim ve Elişi ile Beden Eğitimi öğretmeni olarak göreve başladı. 1921'de Yunan işgalinden hemen önce Ankara'ya atandı, 1922'de yeniden öğrenim görmek üzere Almanya'ya gönderildi.

1922 sonundan başlayarak 1924 Nisan'ına değin Konya Muallim Mektebi'nde, aynı yılın güzüne değin ise Ankara Muallim Mektebi'nde öğretmenlik ve yöneticilik yaptı. Daha sonra kısa bir süre Adana Muallim Mektebi'nde öğretmenlik yaptıktan sonra, 1925'te beş aylığına mesleki eğitim kurumlarında incelemeler yapmak üzere yeniden Almanya'ya gitti. 1925'te Ankara Muallim Mektebi'nde öğretmenlik yaptı, 11 Mart 1926'da Maarif Vekaleti Levazım ve Alatı Dersiye Müzesi Müdürlüğü'ne atanarak artık merkezdeki yöneticilerden biri oldu. 10 Temmuz 1926 ile 26 Ağustos 1926 tarihleri arasında, ilköğretim müfettişleri ve ilkokul öğretmenleri için Ankara'da açılan "İş İlkesine Dayalı Öğretim Kursu"nda, yabancı öğretim üyeleri ile birlikte çalışarak, daha sonra Köy Enstitülerinin temel ilkesi, sloganı (Osmanlıca'da "şiar", İng. "motto") durumuna gelecek "iş için iş içinde işle eğitim" anlayışını geliştirdi.

26 Ocak 1927'de ilkokul öğretmeni Nafia Kamil ile evlendi. Aynı yıl, Sivas'ta ve Ankara'da ilköğretim müfettişleri için açılan kurslarda öğretmenlik yaptı ve Ankara'da uluslararası ders araç-gereçleri sergisini açtı.

1928'de ilk çocuğu olan Engin Tonguç, 1936'da ikinci çocuğu Yalım Tonguç dünyaya geldi.

1929-1933 yıllarında, diğer görevlerinin yanı sıra, Gazi Eğitim Enstitüsü'nde de etkin görevlerde bulundu. Orada hem öğretmenlik yaptı, hem de Resim-İş Bölümü'nü kurdu. 1934'te Soyadı Kanunu'yla Tonguç soyadını aldı. 1934-1935 yıllarında Gazi Eğitim Enstitüsü'nde vekil olarak müdürlük yaptı.

3 Ağustos 1935'te köy enstitülerini kurmasına yarayacak İlköğretim Genel Müdürlüğü görevine vekaleten getirildi. Dönemin Kültür Bakanı Saffet Arıkan'a, köy enstitülerinin temelini oluşturacak bir rapor sundu.

1936'da Kayseri, Çorum ve Yozgat illerini kapsayan bir geziyle, buralarda eğitmen kurslarının açılabilirliğini araştırdı. Temmuz 1936'da da Köy Enstitüleri'nin önceli sayılan ilk Eğitmen Kursu'nu Eskişehir iline bağlı Mahmudiye'de açtı.

Atatürk'ün desteği ile o dönem Türkiye'deki okuryazar oranı %10'dan az olduğundan, okuryazar sayısını artırmak için eğitmen kurslarında altı aylık bir eğitimle, askerliğini okuma yazma bilen çavuş olarak yapmış gençler eğitmen olarak yetiştirildi ve köylerine eğitmen olarak gönderildi.

1937'de Köy Eğitmenleri Yasası çıktıktan sonra, İzmir'de Kızılçullu'da (bugünkü Şirinyer), Eskişehir Çifteler'de ilk köy öğretmen okulları açıldı. 1938'de ilköğretim kurumlarını incelemek üzere Bulgaristan'da, Macaristan'da ve Almanya'da bulundu. 28 Aralık 1938'de Hasan-Âli Yücel Milli Eğitim Bakanı olduktan sonra, vekaleten yürüttüğü İlköğretim Genel Müdürlüğü görevine asaleten atandı.

17 Nisan 1940'ta Köy Enstitüleri Kanunu çıktıktan sonra açılmaya başlayan enstitülerle çok yakından ilgilendi. 1946'da görevden alınışına değin, enstitüler için canla başla çalıştı. Öyle ki, kendi ailesiyle bile yeterince ilgilenemedi; ikinci oğlu Yalım Tonguç, 1944'te öldü. Kendisini ve bölgelerinde inançla görev yapmakta olan ekibini karanlıkları aydınlağa çevirme yolunda büyük engeller beklemekte idi. Tonguç özellikle kız çocuklarının eğitime alınması ve öğretmenliğe kazandırılması için büyük çaba içindeydi ama bunlar yerine getirilemiyordu. O sıralarda Bartın yöresinde müfettiş olup daha sonra İvriz Köy Enstitüsü'nde görev alacak olan M. Ali Eren bugünleri Düşünce ve Anılar II ve Müfettişlik ve Köyde Eğitim-1944 eserleri ile İvriz ve Bartın videolarında şöyle aktarmaktadır : ".. Çaycuma’ya vardığım zaman kaymakamı makamında buldum. Kendisine Çaycuma’ya ilk defa geldiğimi, hiçbir yerde tanıdığımın olmadığını, ama yarım saat sonra Çaycuma’nın batı yönünde yaya olarak gideceğimi, ilk rastladığım köyden iki kız çocuğu, daha sonraki günlerde de, her gittiğim köyden iki kız çocuğu göndereceğimi söyledim. Yaya giderken bir köye yaklaştığımda, dört tane ihtiyar kadının, topladıkları odunları ipe bağlayıp şelek yaparak sırtlarına kaldırmakta olduklarını gördüm. Selam verdim, kendimi tanıttım ve şunları söyledim: “Devlet köy okullarına kendi köyünden bayan öğretmen yetiştirmek istiyor, devlet ona bahçe verecek, koyun verecek, inek verecek. Onların gelirleri öğretmenin olacak. Ayrıca maaş da verecek. Köyünüze öğretmen yetiştirmek için iki tane kız öğrenciyi devlet okutmak istiyor. Sebep olup da öğretmen olacak bu kız öğrencileri sağlarsanız, öldüğünüzde nur içinde yatarsınız. Peygamberimizin yardımıyla Yüce Tanrı sizi cennetinde mükâfatlandırır.” Din içerikli konuşmamın kadınlar üzerinde etkili olduğunu yüz mimiklerinden anlıyordum. Kadınlar kendi aralarında konuşmaya başladılar. Falanın öksüz kızı var, onu göndersek nasıl olur ki, filanın şusu var diye yorumlarda bulundular. Hâsılı köye vardığımızda, iki kız çocuğu bularak, köy bekçisi ile kaymakamlığa gönderdim. Her gittiğim köyden de ikişer kız öğrenci bulup gönderdim. .."

İkinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü çalışmalarından dolayı kendisini takdir eden İnönü, O'nu, 25 Eylül 1946'da görevinden alarak, Talim Terbiye Kurulu üyeliğine getirdi. Ardından Türkiye'nin değişik yerlerinde öğretmenlik yaptı. 1954'te kendi isteğiyle emekli oldu.

1956'da Avrupa'yı gezdi ve İsviçre'deki Pestalozzi Çocuklar Köyü'nü inceledi. 1958'de hastalanan İsmail Hakkı Tonguç, 11 Haziran 1960'ta çoktan kapatılan Hasanoğlan Köy Enstitüsü'ne yıllar sonra ilk kez gitti. 24 Haziran 1960'ta yaşama gözlerini yumdu. Arkasından hakkında birçok kitap yazıldı ve adını taşıyan okullar açıldı.

Çevrimdışı leopar

  • B Grubu
  • 332
  • 345
  • 332
  • 345
# 30 Haz 2011 23:42:51
Köy enstitüleri bir şey dışında mükemmel öğretmen modeli oluşturmuştur. Tek istisna ise "Maneviyatsız, inançsız öğretmenler" yetiştirmek...

Çevrimdışı zelera

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 379
  • 412
  • 379
  • 412
# 01 Tem 2011 00:03:47
inançsız maneviyatsız insanların bu kadar ideali olur mu insan yetiştirme adına?? böyle bir genelleme yapılır mı ?? o dönem sorgulayan değiştirmeye çalışan bir öğretmeni devlet elbetteki kabullenmicek kominist=dinsiz diye suçlayıp halkın desteğini çektirip susturacak 
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Köy enstitüleri bir şey dışında mükemmel öğretmen modeli oluşturmuştur. Tek istisna ise "Maneviyatsız, inançsız öğretmenler" yetiştirmek...

Çevrimdışı sinogrt

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 238
  • 878
  • 238
  • 878
# 17 Nis 2012 22:01:48
Köy enstitülerinin kuruluş yıldönümünde köy enstitülerini anlamak ve onları en güzel şekilde yaşatabilmek dileğiyle.

Çevrimdışı 007jamesbond

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 293
  • 453
  • 293
  • 453
# 17 Nis 2012 22:10:30
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Köy enstitüleri bir şey dışında mükemmel öğretmen modeli oluşturmuştur. Tek istisna ise "Maneviyatsız, inançsız öğretmenler" yetiştirmek...
zaten bugün öğretmenlere ön yargı ile yaklaşılmasının sebebi de budur

Çevrimdışı sirine_40

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.212
  • 2.047
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.212
  • 2.047
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Nis 2012 22:12:31
bizzat eski köy enstitülü anne ve babanın(ama yıllar da geçse eskimeyen,kendini hep yenileyen,geliştiren)çocuğuyum..
onların yaptığının onda birini yapamadığımı düşünürüm ne zaman bir araya gelsek..
kültür,bilgi,birikim,özveri,fedakarlık......
ne bileyim.. ??
 4 yıllık fakülte mezunuyum ama onların tırnağı olduğumu düşünmüyorum ama çabalıyorum..
tüm köy enstitü mezunlarına saygı ve hürmetlerimle...

Çevrimdışı sirine_40

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.212
  • 2.047
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.212
  • 2.047
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 17 Nis 2012 22:18:20

bu devlete millete insanlarımıza verdikleri emekleri göz ardı edemeyiz..ve ben tanıdıklarımın inançsız olduklarını düşünmüyorum..
hani bir söz vardır sizler iyi bilirsiniz..
YARADILANI SEV,YARADANDAN ÖTÜRÜ... sevmeseler bu kadar çalışıp emek vermezlerdi diye düşünüyorum..ama tanımadan insanları önyargıyla yaklaşmamak gerekir..herkesin inancı kendine nitekim..

Çevrimdışı eylulada1

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.164
  • 47.317
  • 4.164
  • 47.317
# 23 Haz 2012 14:22:38
Köy Enstitüleri Kurucusu  İsmail Hakkı Tonguç'u ölümünün 52.yılında saygıyla anıyoruz.

Nerden nereye...
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı suleyman45

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 16.579
  • 27.268
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 16.579
  • 27.268
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 23 Mar 2016 23:25:29
Üniversitede Köy Enstitüleri ile ilgili olarak tez tarzında bir çalışma hazırlamıştım. Güzel ve kapsamlı bir çalışma olmuş ve eğitimci hocalarımız beğenmişlerdi. İlgili olduğumu görünce bazı eserleri de önermişlerdi. Uzun süredir yazdığım notu bulamıyordum ve bugün buldum. Buradan da paylaşmak istedim.


Eğitim üzerine ve köy enstitüleri üzerine eserler;

*Cavit Binbaşıoğlu - Çağdaş Eğitim ve Köy Enstitüleri (Tarihsel Bir Çevre) İzmir; Etki Ofset, 1993

*(Engin), M.Saffet - "Köycülük Nedir?", "Ülkü", Temmuz 1993 s(428-429)

*İnan, M. Rauf - Bir Ömrün Öyküsü: Köy Enstitüleri ve Sonrası, Öğretmen Yayınları:22, Ankara, 1988

*Kirby, Fay - Türkiye'de Köy Enstitüleri, Ankara Rüzgarlı M., 1962 İmece Dergisi Yayınları:2

*Köy Enstitüleri Programı, Milli Eğitim Basımevi, 1943

*Köy Enstitüleri Kanunu, Ankara, Büyük Millet Meclisi B., 1940

*Özcukur, Abdullah - Hasanoğlan Köy Enstitüsü, Ankara, 1991

*Cavit Binbaşıoğlu - Türkiye'de Eğitim Bilimleri Tarihi - MEB - İstanbul 1995

*Yahya Kemal Kaya - İnsan Yetiştirme Düzenimiz - İzmir

*Türk Eğitim Tarihi

*Hasan Ali Yücel - İyi Vatandaş, İyi Yurttaş

*Hilmi Ziya Ülken - Aşk Ahlâkı

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK