sene başından beri çocuğunun evde okuyup yazdığından ısrarla sözeden velimi son toplantıda çocuğunu tahtada okumaya kaldırıp bozmuştum.
cümledeki ilk kelimenin ü'süne önce uzun uzun baktı- ünal'ı okuyacak- sonra ü harfinin olduğu üzüm resimli ses kartını gösterdim bu neydi diye, ona da uzun uzun baktı. horoz nasıl ötüyordu diye sorduğumda, bi iki dakika sonra "ü" diye ses verdi.
döndük yine kelimeye, sonrası yine uzun bir bakış....
toplantının sonunda veli demesin mi "hocam ben ona içinden hecele sonra söyle diyorum" diye. dedim biz cümle okuyoruz bir kelimeyi kaç saat bakıp okuyacak böyle, hem okuyamıyor ki sesleri tanımıyor. y sesini de gelmediği gün ya diye öğretmişsiniz, sene başından beri toplantılarda anlatıyorum...
nese geçen perşembe de veliyi, çocuğu okuyamazsa karneye 1 verip, ikinci dönem RAM a gödermekle tehdit ettim. bugün sabah benden önce sınıftaydı; "hocam bütün gece sizi, sınıfı, öğrencilerle rüyamda uğraştım.." diye
yüzümde acı tuhaf bi tebessüm yayıldı. ben üç aydır aynı rüyayı görüyorum nasıl oluyormuş sayın veli, biraz da siz uykusuz kalın diyemedim
hazirana kadar yolu var, okudular okudular..yok okuyamadılar benden günah gider müfettiş falan kusra bakmasın
bugün çıkışta ilçe milli eğitim müdürü, il sbs sonuçlarıyla ilgili sunu yaptı. 45 dk teşriflerini bekledik. ilgimi çeken tek şey il bazında türkçe başarı yüzdelerinin matematik başarı yüzdelerinden düşük olduğuydu
normalde tersi olmalıydı, diyor
yorum yok