Lütfen Okumayın Daha Bitmedi Çünkü

Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 10 Tem 2012 00:28:08
09.07.2012

Yalan(a) İnan…


Bir yalandı bile bile söylediğim
Yalan olduğunu bildiğim halde
Dökülürken sözcükler birbiri ardına dudaklarımdan
Bakıp şaşa kaldım aynadaki yüzüme
Şaştım gözlerimin gülüşüne
Yüreğimin pervasızca çırpınışlarına
Yalandı biliyordum
Görmeyecekti gözlerim gözlerinin içini
Duymayacaktı kulaklarım içime işleyen sesini
Anlatamayacaktım sana kendimi
Anlayamadın anlayamayacaksın beni
Çünkü bir yalandın yaşanmamış olan
Anlaşılması imkânsız
Anlatılması mümkün olmayan
Bir yalandı şimdi bana kalan
Gözlerimde tebessümü ışıltıyı
Yüreğimde pervasızca çırpınışa sebep olan…
Son bir not bir mısra
Belki de sen değil yazdıklarım
Gerçek olan yalan
Hadi ey yorgun yüreğim
Bir de bu yalana inan…

Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 11 Tem 2012 02:40:21
10.07.2012

Bıraka/maya/cak...


Şimdi bilmem ki vakit nedir
Gün yeni mi başlıyor
Yoksa ortasında mıyım zamanın
Olmadı bitecek olan an’ın
Son demlerini mi yaşamaktayım
Karıştı zaman dilimleri
Dilim dilim dilimlenirken düşlerim
Şimdi kapatıp kendimi bir hücreye
Yada dağ başında bi kulübeye
Uzaklaşmak gelir içiden
Sıyrılıp akıp giden zamandan
Cevabı barındıran sorular cevaplardan
Uzaklaşmak gelir içimden
Sıyrılıp akıp giden zamandan
Düşüncelerin kör kuytuları kuyusundan
Hani düşüşlerinde çırpındıkça saplanıp kalınan
Bir balçık misali ağır ağır kaybolunan
Kurtulmak istedikçe düşüncelerden
Alıp gitmek istedikçe başımı uzaklara
Biliyoum fayda etmeyecek
Ne dağ başında bir kulübe
Ne de iki adımlık bir hücre
Fayda etmeyecek bilirim çünkü
Adım adım bırakmayacak beni
Ben’liğimi oluşturan düşünce…
Hani demiştim daha önceleri de
Ben düştü peşime
Bırakmıyor beni bana…

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 11 Tem 2012 08:44:11
İÇİMDEN BİR SES DİYOR Kİ;

Sana, "HERKESi SEV" dediğimde,
Bu sen herkese tahammül etmelisin ya da herkesi sevmek için kendini zorlamalısın demek değildir.

Sen Yüreğini yani gönül kapını açtığında, onu olumlu sevecen, güzel düşüncelerle,
sevgi ile doldurğunda ,
O zaman onların kim yada ne olduğu önemli değil,
SEN ilişkide olduğun tüm insanları zaten sevmek istediğini kendin FARK edeceksin.

Bu, Allah'ın evrensel sevgisinin, birleştiren bütünleştiren doğal akışıdır.

İşte bunun adı AŞK-tır

Allah, sevilmesi gerekenler ya da sevilmemesi gerekenler diye bir AYIRIM yapmaz.

Allah'ın sevgisi herkese ve her şey için eşittir.
Bu Sevgiden ne kadarını ALIP,
Ne kadarını almayacağın da SENiN özgür seçimine bırakılmıştır.
Bu sevgiyi istediğin kadar AL, bu yüzden senden hesap sorulmaz.
AMA bu sevgiden aldığın kadarını da göstermekten hiç bir zaman çekinme.

Bu insan kişiliğinin ötesinde, EN yüksek ilahi plana aittir.

İşte bunun adı AŞK-tır

SEN Yüreğini avuçlarının içine ALMAYI öğren ve sevgini bir başkasına göstermekten sakın UTANMA.
Sevgi evrendeki en büyük birleştirici ve şifalandırıcı güctür.
BU yüzden, SEV, SEV, yine SEV...

Yalnızca SEVGi OL.. HUZUR OL.. BARIŞ OL.. MUTLU OL ve AŞK-LA Yaşa..

Ne kadar küçük olursa olsun ilk adımı isteyerek at.
İyileşmeyi ve öğrenmeyi tüm içtenliğinle iste, MUCİZELER mutlaka gercekleşecektir.

KENDİNLE BARIŞ, DÜNYA SENİNLE BARIŞMAYA HAZIRDIR

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 11 Tem 2012 20:00:11
Dostluk Adına Küçük Bir Hikaye...!!!

Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği, bir kazada birlikte ölmüşlerdi. Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar. Adam çok susamıştı. Biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular. Rengârenk çiçeklerle süslü bir bahçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın. Adam köpeğiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu:
"Affedersiniz... Burası neresi?"
Kadın ona gülümsedi:
"Burası Cennet, efendim."
Adam bunun üzerine sevinçle:
"Harika!" dedi. "Peki bana biraz su verebilir misiniz? Ge rçekten çok susadım."
Kadın cevap verdi:
"Tabi efendim, içeri girin... İçeride dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz."
Adam köpeğine döndü:
"Hadi oğlum içeri giriyoruz," diyerek kapıya yürüdü... Ama kadın onu birden durdurdu:
"Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez. Hayvanları içeri almıyoruz..."
Bunun üzerine adam bir an durdu; düşündü ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular. Bir süre geçtikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla, yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı...
Adam sordu:
"Affedersiniz. Bana biraz su verebilir misiniz?"
Dede:
"İçeri gel." dedi. "Kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir çeşme var..."
Adam sordu:
"Peki arkadaşım da benimle gelip oradan içebilir mi?"
Dede:
"Tabii..." dedi. "Çeşmenin yanında köpeğ inin de su içebileceği bir kâse bulacaksın..."
Bunun üzerine adam kapıdan girdi. Biraz yürüdükten sonra sağ taraftaki çeşmeyi buldu. Adam çeşmeden, köpek de oradaki kâseden kana kana içerek susuzluklarını giderdiler.
Derken adam geri giderek girişte bekleyen dedeye sordu:
"Su için çok teşekkür ederim. Peki, burası neresi?"
Dede:
"Burası Cennet." dedi.
Bunu duyan adam şaşırdı:
"Ama nasıl olur? Az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler."
Dede:
"Şu rengârenk çiçeklerle süslü altın kapılı yer mi?" dedi. "Orası Cehennem."
Adam iyice şaşırmıştı:
"Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz?"
Dede gülümsedi:
"Kızmıyoruz. Çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşını yarı yolda bırakanları Cennet'ten uzak tutuyorlar."



Dostlarınızı Yarı Yolda Bırakmayın.
Bir dostun derdine herkes üzülebilir, bu çok kolaydır.
Bir dostun başarısına sevinebilmek ise
sağlam bir karakter gerektirir...

Dostluğun anlamını ve dostlarının değerini bilenlere...

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 11 Tem 2012 23:32:03
Biz Öğretmeniz

Aslında sadece
Öğreten değiliz
Hayatı Sevdiren ve
Doğruyu göstereniz biz
Bazen çok umutsuz
Minicik yüreklere
Umut aşılayanız biz
Bazen sevgi görmemiş
Masum bir çocuğun
Başını okşayan, sarılan
Ona önemli olduğunu
Hissettireniz biziz
Biz Başöğretmenin
Yolundayız, İzindeyiz
Atatürk Türkiye’sinin
Eğitimin Askerleriyiz
Biz Türk Öğretmeniyiz
Gururluyuz ve Asiliz
Son nefesimize …
Sesimiz bitinceye kadar
Öğretmeye çalışacak
Öğretmenleriz biz…
-alıntı-

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 13 Tem 2012 18:16:25
Koza Kelebeği Bilmez.....


"Hiç unutmaman için, dua ettiğim bir şey söyleyeyim sana; bir insanın yaşayabileceği en büyük pişmanlık, ömrünün sonuna vardığında rüyalarını yaşamamış olduğunu görmektir..

Ömrünün sonuna hatta ortasına gelip bir sabah uyandığında, cesaretli davranmadığını, yıldızlara uzanmadığını, potansiyelinin onda birini bile gerçekleştirmediğini fark etmek,insanın kalbini kırar...

Ömrümüzün sonunda yüreğ...imizi pişmanlıkla dolduran şey, aldığımız riskler değildir. En büyük hüznü hissetmemize yol açan şey, almadığımız riskleri, kaçırdığımız fırsatları,yapmadıklarımızı düşünmektir..

Hayatını çekingen biri olarak yaşama dostum... Çık arenaya, eleştirileri unut, sana verilen günlerin armağanıyla özgürce ve büyük oyna... Hayat kısa, yıllar tıpkı sıcak kumsalda parmaklarının arasından akan kumlar gibi çabucak kayıp gidiyor..


Sen parıldamak,yeteneklerini gün ışığına çıkarmak için yaratılmışsın...

Hayatta bir tek başarısızlık vardır ,o da denememektir...

En büyük başarısızlık, en yüce oyunu oynamak istememek, seni ürküten yerlere doğru yürümemektir...
Koza Kelebeği Bilmez.....

~Robin Sharma~

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 13 Tem 2012 18:17:38
OKUMANIZI TAVSİYE EDERİM...

Her insanın içinde keşfedilmemiş bir yetenekler hazinesi vardır. Bundan bütünüyle yararlanabilen insanların sayısı ne yazık ki çok azdır. Bunun sebebi ya bu hazinenin farkına varamayışımız, ya da onu geliştirmek için gerekli bilgiye sahip olamayışımızdır.
Büyümemiz ve gelişimimiz tıpkı bir ağaç gibidir. Bu ağacın, üzerinde pek çok dal ve yaprakları olan sağlıklı bir ağaç mı, ya da bodur bir bitki mi olacağına karar vermek sizin elinizdedir.
Hayat ağacınız 4 Bölümden oluşur.
1-KÖKLER: Hayata bakış açınız
2-TOPRAK: Çevreniz
3-GÖVDE: Kişisel hedefleriniz
4-DALLAR: Bilgi ve becerileriniz

KÖKLER: Hayata bakış açınız
Ağacınızın pek çok kökü vardır ya da başka bir deyişle birbirinden farklı birçok tutumunuz vardır. Bazı kökler diğerlerine oranla daha çabuk büyürler.
En etkin kökler hayata en olumlu bakış açısı; “daha pozitif olmaya çalışacağım, kendimi işe adamak istiyorum, iyiyim, hayatımın sorumluluğunu taşıyorum ve ben kazanan bir kişiyim”, sözlerini söyleyip yaşamaya başladığınız anlardır.
En verimsiz kökler ise; “hayata negatif bir yaklaşımım var, kendimi herhangi bir şeye adamayı düşünmüyorum, ben kaybeden bir kişiyim” sözleriyle yaşamaya başladığınız zamanlardır. Kökleriniz ne kadar etkin? Gelişiminize katkıda bulunuyor mu?
Gelişim için köklerin kendi içinde güçlü iletişimi ve etkinliği şarttır. Güçlü kökler ağacın gelişimini, fırtınalarda sapasağlam ayakta kalmasını ve uzun yıllar yaşamasını sağlar. Bu felsefede olumlu tutum yaratmaya verilen önemin bu derece ısrarla üzerinde durulmasının sebebi budur.
TOPRAK: Çevreniz
Ağacınızın büyümesi sadece köklerin güçlendirilmesine değil aynı zamanda içinde yetiştiği toprağın kalitesine de bağlıdır. Toprak gübrelenmek ister. Bir kök özellikle gelişiminizi, etkinliğinizi ve mutluluğunuzu belirler. Bu kök sizin öz saygınızdır, kendinizi iyi hissetmenizdir. Eğer kendinizi iyi hissederseniz iyi sonuçlar ortaya çıkartırsınız. Kendinizi ve başkalarını geliştirme ve olumsuz durumlarla başa çıkabilme becerinizi güçlendirirsiniz. Başkaları tarafından kabul edilmeniz, ”ben iyiyim” hissinizi geliştiren en uygun topraktır. İnsanlar için başkaları tarafından kabul edilme, onanma tıpkı bir ağacın ya da bitkinin toprağa duyduğu ,ihtiyaç kadar gereklidir. Doğal olarak herkes kendi gelişiminden sorumludur ve bazı insanlar başkalarından gördükleri küçücük bir ilgi ile bile kendilerini çok iyi hissedebilirler. Yapmanız gereken kendi kendinizde güven duygusunu kuvvetlendirerek ben iyiyim duygusunu geliştirmektir. Başkalarının hayat ağaçlarını besleme ve geliştirme gücü de sizin kendi elinizdedir.
GÖVDE: Hayattaki hedefleriniz
Hem tüm hedeflerinizin tanımı ve hem de bunları başarmak için gösterdiğiniz çaba yaşamınızda çok önemli bir rol oynar. Bunlar gelişiminizin, verimliliğinizin ve mutluluğunuzun temel taşlarıdır. Kişisel hedefleriniz hayat ağacınızın gövdesidir. İnsanların çoğu hayatları için daha fazlasını ister ancak daha fazlanın ne olduğunu bilmezler. İnsanlar “büyük bir hedefim var” dediklerinde bu genellikle yeni bir ev, iş ya da araba gibi maddi yeterliğe dayanan hedeftir. Hayattan daha çok keyif almak ya da insanlarla daha iyi ilişkiler kurmak gibi maddi olmayan hedeflerin tanımlandığına çok nadiren rastlanır.
Hedeflere ulaşabilmenin en etkin yolu çok iyi tanımlanmasından geçer. Hayatın her evresi farklı değişiklikler geçirdiği için hedeflerin düzenli olarak ve sık sık gözden geçirilmesi gerekir. Burada öğrenmemiz gereken, sağlığımız, mutluluğumuz, eğitimimiz, becerilerimiz işimiz, kariyerimiz gelirimiz, tutkularımız, ailemiz, arkadaşlarımız hakkındaki tüm hedeflerimizi tanımlayabilmek ve güncelleştirmektir.
DALLAR: Yaşam becerileriniz
Büyüyüp gelişebilmek için insanların bir dizi temel hayat becerisine ya da dallara ihtiyacı vardır. Nasıl plân yapacakları, öncelik belirleyecekleri, değişiklik yapmayı, farklı bakış açıları oluşturmayı, karar vermeyi ve yorumlamayı, öğrenmeyi, hatırlamayı, özetlemeyi, iletişim kurmayı, problem çözmeyi, kalite üretmeyi, delege etmeyi ve hatta öz disiplini kullanmayı, yaratıcı ve esnek olmayı, tolerans göstermeyi ve stresle yaşayabilmeyi öğrenmeleri gerekir. Bu dalların hayat ağacının gelişiminde çok önemli bir rolü vardır. Dallar gelişerek yeni dallara dönüşürler. Yaşam becerilerinin geliştirilmesinin kişisel gelişim için ne kadar önemli olduğunu görmek ve bu becerilerin gelişimi ile yaşam kalitenizi yükseltmek sizin elinizde olacaktır.
Claus Molle

“Hayat Ağacım” adlı kitabından”

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 14 Tem 2012 16:14:27
Bilmelisin ki...

Bilmelisin ki...
Duvarda asılı diplomalar
insani insan yapmaya yetmez.

Bilmelisin ki...
... Aşk kelimesi ne kadar çok kullanılırsa,
anlam yükü o kadar azalır.

Bilmelisin ki...
Karşındakini kırmamak
ve inançlarını savunmak arasında
çizginin nereden geçtiğini bulmak zor.

Bilmelisin ki...

Gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez.
Gerçek aşkların da!

Bilmelisin ki...
Tecrübenin
kaç yaş günü partisi yaşadığınızla ilgisi yok,
ne tür deneyimler yaşadığınızla var.

Bilmelisin ki...
Aile hep insanın yanında olmuyor.
Akrabanız olmayan insanlardan ilgi,
sevgi ve güven öğrenebiliyorsunuz.
Aile her zaman biyolojik değil.

Bilmelisin ki...
Ne kadar yakın olursa olsunlar
en iyi arkadaşlar da ara sıra üzebilir.
Onları affetmek gerekir.

Bilmelisin ki...
Bazen başkalarını affetmek yetmiyor.
Bazen insanın kendisini affedebilmesi gerekiyor.

Bilmelisin ki...
Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın
dünya sizin için dönmesini durdurmuyor.

Bilmelisin ki...
Şartlar ve olaylar,
kim olduğumuzu etkilemiş olabilir.
Ama ne olduğumuzdan
kendimiz sorumluyuz

Bilmelisin ki...
İki kişi münakaşa ediyorsa,
bu birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmez.
Etmemeleri de sevdikleri anlamına gelmez.

Bilmelisin ki...
Her problem kendi içinde bir fırsat saklar.
Ve problem, fırsatın yanında cüce kalır.

Bilmelisin ki...
Sevgiyi çabuk kaybediyorsun,
pişmanlığın uzun yıllar sürüyor...

~Can Yücel~

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 14 Tem 2012 16:14:55
Değişmek…

Kimseyi de, değiştiremezsin hayatta.

Ve kimse için de değişmemelisin.

Kimliğini kaybettiğin an yaşamını çöpe attın demektir.

İstemediğin sürece hiçbir şey için ödün vermeyeceksin hayatta.

Gün gelir verecek bir şeyin kalmaz çünkü.

Her şeyi sen istediğin için yapacaksın, başkası senden istediği için değil.

Ve sen, sen olarak kaldığın sürece senin yanında olanlar da mutlu olacaktır.

Bırak hayatına eşlik etmek isteyenler gelsin seninle.

Yolun bitimine kadar gelmeleri şart değil, herkesin gidebileceği bir yol vardır.

Sen yeter ki yanında yer ayırmayı bil.

Ne sen kimse için mecburi istikametsin, ne de başkası senin için…

Seninle gelmek isteyenleri yanına al.

Belki beraber daha çok şey katabilirsiniz bu hayata.

Yanındaki seni mutlu ettiği sürece kalsın hayatında, zorlama kendini.
Hayat rahat insanlarla güzel.
Ve hayat hak ettiği gibi yaşandığında en önemlisi HAKEDENLE yaşandığında güzel...

____ALINTI____

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 18 Tem 2012 12:53:28
Hayatınızda Her Şey Yeterli Olsun

Sevmek de hayata dair, sevilmek kadar…
Mutluluk da hayata dair, hüzünlü kalp sancıları kadar…
Ayrılıklar da hayata dair en az büyük aşklar kadar…
... Umutta hayata dair, en umutsuz anlarda bile ayakta kalabilmek kadar…
Başarısızlıklar da hayata dair, başarıya kalkan kadehler kadar…
...Korkular da hayata dair sevinçler kadar…
Zaferleri kutlamayı bilmekte hayata dair, zaferi kazanmak kadar ve bazen kaybetmeyi kabullenmek de…
Bahar sarhoşluğu da hayata dair kış ayazı kadar…
Ve ölüm de hayata dair en az yaşamak kadar…
Hayat boyu elde ettiklerinizi bir düşünün;
Yani başarı ve başarısızlıklarınız, zenginlik ve yoksulluğu, sağlık ve hastalığı, insanlara yakın ve uzak olmayı, neşe ve kederi… hepsi hayata dair… hepsi sizin için, hepsi sizi bugünkü siz yapan yaşanmışlıklarınız
Hayata dair her ne varsa, başınıza gelen ya da gelmesini dilediğiniz, hepsinin tadını çıkarın..
" size, hayatınızda herşeyin yeterli olmasını diliyorum"…


Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 21 Tem 2012 01:34:49
Hayırlı Ramazanlar...
Saygılarımla...

Çevrimdışı fusunhoca

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.378
  • 24.321
  • Müdür Yardımcısı
# 21 Tem 2012 15:15:26
Bir Kızılderili masalında denir ki; kainatın yaratılışı tamamlanmış, sıra insana gelmişti.
Yaratıcı, insanı yaratmadan önce bütün varlıkları yanına çağırdı ve dedi ki:
"İnsanlar hazır oluncaya kadar onlardan bir sırrı saklamak istiyorum. Bu sır onların mutluluğudur. Sizce bu sırrı nereye saklayayım?"
Kartal söz aldı:
"Bana ver Allah'ım onu aya götüreyim."
... Yaratıcı, "Hayır!" dedi.
"Bir gün gelir, oraya da giderler ve onu kolayca bulabilirler."
Yunus balığı, "Onu okyanusların derinliklerine gömeyim" diye teklif etti.
Yaratıcı, "Orada da rahatlıkla bulabilirler" dedi.
Aslan ormanın derinliklerini, koyunlar ıssız meraları önerdi; ama Allah, hiçbirisinin önerisini kabul etmedi.
En sonunda köstebeğin önerisi geldi:
"Allah'ım bu sırrı insanların içine koy" dedi.


Bu yüzdendir ki; her kim mutluluğu başka yerlerde ararsa, her zaman mutsuz olmaktadır.

Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 23 Tem 2012 15:16:51
10.08.2011

Tatlı Bir Düş…

Seni düşlüyorum
Henüz doğmamış olmana rağmen
Henüz hiç yaşama imkânım yokken
Seni düşünüyorum
Tenindeki süt kokusunu
Bakışlarındaki masumluğunu
Düşünmeden cinsiyetini
Hatta düşünmeden
Sana hangi isimle sesleneceğimi
Düşünmeden saçlarının şeklini
Düşünmeden gözlerinin rengini
Ama düşlüyorum bakışlarındaki masumluğu
Düşlüyorum uyumanı
Uyurken bir melek gibi duruşunu
Hayallere dalıyorum düşlerimde
Elimde bir kitap
Her gününe bir masal sığdırmak için
Bıkmadan usanmadan okumak sana
Sonra uykuya dalışında
Yanına uzanmak korkarak
Seni rahatsız etmiş olmaktan çekinerek
Yanında nefes almamacasına susarak…

Çevrimdışı kardia

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.451
  • 16.204
  • 3.451
  • 16.204
# 23 Tem 2012 15:27:49
Tebrik ederim hocam. Elinize sağlık.

Çevrimdışı boran_12

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.441
  • 4.108
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 23 Tem 2012 15:30:29
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Tebrik ederim hocam. Elinize sağlık.
Teşekkür ederim öğretmenim (6 saat engelimi mazur görünüz :D ) Okuyan gözlerinize, yorum yazan ellerinize, yüreğinize teşekkürler...

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK