Yorumsuz! : Haberler

Çevrimdışı şevket57

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.666
  • 16.111
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 2.666
  • 16.111
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 22 May 2009 22:58:28
Teşekkürler öğretmenim . Sağlık herşeyin başı. Kıymetini iyi bilmeliyiz.
Bu bilgilere   tam olarak uymak zor ama yinede yapabildiğimiz kadar  uygulamalıyız.

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 23 May 2009 19:23:32
Soda içmek, kalp hastalığına yol açan risk faktörlerini yükseltmek demek!


Soda içen insanlara dikkat ettiniz mi? Hepsinin ortak bir noktası var: Daha yüksek kalp hastalıkları riski! Eğer siz de bu tür içecekleri, normal ya da diyet fark etmez, günde bir şişeden fazla içiyorsanız onlardan birisiniz demektir. Neden? Çünkü günde bir şişeden fazla soda içmek, kalp hastalığına yol açan risk faktörlerini yükseltmek demek!

SAĞLIKSIZ ALIŞKANLIK

Bu durum aslında, sorunların oluşturduğu büyük bir çığla ilintili... Bunların arasında; yüksek tansiyon, kan şekeri ve trigliseridin yanı sıra yağlanmış göbek ve düşük düzeyde iyi kolesterol de var. (Bu problemlerin bütününe genellikle metabolik sendrom adı veriliyor.) Peki, sodada bu kadar zararlı ne var? Aslında hiçbir şey olmayabilir. Belki de sık sık soda içen insanların başka sağlıksız alışkanlıkları vardır. Şeker ve cips gibi... Ya da egzersizlere boş vermek gibi... Yine de hem diyet hem de normal sodada vücudunuz için zararlı (renklendirici ya da tatlandırıcı) bir madde olabilir.

HİÇBİR ŞEY SUYUN YERİNİ TUTAMIYOR!

Soda içmeyi seviyorsanız, bir şişe açmadan önce kendi kendinize sağlık kontrolü yapın. Tansiyonunuzu yükseltecek, kan şekerinizi, trigliserid oranınızı, bel kalınlığınızı ya da kolesterolünüzü yükseltecek başka bir şey yapmadığınızdan emin olun. Ayrıca, sizi ayıltacak bir şeyler içmek istediğinizde soda yerine çay ya da kahve için. Sıcak ya da buzlu, her ikisi de kalp sağlığını koruyan antioksidanlarla yüklüdür. Ve tabii ki, en büyük susuzluğu gidermek için, hiçbir şeyin suyun yerini tutamayacağını unutmayın



SABAH

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 23 May 2009 19:26:34
Yaklaşık 10 Sene Öncede Maden Suyu -soda Kanser Yapıyor Söylentileri Vardı. Son Yıllarda Faydaları Mideye Vucuda Gerekli Mineraller  Var Denildi. Şimdide Kalbe Zararlı. Neye İnanacağımızı Şaşırdık. Şirketler Rant Kavgası İle Zararlı Yararlı Diyerek İnsan Sağlığı İle Oynuyorlarmı.ayrıca Şu Domuz Giribindede İlaç Firmalarının Rant Peşinde Olduğuna İnanıyorum......

Çevrimdışı sinogrt

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 238
  • 878
  • 238
  • 878
# 23 May 2009 19:32:00
Günde 1 şişe maden suyu sağlığa faydalıdır. Konuyu açan arkadaşımızın alıntısında da bir şişeden fazla içenler deniyor. Geçerli bir kural vardır: "Her şeyin fazlası zarardır. Ayrıca maden suyunda asit ve asit türü maddeler yoktur. Gönül rahatlığıyla içebilirsiniz. Ayrıca iki üç ay öncesine kadar yumurtada kolestrolü yükseltiyordu. Şimdi ise nedense yükseltmiyor!!! Acaba neden???

Çevrimdışı atasay15

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.483
  • 10.706
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.483
  • 10.706
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 23 May 2009 19:38:42
maden suyu ile soda farklıdır !
maden suyu  çok faydalıdır ama ne yazıkki ülkemizde çok fazla tüketilmiyor...bende hergün 1 şişe maden suyu içerim..tavsiye ederim..

Çevrimdışı 1983

  • Uzman Üye
  • *****
  • 538
  • 249
  • 538
  • 249
# 23 May 2009 20:15:20
evet soda ile maden suyu karıştırılıyor hep.asıl tüketilmesi gereken maden suyu arkadaşlar.maden suyu doğal yollarla elde edilirken soda fabrikalarda işlenerek son halini alıyormuş

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 26 May 2009 19:13:30
HACETTEPE ÜNIVERSITESI ARASTIRMA SONUCLARI
Piyasada satilan hazir gida maddeleri ülkemizde insan sagligini ciddi bicimde etkileyecek
derecede katki maddeleri icermektedir. Ancak bu maddeler, tüm cabalara ragmen medya araciligi
ile ilan edilememektedir.
Günümüzde gida sektörü büyük bir tröst halini almistir. Örnegin hicbir yayin organinda Coca-
Cola'nin zararli oldugunu göremezsiniz. Ancak biz tüketiciler, aile fertlerimizi, cevremizdeki
arkadaslarimizi, haberdar ederek bilinclendirebiliri z.
Son yillarda kanser vakalarinin neden devamli artis gösterdigini hic düsündünüz mü?
Siz cocugunuzun kanserojen madde iceren gida almasini ister misiniz?
Peki niye katkili ketcap aliyorsunuz?
Sizlere asagida sundugumuz tablo alacaginiz hazir gida maddelerindeki katkilarla ilgili bilgi
vermektedir.
Sagliginiz icin: Lütfen her hangi bir gida maddesi satin almadan önce ambalajinin üzerini
dikkatlice okuyun.
ZARARSIZ KATKILAR
E100, 103, 104, 105, 111, 121, 122, 126,130, 132, 140,151, 152, 160,
161, 162, 163, 170, 174, 175, 180, 181, 200, 201, 202, 203, 236, 237,
238, 260, 261, 262, 263, 270, 280, 281, 282, 290, 300, 301, 303, 304, 305, 306, 307, 308,
309, 322, 325, 326, 327, 331, 332, 333, 334, 336, 337, 382, 400, 401, 402, 403, 404,405, 406,
408, 410, 411, 420, 421, 422, 440, 471, 472, 473, 474, 475,480
SÜPHELI KATKILAR
E125, 141, 150, 153, 171, 172, 173, 240, 241, 477, 605
E220,221,222, 223,224, 338, 339, 340, 341, 460, 461, 466, 407 (MIDE VE BA GIRSAK
HASTALIKLARI) E200 (VUCUTTAKI VITAMIN B12 YI YOK EDIYOR) E250,251, 320, 321 (KALP
HASTALIKLARI, DAMAR SERTLIKLER VE TIKANIKLIKLARI)
TEHLIKELI KATKILAR
E102, 120, E311, 312 (NÖROLOJIK HASTALIKLAR)
KANSEROJEN KATKILAR
E102, 110, 123, 124, 131, 142, 210, 211, 213, 214, 215,216, 217
ÖRNEGIN E211-SODYUM BENZOAT KETCAPLARDA BULUNMAKTADIR.
123,110 ABD, INGILTERE, FRANSA, ALMANYA, RUSYA,JAPONYA VE DAHA BIRCOK ÜLKEDE
YASAKLANMISTIR. FAKAT ÜLKEMIZDE RENKLI DRAJE CIKOLATALARDA VE KAYMAKLI
BISKÜVILERDE KULLANILMAKTADIR.
EN TEHLIKELI KANSEROJEN KATKILAR:
E330 ( NE YAZIKKI BIRCOK HAZIR GIDADA KULLANILMAKTADIR. )
BAZI HAZIR GIDALARDA TESBIT EDILEN KATKI MADDELERI E330 -
ÜLKER LÜKS GOFRET, MEYSU (ÖZELLIKLE KAYISI), KNOR DOMATES CORBA, TÜM TENEKE
KONSERVE VE TURSULAR, 7UP, SCHWEPPES (TÜM ÜRÜNLERI), JELIBON, TAMEK YAPRAK
SARMA, PIYALE HAZIR CORBA, OLIPS,
E250 - TÜM SALAMLARDA
E300 - FANTA PORTAKAL, CINOMEL
E320 - ETI PUFY, KNORR ISKEMBE CORBA
E223 - ÜLKER HAYLAYF, ALBENI
E322 - ÜLKER COKOKREM

Bilgilerinize sunulur...
Doc .Dr. Mustafa TÜRKMEN

Çevrimdışı S.OZKAN

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.699
  • 7.305
  • 2.699
  • 7.305
# 26 May 2009 19:20:04
Sayın öğretmenim.
Bu bilgileri daha önce de başka yerlerde okumuştum. Hatırlattığınız için teşekkür ederim. Ancak günlük hayatta alışveriş yaparken bunları tek tek inceleyemiyoruz.
Aslında devletin bu zararlı maddeleri kesin olarak yasaklaması gerekiyor.

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 26 May 2009 23:34:01
piyasada okadar katkı maddeli ürün varki. özellikle okul kantinlerinde ucuz ürünler  düşünülecek konu.

Çevrimdışı demirbilek

  • Uzman Üye
  • *****
  • 726
  • 1.296
  • 726
  • 1.296
# 27 May 2009 07:57:20
Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretimde başarısız olan öğrencilerin sınıfta bırakılması konusunda illeri uyardı. Aynı sınıfı tekrar eden çocukların olumsuz etkilendiğini kaydeden bakanlık, sınıfta bırakma kararının 'çocuk için en iyi seçenekse verilmesi gerektiği'ni bildirdi.

Okullarının bitmesine az bir zaman kala İlköğretim Genel Müdürlüğü, milli eğitim müdürlüklerine bir yazı gönderdi. İllere ulaştırılan yazıda, 'öğrencinin aynı sınıfı tekrar etmesinin geçici bir iyileşme sağladığı; ancak bu çocukların düşük başarı ortalamasıyla bir üst sınıfa geçen arkadaşlarından daha da başarısız oldukları' kaydedildi. Ayrıca sınıf tekrarına karar verilecek öğrenciler için başarısının artırılması konusunda yönetmelikte öngörülen 'gerekli tedbirlerin alındığının ve uygulama raporlarının düzenlendiğinin kontrol edilmesi' istendi.

İlköğretim Yönetmeliği'ne göre öğrenci, akranları arasında bir bütün olarak değerlendiriliyor. İlköğretim, 'öğrencilerin dersteki başarısızlığına bakılarak elenecekleri bir dönem değil, ders ve sosyal çalışmalarının katkısıyla ilgi ve yeteneği ölçüsünde yetiştirileceği bir süreç' olarak nitelendiriliyor. İlköğretimde okuyan 10 milyon 500 bin öğrenciden her yıl 150 bin civarında çocuk sınıf tekrarı yapıyor.

İBRAHİM ASALIOĞLU ANKARA



Çevrimdışı mylife84

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.930
  • 1.263
  • 1.930
  • 1.263
# 27 May 2009 08:32:23
Arkadaşlar siteye eklenmesini uygun bulduğunuz haberleri anasayfada haber ekleye tıklayarak siteye yollayabilrsiniz.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Teşekkür ederim...

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 27 May 2009 18:00:18
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Arkadaşlar siteye eklenmesini uygun bulduğunuz haberleri anasayfada haber ekleye tıklayarak siteye yollayabilrsiniz.
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Teşekkür ederim...



bu açtığım forum bilgilendirmeydi. yeride bura değildi. yanlış işlem yapıyorsunuz. bir gazete manşeti değil. ayrı forum sayfasında yeri olmalıydı. nasıl bir virüs programından bahsediyorsay çok daha önemli bu konu da haberlerdosyasında olmalıydı. lütfen duyarlı olun.

Çevrimdışı rizab

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
  • 2.057
  • 2.797
  • Özel Eğitim Öğrt.
# 29 May 2009 19:37:12
Nestle , Genler ve Türkler

Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan haberlerde, Nestle firmasının üçüncü dünya ülkelerinde satılan ürünlerinde genlerle oynıyan bir madde (GE) olduğu açıklandı. Habere kimse tepki göstermedi. Sessizce geçiştirildi.

Aynı zamanda alerjik reaksiyonlara da neden olan bu maddenin hemen hemen her Türk çocuğu tarafından alındığını düşünürsek vaziyetin vehameti daha ciddi bir şekilde ortaya çıkar.

Batının Türk Genleri ile oynama isteği 1990 lı yıllarda alınan bazı istihbaratlarla ortaya çıkmış fakat yetkililer bu konuda görevlerini yerine getirmemişlerdir.Size aşağıda bu konuda anlatacağım olay bu konunun vehametini daha ciddi bir şekilde ortaya koyacak ve ortak olmaya çalıştığımız batının gerçek yüzünü bir nebze olsun açıklıyacaktır sanıyorum;

Yıl 1993 tür.Genç bir doktor olan Munise Ozan(eşim) Sinop ili Merkez iki nolu sağlık ocağında göreve başlar. insanlar ekonomik sıkıntı içersindedir. Sinop'ta fabrikalar kapanmış insanlar işsiz kalmıştır.Hasta olan çocukların tedavisi oldukça pahallıya mal olmaktadır.Allahtan!!!??? UNICEF in yardım programı vardır ve sağlık ocaklarında üst solunum yolları hastalıklarının tedavisi için bedava "penicilin benzeri "procain"isimli bir ilaç dağıtılmaktadır. Çünki çocuklar genelde üst solunum yolu hastalıklarına yakalanmaktadır. Bahsi geçen ilaç doktorlara flakonlar halinde gelmekte ve hali ile doktorlar ilacın prospektüsünü ve ambalajını görmemektedir, Dr Munise Ozan şüpheli bir iki vaka üzerine ilacın ambalajını ve prospektüsünü ister.Ama mecbur olduğu halde ilacın prospektüsünün olmadığını görür.Ama en korkunç açıklama ilaç ambalajının üzerindedir.

Sağlık Bakanlığımızın yaptığı programa göre özellikle 5 yaş altı çocuklara kullanılması gereken ilaç ambalajı üzerinde ingilizce ve fransızca olarak "KESİNLİKLE 5 YAŞ ALTIÇOCUKLARA KULLANILMAZ" ibaresi vardır. Dr Munise Ozan durumu Sağlık Bakanlığına yazar ve ilacın kullanımını sorumlu olduğu bölgede durdurur.

Bakanlık konuya bir açıklık getiremez ve Dr Munise Ozan a o yazıları karalayıp ilacı kullanması söylenir. O diretir. Durumu bana iletir. Çünkü ben o zammanlar Sinop Orta Doğu gazetesi muhabirliği yapmaktaydım. O zamanki Cumhuriyet Gazetesi Sinop Muhabiri ve Sinop Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Cengiz Demirel ile birlikte Sağ ve sol ayırımı yapmadan olayın üzerine gittik. Önce Fransız Sağlık Bakanlığına yazdık. Gelen cevapta bu ilacın Fransa'da üretilmediği yazıyordu. Ama ambalaj üzerindeki adres Pariste'ki bir adresti ve Paris'te öyle bir adres yoktu.Konu iyice karanlıklaşmaya başlamış ve bizim de Türk Milletini uyarma hakkımız doğmuştu.

Önce Yerel Sinop TV de Hiç bir deneyimim olmadığı halde bir program yaptım.O gece Sinop TV Jandarma tarafindan kapatıldı.

Cengiz Demirel konuyu CUMHURİYET gazetesinde, Sayın Aslan Bulut ta Orta Doğu gazetesinde yazdı. Fakat bütün bunlar yeterli olmadığı için konuyu Arena programına götürdüm. Çünki bu arada sağlık bakanlığındaki bazı yetkililerde konuşmaya başlamış ve ilacın genetik alerji yaptığını bir fax mesajı ile Cumhuriyet Gazetesi'ne iletmişlerdi. Fakat kimse genetik allerji'nin ne olduğunu bilmiyor ya da söylemek istemiyordu.Karı koca arena programına çıktık ilacın yalnız gördüğümüz taraflarını belirttik ve bu genetik allerji meselesinin açıklanması gerektiğini halka anlattık.

O zamanki Sinop valisi Adil Yazar "efendim Dr Munise Ozan altı üstü bir pratisyen hekim uzman doktorlar bile konuyu bilmiyor o nasıl bilebilir" diyecek kadar gaflet içindeydi. Çünki ilaç kırsal kesimde fakir halk çocuklarına dağıtılıyor, Unicef'e raporlar gönderiliyor ve bir takım veriler bir yerlerde toplanıyordu. Ve ilaç sadece pratisyen hekimlere kullandırılıyordu.

Daha korkuç olanı ilacın kullanıldığı pilot illeri içeren harita idi. Bu na göre Erzurum, Kastamonu, uşak, Eskişehir, Manisa, Tokat, Çorum gibi Türkmen nüfüsun egemen olduğu iller seçilmişti. Ve eğitim düzeyi düşük olan bu illerin kırsal kesimindeki halk allerji, genetik gibi şeylerin farkında bile değildi.O zaman arena ya çıkan sağlık bakanı Yıldırım Bey bile kem küm etmekten başka bir açıklama getiremedi, Ama benim peşinde olduğum olay genetik allerji olayı idi. Kimse olayı dikkate almadı olay kapandı. Dr Munise Ozan basına izinsiz demeç verdiği için ceza aldı. Ama her kes Prof lar dahil, genetik allerji yoktur diye ahkam kesti.

Genlerle oynama olayı Oktay Babuna olayında açıkça ortaya çıktı ve Sayın Durmuş her türlü tepkiyi almasına rağmen gerekeni yaptı.

Simdi Nestle deki bir maddenin genlerle oynadığı ve alerji yaptığı ve sadece üçüncü dünya ülkelerinde yani Türk Cumhuriyetlerinde satıldığı açıklanıyor.

Çıkartacağımız netice şudur :

"TÜRK MİLLETİ SENİN GENLERİNLE OYNUYORLAR BUNU YARDIM OLARAK GÖNDERDİKLERİ İLAÇLARLA YAPIYORLAR.BUNLARI ÇOCUKLARINA VERDİĞİN İLAÇLARINA KOYUYORLAR. EĞER FARKEDERSEN BU SEFER ONLARIN EN ÇOK
SEVDİKLERİ ÇUKOLATALRINA VE ŞEKERLERİNE KOYUYORLAR. DUYGUSAL YÖNÜNÜ İSTİSMAR EDİP KANLARINI TOPLAYIP GEN HARİTANI ÇIKARTIYORLAR.

VAR GERİSİNİ SEN DÜŞÜN...
"ONDÖRT BİN YILLIK TARİHİNİ YOK SAYIP SENİ ASYA'DAN, ANADOLU'DAKİ 9000YILLIK TARİHİNİ YOK SAYIP SENİ DÜNYADAN SİLMEK İSTİYORLAR"
Bu itibarla Orta Asya'daki 14000 ve Anadolu'daki 9000 yılına sahip çıkma mecburiyetin vardır.

ALPARSLAN OZAN
--
Bilim ve sanat, bir kuşun iki kanadı gibidir. Bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar.
Uçamayanlar ise tavuk olur.. "Tavuk toplum" önüne atılan bir avuç yemi
gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz."

