Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı kut35ege

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 63
  • 188
  • 63
  • 188
# 05 Ara 2010 16:45:52
özeti

kuşların dilini öğrettin bana
çiçeklerin dilini
özlemlerin, eylüllerin, gurbetlerin
akarsuların ve zamanın
ateşi sönmeyen zamansızlığın bir de

rüzgârın koynunda gündüzün
erguvan burcundan gecelerin

bir bunun için mi sevmedim seni?

yalnız ve yalnızca sürgünlerde
nice karasevdaların müebbetinde
çığlıkla çılgınlığım arasında bir
her zaman unutmak isterdim seni
her zaman hatırlamak bir de

sonsuz beyazlığında iklimlerin
çırılçıplak lekesiz kentlerin

bunun için de mi sevmedim seni?

soruları yanıtlanmış aldanışlar adına
yanıtları belirsiz alışkanlıklar adına
yazlar ve kışlar, elvedalar adına
bir daha bir daha kavuşmalar adına
anılarını taşıyan her şey adına

yolunu şaşırmış gitmelerin
korkunç ve güzel gelmelerin

nasıl ve niçin mi sevmedim seni?

Refik Durbaş

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 18:40:05
SenfoniÖnce sesin gelir aklıma
Çaresiz kaldıkça hep seni düşünürüm
Güzel olan, dolgun başaklardaki saryşyn sevinçli!
Sonra cumartesi günleri gelir
Sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum
Bir yağmur yağsa da beraber ıslansak.
Kırk kere söyledim bir daha söylerim
Savaşta ve barışta karada ve denizde Düşkünlükte ve esenlikte
Zamanımız apayrı bize göre
Yanyana olduk mu elele
Aç kalsak ağlamayız biliyorum.
İçim güvercinleri okşamış gibi rahat
Sen yanımdayken ister istemez
Geniş meydanlarda akşam üstleri
Üstüste üç kere deniz üç kere çınarlar
Sen yanımdayken ister istemez
Uzak ırmakları hatırlıyorum.
Arasıra düşmüyor değil aklıma
Yabancı kadınların sıcaklığı
Ama Allah bilir ya ne saklıyayım
Yanında ihtiyarlamak istiyorum.

                  TUGUT UYAR

Çevrimdışı AYŞEGÜL59

  • Uzman Üye
  • *****
  • 475
  • 2.580
  • 475
  • 2.580
# 05 Ara 2010 19:44:14
İkimiz de biliyoruz, sevgilim,
öğrettiler :
aç kalmayı, üşümeyi,
yorgunluğu ölesiye
ve birbirimizden ayrı düşmeyi.
Henüz öldürmek zorunda bırakılmadık
ve öldürülmek işi geçmedi başımızdan.

İkimiz de biliyoruz, sevgilim,
öğretebiliriz :
dövüşmeyi insanlarımız için
ve her gün biraz daha candan
biraz daha iyi
sevmeyi...

NAZIM HİKMET RAN

Çevrimdışı atasay15

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.483
  • 10.706
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.483
  • 10.706
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 19:56:36
Yolların Sonu

Bu gün yollanıyorken bir gurbete yeniden
Belki bir kişi bile gelmeyecektir bize.
Bir kemiğin ardında saatlerce yol giden
itler bile gülecek kimsesizliğimize

Gidiyorum: gönlümde acısı yanıkların...
Ordularla yenilmez bir gayız var kanımda.
Dün benimle birlikte gülen tanıdıkların
Yalnız bir hatırsı kaldı artık yanımda.

Yufka yüreklilerle çetin yollar aşılmaz;
Çünkü bu yol kutludur, gider Tanrı Dağına.
Halbuki yoldaşını bırakıp dönenlerin
Değişilir topuda bir sokak kaltağına.

İster düşün... Kendini ister hayale kaptır...
Uzar uzar, çünkü hiç sonu yoktur yolların.
Bakarsın aldanmışsın, gördüğün bir seraptır
Sevimli bir hayale açılırken kolların.

Ey doğunun anlımı serinleten rüzgarı!
Ey karanlıkta bana arkadaşlık eden ay!
Arzularım bir oktur, aşar ulu dağları.
Düştüğü yer uzakta “DİLEK” adlı bir saray.

O sarayda bulunca Tanrılaşan erleri
Artık gözüm arkaya bir daha dönmeyecek.
Hepsi sussa da “Kür şad” uzatarak elini;
“Hoş geldin oğlum ATSIZ, kutlu olsun! ” diyecek.

 
Hüseyin Nihal Atsız
 

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 20:12:11
Ağlamak Güzeldir

Ağlamak güzeldir
Süzülürken yaşlar gözünden
Sakın utanma

Ağlamak öfke delice nefret
Doruklarda aşk doyumsuz sevinç
Kahreden keder kısaca hayat
Ve nefesindir ve nefesindir

Ağlamak şu geçici dünyada
Herşeye rağmen varolmak demek
Ağlamak yaşanan binlerce duygu
İnsanca coşkunun güzel bir şeyidir

Ağlamak senin kara dünyada
Hala sevdiğin ve hissettiğin
Tüm güzelliğin ve çirkinliğinle
Var olduğundur var olduğundur
 
Sezen Aksu
 

Çevrimdışı bigbigkusku

  • Uzman Üye
  • *****
  • 861
  • 60.429
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 861
  • 60.429
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 21:01:57
KIRGINIM


ince bir dal iken esen yel de kırıldım
istemez bakışlarında
ateş atan dillerinde kırıldım
seni deli gibi severken
alay eden sözlerinde kırıldım
sana kırıldım

yaşarken hayata
hiç istemediğim ölüme
bu günüme dünüme
seyre alem ömrüme
koklamaya kıyamadığım gülüme kırıldım
sana kırıldım

yare kırıldım
bir iken bin pare kırıldım
aşkın kalbe dokunuşuna
ömrün sen oluşuna
unutamadığım
kirpiğine kaşına
sana kırıldım

kırılganlığın yorgunu
ben bir aşk vurgunu

kaderime kırgınım
belki de…..

Uçuk’ÇA A

Çevrimdışı akkaya33

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.105
  • 12.722
  • 2.105
  • 12.722
# 05 Ara 2010 21:19:25
DÜNYAYI VERELİM ÇOCUKLARA
Dünyayı verelim çocuklara hiç değilse bir günlüğüne
allı pullu bir balon gibi verelim oynasınlar
oynasınlar türküler söyliyerek yıldızların arasında
dünyayı çocuklara verelim
kocaman bir elma gibi verelim sıcacık bir ekmek somunu gibi
hiç değilse bir günlüğüne doysunlar
bir günlük de olsa öğrensin dünya arkadaşlığı
çocuklar dünyayı alacak elimizden
ölümsüz ağaçlar dikecekler

 NAZIM HİKMET

Çevrimdışı busenur

  • Uzman Üye
  • *****
  • 608
  • 1.874
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 608
  • 1.874
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 21:30:19
Yağmur da var
Çok sevdiğim rüzgar da
Bugün Pazar
Daha uyanmadı komşular
Damların üzerinde kuşlar
Daha rahatlar
Radyolarda eski şarkılar çalıyorlar bu saatlerde
Gönül penceresinden ansızın bakıp geçenlere doğru
Yağmur da var
Çok sevdiğim rüzgar da
Daha uyanmadı komşular
Bugün Pazar
Ve ben seni çok özledim

Dışan çıkmak istiyor canım
Tek başına haytalık etmek
Islanmak Pazar sabahında yağmurda
Boş caddelerde dolaşmak
Vitrinlerine bakmak mağazaların
Sinemaların afişlerine
Sokakların isimlerine
Telefon kulübelerinde uyuyan çocuklara
Bir merhaba demek sessizce
Sahilde martılara simit atmak
Otobüslerin ilk seferlerine binmek
Gitmek istiyor canım
Hayatın gittiği yere...

Islık çalıp şarkılar uydurmak kendi kendine
Fırından taze ekmek alıp
Buğusunu çekmek içine
Ve ben seni çok özledim

Tam böyle bir şey
Çiçeğe su yürümesi
Bebeğin ağlaması
Toprağın uyanması
Yağmurun yağması
Ateşin sıcağı
Bu Pazar sabahı
Tam böyle bir şey
Bir sabahçı kahvesine uğramak
Bir bardak çay
Taze dem kokusu
Hayatın atardamarlarında dolaşmak
Bölmeden şehrin uykusunu
Bir siir yazmak
Pazar bulmacasının boş karelerine
Şiirde tam da bunu anlatmak delice
Tam böyle bir şey
Hesapsız gölgesiz bedelsiz kimsesiz
Bir şiir yazmak
Bir bardak çay içmek
Sokaklarda gezmek
Yağmurda ıslanmak
Ve ben seni çok özledim!.

Çevrimdışı ibrahimkaraman

  • B Grubu
  • 308
  • 653
  • 308
  • 653
# 05 Ara 2010 21:39:30
Sürgün

Bir çivi çakma duvara
İskemleye savur ceketi
Üç günün telaşı niye
Yarın gidersin buradan

Bırak sulama fidanı
Neye yarar bir ağaç daha
O daha boy atmadan
Neşeyle gidersin buradan

İndir kasketini insanlar geçerken

Neye yarar yabanın dili
Seni sılaya çağıran haber ana dilinde

Tavandan dökülen sıvalar gibi
Çürür zulmün engeli
Sınırda dikili duran Hakka karşı

Bertolt Brecht
 

Çevrimdışı bigbigkusku

  • Uzman Üye
  • *****
  • 861
  • 60.429
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 861
  • 60.429
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 21:45:38
seni sevdiğimi göreceksin sevmediğim zaman,çünkü hayat iki yüzüyle çıkar karşına hayat.
bir sözcük sessizliğin kanadı olur bakarsın ateşde pay alır kendine soğuktan.
seni sevmeye başlamak için seviyorum seni,sana olan sevgimi sonsuzlaştıracak bir yolculuğa yeniden başlamak için;bu yüzden şimdilik sevmiyorum seni.
sanki ellerimdeymiş gibi mutluluğun ve hüzün dolu belirsiz bir yarının anahtarları hem seviyorum, hem de sevmiyorum seni.
sevgimin iki canı var seni sevmeye.
bu yüzden sevmezken seviyorum seni ve bu yüzden severken seviyorum seni.

pablo neruda

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 21:49:32
Gözlerin İstanbul Oluyor Birden

Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik,
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden.
Martılar konuyor omuzlarıma,
Gözlerin İstanbul oluyor birden.
Akşamlardan, gecelerden, senden uzağım
Şiirlerim rüzgardır uzak dağlardan esen
Durgun sular gibi azalacağım
Bir gün, birdenbire çıkıp gelmesen.
Şarkılarla geleceksin, duygulu, ince
Yalnız gözlerime bak diyeceksin.
Ellerim usulca ellerine değince
Kaybolup gideceksin
Bir elim seni çizecek bütün pencerelere
Bir elim seni silecek.
Kalbim: Ebemkuşağı; günde bin kere
Senin için yeni baştan can kesilecek.
Ne güzel seni bulmak bütün yüzlerde
Sonra seni kaybetmek hemen her yerde
Ne güzel bineceğim vapurları kaçırmak
Yapayalnız kalmak iskelelerde.
Seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik,
Bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden.
Martılar konuyor omuzlarıma,
Gözlerin İstanbul oluyor birden.
 
                       YAVUZ BÜLENT BAKİLER

Çevrimdışı van65

  • Uzman Üye
  • *****
  • 243
  • 979
  • 243
  • 979
# 05 Ara 2010 22:02:05
Razı mısın?

evinin seni içine sıgdıramayacak kadar dar oldugunu
fark edeceksin...
...sokaga firlayacaksın...
sokaklar da dar gelecek...
tıpkı vücudunun yüregine dar geldigi gibi...
ne denizin mavisi açacak içini, ne pırıl pırıl
gökyüzü...
kendini tasıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir
yandan da kaybolacak kadar küçüleceksin...
birileri sana bir seyler anlatacak durmadan...
"önemli olan saglık."
"yasamak güzel."
"bos ver, her sey unutulur."
sen hiçbirini duymayacaksın...
göz yaslarından etrafı göremez hale geleceksin...
ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az
sonra kollarında ölmek isteyecek kadar çok
seveceksin...
hep ondan bahsetmek isteyeceksin...
"ölüme çare bulundu" ya da "yarın kıyamet
kopacakmıs" deseler basını
kaldırıp "ne dedin?" diye sormayacaksın...
yalnız kalmak isteyeceksin...
hem de kalabalıkların arasında kaybolmak...
ıkisi de yetmeyecek...
geçmişi düşüneceksin...
neredeyse dakika dakika...
ama kötüleri atlayarak...
onunla geçtigin yerlerden geçmek isteyeceksin...
gittigin yerlere gitmek...
bu sana hiç iyi gelmeyecek...
ama bile bile yapacaksın...
biri sana içindeki acıyı söküp atabilecegini
söylese,kaçacaksın...
aslında kurtulmak istedigin halde, o acıyı
yasamak için direneceksin...
hayatının geri kalanını onu düsünerek geçirmek
isteyeceksin....
aksini iddia edenlerden nefret edeceksin...
herkesi ona benzetip...
kimseyi onun yerine koyamayacaksın...
hiçbir sey oyalamayacak seni...
ılaçlara sıgınacaksın...
birkaç saat kafani bulandiran ama asla onu
unutturmayan.
sadece bir müddet buzlu camın arkasından
seyrettiren...
bütün sarkılar sizin için yazılmıs gibi
gelecek... bogazın dügümlenecek,
dinleyemeyeceksin...
uyumak zor, uyanmak kolay
olacak...
sabahı iple çekeceksin...
bazen de "hiç günes dogmasa" diyeceksin...
ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler...
ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin...
belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne
çıkana sarılmak isteyeceksin
nafile...
düsüncesi bile tahammül edilmez gelecek...
rüyalar göreceksin, gerçek olmasını istedigin...
her sıçrayarak uyandıgında onun adını söyledigini
fark edeceksin...
telefonun çalmasını bekleyeceksin...
aramayacagını bile bile...
her çaldıgında yüregin agzina gelecek...
aglamaklı konusacaksın arayanlarla...
yüregin burkulacak...
canın yanacak...
bir daha sevmemeye yemin edeceksin...
hayata dair hiçbir sey yapmak gelmeyecek içinden...
onun sesini bir kez daha duymak için yanıp
tutusacaksın...
defalarca aradıgi günlerin kıymetini bilmedigin
için nefret edeceksin...
yasadıgın sehri terk etmek isteyeceksin...
onunla hiçbir anının olmadigi bir yerlere gidip
yerlesmek...
ama bir umut...
onunla bir gün bir yerde karsılasma umudu...
bu umut seni gitmekten alıkoyacak...
gel gitler içinde yasayacaksın...
buna yasamak denirse...

****
razı mısın bütün bunlara...?
hazır mısın sonunda ölüp ölüp dirilmeye
işte o zaman aşık olmaya hazırsın demektir ...

Çevrimdışı carkin

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 257
  • 4.038
  • Öğretmen Adayı
  • 257
  • 4.038
  • Öğretmen Adayı
# 05 Ara 2010 22:18:48
Günü gelir sen de benden çekip gidersen,
Gidip de birdaha dönmeyeceksen;
Al ömrümü koy ömrünün üstüne,
Senden gelsin ölüm başım üstüne.
...
Ellerini ellerimden alıp gidersen,
Gidip de geriye dönmeyeceksen;
Yüreğimi koy avcunun içine,
Senden gelsin ölüm başım üstüne..

Çevrimdışı KASKAYA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 586
  • 1.506
  • Okul Müdürü
  • 586
  • 1.506
  • Okul Müdürü
# 05 Ara 2010 22:28:48
İSYANLI SÜKÛT

Gitmişti makama arz-ı hâl için

'Bey' dedi, yutkundu, eğdi başını.

Bir azar yedi ki oldu o biçim..

'Şey' dedi, yutkundu, eğdi başını.


Kapıdan dört büklüm çıktı dışarı

Gözler çakmak çakmak, benzi sapsarı...

Bir baktı konağa alttan yukarı

'Vay' dedi, yutkundu, eğdi başını.


Çekti ayakları kahveye vardı

Açtı tabakasın, sigara sardı

Daldı.. neden sonra garsonu gördü

'Çay' dedi, yutkundu, eğdi başını.


İçmedi, masada unuttu çayı

Kalktı ki garsona vere parayı

Uzattı çakmağı ve sigarayı

'Say' dedi, yutkundu, eğdi başını.


Döndü, gözlerinde bulgur bulgur yaş

Sandım can evime döktüler ateş

Sordum: 'memleketin neresi gardaş? '

'Köy' dedi, yutkundu, eğdi başını.


Yürüdü, kör-topal çıktı şehirden

Ağzına küfürler doldu zehirden

Salladı dilini.. vazgeçti birden,

'Oy' dedi, yutkundu, eğdi başını.



Abdurrahim KARAKOÇ

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 05 Ara 2010 22:44:02
Can'ın Mezartaşına

İstenmeyen o rüyanın parçasıydım
Hani güneş hani aydım
Aymazoğlu bir sarhoştum
Kimi dolu kimi boştum
Tüm maratonlarda koştum
Koşumların atmış hergele
Tavla oynar zarı gele
Ne met ne de cezir
Anam ağlar gide gide
Basurumdan başlar bezir
Taşındaydı nazım bezir
Bir Sultan'dan beri yesir
Serilmiş altına hasır
Orhan gibi müzmin nasır
Yıktın mıydı yerle yatır
Kalktı mıydı İsa Musa
Bazan uzun bazan kısa
Şeytan ileydi dünür
Kamışında bir mühür
Dövmeyinen dövülmüşnen
Dağa çıkmış gümüşliylen
Çıktı mıydı lamülahe
Her yanı dağdan lale
İndi miydi bir lekeyle
İne çıka ine çıka
Şiiri pençe sırtın yaka
Bu dünyaya baka baka
Zeynep'le aşktan Ayşe
Can olduğundan nâşe
Kar yağdığından meşe
Bakmayın bu gebeşe
Çıktıysa da arşa
Dikiynen kaşağnan
Kabirine mezarına
N'olur arazozla işe

Sonra çocuklarınki
Gençlerinki
Tekel İşçilerininki
Sonra, ellerin elleri...
Ne kadar çok elimiz oldu, baksana,
Tutuşa tutuşa
Bir orman yangını gibi
Can Yücel ‎.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK