OLDUM” SANMAK ve “OLMAK”
🔹Kamış, ses verince; NEY oldum sanır
🔹Abdal, ata binince; BEY oldum sanır,
🔹Kupa, sarhoş elinde; MEY oldum sanır
🔹Cebir, zorba emrinde; REY oldum sanır.
🔹İp, elde gerilince; YAY oldum sanır,
🔹Sıpa, kısrak yanında; TAY oldum sanır,
🔹Gasp, haydut üleşince; PAY oldum sanır,
🔹Yolak, içinde su akınca; ÇAY oldum sanır.
🔹Topuk, Kırata kalkınca; BAŞ oldum sanır,
🔹Gazel, dalda kalınca; YAŞ oldum sanır,
🔹Kum, harca girince; TAŞ oldum sanır.
🔹Kütük, çaya düşünce; SAL oldum sanır,
🔹Kök, yerden çıkınca; DAL oldum sanır,
🔹Yal, kaba konunca; BAL oldum sanır.
🔹Tümsek, ovada yığılsa, DAĞ oldum sanır,
🔹Şalgam, aşa girince; YAĞ oldum sanır,
🔹Vaha, çölün içinde; BAĞ oldum sanır.
🔹Kırağı, şafağa erince; KAR oldum sanır,
🔹Kemik, itin ağzında; ZAR oldum sanır.
🔹Yonga, yosun içinde; KAV oldum sanır,
🔹Kumsal, dalga altında; TAV oldum sanır
🔹Kıvılcım, yanan tende; LAV oldum sanır,
🔹Ses, çalgı telinde; SAV oldum sanır.
🔹Tavuk, komşu gözünde; KAZ oldum sanır,
🔹Kıymık, suyun içinde; SAZ oldum sanır,
🔹Çile, derviş gönlünde; HAZ oldum sanır,
🔹İnat, keçi huyunda; NAZ oldum sanır.
🔹Mıcır, kopsa kayadan; TOZ oldum sanır,
🔹Değnek, âmânın elinde; GÖZ oldum sanır,
🔹Yalan, çıkınca dilden; SÖZ oldum sanır,
🔹Kül, sönen ocakta; KÖZ oldum sanır.
🔹Kuytu, muhtaç anında; HAN oldum sanır,
🔹Leş, sırtlan karnında; CAN oldum sanır,
🔹Ayıp, rezil dilinde; ŞAN oldum sanır.
🔹Diken, bülbül konunca; GÜL oldum sanır,
🔹Gayret, namert işinde; ZÜL oldum sanır,
🔹Parmak, tetik çekince; KOL oldum sanır,
🔹Sağ, ayna önünde; SOL oldum sanır,
🔹Dar, cılız belinde; BOL oldum sanır,
🔹Kıl, sırat üstünde; YOL oldum sanır.
🔹Yama, fakir yeninde; KAT oldum sanır,
🔹Yavan, tatsız ağzında; TAT oldum sanır.
“Oldum” sanmak ayrı,
“Olmak” ayrı.
Bizim Yunus şöyle diyor:
“İlim elinde çıra,
Yak da, Mevlâ'yı ara!
Bilmek,olmak değildir;
Olmaya bak, olmaya!"
Halis ÖZDEMİR