Çevrimdışı a.badem

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 8.500
  • 19.443
  • 8.500
  • 19.443
# 06 Haz 2009 15:52:19
                  Zorunlu eğitim 5 yaşında başlayacak 

    Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Genel Müdürü Remzi İnanlı, önümüzdeki günlerde 32 ilin valileri ve Milli Eğitim Müdürleri ile bir araya geleceklerini, bu toplantı sonunda zorunlu eğitimin 5 yaşına indirilmesi kararını alacaklarını söyledi.
Üsküdar Belediyesi Toplumsal Gelişim Merkezi (TOGEM) Gezici Anaokullarında öğrenim gören öğrencilerin hazırladığı yıl sonu gösterisi Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.

Programa Üsküdar Kaymakamı İzzettin Küçük, Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Genel Müdürü Remzi İnanlı, Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürü Saadettin Gül, TOGEM Başkanı Saadet Gülbaran ve çok sayıda davetli katıldı.

Programda bir konuşma yapan Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara, Üsküdar Belediyesi ve TOGEM işbirliği ile milli eğitime katkı anlamında çok daha büyük çalışmalara imza atacaklarını ifade ederken, Yavuztürk İlköğretim Okulu'nun yıkacaklarını ve F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın bu okulun yerine yeni bir okul yaptıracağının müjdesini verdi.

Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Genel Müdürü Remzi İnanlı ise okul öncesi eğitimin çok önemli olduğunu, bununla birlikte ülkemizde uygulamanın geç başladığını ifade etti.
Son 6 yılda bu açığı kapatmak adına çalışmalarını hızla sürdürdüklerini ifade eden Remzi İnanlı, Türkiye'de bir ilk olan Mobil Anaokulu projesine Üsküdar'da TOGEM'in büyük destek sağladığını söyledi. Remzi İnanlı ayrıca çok kısa bir süre içinde 32 ilin valileri ve Milli Eğitim Müdürleri ile bir araya geleceklerini, bu toplantı sonunda zorunlu eğitimin 5 yaşına indirilmesi kararını alacaklarını söyledi.
Minik öğrencilerin yıl sonu gösterisini Selena dizisinin sevilen oyuncuları Senam Kobal ve Gökhan Keser ile Adanalı dizisinin oyuncuları Selin Demiratar ve Çağkan Çulha da izledi.

Çevrimdışı neslihanceyhan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.003
  • 1.276
  • 1.003
  • 1.276
# 07 Haz 2009 15:41:41
SBS'ye girmesine izin vermeyen annesini tabancayla öldürdü     
 
 
 
Fatih KARAÇALI/ ADANA, (DHA) 7 Haziran 2009
 
 
 
 Haberler Anında Cebinizde Hürriyet Mobil
 
 Haberler Anında Bilgisayarınızda Haber Alarmı
 
 Haber Kaçırmaya Son Hürriyet Mind
 
 Sitene Haber Ekle Kazan Bumerang
 
ADANA'da ilköğretim okulu 7'nci sınıfı öğrencisi 11 yaşındaki R.A., kendisini okula göndermeyerek, bugün yapılan Seviye Belirleme Sınavı'na (SBS) girmesine izin vermeyen annesi 39 yaşındaki Songül A.'yı yatakta uyuduğu sırada babasına ait ruhsatlı tabancayla başına ateş ederek öldürdü. Olaydan sonra okul çantasına yerleştirdiği tabancayı alıp sokağa çıkan R.A. polisi arayarak, “Ben annemi vurdum” diye ihbarda bulunup teslim oldu.


İŞTE BÖYLE GÖZALTINA ALINDI

Olay, Ova Mahallesi 3'üncü Sokak'ta bugün saat 05.30'da meydana geldi. Emniyet Müdürlüğü'nün ‘155 Polis İmdat' ihbar hattını ankesörlü telefondan arayan R.A., ağlayarak, “Annemi vurdum” dedi. Küçük kızın sözlerini değerlendiren polis, ankesörlü telefonun numarasından kızın yerini belirledi. R.A.'yı telefon kulübesi önünden alan polis ekibi, gittikleri 3 katlı evin en üst katındaki yatak odasında başından vurulmuş haldeki Songül A.'yı kanlar içinde ağır yaralı halde buldu. Çağrılan 112 ekipleri, yaralıya müdahale etmesine rağmen Songül A. hayata döndürülemedi.

Şakirpaşa Polis Merkezi Amirliği'ne götürülen kayıtlara göre 11 yaşında olmasına karşılık gerçek yaşının 13 olduğu öne sürülen R.A., Çocuk Şube Müdürlüğü ekiplerine, “Annem beni 3 aydan beri okula göndermiyordu. Evde tutuyor ve tarikata sokacağını söylüyordu. Sürekli dayak atıyor, beni sinirlendiriyordu. Bu sabah da Anadolu ve özel lise sınavlarına girecektim. Akşam, sınava göndermeyeceğini söyledi. Tartıştık, sabaha kadar uyumadım. Sabah ezanı okunurken, mesaide olan babamın dolapta tuttuğu tabancayı alıp annemin yattığı odaya girdim. Başına tek el ateş ettim” dedi.

Olay sırasında TCDD hemzemin geçitte makasçı olarak çalışan babasının evde olmadığını anlatan R.A. ifadesinde, “2 ablam, 3 ağabeyim ve küçük erkek kardeşim sabah namazı için uyanmışlardı. Onlar abdest alıyordu, silah sesini duyunca odaya girdiler. Bana saldırmak istedikleri için okul çantamı ve tabancayı alıp dışarı çıktım” dediği bildirildi. R.A.'nın yanında taşıdığı sırt çantasını inceleyen ekipler, R.A’nın olayda kullandığı baba Ali A.'ya ait bulundurma ruhsatlı Smith Wesson marka toplu tabanca, ders kitapları ile sınava giriş belgesi buldu.

“PSİKOLOJİK SORUNLUYDU”

Annesini vurduktan sonra götürüldüğü polis merkezinde olayın şokuyla konuşmakta zorlanan ve sürekli titreyen R.A.'nın, psikolojik sorunları bulunduğu öne sürüldü. Arkadaşları, “Sürekli annesiyle tartışıyor, ona karşı geliyordu. Okulda da arkadaşlarıyla kavga ederdi. Öğretmeni, bizi uyararak, onunla tartışmamamızı söylemişti. Ama böyle bir şey yapacağı aklımaza gelmezdi” dedi.

TCDD'de hemzemin geçit kontrolörü olarak çalışan ve cinayet sırasında mesaide olduğu bildirilen baba Ali A. olayın ardından eve geldi. Sinir krizleri geçiren ve polislerce sakinleştirilen Ali A. açıklama yapmadı. 6 çocuk babası Ali A., memurluğun yanında Şakirpaşa Mahallesi'nde bir fırın ile odun satış deposu sahibi olduğu belirtildi. Olayı duyunca gelerek sokakta toplanan akrabaları kızı tarafından öldürülen Songül A. için gözyaşı döktü. İçine kapanık yapısı olan ailenin, gelir düzeyinin iyi olduğu belirtilirken ailenin, zorunlu eğitim olan ilköğretimi bitiren kızlarını okula göndermedikleri saptandı.

Türk Ceza Kanunu’nun 31/1’inci maddesi uyarınca suç işlediğinde 12 yaşını doldurmamış olan çocukların cezai sorumluluğu olmadığı, bu kişiler hakkında ceza kovuşturması yapılamayacağı, ancak çocuklara özgü güvenlik tedbirlerin uygunalabileceğini belirtildi. Yasaya göre, nüfus cüzdanına göre 12 yaşına dahi girmemiş olan R.A., gerçek yaşı belirleninceye kadar ceza sorumluluğu bulunmadığından koruma altına alınmak üzere Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Çocuk Sitesi’ne teslim edileceği belirtildi.

Olay Yeri İnceleme ve Cinayet Bürosu ekiplerinin çalışmasından sonra Songül A.'nın cenazesi Adli Tıp Kurumu Morgu'na kaldırılırken, cinayetle ilgili soruşturma başlatıldı. Baba Ali A.'nın da ifadesine başvuruldu.

 

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK