Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 14 Tem 2016 19:08:59
gece sevgiliye bakar sevgili gece bakar ağlar
bir yağmur yağar eğer başını başak..
alışır insan alışılabilir şeydir bırakılmak
mutlaka ayın büyüsüne kapılmıştır sevgilim
almış başını gitmiştir..
oysa ay aynı ay değildir artık..
kutsal bir meydanda yürüyordur şimdi
beraberinde balmumu inançları
yürüyordur geceye doğru..
gece ona hüzün bana
bir çentik atarak yaşadıklarıma
dönüşüyorum gitgide aşka..
                   'İlhami Atmaca'

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 15 Tem 2016 08:50:54


Bu şehirden gidiyorum
Gözleri kör olmuş kırlangıçlar gibi
Gururu yıkılmış soy atlar gibi
Bu şehirden gidiyorum

İnsanlar taş gibi bana yabancı
Ağaçlar bensiz hüküm giyecek bulvarlarda
Bir tambur bir yalnızlığı anlatıyorsa
O ışıksız pencereden
Ben onu bile bile duymuyor gibiyim.

Bu şehirden gidiyorum
Gömerek geceyi içime
Sabahın hüznünü beklemeden
Gidiyorum bu şehirden..
A. Erdem Beyazıt'

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.817
  • 227.473
  • 28.817
  • 227.473
# 15 Tem 2016 09:07:04

Sırat’tan incedir sevda köprüsü
Beraber geçelim tut ellerimden.
Niyet ak güvercin, vuslat gökyüzü
Beraber uçalım tut ellerimden.

Gönüldeki birlik kalkandır dışa
Aldırma ayaza, yele, yağışa
Giden ilkbahara, gelecek kışa
Beraber göçelim tut ellerimden.

Birleşmek üzredir şafakla gurûp
Korku beklenilmez kapıda durup
İster zehir olsun, isterse şurup
Beraber içelim tut ellerimden.

Çağır hayallerin en ötesini
Yakından duyarsın aşkın sesini
Sonsuz mutluluğun penceresini
Beraber açalım tut ellerimden.

Hatırla kaybolan hatıraları
Elmastan ışıklı, altundan sarı
Zaman tortusundan işte onları
Beraber seçelim tut ellerimden.

Şüphe “başlangıç”tır, karar “nihayet”
Zamanı zamana etme şikayet
Kaçmak kurtuluştur diyorsan şayet
Beraber kaçalım tut ellerimden.

Akıl Karaya Vurdu ...
 
Abdurrahim Karakoç

 

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 17 Tem 2016 08:40:39
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Heyhat
yeniden
ıskaladın
vuslatı!

Şimdi eyersiz atlar gibi özgür
ve lânetli bir keder gibi
uzak
yağmurda…

Çok dost olmasan,
çok olmazdı düşmanların da!

Çok galip gelmek istemesen,
kim bilir böyle çok yenilmeyecektin.

Çok gülmesen belki bir zaman,
böyle öç almazdı hayat;
ağlamazdın
çok…

Çok sevmesen,
çok özlemezdin.
Çok görmesen, bilmezdin;
çok bilmesen çok acıtmazdı hayat….

Çok gitmesin yollara;
upuzun yollara,
böyle çok olmazdı dönüşün…

Bana öyle uzak durmasan,
sana böyle yakın olmazdım.
Yanmasam,
kül
kalmazdım…

Şehvetin türküsü vuslata kalsın!

II
Uçurumlar eskisin, bırak
ve şehvetin türküsü vuslata kalsın
ki bu başıbozuk uğultuda mağlûp sesim,
sesine varsın…

Seni bana uzak kılan
bu ıssız ve derin uçurumlar…
Uçurumlar utansın!

III
Ama diner şehvet
ve bir gün aşınır vuslat da.
Bir okyanusa baka baka kalırız palamarlarda;
kalırız, kuytularda… Sanki bir yalnız karınca
kararınca kalırız solgun güz bahçelerine aşklar varınca…

Ey kırık dal parçaları
uzak
yağmurda,
şehvetin türküsü vuslata kalır
ve yiter…

Her hikâye biter;
herkes yangınından külüne döner.
Ve bir ihanettir ten bedende:
Çekip gider… Çekip gider!

Sonra kırık dal parçaları
uzak
yağmurda,
bize benzerler…

IV
Hıçkırıkların
kuytuluklara,

sevincin
kahrına,

dönüşün
yıllara kurban!

Kalbin
kabrine,

dostluğun
pusulara,

yenilgin
umuda kurban!

Özlemim,
özlemine kurban yâr,
yangınım şimdi ben:

Yangınım,
bir kibrit çöpüne kurban!

Yılmaz ODABAŞI

Çevrimdışı mihri zeynep

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 203
  • 2.345
  • 203
  • 2.345
# 18 Tem 2016 03:23:26
Zor Zamanda Yaşananlar

 Şiirin anlatamadığı yürek sürgünü;
Nice beyin depreminde sustuk;lâl yaşadık.
Kelepçelerle doğdu güneş bir eylül günü;
Yargısız infazda onulmaz bir hâl yaşadık.
Eylüller gördük baharda,ihtilâl yaşadık.

Dokuz yerden doğdu şafak vakti gün ışığı,
"Doğ" deyip bağrını açtı sehpanın eşiği,
Daldırdık nurdan ölüme çelikten kaşığı,
Zindanlarda "sözüm ona" izmihlâl yaşadık;
Bir kutlu ölümle bin bâki ikbâl yaşadık.

Yunus’la balık karnında Yusuf’la kuyuda,
Tanıştık tanışalı kıskandırdık suyu da,
Ey sahte kahraman sen biraz daha uyu da
Sen kavgadan "kaçarken Hubeyb-Bilal" yaşadık,
Satmadık davayı – satmadık dostları,
Bu ömrü helal yaşadık.

İki yüzlü çağ suskun,suçsuz vebal yaşadık.
Eylül’de yas,Mayıs’ta kan,ihtilâl yaşadık…

Ömer Koca

Çevrimdışı mihri zeynep

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 203
  • 2.345
  • 203
  • 2.345
# 18 Tem 2016 03:24:15
KÜSKÜNÜM
 

Gözlerin gözlerime, bakmaz oldu can özüm,
Gönül kapımı vuran, sözlerine küskünüm.
Hayâlimde kayboldun, yokluğunda sensizim,
Seni bana çok gören, düzlerine küskünüm.

Tek mimarı olsan da, sebepsiz gidişlerin,
Unuttun mu adımı, yolunda mı işlerin,
Serilmiş üzerime ,elem dolu düşlerin,
Zamansız söze giren, gizlerine küskünüm,

Kurudu gönül bağım göğe savruldu tozu,
Eritmez oldu güneş, ruhumda donan buzu,
Sen Çobanım olsaydın, ben yaralı bir kuzu,
Hasrete ferman veren, nazlarına küskünüm,

Bir kıvılcımdı düşen, yaktı ciğerim yaktı,
Bak ma’nâ âleminde, nice surları yıktı,
Saklamak istediğim, duygular dışa çıktı,
Başka isimler soran, sazlarına küskünüm..

Susturdum yüreğimi, ağlasam da yok duyan,
Can içre canı sildim, dayan ey kalbim dayan,
Bilseydim varlığımla vermezdim sana ziyan,
Düşleri şerre yoran, izlerine küskünüm.

Anlamadın bir türlü, neydi ruhumu yakan,
Kor kızıl damarlarda, ateş misali akan,
Meğer vefa kahrıymış, insanı yere yıkan,
Ümit bağımı bozan, güzlerine küskünüm.

Fatma Pınarbaşı

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 18 Tem 2016 08:36:00
 ben Kars'a hiç gitmedim, aşktan istersen gidebilirim
 içinde kar geçen bir ayrılık bulur dönerim

 giden gelmiyor dedikleri huş değil, aşk olmalı
 dağlar yerinde de ferhat yok, yolu yokuşa vurmalı

 Erzincan'da bir kuş yok, kanadım ondan kırık
 yitirmeye yar gerek, aşksız olmaz ayrılık

 aşk doğuysa, ayrılığa da yer bulunurdu orda
 türki, kürdi iki makamın birinde bana yar olaydın da

 uzaklık ayırmıyormuş bildim, ayrı ayrı uzaklara düşenler
 meğer en yakına gelirlermiş birbirlerinin

 aşk diyorlar, şiir için bazen aşırı bir sebeptir
 sebebim yok, ayrılığı övsün bari şu kötü gazelim

 insan önce ayrılığa yetişir, belki sonra bulurmuş
 birbirini,   ne acı ..!!!

 acı bile kalmamış sende..

 seninle aşka değil
 zalim
 ayrılığa kavuşabilseydik keşke !

                                  'Haydar Ergülen

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.817
  • 227.473
  • 28.817
  • 227.473
# 19 Tem 2016 09:21:18

Vatanımız
 
Şu güzel, huzurlu mutluluk anı,
Uçup gitmesin bir yaprak gibi,
Bir kahpe kurşun almasın canı,
Bir devri tarihe mal eder gibi.

Huzur bulunmuş, yüzler gülerken,
Yurdumuz başarıdan başarıya koşarken,
İnsanlar birbirine dostça bakarken,
Birileri girmesin araya tetikçi gibi.

Dolaşmasın gökte kara bulutlar,
Bu vatanda sönmesin asla umutlar,
Birileri dostu dosta düşman yaparlar,
Düşmana hizmet eden, elçiler gibi.

Yokluyorlar nabzımızı belli bu ara,
Çalmak istiyorlar vatanın namına kara,
Böylesi olgular yorulamaz hayıra,
Düş olamaz bunlar, adeta bir kâbus gibi.

Bu vatanın ay yıldızlı Bayrağı vardır,
Cumhuriyet ise yaşanacak yolu, şiarıdır,
Ona kurşun sıkan eller, elbet kırılır,
Dimdik ayaktadır devlet, bir çınar gibi.

19.05.2006
 
Selahattin Ölmez

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 19 Tem 2016 10:49:53
Her sevda yanılgıda, her menzil bir ıskarta.

Herkes bir yer açmış kendi uçurumuna...

Yaşanır mı böyle şekilsiz, böyle kimsesiz, sessiz?

Böyle limansız, böyle imlâsız, yârsız?

 

Sevgiyi sularda unutmuşlar...

 

Biz yenildik... Daha çok yenecekler!

Mağlup olmak artık soyluluğumuz...

Böyle pusatsız, böyle şarkısız, sazsız:

 

Beni burada unutmuşlar...



Acımamışlar... Hiç acımamışlar

Ne bulut bırakmışlar ne çocuk,

ne bahar bırakmışlar ne de yolculuk;

bunu bildikçe üstlendim cinnetimi...


Zulmü yurdumda unutmuşlar!

                   'Yılmaz Odabaşı

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 20 Tem 2016 17:14:53
 Sen bu şehirden gidince ben bir tuhaf oluyorum,,
 Ne bileyim ellerimi cebime sokup öyle yürüyorum,
 Gülmeyi geçtim tebessüm edemiyorum..

 Senin ellerini tutmak,
 Yoksul bir sahaftan alınmış yirmi beş yıllık kitaba dokunmak gibi.
 Senin gözlerine bakmak,
 Dört mevsimin tamamını yirmi dört saat içinde yaşamak gibi..

 Sen bu şehirden gidince ben bir tuhaf oluyorum ,
 Ne bileyim trafik lambalarını siyah beyaz görüyorum.
 Şapkamı giyiyorum ama boynu bükük geziyorum.

 Seni doyumsuzca sevmek,
 Bir annenin; saçını koklayarak kızına şefkat göstermesi gibi.
 Senin bu şehirden gidişini izlemek,
 Bir babanın; sırtını sıvazlayarak oğlunu askere göndermesi gibi…

 ALLAH;seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her
 şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. Sen bana dünyada başka
 bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum
 bulunduğunu öğrettin...

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 21 Tem 2016 08:47:02
yaz bitti mi diye sorma yaz çoktan bitti
yedeğinde karartılmış sevgiler taşıyarak
nasıl özlendiğine tutkunlar gibi şaşarak
korkarak geldiği yollardan geri dönmeye
sıradan geçen bir yazın yanına gitti
-bir aşkta sıradan yazlara da yer vardır
sıradan bir aşkın sözlüğü gittikçe daralır
artık ne fısıltı gibi ilk ürpertiler
ne geceyarısının büyülü güzelliği
ayrılıklar gelir kapımıza dayanır-

incelik gibi bu şiiri bıraktı yaz giderayak
bir ozan olsam bana sorulmaz derdim
sorulsa da o yazdan inceliğin hesabı
yazık ödenmemiş bir borç gibi karşımda
uçucu bir yazdan kalanların toplamı
-de ki o umutsuz duruşunun ardında
kendinden bile sakladığı yaraları
gün gelir onulmaz özlemler gibi
ıslıkla söylenen bir aşk türküsü olur
unutulmuş yazın kırgın yolcusu
sevdalı yüreğini kıyıya vurur..

                         
Haydar ERGÜLEN

Çevrimdışı ferdem

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.415
  • 27.381
  • 4.415
  • 27.381
# 23 Tem 2016 13:54:56
Arzuhal

Yüküm ağır yolum uzun
Meçhullerde kaybolurum
Beni bırakırsan bana
Tufanlarda boğulurum

Tut ellerimden tut Yâ Rab
Döndür yüzümü sana
Tut ellerimden tut Yâ Rab
Beni bırakma bana

Eyyûb sabrım yok benim
Yusuf değilim kuyuda
Yine de umudum var
Rahim olan adında

Yürüyemem yorulurum
Ateşlerde kavrulurum
Beni bırakırsan bana
Kül olurum savrulurum

Tut ellerimden tut Yâ Rab
Döndür yüzümü sana
Tut ellerimden tut Yâ Rab
Beni bırakma bana

Eyyûb sabrım yok benim
Yusuf değilim kuyuda
Yine de umudum var
Rahim olan adında
Ömer KARAOĞLU

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.817
  • 227.473
  • 28.817
  • 227.473
# 23 Tem 2016 18:15:34
”Canından çok sevecek birini arıyorsan,
Hemen eve koş annen kapıda bekler.
Garibim anneler zaten hep bekler!
Evde bekler,
Yemeğin başında bekler,…
Kocadan gün yüzü bekler,
Evlattan hayır bekler,
Çamaşır asar, kurumasını bekler.
Ömür geçer,
Gelir gider,
Bekler…
Fakat ömrünü adarken sevdiklerine tek bir şey beklemez;
”Karşılık”
Karşılıksız sevmenin adıdır ANNE...”

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 24 Tem 2016 12:10:56

Seni her özlediğimde sevgilim,
Gökyüzüne bakıyorum;
Göğün mavisinde gözlerini görüyorum çünkü.
Seni her özlediğimde bir tanem,
Denizlere bakıyorum.
Ufuğa bakınca mucizeni görüyorum çünkü.
Seni her özlediğimde bir tanem,
Kuşlara bakıyorum.
O kanatlardaki özgürlüğünü görüyorum çünkü.
Ve aşkım, seni her özlediğimde,
Adında isyan ediyorum.
Seni özlemek istemiyorum ben,
Ben seni yaşamak istiyorum,
Seni her özlediğimde sana bakmak istiyorum
Ve seni sende görmek sadece..

Behçet Necatigil

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.817
  • 227.473
  • 28.817
  • 227.473
# 24 Tem 2016 18:22:24
Yağmur düştü yolumuza,
Dolu kar vurdu.
Yiğit yiğide yanaşmak,
Yine kar oldu.
Gönül, gönüle değince yol mu dayanır?
Hey dost, yol mu dayanır?
Arif olan söylemişti.
"Bu yol çetindir"!
Gözümün nuru peygamber,
O da yetimdir.
Dönüp hakka yürüyünce yol mu dayanır?
Hey dost, yol mu dayanır?
Zaman, sevdamıza gebe,
Asla bükülme,
Elbet bu yol düze çıkar.
Sakın dökülme,
Gönül gönüle değince yol mu dayanır?
Hey dost yol mu dayanır?

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK