Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı aslı_80

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
# 16 May 2011 23:58:18
Fark Etmeli İnsan


Bir damlacık sudan
Nasıl yaratıldığını fark etmeli.
...Anne karnına sığarken
Dünyaya neden sığmadığını
Ve
En sonunda bir metre karelik yere
Nasıl sığmak zorunda kalacağını
Fark etmeli.
Şu çok geniş görünen dünyanın,
Ahrete nispetle
Anne karnı gibi olduğunu
Fark etmeli.
Henüz bebekken
Dünya benim! Dercesine
Avuçlarının sımsıkı kapalı olduğunu,
Ölürken de aynı avuçların
Her şeyi bırakıp gidiyorum işte!
Dercesine apaçık kaldığını
Ve kefenin cebinin bulunmadığını
Fark etmeli.

Baskın yeteneğini
Fark etmeli sonra.
Azrail’in her an
Sürpriz yapabileceğini,
Nasıl yaşarsa
Öyle öleceğini
Fark etmeli insan.

Hayvanların yolda, kaldırımda, çöplükte
Ama kendisinin
Güzel hazırlanmış mükellef bir sofrada
Yemek yediğini
Fark etmeli.

Yaratılmışların en güzeli olduğunu
Fark etmeli
Ve ona göre yaşamalı.
Gülün hemen dibindeki dikeni
Dikenin hemen yanı başındaki
Gülü fark etmeli.

Evinde kedi, köpek beslediği halde
Çocuk sahibi olmaktan korkmanın
Mantıksızlığını fark etmeli.

Eşine seni çok seviyorum! Demenin
Mutluluk yolundaki müthiş gücünü
Fark etmeli.

Dolabında asılı 25 gömleğinin
Sadece üçünü giydiğini ama
Arka sokaktaki komşusunun
O beğenilmeyen gömleklere
Muhtaç olduğunu fark etmeli.

Zenginliğin ve bereketin
Sofradayken önünde biriken
Ekmek kırıntılarını yemekte
Gizlendiğini fark etmeli.

Annesinden doğarken
Tertemiz teslim aldığı gırtlağını ve
Aşırı beslenme yüzünden sarkan göbeğini
Fark etmeli.

Fark etmeliyiz çok geç olmadan...

Ömür dediğin
Üç gündür,
Dün geldi geçti
Yarın meçhuldür...

O halde
Ömür dediğin
Bir gündür,
O da bugündür...


Can Yücel

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 May 2011 00:08:42
Çile

Gâiblerden bir ses geldi: Bu adam,
Gezdirsin boşluğu ense kökünde!
Ve uçtu tepemden birdenbire dam;
Gök devrildi, künde üstüne künde...

Pencereye koştum: Kızıl kıyamet!
Dediklerin çıktı, ihtiyar bacı!
Sonsuzluk, elinde bir mavi tülbent,
Ok çekti yukardan, üstüme avcı.

Ateşten zehrini tattım bu okun.
Bir anda kül etti can elmasımı.
Sanki burnum, değdi burnuna (yok) un,
Kustum, öz ağzımdan kafatasımı.

Bir bardak su gibi çalkandı dünya;
Söndü istikamet, yıkıldı boşluk.
Al sana hakikat, al sana rüya!
İşte akıllılık, işte sarhoşluk!

Ensemin örsünde bir demir balyoz,
Kapandım yatağa son çare diye.
Bir kanlı şafakta, bana çil horoz,
Yepyeni bir dünya etti hediye.

Bu nasıl bir dünya hikâyesi zor;
Mekânı bir satıh, zamanı vehim.
Bütün bir kâinat muşamba dekor,
Bütün bir insanlık yalana teslim.

Nesin sen, hakikat olsan da çekil!
Yetiş körlük, yetiş, takma gözde cam!
Otursun yerine bende her şekil;
Vatanım, sevgilim, dostum ve hocam!

…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..

Aylarca gezindim, yıkık ve şaşkın,
Benliğim bir kazan ve aklım kepçe.
Deliler köyünden bir menzil aşkın,
Her fikir içimde bir çift kelepçe.

Niçin küçülüyor eşya uzakta?
Gözsüz görüyorum rüyada, nasıl?
Zamanın raksı ne, bir yuvarlakta?
Sonum varmış, onu öğrensem asıl?

Bir fikir ki, sıcak yarada kezzap,
Bir fikir ki, beyin zarında sülük.
Selâm, selâm sana haşmetli azap;
Yandıkça gelişen tılsımlı kütük.
Yalvardım: Gösterin bilmeceme yol!
Ey yedinci kat gök, esrarını aç!
Annemin duası, düş de perde ol!
Bir asâ kes bana, ihtiyar ağaç!
Uyku, kaatillerin bile çeşmesi;
Yorgan, Allahsıza kadar sığınak.
Teselli pınarı, sabır memesi;
Size şerbet, bana kum dolu çanak.

Bu mu, rüyalarda içtiğim cinnet,
Sırrını ararken patlayan gülle?
Yeşil asmalarda depreniş, şehvet;
Karınca sarayı, kupkuru kelle...

Akrep, nokta nokta ruhumu sokmuş,
Mevsimden mevsime girdim böylece.
Gördüm ki, ateşte, cımbızda yokmuş,
Fikir çilesinden büyük işkence.

…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..

Evet, her şey bende bir gizli düğüm;
Ne ölüm terleri döktüm, nelerden!
Dibi yok göklerden yeter ürktüğüm,
Yetişir çektiğim mesafelerden!

Ufuk bir tilkidir, kaçak ve kurnaz;
Yollar bir yumaktır, uzun, dolaşık.
Her gece rüyamı yazan sihirbaz,
Tutuyor önümde bir mavi ışık.

Büyücü, büyücü ne bana hıncın?
Bu kükürtlü duman, nedir inimde?
Camdan keskin, kıldan ince kılıcın,
Bir zehirli kıymık gibi, beynimde.

Lûgat, bir isim ver bana halimden;
Herkesin bildiği dilden bir isim!
Eski esvaplarım, tutun elimden;
Aynalar, söyleyin bana, ben kimim?

Söyleyin, söyleyin, ben miyim yoksa,
Arzı boynuzunda taşıyan öküz?
Belâ mimarının seçtiği arsa;
Hayattan muhacir, eşyadan öksüz?

Ben ki, toz kanatlı bir kelebeğim,
Minicik gövdeme yüklü Kafdağı,
Bir zerreciğim ki, Arş'a gebeyim,
Dev sancılarımın budur kaynağı!

Ne yalanlarda var, ne hakikatta,
Gözümü yumdukça gördüğüm nakış.
Boşuna gezmişim, yok tabiatta,
İçimdeki kadar iniş ve çıkış.

…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..
…………………………………..

Gece bir hendeğe düşercesine,
Birden kucağına düştüm gerçeğin.
Sanki erdim çetin bilmecesine,
Hem geçmiş zamanın, hem geleceğin.

Açıl susam açıl! Açıldı kapı;
Atlas sedirinde mâverâ dede.
Yandı sırça saray, ilâhî yapı,
Binbir âvizeyle uçsuz maddede.

Atomlarda cümbüş, donanma, şenlik;
Ve çevre çevre nur, çevre çevre nur.
İçiçe mimarî, içiçe benlik;
Bildim seni ey Rab, bilinmez meşhur!

Nizam köpürüyor, med vakti deniz;
Nizam köpürüyor, ta çenemde su.
Suda bir gizli yol, pırıltılı iz;
Suda ezel fikri, ebed duygusu.

Kaçır beni âhenk, al beni birlik;
Artık barınamam gölge varlıkta.
Ver cüceye, onun olsun şairlik,
Şimdi gözüm, büyük sanatkârlıkta.

Öteler öteler, gayemin malı;
Mesafe ekinim, zaman madenim.
Gökte saman yolu benim olmalı;
Dipsizlik gölünde, inciler benim.

Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök!
Heybem hayat dolu, deste ve yumak.
Sen, bütün dalların birleştiği kök;
Biricik meselem, Sonsuza varmak...
 
Necip Fazıl Kısakürek
 
 
 
 

Çevrimdışı sessizsinema

  • Uzman Üye
  • *****
  • 978
  • 2.512
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 978
  • 2.512
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 May 2011 00:45:22
Bekleyen

Sen kaçan ürkek bir ceylansın dağda
ben peşine düşmüş bir canavarım.
istersen dünyayı çağır imdada
sen varsın dünyada birde ben varım
seni korkutacak geçtiğin yollar
arkandan gelecek hep ayak sesim
sarıp vücudunu belirsiz kollar
enseni yakacak ateş nefesim
kimsesiz odanda kış geceleri
için ürperdiği demler beni an
deki odur sarsan pencereleri;
deki rüzgar değil odur haykıran
göğsümden havaya kattığım zehir
solduracak bir gül gibi ömrünü
kaçıp dolaşsan da sen şehir şehir
bana kalacaksın yine son günü
ölürsün kapanır yollar geriye
ben mezarla sırdaş olur beklerim
varılmaz hayale işaret diye
toprağında bir taş olur beklerim
 
Necip Fazıl Kısakürek
 

Çevrimdışı thefalcon

  • Uzman Üye
  • *****
  • 260
  • 1.109
  • 260
  • 1.109
# 17 May 2011 01:07:15
"Ayrılıklar uyandırmalı kör yüreğimi.
Cehennem yangınlarından
Ölmeden çıktıysa bedenim;
artık
Benim olmalıyım, benim.
Yeter yüreğimi bir çift gözün
Ateşine rehin verdiğim.
Ateş artıyı Değildir karşılığımız.
 Pusatını dağ Sisinden alan,
firarını mermisine
Emanet eden bir namludur bu Eşkıya sevda ki; zulasında asılı
Durur kefenlediği ölümü...

Ellerinin çeliğine su verilmiştir ta
Adem`den beri.
Bilir ve intihar Cüretiyle yoklar yüreğinin tetiğini.
Güneşin kızılca kıyametine çatar
Kuruyan umut dallarını.
Yanacaksa Cehennemden beter yanmalı!
Kim anlar ki eşkıyanın sağlamlığını;
Özleminin çiseyle yıkanmış şafak
Değerini kim?
 Hani ellerine kuşlar İnerdi, kardan üşüyen kuşlar...
Bahçen kuş sevinçleriyle inlerdi ay
Şahrud.
Eşkıya yüreğime çığ düştü
Üşüyorum ha...
Aç ellerini. "



Çevrimdışı thefalcon

  • Uzman Üye
  • *****
  • 260
  • 1.109
  • 260
  • 1.109
# 17 May 2011 01:07:46
Geldim mutsuzluğumla
Yürek susuzluğumla
Koynuna al demiyom
Şikte koyma beni
Koynunda yatır demem
Yeter bağışla beni
Aç ellerin gireyim
Sana ömrüm vereyim
Kuruyan dudaklarına
Nefesimi süreyim
Kuruyan dudaklarıma
Nefesini süreyim
Dağlara küs olur mu
Banara yas olur mu
İki can bir bedenken
Ayrı yatmak olur mu
İki yürek bir canken
Ayrı düşmek olur mu
Biliyorum suçluyum
Kentin kirli suyuyum
Sevmesini bilmiyorsam
Geçmişin sonucuyum
Aç kapıyı gireyim
Sana ömrüm vereyim
Kuruyan dudaklarına
Nefesimi süreyim
Kuruyan dudaklarıma
Nefesini süreyim ..

Çevrimdışı aslı_80

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
  • 2.080
  • 12.050
  • Öğrenci Velisi
# 17 May 2011 09:20:25
Seni düşlerime aldım,
Uykusuz kaldım.
Seni uykularıma aldım,
Düşsüz kaldım.
Başıma aldım, sensiz;
Gönlüme aldım, başsız,
Sensiz, yollarda pulsuz,
Pullarda mektupsuz kaldım.
Sana adlar aradım..
Ardında adsız kaldım.

Çevrimdışı deniz_24

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 351
  • 974
  • 351
  • 974
# 17 May 2011 10:24:24
İYİ Kİ BU DÜŞTESİN
   I
nehirler yarışır, çağıldar gözlerinde
o nehirler benim nehirlerimdir
aşk
ki azar azar benim yerimdir
üşüyorsam, sokaktaysam, yalnızsam
gözlerin ey yâr benim evimdir

/vurulup düştükçe, düştükçe seni sevmekten caymayacağım
gece insin, el ayak çekilsin gelip kapında ağlayacağım!/

iyi ki bu sestesin
dünyayı ısıtan nefestesin
bir haydut gibi gezinirim kapında
kalbimde tutuşan ateştesin…

II
rüzgârlar savrulur, uğuldar gözlerinde
o rüzgârlar benim rüzgârlarımdır
aşk
ki azar azar benim yerimdir
suskunsam, bozgunsam, bulutsuzsam
gözlerin ey yâr benim evimdir

iyi ki bu düştesin
her sabah ışıyan güneştesin
iyi ki yoksuluz bulutlar gibi
soğuyan dünyada sımsıcak fırınlar gibi

/vurulup düştükçe, düştükçe sana koşmaktan caymayacağım
gece insin, el ayak çekilsin gelip kapında ağlayacağım!/
  yılmaz odabaşı

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.396
  • 6.345
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.396
  • 6.345
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 17 May 2011 11:07:09
 
Mahallemdeki Akşamlar İçin

Kımıldanır mahallemin daralan ruhu
Basma perdelerimde gün batarken
Atıp saatler suren uykusunu
Odama uzanır akasyam pencereden
Kırmızı uzak damlarda bir serinleme
Uyanır gündüz uykusundan evler
Kapılarda işleri ellerinde
Kadınlar giyinip kocalarını bekler
iyi insanların ruhudur yakınlaşır
Takunya sesleri gelir evlerden
Yalnız bu dem rahat bir dünya taşır
Bin mihnet dolu kafasında yorgun beden
Her şeyin geliş saatidir akşam
Mahallede ömürler akşamüstü başlar
Hepsi bumda buluşmaya gelir akşam
Başka dünyalardan ayaklar, başlar ..

Orhan Veli Kanık
 

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.703
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.703
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 May 2011 11:15:40
NİCEDİR ÖZLEMİŞİM

Nicedir özlemişim
Bu rüzgarı
Hani Doğu'da eser
Bahar akşamları
Nicedir özlemişim
Bir elma ağacının
Dibine oturmayı
Nicedir özlemişim
Şoseleri,dağları
Nicedir özlemişim
Bir dosta sarılıp
Ağlamayı


Ataol BEHRAMOĞLU

Çevrimdışı deniz_24

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 351
  • 974
  • 351
  • 974
# 17 May 2011 11:18:20
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
NİCEDİR ÖZLEMİŞİM

Nicedir özlemişim
Bu rüzgarı
Hani Doğu'da eser
Bahar akşamları
Nicedir özlemişim
Bir elma ağacının
Dibine oturmayı
Nicedir özlemişim
Şoseleri,dağları
Nicedir özlemişim
Bir dosta sarılıp
Ağlamayı


Ataol BEHRAMOĞLU

çok severim bu şiiri hocam  :)

Çevrimdışı atasay15

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.484
  • 10.706
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.484
  • 10.706
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 17 May 2011 11:41:21
Kahramanlık
Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Ölmezliği düşünmek boşuna bir emektir;
Kahramanlık; saldırıp bir daha dönmemektir.

Sızlasa da gönüller düşenlerin yasından
Koşar adım gitmeli onların arkasından.
Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından
İleriye atılmak ve sonra dönmemektir.

Yırtıcılar az yaşar... Uzun sürmez doğanlık...
Her ışığın ardında gizlidir bir karanlık.
Adsız sansız olsa da, en büyük kahramanlık;
Göz kırpmadan saldırıp bir daha dönmemektir.

Kahramanlık ne yalnız bir yükseliş demektir,
Ne de yıldızlar gibi parlayıp sönmektir.
Bunun için ölüme bir atılış gerekir.
Atıldıktan sonra bir daha dönmemektir...
 

Hüseyin Nihal Atsız

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.534
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.534
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 17 May 2011 11:47:20
İstanbul'u Dinliyorum

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor;
Yavaş yavaş sallanıyor
Yapraklar, ağaçlarda;
Uzaklarda, çok uzaklarda,
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Kuşlar geçiyor, derken;
Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
Ağlar çekiliyor dalyanlarda;
Bir kadının suya değiyor ayakları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Serin serin Kapalıçarşı
Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa
Güvercin dolu avlular
Çekiç sesleri geliyor doklardan
Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Başımda eski alemlerin sarhoşluğu
Loş kayıkhaneleriyle bir yalı;
Dinmiş lodosların uğultusu içinde
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Bir yosma geçiyor kaldırımdan;
Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar.
Birşey düşüyor elinden yere;
Bir gül olmalı;
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.

İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Bir kuş çırpınıyor eteklerinde;
Alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum;
Dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum;
Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından
Kalbinin vuruşundan anlıyorum;
İstanbul'u dinliyorum.

ORHAN VELİ KANIK

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.100
  • 2.904
  • 12.100
# 17 May 2011 11:55:56
BU BİZİMKİ
Yıkıcı bir aşk bu,
Yıkıyor milletin ortasına
Tutku yükünü.

Bölücü bir aşk,
Ekmeği suyu bölüyor
Günde üç öğün.

Hain bir aşk bu,
Sizin eve hırsız girer
Onunkine polis.

Yasadışı bir aşk ,
Evlenmeyi
Hiç mi hiç düşünmüyor.

Soyguncu bir aşk bu,
En sıradan ezgilerden
Sevinçler devşiriyor.

Kökü dışarda bir aşk,
Dante ile Beatrice'inkine
Fena öykünüyor.

İşgalci bir aşk bu, 
Samanlık sevişenin diyor
Başka şey demiyor.
 
 

Cemal Süreya

Çevrimdışı deniz_24

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 351
  • 974
  • 351
  • 974
# 17 May 2011 12:06:32

Dilekçe
Sokağımsan
Ben anahtarı çevirdiğim zaman
Kapanan evin kapısı değil,
Senin kapın olsun açılan.

Adresimsen,
Mektuplarım doğru dürüst gelsin;
İki kişi telefonla konuşurken
Olmayalım hemen üç kişi.

Kentimsen,
Başka kentler de girsin araya;
Daha bir sevinçle katılayım,

Şenliğimsen.
Herşeyi yaz tarihimsen,Ama her bir şeyi;

Dilimsen,
Sen de koru biraz dilliğini.

Düşüncemsen,
Kızkardeşim pencereyi açsın;
Sorguçlu bir ışık aracılığıyla
Günyenisi dolsun içeri.

Uzat saçlarını Frigya,
Yarimsen,
Yurdumsan;
Söz ver Anadolu.

CEMAL SÜREYYA

bir şiiri de benden olsun istedim :)

Çevrimdışı gokseldeniz34

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.877
  • 3.718
  • 2.877
  • 3.718
# 17 May 2011 12:10:02
 
TÜRKÜ

Uyandım, dağlarda duman
Ovada sabahın tütsüsü

Deniz ürperiyor uzaktan
Koynunda güneşin gülü

Kanat kanat dağılsam
Unutmam kendi göğümü

Gelirsin bana sulardan
Yüzünde yosunların tülü

Yaşamak, seni seviyorum
Demenin başka türlüsü..
 

  Ahmet ERHAN

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK