Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı ogrtmn35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 17.437
  • 177.461
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 17.437
  • 177.461
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 06 May 2011 22:36:44
Cahil ile dost olma
İlim bilmez, İrfan bilmez, Söz bilmez, Üzülürsün

Saygısızla dost olma
Usul bilmez, Adap bilmez, Sınır bilmez, Üzülürsün

Aç gözlü ile dost olma
İkram bilmez, Kural bilmez, Doymak bilmez, Üzülürsün

Görgüsüzle dost olma
Yol bilmez, Yordam bilmez, Kural bilmez, Üzülürsün

Kibirliyle dost olma
Hal bilmez, Ahval bilmez, Gönül bilmez, Üzülürsün.

Ukalayla dost olma
Çok konuşur, Boş konuşur,Kem konuşur, Üzülürsün.

Namertle dost olma
Mertlik bilmez, Yürek bilmez, Dost bilmez, Üzülürsün

Çevrimdışı akkaya33

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.105
  • 12.722
  • 2.105
  • 12.722
# 06 May 2011 22:42:31
CAN YOLU
varmış bir yok olmuş...
birileri kendini birşey sanmış.
eh işte onun da yetesiye,
kendince bir hali varmış.
ona göre herkes yalancıymış.
yazık ama ne bilsin? anlamamış.
yozlaşan çorak topraklarında,
güvenecek adam kalmamış.
biz tezgahta ararken,
orda çoktan rafa kalkmış...
birileri ona can demiş,
o benliğini kaybetmiş,
ben neymişim be demiş,
yükselmiş te yükselmiiiiiş...

Can bu kolay bulunmaz!
dosttur,sırdaştır,sevgidir,
okyanusta bir inci tanesidir...
bir o kadar da asil ve gururlu...
aşk değil ki onun sorunu!!!
çıkmaz olsun yolun sonu...
eğri değil yolu dosdoğru,
adam gibi can,dost yolu...

Çevrimdışı nurdan81

  • Uzman Üye
  • *****
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 705
  • 2.728
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 06 May 2011 22:48:18
Seni Düşündüğüm Türkü

Benim bir canla sevip bin özlemle andığım,
Bari gölgeni bırak bana
Su çiçeklerinin en güzel yanları budur,
Giderken gölgelerini verirler suya.
Güz akşamları dal kıpırdamazken,
Suda halkalanan gözleridir
Sen de gölgeni bırak bana.
Gönlümün bin güzelliğiyle inanıp sevdiğim,
Güzelliğini burada ince ince aratma.
Bir kıyıya, bir gün inen fırtına gibi
Birdenbire bir şeyler bırak.
Birşeyleri soğut, birşeyleri yak,
Dağıt birşeyleri, birşeyleri kur.
Kendini hiç yokmuşsun gibi bırakma
Kafamın her yanıyla bir şeyler öğrendiğim,
Sonsuza uzanan sevinç, güzele vurgun tasa
En azından bin yılda arayıp bulduğum,
Bana aşk şiirleri yazdırma artık
Beni burada gölgen gibi bırakma


Afşar Timuçin

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.534
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.534
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 06 May 2011 22:53:32
SELÂM OLSUN

Selâm olsun bizden güzel dünyaya
Bahçelerde hâlâ güller açar mı
Selam olsun sonsuz güneşe, aya,
Işıklar, gölgeler suda oynar mı

Hepsi güzeldi kar, tipi, fırtına
Günlerin geçişi ardı ardına
Hasretsiz bir kanat şakırtısına
Mavi gökte kuşlar yine uçar mı

Uzak, çok uzağız şimdi ışıktan,
Çocuk sesinden, gül ve sarmaşıktan.
Dönmeyen gemiler olduk açıktan,
Adımızı soran, arayan var mı

Ahmet Hamdi Tanpınar

Çevrimdışı berrin67

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 220
  • 810
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 220
  • 810
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 06 May 2011 23:17:31
Sen Sen Sen

Bir dağbaşı yalnızlığı yaşıyorum yeniden.,
Dağbaşı yalnızlığı ölümden beter.
Hiç kimse aramasa sormasa beni
Sen gelsen yeter..

Huzur ellerinin güzelliğidir.
Gözlerin karşımda mutluluk denizi.
Her sabah soframızda ekmeğimizi
Sen bölsen yeter..

Yüreğim seninle yaylalar kadar serin
Ne bir çizgi hasret, ne bir nokta gam
Yayla dumanı gibi gözlerime her akşam
Sen dolsan yeter..

Bende çaresizlik sonsuz kördüğüm.
Bende sabır sende naz..
Gündüzünden vazgeçtim düşümde biraz
Bir yüz görümlüğü sen olsan yeter..

Duymasa da hiç kimse şâir gönlümün,
Sende karar kıldığını...
Ve içimin şerha şerha yarıldığını,
Sen bilsen yeter..

Bir gün duysan bittiğimi, tükendiğimi..
Çıkıp gelsen uzaklardan korkulu ürkek..
Bir incecik dal gibi üzerime titreyerek,
Eğilsen yeter...........
 
Yavuz Bülent Bakiler
 
Alıntı

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 06 May 2011 23:18:19
Küstün mü

Bir tek sözüne kurban olurum
Sitem mi ettin, küstün mü
Ben senin işvene, cilvene ölürüm
Selamı, sabahı kestin mi

Her gece sokağın narası sensin
Her sabah yüzümün karası sen
Dizimde (düşümde) bıçak yarası sensin
Sen belalına küstün mü

Dediler ki; Cemile sözünden döndü
Yüreğimde bir leylak yandı
Hercai gönlün kimlere kandı
Sevdiğin (şimdiki) benden üstün mü

Her gece sokağın narası sensin
Her sabah yüzümün karası sen
Düşümde bıçak yarası sensin
Sen belalına küstün mü

Söz: Ali Kınık


Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.703
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.703
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 06 May 2011 23:26:00
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.

Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski İstanbul mudur
Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
Sokak lambaları birden yanıyor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen yoksun.

Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Bir kaç hayat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

Atilla İlhan

Çevrimdışı zalim09

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
  • 7.885
  • 16.332
  • Öğretmen Adayı
# 06 May 2011 23:32:53
Yerin seni çektiği kadar ağırsın
Kanatların çırpındığı kadar hafif
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin
Yaşadıklarını Kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;
Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün
Gülebildiğin kadar mutlusun
üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,
Sevdiğin kadar sevileceksin.

Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir Gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın

Unutma yagmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin
işte budur hayat!
işte budur yaşamak
Bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,

Sevdiğin
Kadar
Sevilirsin


Can YüCEL

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 May 2011 00:01:48
Akşam

Akşam, sihirli tablo; gözlerim kamaşıyor
Düşünürken akşamsız aleme varanları
Akşam, periler gibi ufuklarda yaşıyor
Saçından süzülüyor yıldız çağlayanları

Biraz sonra evlerin ışıkları yanacak
Karanlık bir köşede durup dikileceğim
Pencereden bakanlar beni heykel sanacak
''Acaba heykel miyim! '' diye irkileceğim
 
Nurullah Genç
 
 
 

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 May 2011 00:03:19
Ağlama Ki Aynalar Kırılıyor İçimde

ağlama ki, aynalar kırılıyor içimde
bulutlara değdirme ellerini, ne olur
sanki görmüş gibisin bir pencere önünde
sessiz hıçkırıklara gömülen bedenimi
ruhuma dokunduğun fırtınalı bir günde
ağlama, bakışların deli divane olur

yüzüm ya aydınlıktır, ya kan gibi karanlık
kehkeşanlar gizlidir oysa senin yüzünde
ne kadar beklesem de gelmeyecek bilirim
seni bende eriten bir muştu, yüreğime
o nergis edasıyla soluklanan gözlerin
zindanıma pencere olmayacak, bilirim

sen misin yıllar boyu aradığım şehrayin
yoksa yanılgıya mı düşüyorum yeniden
bana bakınca neden kararıyor kainat
neden uzaklaşınca ışıldıyor her sabah
ya bu yollar umutsuz duraklarda bitiyor
ya da hep umutsuzca yürüyor ayaklarım

ağlama ki, çiçekler kızıla boyanmasın
yalnız benimle büyüt güllerini, ne olur
gönlümün tarih olmuş devleri yeniden uyanmasın
kıvılcım süzülüyor yaslı kirpiklerinden
üzerime savurma küllerini, ne olur
tutkular alev alev hüzne pervane olur
ağlama, çaresizlik kapıya dayanmasın

ya arala gizemli bütün perdelerini
bir rüya çizgisinde şenlensin aynalarım
ya da hücre gibi kapat bana kendini
karışayım yeniden teraddüt sellerine
birer birer kırılıp dökülsün aynalarım
sebil eyle sonunda her düşmana kendini
 
Nurullah Genç
 
 

Çevrimdışı in-anoguz

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 658
  • 1.427
  • 658
  • 1.427
# 07 May 2011 00:06:57
Bileydim Lâyık Olmadığını

bileydim lâyık olmadığını
yürür müydüm yollarında

sen birazı tereddüt
birazı kan ve gurur
acılarla beslenen bir zakkum çiçeğisin

oysa hep ışıl ışıl
hep rengârenk göründün bulutların ardında
anlayamadım
yeşil sadece zehir dumanlı gözlerinde
özlem sadece tûfan

her akşam kefen giydi yüreğim kollarında
her gece bir giyotin
rüyalarım hıçkırık
kâbuslarım ölümdü
ellerin yavaş yavaş beni bataklığına
beni isyana gömdü

şimdi kopardım urganlarını
dostluğum da sensiz, düşmanlığım da
ırmak ikiyüzlü akar mı sandın
güneş karanlıktan korkar mı sandın
git, seninle gitsin pişmanlığım da

bileydim lâyık olmadığını
yürürmüydüm yollarında
 
Nurullah Genç
 

Çevrimdışı adatepe1

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.185
  • 1.818
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.185
  • 1.818
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 07 May 2011 12:41:15
Hayat Nedir Anne?

Benim hiç sapanım olmadı anne,

Ne kuşları vurdum, ne kimsenin camını kırdım...

Çok uslu bir çocuk değildim ama

Seni hiç kırmadım, hep boynumu kırdım.

Ben hayatım boyunca bir tek kendimi vurdum!

Suskun görünsem de, fırtınalı ve mağrurdum anne.

Bir mızrak gibi, aynada hep dik durdum anne!

Ben sana hiçbir gün laf getirmedim, leke sürmedim.

Ama göğsümü çok hırpaladım, kalbimi çok yordum...

Ben hayatım boyunca,

En çok kendimi ARADIM, kendimi sordum!

Benim hiç sevgilim olmadı anne,

Ne bir yuva kurdum, ne bir gün şansım güldü...

Öpemeden bir bebeğin gıdısından...

Kimi yürekten sevdiysem, o yüreğini başkasına böldü...

Bir muhabbet kuşum vardı, o da yalnızlıktan öldü...

Sen beni hep, göğsünde acılarla mı doğurdun anne?

Yoksa evlat diye, koca bir taş mı doğurdun anne?

Eziyet değilim, zahmet değilim, musibet hiç değilim;

Bir senin mi balına sinek kondu, söylesene!

Doğurdun da beni, ne ile yoğurdun anne?

Benim hiç hayalim olmadı anne...

Ne seni rahat ettirdim, ne kendim ettim rahat...

Bir mutluluk fotoğrafı bile çektirmedim.

Bu hayat! Kaybolmuş bir anahtar kadar sahipsiz mi anne...

Ne omzumda bir dost eli, ne saçımda bir şefkat...

Say ki yollardan akan, şu faydasız çamurdum anne...

Say ki ıslanmaktım, üşümektim, say ki yağmurdum anne!

Bunca yıldır gözyaşını, hangi denizlere sakladın?

Oy ben öleyim, sen beni ne diye doğurdun anne?

Hayat nedir, nedir ki anne; bir oyun, bir masal değil mi?

Bak, kırıldı oyuncaklarım... Ömrüm gitti, sevdam bitti...

İnan, ben hiç büyümedim ki...

Yusuf HAYALOĞLU

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 May 2011 13:19:43
Bir Kahraman Bekliyoruz

Kal'a gibi dik başın bulutlarla yarışsın,
Dalga dalga saçların rüzgarlarla karışsın!

Adını nakşedelim,eski-kadim surlara
Sesini haykıralım asırdan asırlara...

Savletinle titresin yeniden doğu-batı,
Ve kurulsun Allah'ın ebedi saltanatı...

Ufukları kaplasın bayraklarımız al,al,
Göklere zaferimizi çizsin vahşi bir kartal! ..

Kahramanlar büyüsün masalda dev misali,
Eğilsin öpsün gökler,canım nazlı hilali...

Ordularım yeniden Tuna'ya akın etsin!
Bir Yıldırım çaksın da uzağı yakın etsin!

Selam dursun karşısında bütün şerefler,şanlar!
Namını tebcil etsin,yıldızlar kehkeşanlar...

İçimde hiç sönmeyen bir fetih sevdası var.
Yavuz gibi diyorum:Bu dünya insana dar!

Bir sada duymak için sahralara düşeyim.
Helal olsun bu yolda,varım yoğum herşeyim! ..

Volkan gibi lav atmış,ne susmuş ne sönmüşüm.
Ben bu iman uğruna çılgınlara dönmüşüm.

Bir deha bekliyoruz,gençliğe mihrap olsun,
Ruhları tutuşturan bir ateş mihrak olsun.

Sinesinde birleşsin sağa sola sapanlar,
Kahrolsun Hak dururken zorbalara tapanlar!

Çık,nerdesin,zuhur et! Biz seni bekliyoruz.
Yıllardır yollarında yorgun emekliyoruz..

Musa ol! Hakka yüksel! tecelli et de Tura.
Zulmet yıkılsın gitsin! Cihan garkolsun nura!

İstiyorum yeniden bir hilkat istiyorum,
Ne hayal,ne kuruntu hakikat istiyorum.

Hakikat,hakikat,hakikat istiyorum! ..

Osman Yüksel Serdengeçti

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.534
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.534
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 07 May 2011 16:11:28
GİZLİ SEVDA

Hani bir sevgilin vardı
Yedi sekiz sene önce,
Dün yolda rastladım
Sevindi beni görünce.

Sokakta ayaküstü
Konuştuk ordan burdan,
Evlenmiş, çocukları olmuş
Bir kız, bir oğlan.

Seni sordu
Hiç değişmedi, dedim,
Bildiğin gibi...
Anlıyordu.

Mesutmuş, kocasını seviyormuş,
Kendilerininmiş evleri..
Bir suçlu gibi ezik,
Sana selâm söyledi.


behçet necatigil

Çevrimdışı banu2011

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.073
  • 3.654
  • Müdür Yetkili
  • 1.073
  • 3.654
  • Müdür Yetkili
# 07 May 2011 16:24:39
Her Aşk Bir Hüzündür
Gün gelir kırık kalbinle dolaşırsın
Anlamsız gecelerde.
Anlarsın ,
Mutluluk mavi benekli bir kelebek.
Yitirmişsindir bütün umutlarını
Ne ay anlar çaresizliğini
Ne de yar.

Yarin kalbinden düşmüşsündür
Yaralısındır
Diline bir şiir dolanır

Her aşk bir hüzündür,
Gün batımı sonrası
Sefil bırakır yüreğini.
Sadece
Adını anarsın hayırsız sevgilinin.
Artık hiçbir beklentin yoktur.
Ne yardan,
Ne de uzayan yollardan.

Her aşk bir yaradır,
Ayrılık sonrası
Buğulu bırakır gözlerini,
Sadece
Küllerini savurursun bir sevdanın.
Artık hiçbir beklentin yoktur,
Ne yardan,
Ne de uzayan yollardan.


Sezai Topal


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK