2. Sınıf Öğretmenlerinin Günlüğü - 2 ( 2010 )

İyi akşamlar zümrelerim. akşamdan beri e-okuldan kitap girmeyle uğraşıyorum. Ara karneleri de doldurdum. Çok yoruldum ama üstümden büyük bir yük kalktı. Darısı hepinizin başına. İyi çalışmalar.

Nihal21 öğretmenin gerçekten sinir bozucu bir durum .Ne desek canınızın sıkıntısını gideremeyiz. Paylaşımlarınızdan çok faydalandım teşekkür ederim.Umarım en kısa zamanda bu durum son bulur.

  Günün zeka sorusunda şu soruyu sordum:

Benim yaşım haftanın günlerinin sayısına,abimin yaşı ise bir yıldaki ayların sayısına eşittir.İkimizin yaşları toplamının 20 fazlası kaçtır?
  Mevcudum 31 kişi..Bugün 30 kişi vardı...
14 öğrencim doğru yaptı....Sevindim...Çok seviyorlar bu tarz soruları...

beren öğretmenim bugün matematik dersi yoktu ama ben işledim bir saat.
Çarpma işlemine devam ettim. Dersin sonuna doğru  bir soru sorayım dedim. Benim sorduğum soru: Duygu kantinde baştan 8. sondan ise 7. sıradadır. Sırada kaç kişi vardır ?

Arkasından bu soruyla ilgili pekiştirici bir iki örnek daha yaptık.  Tabi ki rakamları büyüterek. Kuralı anlayınca kolay çözebildiler.

iyi akşamlar arkadaşlar ara karneleri nezaman veriyoruz.

iyi akşamlar arkadaşlar ara karneleri nezaman veriyoruz.

 Yanılmıyorsam Haftaya Cuma günü  veriyoruz.
.........................
yanılmışım
Yönetmeliğe baktım şu şekilde:

Velileri bilgilendirmek ve öğrenci gelişimlerini takip etmek amacıyla ilköğretim 1, 2 ve 3 üncü sınıf öğrencilerine, kasım ve nisan aylarının ikinci haftasının son iş gününde Öğrenci Gelişim Raporu verilir (EK-15).

Bu durumda Nisan 16 galiba...

İyi akşamlar arkadaşlar...

Yazdılarınızı ancak okuyabildim. Yavaş yavaş kendime geliyorum. Her an çenem açılabilir.

Turgutkuzan adlı üyenin hazırladığı raporu bir okuyun derim öncelikle...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

yvural öğretmenim teşekkür ederim. Elimden geldiğince yapmaya çalışıyorum. Nihal öğretmenim inş sizde sonunda hakettiğiniz değeri görüp hakettiğiniz puanı alırsınız.

Ünalk öğretmenim Turgutkuzan beyin hazırlamış olduğu raporu okumaya çalıştım.

Aklıma şu soru takıldı.
Öğretmenler memur olmaktan çıkacaktır diyor bir maddede.Peki bu durumda öğretmen alımı nasıl olacak? Alımlarda adalet sağlanabilecek mi?

Havalardan mıdır bilmem ama üzerime yorgunluk çökmüş durumda. Bahar canlanma zamanı ama bende ters bir etki yaptı. Bazen herşey o kadar yoğunlaşıyor ki ben bile hızına yetişemiyorum. Ama çocukların enerjisi hiiiiiiiiiiç bitmiyor.

Ünalk öğretmenim Turgutkuzan beyin hazırlamış olduğu raporu okumaya çalıştım.

Aklıma şu soru takıldı.
Öğretmenler memur olmaktan çıkacaktır diyor bir maddede.Peki bu durumda öğretmen alımı nasıl olacak? Alımlarda adalet sağlanabilecek mi?

Almanya'da öğrendiğim kadarıyla öğretmeni yönetici-veli seçiyormuş. Sözleşmeyi böylece yapıyorlarmış.Türkiye'de de böyle bir şey olacak. Adalet olur mu sizce?

Falan okul falancaların, filan okul filancaların...

Almanya'da öğrendiğim kadarıyla öğretmeni yönetici-veli seçiyormuş. Türkiye'de de böyle bir şey olacak. Adalet olur mu sizce?

     Öğretmenleri yönetimin seçmesi bir yandan öğretmenlerin kendilerini sürekli geliştirmesini,yenilemesini sağlayabilir.Bunun yanında bu durumun dezavantajları da olabilir.Aklıma yine şu soru geliyor:

       Peki yöneticiler öğretmen alırken öğretmenlerde  yetenek,bilgi,kendini geliştirme gibi kıstaslar mı arayacak yoksa kendilerine özgü bunlara artı kriterler mi getirecekler ?

Bana göre bu sorunun cevabı,yöneticiler saydığım kriterlerden çok başka özellikler arayabilirler.Siyasi görüş,kendilerine yakınlık,dayı,amca.....

Bence adaletli bir öğretmen alımı olmaz diye düşünüyorum.

Yazdığım mesaj umarım anlaşılıyordur.Çok yorgunum kusura bakmayın 

Aynen katılıyorum Yvural Öğretmenim...

Almanya'yı bilmiyorum ama üniversitedeyken Erasmus değişim programı ile Belçika'da yarım dönem okudum.Oradaki öğretmen alımı şu şekilde:
 Sınıf öğretmeni olmak isteyenler üniversite'de ilk yıl koşulsuzca okula alınıyor(sınavsız..)
Orada sınıf öğretmenliği 3 yıl.İlk yıldan stajlar başlıyor ve bu stajlar çok ciddiye alınıyor ve yıl sonunda sınava giriyorlar.Diyelim ilk yıl 120 kişi olan öğrenciler bu sınav sonunda 90'a düşüyor.Geri kalan 30 kişiye üzgünüz ama siz öğretmenlik için yetersizsiniz deyip başka bölümlere yönlendiriliyor.
2.sınıfta yine zorlu bir dönem ve stajlar sonunda kalan 90 kişiden 50si 3.sınıfa devam ederken kalanlara yine başka mesleği seçmeleri söyleniyor.
Son sınıfta ise en zoru.1 hafta boyunca her gün farklı okula gidiliyor ve ders birebir anlatılıyor.Danışman öğretmen benim yanımda kız öğrenciye senden öğretmen falan olmaz boşuna uğraşma dedi.Kız derste hiçbirşey anlatamadı çocuklarla ilgilenmedi.dil flamanca olmasına rağmen ben bile bir terslik olduğunu anladım kızda..
üçüncü yılın sonunda elemelerden kalan 30 kişinin işi hazır :)Bölgedeki okullarda işleri hazır.Üniversiteye girmesi kolay mezun olması çok zor.Bizdekinin tam tersi yani Öğretmenlik çok kutsal bir görev insan yetiştiriyoruz geleceğe.Bizde 60 alayım da geçeyim,staj zamanı aman sınıf öğretmeni anlatsın planda neymiş unuttum ile geçen bir üniversite yılları (üzerine alınan alınabilir sözüm meclisten dışarı)
onlarda tamamen farklı..

ama orası Belçika ve Belçika'nın nüfusu 10 milyon
burası Türkiye ve sadece genç nüfusumuz 10 milyonu geçer..
gerisini siz düşünün

ben bÖyle birşeyi düşünemiyorum öğretmenim ya. Şu sistemde bile o kadar çok olay oluyorki, sizin dediğiniz sisteme geçilirse vay halimize...

Arkadaşlar uzun süredir problemlerimden dolayı eğitimhaneye giremedim. Yarın müfettişler gelecekler bana Atatürk ün kişisel özellikleri özellikle vatan sevgisi ile ilgili dökümanla, ülkemizle ilgili güzel görüntüler gerekli Hayat Bilgisi dersi ile ilgili elinizde varsa yüklerseniz çok sevineceğim. İlginize şimdiden teşekkürler.