Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı cancancan111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 29 Oca 2011 23:04:33
Bütün dallarım aşk içinde kırılırken, tutmadın!
Can kayıplarımda, gözlerime dolan yağmurlarda ıslanmadın.
Hatırlıyacak kadar bile sevmedin.
Görmedin! avuçlarımdaki nasırlaşmış vedanı.
Seni her güne ayrı sığdırıp sevişlerimdeki sesi
Duymadın işte.. Kapattın yüreğinin kulaklarını..
Bir bana’mı yoktun sevgili?

Canın yandığında,
Kafan bozulduğunda öfkeni kusarken!
Koca bir sensizlik daha kusardın kulaklarıma.
Yokluğuna inandırmak ister gibi GİT’ benden ey bensiz yabancı dediğin günler!
Yok yok ne günüydü.
Daha dün gibiydi kulaklarımdaki acı’sı.
İçerime kadar çöreklenmiş bir sarıydı hüzün.
Sonbahar’dı ilkbaharı aradığım gözlerin.

Yan ve Öl der gibiydi bakışların.
Duvarlara çarpa çarpa intihar eder gibiydi yüzsüz sevmelerim.
Severdim yine!
Çığlık ata ata yüzerdim boğulacağımı bildiğim gözlerinde.
Teninin teninden bir yarayı kavlatıp atar gibi!
Yokluğunu gecelerden atardım.
Yinede varmışsın gibi severdim..

Seviyordum işte.
Gerçek olandan yansıtıp simetrik bir hayal gibi.
Yağmur gibi!
Kar’dan adamlara özenip yokluğunu üşütüp!
Bir sensizlik halini bürünüp,
Bir deli gibi,
İki dalga gibi, İki dalganın aynı kıyıda saçlarına dokunuşu gibi Seviyordum seni.
Hala aynı’yım.
İçimden çıkaramayacağımı bile bile!
Gidişlerini izleye izleye!
Aynı tutkuyla, aynı dar ağacında defalarca salınarak,
Ateşler içinde yokluğuna kan ter içinde uyanarak Seviyordum seni.

Geçmiş zamanlı değil..
Hala!
Seviyorum İşte Yokluğunu, bile bile..

Kendime aynada defalarca durulup!
Gözlerime öylece suskun suskun bakarak,
Bütün harflerin görkeminden kendime kin kusarak!
Az’mı sevdim, Ne verdim!
Acı’mı kusmaktan başka derdim ve sus pus çıt kırılırdım her defasında.

Biliyormusun Şehir Gözlü!
Seni varken, yokken, uyanırken , ikide bir saate bakıp geleceğine ihtimal verirken,
İlk defa karşılaşıp gözlerini öpecek gibi,
En sevdiğim yerden bakıp,
Avuçlarındaki mavi kanatlı kelebekler gibi,
Göz kapaklarına oturmuş çoçuk gibi Seni beklerdim işte..

Hüznüm şarabı nedir bilirmisin yağmur bakışlı hüzün!
Kaç kez içebilirsin bir ayrılığı,
Kaç kez kendine geri getirebilirsin gidişlerine ölmüş benliği!
Kaç defa ve kaç defa !
Yeniden sevebilirsin aynı yüzü,
Aynı gözü! aynı dudağı, aynı Yüreği!

Ve sen her defasında gitmeye hazır bavullarınla karşılardın el açışlarımı!
Söylesene Şehir Gözlü!
Yokluğunun üzerine yazabilirmisin beni harf harf, rengarenk..

Yaşadıkca,

Benim yazacaklarım ağır gelebilirdi yüreğine!
Bir başka dilde susardın!
Başka gözlerde çizerdin gidişleri,
Bir vapurun ardından el sallardı saçların, alabora olmuş yüreğin,
Martılara yoldaş olmuş ömrün..
Son anına denk gelirdi.
Ve Gidecekmiş gibi dururdu adımların.
Yine ben Kendime kanardım ,kalırdım..
Özenle dinlerdim ağır ağır..
Ağır ağır kapatırdım gözlerimi ve,
Adımlarının çığlığı dipilenirdi kulaklarımda.
Ya geri dönersen umudu ile başımı göğe kaldırıp,
Gök parçalı gri efkarımdan dilenirdim git-me..
Kal deyişlerimi!, Ardı arkası kesilmezdi..
Ama yine sen giderdin..
Ve ben yine ardından adımlardım gelecekmişsin umudunu..

Kaldırımları sorguya çekiyordum!
Geçtimi burdan O !..

Çevrimdışı gülnihal köse

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 99
  • 619
  • 99
  • 619
# 29 Oca 2011 23:46:27
Vatanımda sular akar, başıboş;
Herkes, birbirini kakar, başıboş.
Bozkırlardan topa... bir tren geçer;
Çocuk, merkep, öküz bakar, başıboş.
Yanmaz da yürekler, güneşe atsan;
Bir kibrit, bir orman yakar, başıboş.
Tarih, kutuplara kaçmış bir fener,
Buz denizlerinde çakar başıboş.
Yirmi dokuz harfte sözde aydınlar,
Yafta yazar, isim takar, başıboş.
Allah'ım sen acı bu saf millete!
Akşam yatar, sabah kalkar, başıboş

Necip Fazıl Kısakürek

Çevrimdışı liff

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.251
  • 13.081
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 4.251
  • 13.081
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 29 Oca 2011 23:46:58
KAYIP ÇOCUK

Birden işitilmez olsun ayak seslerim;
Gölgem bir başka sokağa sapıversin;
Unutayım bir anda her şeyi,
Nerde oturduğumu,
Bir tuhaf adem olduğumu Can adında.
Aklım arayadursun başka kapılarda kısmetimi,
Ben, bilmediğim sokaklarda bir başıma;
Gönlüm öylesine geniş, öyle ferah,
İlk defa görmüş gibi dünyayı,
Bir şaşkınlık içinde, yeniden doğmuş gibi;

Hatırlamam artık değil mi, dostlar,
Hatırlamam artık garipliğimi?

Can YÜCEL
 
  
 

Çevrimdışı gülnihal köse

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 99
  • 619
  • 99
  • 619
# 30 Oca 2011 00:05:39
Korkarım

"Gençlimi kimse bilmez
Sakallarımdan çocuk kokusu
Ağzımdan ay ışığı fışkırır benim
Ceketimi yağmurlara astığımdan beri
Tehlikeli şiir okur
Dünyaya sataşırım ben."

Gözüm baharlara
Yüzüm yağmurlara
Hüznüm dağlara küs

Gözüm sabahlara
Ömrüm topraklara
Hüznüm dağlara küs

Geceden karanlık sebebim
Geceden mülteci kederim
Korkarım dönmez yüreğim
Korkarım güzelim korkarım

Beni soracaklar
Beni bulacaklar
Beni yoracaklar yar

Beni tutacaklar
Beni yakacaklar
Bana kıyacaklar yar

Sorulur karanlık sebebim
Vurulur mülteci kederim
Korkarım dönmez yüreğim
Korkarım güzelim korkarım.

|Söz: Gülten Kaya Hayaloğlu

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 30 Oca 2011 08:19:36
             Düş’lerimdeki Sen
 
 Bir düş kuruyorum yeşillikler arasında
Rüzgarla uçuşan saçların parmaklarımda
Gözlerim gözlerinde kaybolmak istercesine
Bir küçük öpücük konduruyorum….! masum yüzüne
Ve uyanıyorum senle düşlerimden, sensiz günlere..
Bir resim çiziyorum içinde senin olduğun
En güzel renklerden seçiyorum çiçekleri
Çırılçıplak bedenin çiçekler arasında
Çiçek oluyorum…!
Sarıyorum titreyen bedenini


Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 30 Oca 2011 08:22:05
                  A   Ş   K
Aşk; O’nu Duymak,
Aşk; O’nu Görmek,
Aşk; O’nu Bilmek,
Aşk; O’ndan O’na Yansımak,
Aşk; O’nunla Hayat Bulmak
……Aşk; O’ndan Bir Nur Olmaktır

Aşk; O’dur.
Aşk; O’ndan Gelmek, O’na Gitmek,
Aşk; O’nu O’na Yansıtmak,
Aşk; O’nda Var Olmak,
Aşk; O’nda Yaşamak,
Aşk; O’nun Gibi Olmaktır.


Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 30 Oca 2011 08:39:05
VVVVVVVVVVVVVVVVVVVBen;
Benden olgun insan isterim karşımda!
Benden dürüst,en ufak dalgada
Arkasını dönmeyecek kadar olgun...
Arkamı döndüğümde;sırtımdan vurmayacak kadar güvenilir…......
Bir o kadar cesaretli olmalı.
...Yağmurdan ıslanıp,fırtınadan kaçmamalı.
Ayağı taşa takılınca kayadan korkmamalı.
İşine gelince sevip,
Zoru görünce bırakmamalı!...

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 30 Oca 2011 12:39:33
Sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan içine çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi
kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş altın zincir fasulye pilakisi
aramızda görevliler ekipler hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri
çöpçülerin elleriyle okşardın beni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi
baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık seçik ki
başucumda bir sen varsın bir de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi

CAN YÜCEL

Çevrimdışı AYŞEGÜL59

  • Uzman Üye
  • *****
  • 475
  • 2.580
  • 475
  • 2.580
# 30 Oca 2011 12:44:37
ELİMDEN GELEN BU

Elimden gelen bu ben iki kişiyim
Çoğalmak neyse ne azalmak zor
Birisi seni her an bırakıp gittiğim
Öbürü kan gibi tutulmuş seviyor
Ağzındaki acı alnındaki çizgiyim
Gözlerine kirli bir bulut getirdim
Hiçbir sevinç aydınlığı onu silemiyor

Elimden gelen bu ben iki kişiyim
Birisi kapadığın kapılardan gitmiyor
Yağmur yağmaksa o güneş açmaksa o
Bir yerin üşüse onun sıcaklığı
Öbürü en içten çağrını işitmiyor
Alıp tutmaksa o basıp gitmekse o
Bakışları kıyısız deniz uzaklığı

Elimden gelen bu ben iki kişiyim
İkisi birden çıkmaya uğraşıyor
Bilmem ki hangisinden nasıl vazgeçeyim
Birisi yeni baştan serüvene başlamış
Öbürü silahında son mermiyi sıkıyor
Çoğalmak neyse ne azalmak zor

ATTİLA İLHAN

Çevrimdışı AYNALI

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 30 Oca 2011 13:04:06
Yürüyelim Seninle İstanbul'da

Kırmızıyı sevdiğini bilseydim
hayallerim kıpkırmızı olurdu

İstanbul hala güneşin ardında
ufuklarında birkaç kara leke
birkaç kan pıhtısı dudaklarında
İstanbul hala sevimli mi sevimli
ve hala bir tomurcuk tadında
yürüyelim seninle İstanbul'da

korkusuz bir rüyadır
bekler bizi Beykoz'da, Üsküdar'da
birkaç kuğu, birkaç mahzun kuştüyü
yenilgisiz bir muamma gibidir
arar buluşmayan ellerimizi
deli rüzgâr yine sarhoş, hovarda

tam orada, Çamlıca yokuşunda
birkaç bulut çekelim gökyüzünden
damarlarımızdan geçirelim ve birden
bırakalım suların üzerine
sen bir defa konuş, sen bir defa gül
kumlu ebrular yapalım seninle
serpmeli ebrular, bülbülyuvası
hercaimenekşe, gonca ve sümbül

yüzün bir ay gibi parlarken gecenin ortasında
yürüyelim seninle İstanbul'da
boğaziçi mağrur türkülerini
gözlerine baka baka söyleyin
martılar üşüyünce
denizin sıcağında bulsunlar kalbimizi

anlayabilir misin
neden çıban gibi büyür bağrımda
büyürde kelebek olur bu sızı
kırmızıyı sevdiğini söyledin
bu yüzden mi günlerdir
İstanbul'da gül kokusu yayılan
tepeler kırmızı, sular kırmızı

İstanbul bilmeli ki, sahillerine
mehtabı taşıyan senin bakışlarındır
İstanbul bilmeli ki, limanlardan gemiler
önce senin yüreğine açılır
uzaklarda bir yerde
toprağı öpmek için eğilen bahçıvanın
parmaklarında hüzün
sana doğru akan nehrin
ağlayan suretidir

bir elimizde umut
bir elimizde sevda
yürüyelim seninle İstanbul'da
musiki kesilsin, tükensin yazı
çaresiz kalınca mızrap ve şiir
ozan bir kenara bıraksın sazı
ressam fırçasına neden mi kızgın
tuvalde çizgiler, renkler kırmızı
kırmızıyı sevdiğini bilince
çekilir mi artık güllerin nazı

Anadolukavağı'nda her akşam
burcu burcu bir rüyadır hayalin
karanlık, hüznünü düşürür dağa
kuşlar kanat çırpar, yıldızlar ağlar
endamın her sabah iner toprağa

hasret, yanlızlığı çoğaltan deniz
ayrılık acıyla süzülür kandan
nefesin fermandır Topkapı Sarayı'nda
dönüşünü bekliyor rıhtımda şehzadeler
öylesine yorgun, mahzun ve candan

İstanbul bir yanımda, sen bir yanımda
uykusundan uyanınca fırtına
dalgalar türkümüze aşina olur
yüzümüze bakınca deniz fenerleri
sahibini arayan gemilerin
çığlığıyla vurulur

tarih heyelandır hainlerin ardında
İstanbul tarihin soylu anası
biz bu yürüyüşü çiğdemlerden almışız
sevdayı kız kulesi'nden
yalıların burukluğu altında
geçiyoruz sokaklardan delice

anlayabilir misin
beyoğlu'nda gezinen
hayal kırıklığının benden türediğini
anlayabilir misin
kırmızı neden böyle
doldurur aynalara inleyen yüreğimi

sana giden yolların kavşağında
bir adam direniyor izini bulmak için
siliyor tanyerine akan alın terini
ufkunda sapsarı umudun rengi
mavi yitik, beyaz kızgın ve siyah
arıyor sessizce kaybolan günlerini

Gülhane'de simit satan çocuklar
nasıl anlasınlar ellerimizin
neden böyle çekingen olduğunu
Ayasofya önünde tramvay bekleyenler
gökyüzüne dokunurken bu acı
kimdir diye sorsunlar içlerinden
birlikte yürüyen iki yabancı

biz gitsek de, İstanbul'da yine de
yıllar yılı gezinmeli bu sızı
benden bir yaralı şiir kalmalı
senden bir tebessüm, bir de kırmızı

Nurullah Genç

Çevrimdışı eylulada1

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.164
  • 47.317
  • 4.164
  • 47.317
# 30 Oca 2011 13:45:05
Sokakta Giderken

Sokakta giderken, kendi kendime
Gülümsediğimin farkına vardığım zaman
Beni deli zannedeceklerini düşünüp
Gülümsüyorum.
 orhan veli

Çevrimdışı ogrtmn35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 17.431
  • 177.430
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 17.431
  • 177.430
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 30 Oca 2011 14:46:08
ETME

Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme

...Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme

Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme

Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme

Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme

Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme

Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme

Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize
O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme

Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle
Huzurumu bozuyorsun sen mahvediyorsun etme

Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme

İsyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil
aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme

Mevlana Celaleddin Rumi

Çevrimdışı gokseldeniz34

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.877
  • 3.718
  • 2.877
  • 3.718
# 30 Oca 2011 17:14:57
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
...............
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi

CAN YÜCEL


ezginin günlüğü dinleyenler iyi bilir... bunun da bestesi vardır ve çok severim...

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.097
  • 2.904
  • 12.097
# 30 Oca 2011 19:59:18
İÇELİM!

İşte bir aradayız!
Sağlığından haber beklediklerimiz yanımızda,
Ve aramızda uzun zamandır
Yüzünü görmediklerimiz!
Kimimiz mahpustan dönmüşüz
Kimimiz sürgünden!
Bu akşam keyfimiz yerinde,
Günlük dertlerimizden sıyrılmışız,
Nasıl kazanıldığını unutmuşuz paranın
Elimiz o kadar açık;
Harcayalım neşemiz için!
İyisi gelsin şarabın,
Yüklü olsun mezeler!
Nöbetçisiz geçiyor akşamımız demek,
Kilitsiz, demir parmaklıksız;
İstersek burda keser konuşmamızı,
Çıkarız kol kola, kelepçesiz.
Dolaşırız canımızın çektiği sokakta.
Özlemini çekmişiz uzun zaman
Dostların ve aydınlığın.
Duymuşuz her çeşit yanızlığı
Tek başımıza.
İki çift lâf etmenin karşılıklı,
Ne demek olduğunu öğrenmişiz.
Konuşalım,
Bir suç olduğunu bilerek her sözümüzün.
Güzel günlerin yaklaştığını söyleyelim,
Dört yanımızı kollayarak.
Ne olacak, bilir miyiz birazdan?
Belki hesabı sorulacak neşemizin.
Kaldıralım son kadehleri,
Ayrılalım arkadaşlar,
Ayrılırken öpüşelim!

Yaşadıkca adlı şiir kitabından 1948
Bütün Şiirleri 1927-1991(Çınar Yayınları)


Rıfat ILGAZ
 

Çevrimdışı cancancan111

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.599
  • 19.335
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 30 Oca 2011 20:22:53
 Sakla Yamalarını Ey Kalbim...

Ne gül,
ne yarın!

Gül, küle karılmış günlerin tortusunda.
Yarın, vurulmuş yatıyor bugünün avlusunda.

Sakla yamalarını kalbim...

İnsanlar büyüdükçe günler kısalırlar;
günlerimiz gibi aşklarımız da
yittikleri duraklarda kalırlar.

Sakla yamalarını kalbim...

Kendini bıçak gibi ışıyan yeni güne bağışla.
Yürü, arkana bakma, ama umursa...

Bazen anılara en çok yakışan elbise
Birkaç damla gözyaşıdır unutma...

(Yılmaz Odabaşı)

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK