Kitap Mı Okuyoruz, Kitap Mı Seyrediyoruz?

sildim

  Çaresiz kalmışsak çalışıp düzelteceğiz inşaallah.Önceden bir yer fethedilmeden önce manevi fetih için Yunus,Mevlana,Hacı Bektaş gibi insanlar gönderilirmiş.

  Eleştiririrken,eleştirdiklerinize nasıl yarar sağlarsınız?
  Gereğinden fazla eleştiri,hakarete ya da küçük düşürmeye varan eleştiri ve benzerleri...
  Forumu kullanırken bu tip mesajlar silinince bir de itirazlar yükseliyor.Niçin itiraz ediyorlar,anlayamıyorum.Hem eleştirdiğinizi elinizde olmadan da olsa yücelteceksiniz hem de eleştirir görüneceksiniz.
  Bir kişiyi gereğinden fazla övdünüz mü işte o zaman bembeyaz boya ile boyayarak siyahlıkları,çirkinlikleri,kötülükleri ortaya çıkarmış olursunuz,nazikçe.
  Bir kişiye gereğinden fazla eleştiri ya da küçük düşürme de aslında övgü anlamı taşır.Siyaha boyarsanız diğer renkleri açık gösterir.

  Kitap seyrettiğimizin farkına varan film şirketleri ünlü romanları,hikâyeleri sinemaya aktardılar.Daha fazla kitap seyreder olduk.(Ha bu kitapları alfabetik olarak seyrettiğimiz de tartışılır ya.)

  Lütfen cüzdanınızdan bir para çıkarın ve bakın:
  Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası   mı,
  Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası  mı?  
  Cumhuriyetin sonundaki 'i' harfi neden yok?
  
  Yaygın kanı merkez bankamızın anonim ortaklıktan oluşması,yani tamamın devletin değil.Cebimizdeki parayı bile seyretmekteyiz,yeterince okumamaktayız.

arkadaşlar,hepimizde eminim okumayı seviyoruz.buralara kadar geldiysek,büyük pay okuduğumuz kitaplarındır.önemli olan okuduğumuzu yaşama uyarlamak,okumayı alışkanlık haline getirmektir.ben kitap okumadığım gün kendimi eksik hissediyorum.kocam dışarıda iken arar:'ne yapıyorsun'diye sorar.'kitap okuyorum'derim.o da 'kitap okumaktan ne zaman vazgeçeceksin'der.ben ona şöyle yanıt veririm'dünyada vazgeçemeyeceğim iki olgu var birisi sen,diğeri kitap'derim.kocam uzun uzadıya kitap okumaz,dipnotlardan kitabı çözümler,oturup saatlerce okumak ona göre değil.oğlum da kitap kurdudur.iyi okumalar.

bekir7133 öğretmenim,size tamamen katılıyorum.hiç birimiz paradaki yazı ve resimlerle,amblemlerle uğraşmıyoruz,sadece paranın miktarı,elimize ne kadar geçtiği bizi ilgilendiriyor.zaten para elimizde durmuyorki inceleyelim.hatta parayı neredeyse unuttuk.bir bankadan alıp diğerine ,kredi boçlarına ve kredi kartlarına ödeme yapmaktan fırsat kalmıyor.bir de otomatik ödeme talimatı vermişsek, parayı görmemiz ve incelememiz ne mümkün.yanılıyor muyum?ne kadar karşı çıkarsak çıkalım,ne yazıkki biz de bu sistemin çarkında dönen dişlerden biriyiz ve ne yazıkki bu çark dönmek zorunda.

 Kitap okumuyoruz, kitabı seyrediyoruz.Somut örnek mi?
 Trafik işaret ve levhalarını seyrediyoruz,okumuyoruz.
  
  Trafik kurallarını öğrenirken de mutlaka seyrediyoruzdur.Sonuç ortada değil mi?Canımız pahasına seyrediyoruz değil mi?(Allah korusun.)

 23 mayısı iyi okuyalım,seyretmeyelim.

  Japonya'da ilaç prospektüsleri halkın anlayacağı dilde,Japonca yazılır.Bizde ise okusak da anlayamayız,seyretmeye devam.

bekir7133 öğretmenim,size tamamen katılıyorum.hiç birimiz paradaki yazı ve resimlerle,amblemlerle uğraşmıyoruz,sadece paranın miktarı,elimize ne kadar geçtiği bizi ilgilendiriyor.zaten para elimizde durmuyorki inceleyelim.hatta parayı neredeyse unuttuk.bir bankadan alıp diğerine ,kredi boçlarına ve kredi kartlarına ödeme yapmaktan fırsat kalmıyor.bir de otomatik ödeme talimatı vermişsek, parayı görmemiz ve incelememiz ne mümkün.yanılıyor muyum?ne kadar karşı çıkarsak çıkalım,ne yazıkki biz de bu sistemin çarkında dönen dişlerden biriyiz ve ne yazıkki bu çark dönmek zorunda.

  Daha çok kişi bu konularla ilgilenir,bilgilenirse belki de çark daha değişik dönecektir.Değerli vaktinizi ayırdığınız için teşekkür ederim.

günaydın 7133 öğretmenim,evet birçok şeyimizi kaybetmek pahasına da olsa okumayız,seyrederiz,dinlemeyiz,işitiriz,bu aileden mi, toplumsal mı dır bilinmez.sanki gizli bir el uzanıp duyularımızı uyuşturuyor.bilinçlendiğimiz zaman da tek yönümüzü geliştiriyoruz,çok amaçlı geliştiremiyoruz kendimizi.kısacası vurdumduymazlık yapıyoruz,BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YAŞASIN misali.halbuki yılan bize de,bizden sonrakilere de,bir öncekilere de dokunup zehirini çoktan beynimize yaşantımıza akıtmış oluyor.iyi paylaşımlar.

günaydın 7133 öğretmenim,evet birçok şeyimizi kaybetmek pahasına da olsa okumayız,seyrederiz,dinlemeyiz,işitiriz,bu aileden mi, toplumsal mı dır bilinmez.sanki gizli bir el uzanıp duyularımızı uyuşturuyor.bilinçlendiğimiz zaman da tek yönümüzü geliştiriyoruz,çok amaçlı geliştiremiyoruz kendimizi.kısacası vurdumduymazlık yapıyoruz,BANA DOKUNMAYAN YILAN BİN YAŞASIN misali.halbuki yılan bize de,bizden sonrakilere de,bir öncekilere de dokunup zehirini çoktan beynimize yaşantımıza akıtmış oluyor.iyi paylaşımlar.

 Süleyman Peygamber tüm insanların,dünyanın  hakimiydi,hatta rüzgar gibi doğa olaylarının da.O'ndan azar duyan hüthüt kuşu Şöyle seslenir:
 -Vakıf toprağından toprak alır,mülküne serper,mülkünü harap ederim.
  Yani dünya elinizde olsa bile vakıf malı karıştı mı harap olabiliyor.Pek çok vakıf geçmişten günümüze varlığını sürdürememiştir.Bunların vebali hepimizin üzerindedir.Dediğiniz gizli bir el bu olabilir.

Magazin dergilerini okuyormuyuz,bakıyormuyuz?

Magazin dergilerini okuyormuyuz,bakıyormuyuz?

Ne okuması Hocam  Entel Gözükmek için Okuyormuşuz gibi yapıyoruz sadece