Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.411
  • 69.898
  • 3.411
  • 69.898
# 02 Eyl 2015 00:46:26
EYLÜL SABAHININ SERİNLİĞİNİ

Eylül sabahının serinliğini
Yaprakların serinliğini
Ciğerlerime dolduruyorum

Sessizlik ve serinlik
Birleşiyor
Yıkanmış güvercinler
Ve çok uzakta bir tren sesi

Her zaman yeniden başlamak duygusu
Doğuyor içimde
Her uyanışımda

Düşmanlarımı bağışlıyorum
Daha çok seviyorum dostlarımı
Her uyanışımda

Eylül sabahının serinliğini
Yaprakların serinliğini
Yüreğime dolduruyorum

Ataol BEHRAMOĞLU

Çevrimdışı enesıla

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eyl 2015 07:32:40
ve elbet
gözlerim sularımdan çekilince
ürkek bir ceylanla anlaşırım
yüzünün çok yakını olan bir limana
dilinin ve ağzının verdiği baş dönmesine
bahçeni tutan tavşanlara sığınırım

kanımdan geçilmiyor moraran ağzım
kovalanıyorum
ikinci zaman karanlığı iç çarşılar
ey şafak bir askerle anlaş
çünkü namluya sürüldün
işte burada bir ordu yürüyen karnımda
izim sürülüyor köpeklerin sürünerek yaklaştığı
anlaşılıyor
hatırlarımıza dokunulmamış
fakat el konmuş aşkı yaşatırken kuğuların
geleceğimizin serin suları ve göllerine

ey kadın kokla beni
hayatım yasaksınız

gelinmiyor akşam zaman kaplanı
kaçmıştım yeni bir ırmak şeklinde
hayvanların ilkbahar sıcakları bölümünde
kıvrılıp yeniden yakalanıyorum
cam kesiyor göğüslerimi
boynuma zümrüt bir gerdanlık atmışım

hem şarklıyım ben
gövdem yara dolu

sevdiğim kolla beni
anlıyorum

Zahit ZARİFOĞLU\ Y A N M A

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.227
  • 53.943
  • 4.227
  • 53.943
# 02 Eyl 2015 13:26:23
Beni avutma

Çayını bitir de kalk

Yarım yamalak bir cümle kurma

Ya da döndü dönecek

Bir bakış

Beni avutma

Umutlanmak nicedir zor benim için

Borç bir gülümseme

Takıp gitme gönlüme

Emanet bir dokunuşu

Taşımak ağır geliyor avuçlarıma

Beni avutma

Rastgele söyleme ismimi

Rast gelmiyor kalbin kalbime çünkü

Bir gidişin kaç sabahsızlık çünkü

Çok zor gidişin çok çaresizlik

Her gidişin...

Beni avutma

"Ömür Deniz"

Çevrimdışı enesıla

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eyl 2015 15:23:20
Bir şey bu benim yürüyüşüm

Amansız olmaktan yorulmuş bir yürek daha

Doğrulup yekinen bir çiçek

Bir çiçek daha benim yürüyüşüm

Havayı parlatan bir şey benim yürüyüşüm

Günü ağartan

Geceyi karartan bir şey benim yürüyüşüm

 

Bir yokuşun iki yanağında karşılıklı iki

Durup iki

Öpüp iki

Yanağından yokuşun

Bir eğri cümle dişi kalın

Kapanıp kadın

Açar mı sandın bu çiçek bağrını toprağa

Açar mı yürek yorulmuş amansız olmaktan bir daha

 

Bir şey! Bir şey başlayacak benim yürüyüşümden!

Atalarımın uçsuz bucaksız dağlardan

 

Kanıma attıkları keskin bir şey

Keskin

Keskin bir şey başlayacak benim yürüyüşümden
Belki siyah

Yakışırdı mesai günlerine ama ben

Ne çok utanırdım siyahtan

Ne çok sarı ve yılan

İp ve düğüm

Dindirmezdi hiçbiri sarı ve yılan

İp ve düğüm

Atılıp atalarım

Ruhları gövdemde bir kartal sürüsü

Uçuşur gövdem aşıp uçsuz bucaksız dağlarda bir kartal sürüsü

Kanatlarıma inip kalkan gök

Kanatlarımda inip kalkan bir gök

Tanrım! İnip kalkan kanatlarımdan bir gök

Saçardım ben toprağa

Bir daha, bir daha, bir daha

Osman ÖZBAHÇE

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 02 Eyl 2015 16:21:30

                           Adım YALNIZ soyadım SENSİZLİK
 
Vaz geçmişliğimi sırtımın kamburuna yükleyip gitmeliyim
Ben hep yalnızlık içtim ömrümün kasesinden
Gitmeliyim yalnızlığım gitmeliyim
Sen kal istersen sol yanım
Ben gitmeliyim

Kucağımda gölge çiçekleri öbek öbek
Sahte bir gülümsemeyi sür dudak kıvrımlanma
Kal desen de sahte bir içtenlik konaklamış sol yanına
Ben yalnızlığımın içtenliğine gitmeliyim
Sırtımda ömrümün yaprak dökümlerinin kamburu
Ben gitmeliyim

Dün bana seni ötelemedim dedin ya
Kal’da demedin sol yanın sevgimi kustu
Ben neden hissedemedim içtenliğini
Neden hiç konuşamıyoruz neden
Neden yabancılaştı sözcüklerimiz
Başka gözlere kaçamak içtenliğine odaklandı sol yanım
Ve kahır içti ömrün kasesinden sevdam
İşte o yüzden gitmeliyim

Bırak beni bırak sevdan bırakmışken beni
Acım/a acım kahır gülleri açıcak suskun dudaklarımda
O yüzden gitmeliyim
Ben yalnız doğdum ya
Adım yalnız soyadım sensizlik
Ben yalnızlığıma gitmeliyim
Ben benliğime gitmeliyim

Yalnızlığın kahır gülleri açtı
Gölge çiçekleri öptü sensizliğin de
Burkuldu başka gözlere bakınca sen
Ve suskunlaş’tık sustuk
Lakin başka dudaklarda konuştun ya
O yüzden ben susuşları mı alıp yüreğinden...
Ömründen gitmeliyim nereye mi
Yalnızlığımın beni doğurduğu zamana
Sen olmayan yıllarıma yokluğuma gitmeliyim


Çevrimdışı enesıla

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eyl 2015 16:37:18

Susarak anlattım bütün gizliyi
Sakladım duygumu ben konuşarak

Bir acı tarlası sessiz yüzünde
Aşkı yürürlüğe koyma savaşı

İçimde bir düzen kaynaşmaktadır
Büyük ve çekingen bakışlarından

En iyi anlatış artık susmaktır
Anladım bunu ben seni bilince

Gel denize yaslan yalnız denize
Sırrını denizler taşır insanın

Zaman bir hızdir ve yıldızdır akan
Esneyen günler ve gece üstünden

Bir uyku bölmezse anılarımı
Korkarım çıldırtır bu hayal beni

Gözlerin ne kadar İstanbul öyle
Sebiller uçuşur parmaklarında

Ortak günlerimiz tarih şöleni
Saçlarında sayfa sayfa güneşi

İçimde bir sergi var portrelerin
Hayalim heryerde kavrar gölgeni

Aşka ve tabiata ulaştır bizi
Gel kurtar bu şehrin gürültüsünden

Terketme n'olursun bir eşya gibi
Ölümsüz bir hasret yaşarken bende

Vurulmuş bir geyiktir sensiz zamanlar
İçimin ormanı bir yangın yeri

Bir uyku bölmezse anılarımı
Korkarım çıldırtır bu hayal beni

Istırap varoluş şartımız oldu
Esef etme yasım karaymış diye

Bir yanım vahşidir ürkütür seni
Aykırı düşerim sulhçulüğüne

Bir gün deli gibi sarsarak seni
Göklerin yolunu sorabilirim

Başımı taşlara vurabilirim
Aklımdan çıkarsa anılarımız

Paramparçayım sen onar beni
Topla aynalardan eski gölgemi

Göçebe ömrümü bağla zamana
Dağılsın içimin karıncaları

Bir uyku bölmezse anılarımı
Korkarım çıldırtır bu hayal beni
 
 

Mehmet Akif İnan
 

Çevrimdışı bilaldikici

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 2.512
  • 57.273
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.512
  • 57.273
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eyl 2015 17:47:45
artık eskisi gibi bakamıyorsun
göklerinde bir belkıs otururdu rüveyda..

binlerce gökkuşağı olurdu kirpiklerin
güneş bir anne gibi dururdu başucunda..
 
artık dokunamıyor kakülün bulutlara
karalara bürünmüş saçlarında dolunay
ben bu kadar zulme layık mıyım rüveyda..

Çevrimdışı enesıla

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eyl 2015 18:16:58
YİTİKLİĞİMİZE

Birbirimize dokunmalarımız korkak kelebeklerdir,
Dokununca renkleri yıkılan...
Çünkü küskün çocuklar inanmazlar.
Ki inanmak küskün bir çocuğun en büyük kan kaybıdır.
Susarım içimde bir yangın başlar.
Dokunsam arta kalan sen, kül olan ben.
Taş duvarlar yanmaz bilirim.
Büyük yangınların isini giyinirler.

(ama nafile..
Hiçbir kalem ve hiçbir ben, sonraki sayfada aynı sen?i bulamıyoruz.
Uzaklar hep uzak kalıyor sevdaya...
Sen yine de artık sesime düşme.)

Her gece gözlerimden hatıralar çalınmış.
Bir denizci ağ atmış yalçınlaşmış düşlerime...
Düşmüşüm.
Bir ses... giden gitmiştir demiş...
Susmuşum...
Bir baharın bedeliydi bu...

Kahraman TAZEOĞLU




Çevrimdışı bilaldikici

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 2.512
  • 57.273
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 2.512
  • 57.273
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Eyl 2015 22:55:36
Beni burda bırak bezirganbaşı
Kumun dikenin üstünde
Bir çığlık gibi yalnız
Susuz azıksız
Ve kervanını al götür
Hülyalı şehirlere

Büyük yaraları çünkü
Küçük çareler işletir
Ve belki son umutsuzluk
Kurtaracaktır beni

Arzular uğramayacak burada
Kurumuş cesedime
Ne aklın ifritleri
Ne güzel sözlerin büyüsü

Ve çöl rüzgarının yakıcı nefesinden
Öğreneceğim bir gün:
Ne istiyorum?
Ve kimim?
 
Cahit Koytak..

Çevrimdışı aslı_80

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
# 02 Eyl 2015 23:12:32
Bakın şimdi şu sayacağım şeylerin
 Okulu yok; Gökyüzünde rastgele bir bulut parçası için
 Körükörüne tutkunluğun,
 Ağacın birine durup dururken abayı yakmanın
 Okulu yok....
 Yaz geceleri cırcır böceklerini dinlemeyi bilmenin okulu yok.
 Okulu yok ekmeği, peyniri, domatesi küçümsememenin..
 Sözün, sazın, oyanın, yazmanın halisini seçmenin.
 Daha buna benzer nice nice şeyin okulu yok.
 Aşkın, inancın, insanlığın okulu yok.
 Ama dilerseniz hepsini öğrenebilirsiniz.
 Biraz çaba, yeter...

Sabahattin Kudret Aksal

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Eyl 2015 00:44:40
Aşk İki Kişiliktir

Değişir yönü rüzgârın
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Bir anı bile kalmamıştır
Geceler boyu sevişmelerden;
Binlerce yıl uzaklardadır
Binlerce kez dokunduğun ten;
Yazabileceğin şiirler
Çoktan yazılıp bitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Avutamaz olur artık
Seni, sevdiğin şarkılar;
Boşanır keder zincirlerinden
Sular tersin tersin akar;
Bir hançer gibi çeksen de sevgini
Onu ancak öldürmeye yarar:
Uçarı kuşu sevdanın
Alıp başını gitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Yitik bir ezgisin sadece,
Tüketilmiş ve düşmüş gözden;
Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
Gece camlara sürtünürken;
Çünkü hiçbir kelebek
Tek başına yaşamaz sevdasını,
Severken hiç bir böcek
Hiç bir kuş yalnız değildir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

 Ataol Behramoğlu

Çevrimdışı dvrmbtl

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 7.649
  • 179.414
  • Türk Dili ve Ed.
  • 7.649
  • 179.414
  • Türk Dili ve Ed.
# 03 Eyl 2015 01:04:20
BÜYÜ
 Şeytan dağındaki mağarada
Duydum Büyücü bir kadın yaşarmış
Aşka inanmayan taş kalplileri büyüler, kara sevdalı yaparmış

Yüreğimde yenilginin acısı
Yollandım şeytan dağına
Az gittim uz gittim bir akşam üstü derken vardım büyücünün mağarasına
Dedim ki bir halden bilmeze düştüm,
Al bütün varımı yoğumu
Bir büyü yapta anlasın sevdanın ne yaman şey olduğunu

İki yürek oydu iki taştan,
Koydu bulanık bir suya
Üç vakit sonra gel diye Seslendi kör kuyuya
Üç gün, üç ay, üç yıl bekledim
Derken bir akşam üstü çalındı kapım O kendini beğenmiş deli dolu kız
Ne hale gelmişti Allah'ım

Kara gözlerinde şimdi
Kara gecelerin acısı vardı
Ağladı kapandı ayaklarıma
Sev beni, sev diye yalvardı

Git dedim istemiyorum artık
Biraz da sen öğren ağlamasını
Geceler boyu duy bir yol
Yalnızlığın kahreden acısını

İnanmayın dostların inanmayın
Ne büyü var ortada ne de büyücü
Yıllardır kendimi avutmak için
Uydurdum bu yaşanmamış öyküyü

Erdoğan ALKAN

Çevrimdışı enesıla

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 394
  • 2.068
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 03 Eyl 2015 07:32:52

Sanma mesafeler koparir beni
Ve yillar eskitir birligimizi

Bir gecelik bir uyku gibidir zaman
Yillarca sürsede ayriligimiz

Mani olunmus bir adam direnir durur
Utanir ve korkar kefenlenmeden

Zamanimi calan bir kara ekmek
Durur yüregimde bir kursun gibi

Bir adim atarsak kafes kirilir
Belki birden erir zincirlerimiz

Ey uyku ey anne gel kurtar beni
Ezildim aklimin hesaplarinda

Ey anne ey uyku ey beyaz ela
Bir ciginlik bulsam kurtulsam yahut

Sazdan bir yapiya dönüstü birden
Cürüyen bu kentin apartmanlari

Bütün vakitlerim sana ayarli
Iste hesabini rüyalarimin

Yoklugun icimde duvarlar örer
Nasil kan toplanir gülüslerinde
 
 

Mehmet Akif İnan

Çevrimdışı 34emre34

  • B Grubu
  • 49
  • 307
  • 49
  • 307
# 03 Eyl 2015 10:10:45
Günaydın şiir sever öğretmen arkadaşlarım,merhaba...

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.860
  • 1.093
  • 11.860
# 03 Eyl 2015 11:37:17

         h.n.a.


BAHTİYARLIK

Bahtiyarlık ne zafer kısrağına binmektir;
Ne yaşarken dünya uçmağına inmektir.
Şekli olmaz, rengi yok, belirsizdir ve tektir.
Bahtiyarlık: Ömründe bir kere sevinmektir.

Bir karanlık geceye akıyorken bu varlık
Bulunur mu dünyada ebedi bahtiyarlık?
Mükafatın, yapsan da en büyük bir yararlık
Nihayet zafer adlı bir kısrağa binmektir.

Dört hecelik söz olan “bahtiyarlık”… O bir sır…
Bilmeyecek insanlık bunu daha bin asır.
Bilgi, bolluk, din, para… Hepsi boş, hepsi kısır…
En fazlası bir dünya uçmağına inmektir.

Her şeyin bir şekli var, her derdin bir ilacı…
Türlü türlü yemişler verir dünya ağacı.
Zafer çetin, ilim güç, bozgun kötü, aşk acı.
Halbuki bahtiyarlık: Belirsizdir ve tektir.

Bahtiyarlık: Boraca yüce dağları aşmak
Varılmadan ölünen uzak yerlere koşmak,
Tanrı’nın sofrasında mest olarak konuşmak
Ve ömründe bir kere, bir kere sevinmektir…

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK