Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 20 Nis 2014 04:16:52
"Vakit nisan ortasında bir akşam
 Mehtap ettiğinden bihaber
 Kuşlarla, çiçeklerle, balıklarla beraber
 İki tel kumral saç olsa avucumda şimdi
 Ağlayıp ağlayıp avunsam…"
 
 Turgut Uyar

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.259
  • 230.599
  • 29.259
  • 230.599
# 20 Nis 2014 08:18:44
Bu akşam o kadar durgun ki sular,
Gömül benim gibi kedere diyor...
İçimde maziden kalma duygular,
Ağla geri gelmez günlere diyor...
Ey gönül, gidenlerden ümidini kes!
Kaçan bir hayale benziyor herkes,
Sanki kulağıma gaipten bir ses,
Buluşmalar kaldı mahşere diyor...
Enginden engine koşarken rüzgar,
Bende bir yolculuk heyecanı var...
Yattığım kayaya çarpan dalgalar,
Çıkıver bir sonsuz sefere diyor...
Necip Fazıl Kısakürek

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.706
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.706
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 20 Nis 2014 12:06:28
Bir yanım tuz,
Bir yanım şeker
Tuzdan yanayım

Bir yanım deniz
Bir yanım toprak
Denizden yanayım

Bir yanım sen
Bir yanım ben
Senden yanayım

Bedri Rahmi Eyüboğlu

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 20 Nis 2014 13:47:48

Firûze…
 
 Firûze… taşların âşiyan yüzü
 Tenimle canciğer, sılama düşman
 Aydınlıkta üşür dîvâne mevsim
 Gelgitler kuşağı altında zaman
 Firûze… taşların âşiyan yüzü.

 Esrik günâhıma yeltenme sakın
 Ayak izlerinden tanırım seni
 Hayâlime batar tel tel kirpiğin
 Sana veriyorum bendeki beni
 Esrik günâhıma yeltenme sakın.

 Hicrânlar kaybetti sırrını aşkın
 Yokluğun dokunur, kanar bir yanım
 Resimli acılar bırakmam sana!
 Vuslatları getir, sen aksın kanım
 Hicrânlar kaybetti sırrını aşkın.

 İnsan acılarla pişer Firûze
 Terimi soğutma, bana aşkı sun
 Körler görmeden de sever Firûze
 Topraklar çorak ve takvimler yorgun.
 İnsan acılarla pişer Firûze.

 Mevsimsiz hasretler getirdim sana
 Yarım nefeslik bahar molası
 Mürekkep kandan ve parmağım kalem
 Ölümlerden öte gül boyası
 Mevsimsiz hasretler getirdim sana.

 Eteğinden yangın çıkar her dâim
 İçimde bir Yunus, ki aşka durur
 Su temizleyemez kalbin kirini
 Bütün güller Yesrib yolunda kurur
 Eteğinden yangın çıkar her dâim.

 Yaldızlı umutlar devşiriyorum
 Benim de içimde bir kandil yanar
 Merkezine düştüm kör karanlığın
 Çöle ne hacet, kalp yanar, dil yanar
 Yaldızlı umutlar devşiriyorum.

 Irmaklar denize akar Firûze
 Ne ölüm ne tövbe kalmaz sabâha
 ve Babilin asma bahçelerinde
 Her karanlıklı yol çıkmaz sabâha
 Irmaklar denize akar Firûze.

 Leyâlim nurlanır tek nazarından
 Bilmem hangi hayâl cemâline eş
 Yüzünde Meryem’in bâkireliği
 Mevlevî hislerle elimde güneş
 Leyâlim nurlanır tek nazarından.

 Mısralarım saklar seni şiirde
 Ahenksiz şarkılar çalınır dâim
 Ki bulurum seni deniz dibinde
 Almak isteyince seni bir kavîm
 Mısralarım saklar seni şiirde.

 Aşk ki hecelere bölünmez asla
 Üşüyorsan eğer gözlerime bak
 Firûze; bir deniz kızının adı
 Bir Pazar sabâhı geldiğim şafak
 Aşk ki hecelere bölünmez asla.

 Zamanın zamansız lâl şâiriyim
 Korkak aşklar artık tarih Firûze
 Baskınına uğra hayâllerimin
 El, ele güç katar… talih Firûze
 Zamanın zamansız lâl şâiriyim.

                             Zafer ŞIK

Çevrimdışı paptyaeylüler

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 20 Nis 2014 17:06:14
YALNIZLIK..

Ben ne zaman yalnız kaldım, bilmiyorum
Ne tuhaf, vaktim olmazdı
yalnızlığı bunca bilirken
kendimi hiç yalnız sanmazdım
çevremde hep birileri vardı,
ben hep birilerinin yanındaydım
günler belirsiz bir gelecek için neredeyse kendiliğinden hazırlanırdı
aramızda habersiz gidip gelen gündelik armağanlarla
kendi kendini taşıyan bir ırmağın akıntısında hayat
bizi kendi sahillerimize ulaştırırdı
bazı evlerden taşınırdık, bazı insanlar girip çıkardı hayatımıza
bazı mektuplar alırdık, bazı sözler, çiçek selamları
sonraları bazı tanıdıklarımızın ölümleriyle de karşılaştık
elde olmayan nedenle
sudaki halkalar gibi genişleyen
küçük alınganlıklardan büyük dargınlıklara
vazgeçişler, unutuşlar, kayıplar
birbirimizi çok sevdik hep
yıllarla azala azala

şimdi ne zaman yalnız kaldığımı düşünsem,
yalnız olmadığımı kanıtlamak istiyorum kendime
eskiden iki albüme sığdırdığım hayatım,
şimdi sığmıyor eskilenlerle çoğalmış fotograflara
telefonun başına geçiyorum
alt alta dizilmiş onca ad arasında seken ömür parçası
gün ölüyor meşgul numaralarla
şimdi ne zaman yalnız olduğumu düşünsem,
şimdi ne kadar yalnız...
yalnız olduğumu anlamam için beni hiç yalnız bırakmadınız.

Ben ne zaman yalnız kaldım, bilmiyorum
her zaman yalnızdım, bunu biliyorum
büyücü ellerimin kara sanatı yazı
en çok ben onardım dostlukları, en çok benim elim dikiş tuttu
bağışlamasız sanarken kendimi
en çok ben unuttum kalbimin benden sakladıklarını
tığla içeri çektim takılmış kazakların ipini
denenmemiş başlangıçları göze aldım,
hafifletilmiş hasarları, görmezden gelinen enkazı
mutfağı beklemek hep bana kaldı
bir şiirden bir romandan bir filmden çıkıp
her seferinde aydınlık bir inat gibi yeniden karıştım hayata
hiç el değmemiş gibi yeniden konuk geldim
odalarınıza, ruhlarınıza
buraya

eski aşklarım neredesiniz? Hepinizi çok özledim.
Şimdi birdenbire bir köşeden çıkıp bana,
yalnızca, Merhaba, deseniz,
o zamanlar hiç mutlu etmediğiniz kadar mutlu edersiniz,
bir zamanlar bütün ağladıklarımı geri verebilirim size
sağ olun demenk isterim, sağ olun, sağ olun
sanki beni yeniden sevdiniz
ama biliyorum, pis bir yağmur başlıyor, şemsiyem yok yanımda,
yağmurda yürümekten nefret ederken, yürümekte ısrarlıyım gene de
isterseniz, kederdeki bütünlük, diyelim buna
ne kadar ıslansam, o kadar çıkacağım sanki
bir zamanlar çok daha bütün olduğumu sandığım
o yıkanmış zamanlara...

yeni değil keşfine gençlik verilmiş gerçekler
her zaman yalnızdım
kitaplar kadar yalnız
yalnızca yalnızlığımdan gürültücü bir kalabalık yaptım
herkes için farklı aldanışlar kurtarılmış hayatlar yok pahasına

her zaman yalnızdım
yanardağlar kadar yalnız
ey kafiye sevenler,
şimdi beni gökyüzünde bir yıldız sananlar, yanıldınız!

nankörlük etmeyeyim gene de,
yalnızlığımı daha az hissettiğim anlarım oldu yalnız

evimde hep aynı anda çalar telefonla kapı
gene öyle oluyor; hiç yalnız bırakmazlar beni
yalnızlık bilgisiyle çatılmış arkadaşlıkların korunaklı gölgesinde
yalnızlık için çalar telefonlar kapılar
İstersen bana uğra, ya da, Akşama buluşalım, ölmeden yapacak çok
iş var

 MURATHAN MUNGAN

Çevrimdışı paptyaeylüler

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2014 01:49:10
HER GECE Mİ BU UYKUSUZLUK?
 
 Her gece mi bu uykusuzluk!
Hele saatin tıkırtısı!
Ya karasinek düşünceler!
Çıldıracağım bu gidişle;
Yatak değil sanki cehennem.
 
Deliksiz bir uykuysa vaadin,
Günün dolmuş veya dolmamış,
Gençliğime filan bakmadan,
Derhal gelebilirsin ölüm;
Kapı açıktır, lamba sönük.
 
 CAHİT SITKI TARANCI

Çevrimdışı paptyaeylüler

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2014 02:05:29
Yalnızın Durumları XVIII 

Yalnız
Hem kaptanı
Hem de tek yolcusudur
Batmakta olan gemisinin..

Onun için
Ne sonuncu ayrılabilir
Gemisinden,
Ne de ilkin.
Özdemir Asaf

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.259
  • 230.599
  • 29.259
  • 230.599
# 21 Nis 2014 06:30:22
Örnek al hikayemi,ahın sinemi deldi,
Taşlar değil,Mansur’un bağrını,bir gül deldi…
‘’Suçun idam’’dediler,cellat yok ip çekmeye,
Düşmanlarım ar etmiş,
Dost bildiklerim geldi…
Ahmet Günbay Yıldız

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 21 Nis 2014 13:29:33
Gecede Ayak Sesleri


Her zaman
Ayak seslerini duyarız gecede yaklaşan,
Ve kapı sırra kadem basar odamızdan,
Her zaman,
Bulutlar gibi süzülüp giden.

Her gece yatağından
Senin mavi gölgen mi onu uzaklara götüren?
Senin gözlerin ülkelerdir ve ayak sesleri geliyor,
Sardı bedenimi kolların
Ayak sesleri, ayak sesleri
Ah Şahrazad
Gölgeler niçin kurtuluşumu resmeder?
Gelir ayak sesleri girmez içeri.
Bir ağaç ol,
Görebileyim gölgeni.
Bir ay ol,
Görebileyim gölgeni.
Bir hançer ol,
Görebileyim gölgeni gölgemde,
Küller içinde bir gül.
Her zaman,
Ayak seslerini duyarım gecede yaklaşan,
Ve sen yerim olursun sürgündeki,
Zindanım olursun.
Öldürmeye çalış beni
İlk ve son olsun
Yaklaşan ayak seslerinle
Öldürme beni.




Mahmud DERVİŞ

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.259
  • 230.599
  • 29.259
  • 230.599
# 21 Nis 2014 14:00:09
BENDEDİR

Ne azap, ne sitem bu yalnızlıktan,
Kime ne aşılmaz duvar bendedir.
Süslenmiş gemiler geçse açıktan,
Sanırım gittiği diyar bendedir.

Yaram var, havanlar dövemez merhem;
Yüküm var, bulamaz pazarlar dirhem.
Ne çıkar, bu yola düşmemiş gölgem;
Yollar ki, Allaha çıkar, bendedir.

Necip Fazıl KISAKÜREK

Çevrimdışı manesu43

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.030
  • 6.873
  • 1.030
  • 6.873
# 21 Nis 2014 14:08:22
TUZ
Bir yanım tuz
Bir yanım şeker
Tuzdan yanayım

Bir yanım deniz
Bir yanım toprak
Denizden yanayım

Bir yanım sen
Bir yanım ben
Senden yanayım

   Bedri Rahmi EYÜBOĞLU

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2014 18:04:48
Bir Bilen

Umduğun inceliğe inmiyorsa söz,
Çekil suskunluğun tüneklerine; Ucuz etme anlamı...
Böyle zamanlarda insan
Çokluk yalnız kalmalı...
 
Sevgisiz seslerle çevren çiğ,
Uysan uzaklaşırsın kendi özünden,
Dirensen günün karanlık...
Bu yüzdendir gecelerin güzelliği,
Geceler aydınlık..

Al getir kendi derinliklerine,
Ufuksuz sularda duran gemini...
Getir ki sabaha çok var...
Hem bakarsın gecelerin koynundan
Bir 'bilen' çıkar...

Şükrü Erbaş

Çevrimdışı paptyaeylüler

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2014 18:26:10
BENCE SEN DE ŞİMDİ HERKES GİBİSİN
 

Gözlerim gözünde aşkı seçmiyor
Onlardan kalbime sevda geçmiyor
Ben yordum ruhumu biraz da sen yor
Çünkü bence şimdi herkes gibisin

Yolunu beklerken daha dün gece
Kaçıyorum bugün senden gizlice
Kalbime baktım da işte iyice
Anladım ki sen de herkes gibisin

Büsbütün unuttum seni eminim
Maziye karıştı şimdi yeminim
Kalbimde senin için yok bile kinim
Bence sen de şimdi herkes gibisin
Nazım Hikmet

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2014 18:49:14
Hoşçakal

 siyah beyaz tuşlarında piyanomun
 seni çalıyorum şimdi
 çaldıkça çoğalıyorsun odada
 sen arttıkça ben kayboluyorum

 seni doğuruyorum geceye
 adını koyuyorum aya bakarak
 her şey sen oluyor her yer sen
 ben ölüyorum

 sesini duyuyorum rüyalarımda
 gözlerimi kamaştırıyor ışığın
 rüzgar sen gibi dokunuyor bana
 ben doğuyorum

 duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç
 dokunmuyorsun bana
 sen gibi bir şimşek çakıyor
 tam kalbime düşüyor yıldırımı
ben gidiyorum

 ÖZDEMİR ASAF

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.385
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 21 Nis 2014 20:52:52
YİNE BUGÜN HATIRIMA SEN GELDİN...

Yıllar önce açılmıştı aramız
Yine bugün hatırıma sen geldin
Kabuk tutmuş, küllenmişti yaramız
Yine bugün hatırıma sen geldin.

Ne bir mektup ne bir haber bekledim
Sır diyerek sevgimizi sakladım
Şöyle geçen yıllarımı yokladım
Yine bugün hatırıma sen geldin

Yaşım yüz olsa da, ister yüz elli
Gönlüm unutmamış seni temelli
Hasretin içimde çıkmıyor belli
Yine bugün hatırıma sen geldin.

Ayrılık treni gelip geçerken
Sevda dağlarını delip geçerken
Herkes kendisine bir yar seçerken
Yine bugün hatırıma sen geldin.

Garip Bektaş der ki: hayalde düşte
Akıldı bırakmadı bu sevda başta
Dört mevsim içinde baharda kışta
Yine bugün hatırıma sen geldin

Aşık Garip BEKTAŞ

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK