Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.239
  • 230.438
  • 29.239
  • 230.438
# 30 Tem 2014 23:34:43
SEN ŞİİRİNİ YAZ YÜREĞİM / TÜRKÜNÜ SÖYLE
Ne düşünebilirim, ne diyebilirim bilemiyorum bir türlü
Geliyorum, gidiyorum, âraftayım iki çizginin arasında,
"İsimle ateşin" kıyısındayım, sevdamın kalasındayım
Kendi kendime dokunsam düşeceğim, bir yarın başındayım
Gayrı bir papatya tarlası yok, düşlerine yatacağım beyzalı
Bunu iyi anladım / sen şiirini yaz yüreğim, türkünü söyle
Beni kelimeler bağlar bundan sonra hayata, bunun ötesi yok
Ben şiirlerimin, türkülerimin şimdi, hüzünkâr zulasındayım...
Celâlettin KURT

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 31 Tem 2014 08:03:45
AYRILIK AYRACI 
Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun
Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın 
Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi
Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu 
Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor 
Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde 
Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada 
Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık 
Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışımda 
Yaşadığın kent de sana benziyor gitgide 
Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor 
Ya da erteletiyorum biletimi son anda 
Uzun bir sessizlik oluyorsun dağlara baksam 
Karşılıksız mektuplar kadar burkuluyor kalbin 
Yazdığım şiirler de canımı sıkıyor artık 
Fotoğraflarımı yırtıp atıyorum tek tek 
Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi 
Eylül diyorsun, tam da orda başlıyor ayrılık 
Üşüyünce ağlıyorsun yalnızım dememek için 
Uçaklar gemiler trenler çiziyorsun duvarlara 
Kendine bir deniz bul artık bir de rüzgâr 
Parçalanacağın bir uçurum bul bu dünyada 
Tek tutkun o kenti bırakıp gelmek olmalı 
Ve gelirken havaya uçurmak bindiğin otobüsü 
Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor 
Tam da çiçeklerin sulanmadığı yerde 
Konuşacak bir şeyler bulamıyorsak günboyu 
Derim ki ayrılık gündemdedir ne yapılsa 
Ve sen bütün ayraçları kaldırdığını sanmıştın 
Ama unutmuşsun yine de ayrılık ayracını 
 
 
                                     AHMET TELLİ 

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 31 Tem 2014 10:35:56
Canım, Sevdiğim, Yüreğim



Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin...
Bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan...
Bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü,
Bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır...
Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi.
Güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim.
Damla damla birikiyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün akıp gideceğiz hayata...
Duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin.
Benim yüreğim sensin şimdi, seni vurur durur...
Ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde.
 
Yılmaz Güney
 

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.239
  • 230.438
  • 29.239
  • 230.438
# 31 Tem 2014 12:04:40
Anne !!!
Ne hata, ne özür, ne kusur gördün,
Ne günah işlesem sen mazur gördün.
Yıllardır ne rahat , ne huzur gördün.
Ben senin hakkını nasıl öderim?

Bana bahar verdin kendin kışladın,
Ben azar bekledim sen alkışladın,
Ben ceza bekledim,sen bağışladın,
Ben senin hakkını nasıl öderim?

Ne yalan söylesem sen gülüp geçtin,
Ne günah işlesem sen silip geçtin,
Ne kadar yenilsem sen galip seçtin,
Ben senin hakkını nasıl öderim?

Annelik hakkı bu ödenmez imiş
Yüreğinin ateşi tükenmez imiş..

Çevrimdışı ünalgöker

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 226
  • 102
  • 226
  • 102
# 31 Tem 2014 17:34:51
Lacivert
kadın meydanın ortasında
küçük kıymetli adımları ile yürüyor

kendince yürüyor
algımda başka bir an bu
tarifi: doyumsuz

kadın yüzünü dönüyor
iki bulutun karşılaşması oluyoruz
heyhat nasıl güzel
heyhat uzat avucunu
avucuna bırakacağım
sana dair en ahlaksız arzumu

kadın naif
ağır
kararsız
erkek yenik
beceriksiz
günün erken saatinde
iyi akşamlar diyebiliyor

zafer aydaş

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 01 Ağu 2014 10:47:26
KALBİ VİRAN;AŞKI MİLİTAN

Yalın ayak birer yolcuyduk bu kentin kıyılarında,
bir sigara içimi efkar molası veren...
yorgun şaşkın ve hiçbir adresi olmayan...

Çıtırtılarla ürperen birer serçeydik bu vahşi ormanın ortasında;
Birbirimize ilk rastladığımızda...
kimsesiz biçare ve kaybolmuş...

Kurtlardan artakalan yüreğimizin can çekişen o son parçasında;
Sevda çiçekleri büyüttük sonra...
Hınçla ve dirençle...

Ve serpildik kuytu gecelerine bu kentin;
Binlerce ateşböceği misali...
Yıldız yorgan olduk sevgilere;inançla ve sevinçle...

Biz hayatı militanca sevdik...

Ve bütün duvarlarını bu kentin;
Afişlerle donattık,yumruğumuzla kanattık...
Arkadaşlarımızı miting alanlarında ve mezarlıklarda bıraktık...

Ve kanlı göz bağlarımızla gerilip çarmıhlara,
vurulup kelepçelere;
Bu yurdu çok sevmekten yargılandık...

Ve sıvası dökülmüş evlerin,tertemiz anne çarşaflarına,
Yaralı bedenlerimizle düşerken,hala ayakta kalan onurumuzu;
Bir fesleğen saksısı gibi koyduk pencerenin önüne...

Ve kalbimizin viraneliğinde hala tutunmaya çalışan
sevda çiçeklerini,yeniden suladık gözyaşlarımızla...

Ve yeminler ettik yeniden,
Militanca sevmek için bu hayatı...

Ve alaşağı etmek için,zulmün oturduğu
o hükümran tahtı...

YUSUF HAYALOĞLU

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.129
  • 24.167
  • 5.129
  • 24.167
# 01 Ağu 2014 12:07:58
FARKINDA MISIN?

Sevdiğim Bilmem Farkında mısın?
Söylenmemiş En Mübarek En Aziz,
Duygularla Çepeçevre Çaresiz,
Sana Bağlandığımın Farkında mısın?
Demeden Yakın Irak
Bulutlarla Savrulup, Irmaklarla Akarak
Sana Anne Diyen Dilleri Kıskanarak
Kapına Geldiğimin Farkında mısın?
Bütün Kadınları Düşündüm Tek Tek
Sensin Benim İçin En Güzel Örnek
Seni Dinleyerek Seni Görerek
Nasıl Bağlandığımın Farkında mısın?
Seni Göremedim Diye Bu Sefer
İçimde Bin türlü Duygunun İsyanı Var
Turnaların Gökyüzünü Sevdiği Kadar
Seni Sevdiğimin Farkında mısın?

___Yavuz Bülent Bakiler

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 01 Ağu 2014 22:06:08
HANİ KURŞUN SIKSAN GEÇMEZ GECEDEN   

   Yiğit harmanları, yığınaklar,
   Kurulmuş çetin dağlarında vatanların.
   Dize getirilmiş haydutlar,
   Hayınlar, amana gelmiş,
   Yetim hakkı sorulmuş,
   Hesap görülmüş.
   Demdir bu...
 
   Demdir,
   Derya dibinde yangınlar,
   Kan kesmiş ovalar üstünde Mayıs...
   Uçmuş, bir kuştüyü hafifliğinde,
   Çelik kadavrası korugan'ların.
   Ölünmüş, canım,ölünmüş
   Murad alınmış...

   Gelgelelim,
   Beter, bize kısmetmiş.
   Ölüm, böyle altı okka koymaz adama,
   Susmak ve beklemek, müthiş
   Genciz, namlu gibi,
   Ve çatal yürek,
   Barışa, bayrama hasret
   Uykulara, derin, kaygısız, rahat,
   Otuziki dişimizle gülmeğe,
   Doyasıya sevişmeğe,yemeğe...
   Kaç yol, ağlamaklı olmuşum geceleri,
   Asıl, bizim aramızda güzeldir hasret
   Ve asıl biz biliriz kederi.
 
   İçim, bir suskunsa tekin mi ola?
   O Malta bıçağı,kınsız,uyanık,
   Ve genç bir mısradır
   Filinta endam...
   Neden, neden alnındaki yıkkınlık,
   Bakışlarındaki öldüren buğu?
   Kaç yol ağlamaklı oluyorum geceleri...
   Nasıl da almış aklımı,
   Sürmüş, filiz vermiş içimde sevdan,
   Dost, düşman söz eder kendi kavlince,
   Kınanmak, yiğit başına.
   Bu, ne ayıp, ne de yasak,
   Öylece bir gerçek, kendi halinde,
   Belki, yaşamama sebep...

   Evet, ağlamaklı oluyorum, demdir bu.
   Hani, kurşun sıksan geçmez geceden,
   Anlatamam, nasıl ıssız, nasıl karanlık...       
   Ve zehir - zıkkım cıgaram.
   Gene bir cehennem var yastığımda,
   Gel artık...
         
                                     Ahmed ARİF

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 01 Ağu 2014 22:57:24

Bu Yağmur

Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.

Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Tenimde acısız yatan bir bıçak
Bu yağmur yerde taş ve bende kemik
Dayandıkça çisil çisil yağacak.

Bu yağmur delilik vehminden üstün;
Karanlık kovulmaz düşüncelerden.
Cinlerin beynimde yaptığı düğün
Sulardan, seslerden ve gecelerden.
 
Necip Fazıl Kısakürek

Çevrimdışı bilaldikici

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 2.512
  • 57.274
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.512
  • 57.274
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Ağu 2014 13:55:04
Bilemiyorum yillardir neredeyim?
Hergün yedigim ekmek, susayip içtigim su,
Kolundan tutup gitmek istedigim kadin,
Yaşamak kaygisi, gök hasreti, ölüm korkusu,
Ve Rabbim senin adin!
Yillar var ki içindeyim hayatin.
Aniyorum gençligimi, özlüyorum çocuklugumu,
Fakat bilemiyorum yarini..

ziya osman saba..

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 02 Ağu 2014 15:00:58
Öp Beni Yüreğimden Gülefşan

İçimdeki boşluk seninle damla damla dolarken,
Gözlerim yıldızların seyrine daldı, baktı öyle, Gülefşan…

Bir hüznün son çırpınışlarını hissettim sevince dönüşürken.
Bakışlarının ahusuna tutundum senli hülyalara düşerken.
Aynı şehrin havasını içime çekerken
Nefesin doldu ciğerlerime ey Gülefşan…

Öp beni kalbimden,
Gülüşün düşsün siretini okuyup hatmeden yüreğime…
Gecenin karanlığına örülürken ruhum hüzünlerle,
Arşın perdesine işlenir gözlerinden dökülen inciler…
Zamanın avucuna bırakılır herbir şey,
Ben kendimi sana bıraksam, tutmaz mısın Gülefşan..?

Annemi ocak başında ekmek yaparken
Seyredişlerimde bulduğum huzuru duydum sesinde;
Ekmek kokusu gibi güven verdi varlığın…

Sevdanın başladığı yerde hasrete alışırken,
Külfetin sonuna düştüm..
Aşk’ın senli halini yaşamaya çalışırken,
Hasretin koruna düştüm Gülefşan…

Islanan yastığım şimdi kurumaya çekilir ümit güneşinde.
Seccadeleri yıkayalım birlikte, gözyaşı ırmağında yâr…
Hadi, tut ellerimden, dua dua yürüyelim ey Gülefşan…

Kadim Dolunay

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 29.239
  • 230.438
  • 29.239
  • 230.438
# 02 Ağu 2014 16:32:38
MİHRİBAN

Sarı saçlarına deli gönlümü
Bağlamıştın,çözülmüyor mihriban
Ayrılıktan zor belleme ölümü
Görmeyince sezilmiyor mihriban

Yar,deyince kalem elden düşüyor
Gözlerim görmüyor aklım şaşıyor
Lambada titreyen alev üşüyor
Aşk kağıda yazılmıyor mihriban

Önce naz sonra söz ve sonra hile
Sevilen seveni düşürür dile
Seneler asırlar değişse bile
Eski töre bozulmuyor mihriban

Tabiplerde ilaç yoktur yarama
Aşk değince ötesini arama
Her nesnenin bir bitimi var ama
Aşka hudut cizilmiyor mihriban

Boşa bağlanmış bülbül gülüne
Kar koysan köz olur aşkın külüne
Şaştım karabahtım tahammülüne
Taşa çalsam ezilmiyor mihriban

Tarife sığmıyor aşkın anlamı
Ancak çeken bilir bu derdi gamı
Bir kördüğüm baştan sona tamamı
Çözemedim çözülmüyor mihriban

 ABDURRAHİM KARAKOÇ

Çevrimdışı yoncalodi

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.101
  • 18.402
  • Müdür Yetkili
  • 10.101
  • 18.402
  • Müdür Yetkili
# 02 Ağu 2014 17:54:05
Daha dokunmadan kurudu irem
Çöllere bir türlü yağamıyorum
Yeni bir koşunun başlangıcında
Biraz deprem sonrası
Biraz şehir hülyası
Bir kalp yangınından geriye kalan
Siyah gözlerine beni de götür
Artık bu yerlere sığamıyorum.

Pembe uçurtmalar yolladığından beri
Sarardı tiryaki menekşeleri
Sonbaharın tozlu kafeslerinde
Sevgi turnaları yakalıyorum
Turnalar gidiyor; ben kalıyorum
Avareyim, asudeyim, yorgunum
Bilmiyorum neden sana vurgunum
Erzurum garında banklar üstünde
Uyku tutmuyor karanlıkları
Yitik düşlerimi kovalıyorum
Gölgeler gidiyor; ben kalıyorum.

Binbir türlü kokuyorsa yaylalar
Siyah gözlerine beni de götür
Baharın koynundan koparıp sana
İpek bir mendile sardığım yüreğimle
Şehzade gülleri gönderiyorum
Umutlar kalıyor; ben gidiyorum.

Bütün yelkenlileri, deniz fenerlerini
Kaptanları sorgulayan
Yanından geçen küheylanların
Korku tufanına yakalandığı
Siyah gözlerine beni de götür
Güneş ülkesinden gelen yiğitler
Benzeri olmayan bir dünya kursun
Cellat, ayrılığın boynunu vursun.

Usul usul intizarı çürüten
Bu hercai diken, bu çılgın arzu
Sürüklüyor imkansız muştuların
Eşiğine gönül vadilerini
Bir ağaçtan düşen yapraklar gibi
Düşüyorum tanyerine
Ya topla yaralı kırlangıçları
Ya da bu vefasız şarkıyı bitir
Özgürlüğe giden tutsaklar gibi
Siyah gözlerine beni de götür.
 
Nurullah Genç

Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.945
  • 99.101
  • 10.945
  • 99.101
# 02 Ağu 2014 21:17:41
Vişne bahçeleriyle dolu,
Neşeli bir şehre benzerdi senin sesin.

Didem Madak

Çevrimdışı paptyaeylüler

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.071
  • 7.292
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Ağu 2014 21:45:44
GÜN OLUR

Gün olur, alır başımı giderim,
Denizden yeni çıkmış ağların kokusunda.
Şu ada senin, bu ada benim,
Yelkovan kuşlarının peşi sıra.

Dünyalar vardır, düşünemezsiniz;
Çiçekler gürültüyle açar;
Gürültüyle çıkar duman topraktan.
Hele martılar, hele martılar,

Her bir tüylerinde ayrı telaş!...
Gün olur, başıma kadar mavi;
Gün olur başıma kadar güneş;
Gün olur, deli gibi...
 

                                 Orhan VELİ

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK