Anlamlı Yazılar

SUNAY AKIN´dan...
 
Mustafa Kemal´in naaşı...

    Ve Atatürk İstanbul´dan ayrılıyor, Ankara´ya götürülecek.
     İnsanlar üzüntülü, hüzün var her yerde...

     Karaköy´den geçerken birdenbire,
´Çıt´ diye bir ses..
 Çıt ! Çıt ! Çıt !
 Aa !
 Gökyüzünden düğme yağdı biliyor musunuz?!!
 Düğme yağdı gökyüzünden !
 
 Atatürk´ün o bayrağa sarılı tabutuna düğme yağdı..
 Rengarenk düğmeler !
 Düğme yağıyor ! Çıt ! Çıt ! Düğme yağıyor !
 
      Herkes yukarı baktı!
     
      O caddedeki dükkanlardan bürolardan
 Türkiye Cumhuriyeti´nin Yahudi vatandaşları var (pencerelerde)...
 
   Ve Yahudi kardeşlerimiz, ülkenin Yahudi vatandaşları, Liderlerini, bu güzel
 insanı kendi (Matem) geleneklerine göre "gömleklerinin ceketlerinin
 düğmelerini kopararak" uğurluyorlar..

   Nasıl bir görüntü,
 
   Atların çektiği top arabasında Mustafa Kemal Atatürk´ün tabutu, ve üstüne  rengarenk düğmeler yağıyor, pencerede gözüyaşlı insanlar...

 
    NOT: "GÖMLEKLERİN, CEKETLERİN DÜĞMELERİ KOPARTILARAK UĞURLAMA NE DEMEKMİŞ ?"  BİLİYOR MUSUNUZ?
"BEN SENDEN SONRA EKSİĞİM"  DEMEKMİŞ ∞

En çok içi konuşur insanın..
Konuştuklarımız sadece bir damla;
İçimizden sızan...

Kadim Dolunay

İnceldiği yerden
 kopsun" demek,                                            yolda bulanların vefasıdır !!
 İnceldiği yere düğüm atmak ise,             
 sadıkların şiarı…

DERLER DERLER....

Çok hızlı yaşarsın, yavaş git derler.
Yavaş yaşarsın, ölü gibisin derler.
Orta hal...li yaşarsın, monotonsun derler.
Gülersin, ne gülüyo bu deli gibi derler.
Ağlarsın, bunalım derler.
Susar dinlersin,dilini mi yuttun derler.
Konuşursun, sus bi artık derler.
Çalışırsın, amele derler.
Yatarsın, beleşçi derler.
Kısacası derler de derler...
İnsanı candan ederler sonra anlarsınki gelmiyor artık geriye geçen günler.

Ona buna kulak vermeye bir son ver,
yoksa onun bunun lafına baktı böyle oldu derler...

Kalp iyi olursa düşunceler de iyi olur.
Düşunceler iyi olursa davranışlar da iyi olur.
Davranışlar iyi olursa kalpler kırılmaz.
Kalpler kırılmazsa insanlar mutlu olur.
Sonuç; mutluluğun anahtarı kalplerdeki iyiliğe bağlıdır.

.

Yüzyıllar önce bir üstat öğrencilerine sorar : 'Öfkelendiğimizde neden bağırırız? ' Öğrencilerin hiçbiri doğru dürüst cevap veremeyince üstat kendi sorusunu cevaplar:
İki insan birbirine öfkelendiklerinde, kalpleri birbirine uzaktır ve o mesafeyi aşmak için birbirlerine bağırmaları gerekir. Ama birbirlerini seviyorlarsa, bağırmazlar ve yumuşak bir ses tonuyla konuşurlar, çünkü kalpleri yakındır.Birbirleri daha da sevip ruh yoldaşı haline geldiklerinde, fısıldamalarına bile gerek kalmaz, çünkü birbirlerine baktıklarında her şeyi anlayabilirler..

Kemal Sayar

Dertler, sıkıntılar, kazalar için öncesinde uyarılar vardır.
İş ki onu idrak etmede.
Anlayınca da tedbir almada.
Örnek mi?
Araç sollarken uzun çizgi olan yerlerde sollama yapan biri hafif bir tehlike atlatır yaptığı bir sollamada.
Adeta ucuz kurtulur kazayapmaktan.

Ama aynı hataya devam eder.
Halbuki yaşadığı tehkike bir işaretti.

 Sonrasında ise

ALLAH RAHMET EYLESİN AZ KALSIN KURTULUYORMUŞ AMA OLMAMIŞ
derler cenazesi kaldırılırken.

Bir Bardak Gülümseme İle Başlayın
bir Kap Dolusu Dostluk İlave Edin
bir Tutam Yumuşaklık Ve Birazda Nezaket Tozu İle Kabartın
bir Kaşık Ümit
bir Büyük Porsiyon Yardımlaşma
çok Miktarda Ilım
bir Tutam Alçak Gönüllülükle Çırpın
kuvvetlendirmek İçin Bir Çorba Kaşığı Güvene İhtiyacımız Olacak
bir Sadakat Kasesi İçinde Bir Ölçü İnanç
iki Ölçü Aklı Selim Ve Birkaç Damla Hoşgörüyü
azar Azar İlave Ederek Sevgiyle Karıştırın
iki Kaşık Gülücük 1 Kaşık Sabır Ve
bir Tutam Övgü İlave Edin
şevk İle Hiç Durmadan Karıştırın
ve Şükranla Tatlandırın
yemeğin Adını Merak Ettiniz Mi ?

insanlık...

İnsan insan dedikleri
İnsan nedir şimdi bildim
Can, can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Görünür herşeyde hazır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
İnsan insan dedikleri
İnsan nedir şimdi bildim
Can, can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Gorünür herşeyde hazır
Ayan nedir, pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
Kendisinde buldu bulan
Bulmadı taşrada kalan
Canların kalbinde olan
İnanç nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Gorünür herşeyde hazır
Ayan nedir, pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
İnsan insan dedikleri
İnsan nedir şimdi bildim
Can, can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Gorünür herşeyde hazır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
Kendisinde buldu bulan
Bulmadı taşrada kalan
Canların kalbinde olan
İnanç nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Gorünür herşeyde hazır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
İnsan, insan dedikleri
İnsan nedir şimdi bildim
Can, can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Gorünür herşeyde hazır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
Kendisinde buldu bulan
Bulmadı taşrada kalan
Canların kalbinde olan
İnanç nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Görünür herşeyde hazır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
İnsan insan dedikleri
İnsan nedir şimdi bildim
Can, can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim
Muhyiddin der hak kadir
Görünür herşeyde hazır
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim
Kendisinde buldu bulan
Bulmadı taşrada kalan
Canların kalbinde olan
İnanç nedir şimdi bildim
Ayan nedir pinhan nedir
Nişan nedir şimdi bildim

FAZIL SAYDAN DİNLEMEK AYRI KEYİF

Matematikte sıfır hariç olmak üzere bir doğal sayıyı başka bir doğal sayıya sonsuza kadar bölseniz de sonuç asla 0 olmaz. Yani bölünen sayı bitmez, sadece azalır.

Sevgi de öyle değil midir? Ne kadar çok bölüşürsen bölüş asla bitmez,  yok olmaz.

Matematikte sıfır hariç olmak üzere bir doğal sayıyı başka bir doğal sayıya sonsuza kadar bölseniz de sonuç asla 0 olmaz. Yani bölünen sayı bitmez, sadece azalır.

Sevgi de öyle değil midir? Ne kadar çok bölüşürsen bölüş asla bitmez,  yok olmaz.

sayin hocam o matematik kuralını çürütecek bir tez soyleyim.
Mesela 50 km yol, önce yarısını gidiyorsun 25,yarışı daha 12,5 vs vs derken yol bitiyor.) Demekki 0 oluyormuş

Yakında öleceğiz!
Zevk diye peşinden takıldığımız davranışlara bir göz atalım artık. Vazgeçemediğimiz o şeyleri Allah kıyamet günü bize sorduğu zaman verecek cevabımız hazır mı?
-o filmi zinayı övdüğünü göre göre niye izledin diye soracak? Evet soracak!
-ısraf haramken o musluğu niye o kadar fazla açtın diye, evet bunu da soracak!
-güvensizken evindeki internetin güvenlik ayarlarını neden yapmadın da çocuğunu güvensiz bıraktın diyecek!
-neden geç kalktın, neden ilim peşinde koşmadın, neden hikmet sözlerini dinlemedin, neden hakkın ve hayrın yayılmasına emek harcamadın?
Emin olun ki milyonlarca soruya cevap vereceğiz ve o hesaptan geçiş bazılarımız için binlerce yıl sürecek cehennem alevlerinin karşısında… Bazıları ise, hayal hızında gelip geçecekler oradan… Hesabını veremeyecekleri veya affedilmemiş bir yanlışları kalmadığı için…
Korkutuyor muyum? Allah aşkına, gerçekleri konuşmak korkutmak mı? Kim uyandıracak bizi bu uykudan? Kim getirecek bizi kendimize? Bir gece ansızın kapımızı çalan ve bizi almadan gitmeyecek olan Azrail (as) mi? 

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

sayin hocam o matematik kuralını çürütecek bir tez soyleyim.
Mesela 50 km yol, önce yarısını gidiyorsun 25,yarışı daha 12,5 vs vs derken yol bitiyor.) Demekki 0 oluyormuş

Sayın hocam o yarış asla bitmez. O araba bitiş çizgisine asla varamaz. Yani matematiksel olarak varamaz. Araştırabilir siniz.
Mesela en son 1 mm kalsın yarım milim çeyrek milim diye azalır ama asla bitmez.

Sayın hocam o yarış asla bitmez. O araba bitiş çizgisine asla varamaz. Yani matematiksel olarak varamaz. Araştırabilir siniz.
Mesela en son 1 mm kalsın yarım milim çeyrek milim diye azalır ama asla bitmez.

hadi ya biz yarışları hep bitiyor zannediyorduk ama.)