Biz Neden Bu 4+4+4 De Diretiyoruz?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Doğruya doğru, eğriye eğri dediğime göre inat etmemiş oluyorum öyle değil mi?

Turgut bey, en son ne zaman birine " doğru düşünüyorsun, haklısım, ben bu konuda yanılmışım" dediniz?

Haydi sizi zora sokmayayım sadece "doğru düşünüyorsun, haklısın" dediniz?

Bu soruya bile, soruyla ilgisiz cevap verip, inat edeceğinize adım gibi eminim

biz diretmiyoruz...

Turgut Bey şahsına munhasır bir üyemiz, velimiz,tanımayanınız yok konu neden Turgut Bey den bağımsız ilerlemiyor bana enteresan gelmeye başladı.

Bu konuya Turgut Bey in yorumları ve ona yazılan cevaplar olmasaydı ne yazılacaktı merak ediyorum doğrusu. Diretmek sadece Turgut Bey' e özgü olmasa gerek...

Özellikle öğretmen arkadaşlarımızdan 4+4+4 ün faydalı olduğunu/ olabileceğini düşünenler var ise, gerekçelerini merak etmekteyim.

Yine öğretmen arkadaşlarımın düşüncelerini merak etmekteyim, Pisa sonuçlarını doğrudan olumsuz etkilemiş midir ?

Sayın Veli;
Hangi düşüncenize istinaden bu kanıya vardığınıza bir türlü anlam veremedim.23 yıllık bir eğitimci olarak bu sistemin hem eğitimciler olarak bizlere,hem de çocuklara bir faydası yoktur.Bahsettiğiniz PISA sonuçları sizin o 4+4+4 sisteminize göre yapılmamaktadır.Sistem sadece şu aşamada İmam Hatip Ortaokullarının sayısının artmasını sağlamıştır.Dindar gençlik yetiştireceğiz diye yola çıkılan sistemde ne yazık ki TEOG sınavında yeterli puan alamamış bireyler ortaya çıkmıştır.Devlet okullarının çoğunda özellikle Meslek Liseleri ile İmam Hatip Liselerinde maalesef madde bağımlısı gençler çoğunluktadır.Hapçısı,balicisi vs.Çocuklara zorunlu eğitimi getirirken sistem maalesef boş beyinler yetiştirmektedir.Sınıfta kalmanın olmadığı ve her öğrencinin sınıf geçtiği bir sistemde hangi başarıdan söz edileceğini inanın bende merak ediyorum.
Saygılarımla...

Turgut Bey değerli görüşleriniz için teşekkür ederiz. Bu konuda bir veli olarak konu ile ilgili epeyce tespit ve görüşlerinizi belirttiniz.

Bu konuda veli gözüyle değilde alan içerisinde olan öğretmen arkadaşlarımın gözüyle 4+4+4 tespitlerinin neler olduğunu öğrenmek istediğimi ifade etmiştim.

4+4+4 sisteminin yararları ya da zararları 3 yıl sonra daha net belli olmaya başlayacak;Çünkü bu sistemle okula başlayan öğrenciler bu sistemin en önemli ölçütü olan teog sınavı ile o zaman karşılaşacaklar.
Şu an 5.sınıftalar,tabi şu an öğretmen ya da öğrencinin sistem karşısında karşılaştığı zorluklar ya da olumlu yöndeki uygulamalar(eğer varsa) 4+4+4 ün verimliliğini gösteriyor.
Benim şahsi görüşüm 2 yıl içinde bu sistemin verimliliğinin olmadığı,tekrardan kapsamlı bir değişikliğe gidileceği yönünde.

aslında 4+4+4 veya 3+5+2 veya 4+4+2 ne yaptığınız önemli değil. siz yeterki sayılara uygun bir sistem getirin.

eğitim işi ana sınıfında başlar ve üniversiteden mezun olana kadar devam eder tarzı bir eğitim biz eğitimcilerin ve meb'in kabul ettiği bir yaklaşımdır.fakat bu süreçte düşünmediğimiz nokta şu; neden üniversiteye kadar ? biz şunu anlamaya çalışmıyoruz herkes üniversite mezunu olmak zorunda değil. peki illa üniversite diye inatlaşma neden ?çünkü ne yazık ki toplumda kız isterken bile oğlumuz üniversite mezunu mu ? diye soran bir toplumda yaşıyoruz.üniversiteden mezun olmak sanki bir lütufmuş gibi iş bulmada bile karşımıza çıkmakta.çalışacağın alan mezun olduğun alandan farklı olsa da üniversite mezunu olmak iş bulmak için yeter şartların başında gelmekte.işte buda istihdamda bir yığılmaya neden olmakta.yani harıl harıl mezun veren üniversiteler ama türkiyedeki belli kapasitedeki iş kolları yeter sayıya ulaşınca hoop arkadaş bu kadar yeter diyor.peki onca mezun...işte burada mesleki eğitimin devreye girmesi lazım.bunu yaparken de ayrıştırmayı ortaokuldan itibaren başlatmalıyız.mesleki eğitim aşamasına gelmeden bu bireyin toplum içerisinde hem ders anlamında (konuşabilme ,yazabilme, işlem yapabilme ve toplumda yaşamak için bilmesi gereken vatandaşlık bilgiler...) hem de eğitim anlamında ilkokulda yeter bir eğitim alması gerekir. işte bütün bunları alarak hayata atılacak öğrencinin bunu 4 yılda alması çok mümkün görünmemekte. ilkokul o yüzden beş yada altı yıl olmalı . bizim eğitim sistemimizde bir başka sıkıntı vatandaş olarak birbirimizi anlamakta sıkıntı çekmemiz. işte bundan dolayıdır ki birbirimizi yeterince anlatamadığımızdan kavga gürültüye yatkın bir toplumuz.bunu bir örnekle açıklayayım;geçmişte dördüncü sınıf öğrencilerime bir konu seçmelerini ve bu konuda (tabi çalışarak gelmelerini söyledim.) iki dakika arkadaşlarının karşısında konuşmalarını istedim.sonuç tabi ki hüsran...işte kendini ifade etme ya da düşüncelerini karşısına aktarma gibi toplumsal konuşma becerileri bizde eğitim sisteminden kaynaklı sebeplerden gelişmemiş.bu gelişmemişlik toplumu oluşturan bireylerde birbirini anlayamama sorunlarınını ortaya çıkmasına sebep oluyor.tabi okumayan bir toplumuz buda bir sebep .çünkü okuyan insanın kelime dağarcığı geniş olduğundan anlatmak istediğini farklı kelimelerle anlatabilmekte.bu eğitimi biz yine ilkokulda vermeliyiz.yani işin özü temel eğitim  iyi ve yeterli bir ilkokuldan geçmekte.işte size bir soru;dört yılda bütün bunları biz nasıl yapabiliriz?yapabilirmiyiz?şahsen ben yapamam. tıkış tıkış bir eğitimle  bunu yapamam.

4+4+4 ün ilk öğrencileri şu an 5. sınıf öğrencileridir.Bu öğrenciler 1.sınafa başlarken bazıları 72 aylık,bazıları 66 aylık bazıları ise 63 aylık idi.Dolayısıyla 72 aylık olarak başlayanlar diğerlerine sınavlarda fark atacağı aşikardır.Tabi sınav sistemi 4+4+4 e uygun hale getirilirse belki bu sorun ortadan kalkar.TEOG sınavı gibi test türü sınavlar büyük ihtimalle kalkacak.Yerine yazılı türü sınavlar gelecek.Bazı okullarda pilot uygulamalar yapıldı.Ama yinede 72 aylık olarak başlayanla 63 aylık olarak başalayan arasınada fark olmaya devam edecek.Çocuğunu o zamanki liderlerin açıklamalarına inanıp erken yaşta okula yazdırmayanlar kurtardı.Akıllı veliler benim çocuk gerizekalı mı gazına gelmeyip çocuklarına rapor aldılar.Bunun semeresini görecekler.Bu dediklerimi şu anki 5. sınıflarda test edilebilir.En üstte her alan çocukların çoğu okuma anlama sıkıntısı olmayan çocuklardır.Ve okula başlama yaşına bakın.Büüyük ihtimalle 72 aylık iken başlamıştır.Ha küçük yaşta başlayan çocuklar arasında da bu işi halletmiş çocukaları göreceksiniz.Ama bu çocukların çoğunun yazısı çirkindir.Ya da kendini doğru dürüst ifade edemeyenler bu çocukların arasından çıkar.Neden okuma ve anlama üzerinde durdum.Çünkü PİSA sorularına bir bakın.Çoğu okuma ve okuduğunu anlama üzerinedir.O kadar üstün derece de matematik bilgisi gerektirmeyen sorulardı çoğu.Bizim çocukların çoğu okuduğunu anlamıyor.Bence bunun en büyük sebebi ise çocukların yanlış bir yöntemle okuma yazma öğrenmesidir.Bu konunun başlığı ise Ses temelli okuma ve biitişik eğik yazı ile yazma öğretimidir.

...
Sistem sadece şu aşamada İmam Hatip Ortaokullarının sayısının artmasını sağlamıştır.
Dindar gençlik yetiştireceğiz diye yola çıkılan sistemde ne yazık ki TEOG sınavında yeterli puan alamamış bireyler ortaya çıkmıştır.
Devlet okullarının çoğunda özellikle Meslek Liseleri ile İmam Hatip Liselerinde maalesef madde bağımlısı gençler çoğunluktadır.
Hapçısı,balicisi vs.Çocuklara zorunlu eğitimi getirirken sistem maalesef boş beyinler yetiştirmektedir.
Sınıfta kalmanın olmadığı ve her öğrencinin sınıf geçtiği bir sistemde hangi başarıdan söz edileceğini inanın bende merak ediyorum.
Saygılarımla...

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Devlet okulları dahil tüm okullarımızda madde bağımlısı gençler minimum düzeydedir.
İmam hatip okullarında madde bağımlısı genç BULUNMAMAKTADIR.
Bu kadar bariz bir İFTİRA atabilmenizi üzüntüyle karşılıyorum.
Atılan bu İFTİRAYA sessiz kalan forumdaşlarımı KINIYORUM.
Bir öğretmenin çalıştığı kurumlara İFTİRA atabileceğine İHTİMAL vermediğim için öğretmen olmadığınıza inanıyorum.

Milletimizin ÖNCELİĞİ dinini bilen, güzel ahlaklı insanlar yetişmesidir.
PİSA, TEOG gibi sınavlarda ölçülen bilgiler milletimiz için ikinci öncelikli hususlardır.

Turgut Bey değerli görüşleriniz için teşekkür ederiz. Bu konuda bir veli olarak konu ile ilgili epeyce tespit ve görüşlerinizi belirttiniz.

Bu konuda veli gözüyle değilde alan içerisinde olan öğretmen arkadaşlarımın gözüyle 4+4+4 tespitlerinin neler olduğunu öğrenmek istediğimi ifade etmiştim.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

• Alan içerisinde olan öğretmen arkadaşlarımızın görüşlerini talep ediyor olmanız, benim düşüncelerimi açıklamamın önünde bir engel oluşturmadığı gibi, benim düşüncelerimi açılmam da alan içerisinde olan öğretmen arkadaşlarımızın düşüncelerini açıklamasına engel teşkil etmez.
• Ağaçlara çok yakın duran kişilerin ORMANI görmesi mümkün olmaz. Öğretmenler, ağaçlara (sisteme) çok yakın oldukları için ormanı görmekte zorlanıyor olabilirler. Açıklamalarımın gelişmelere daha GENİŞ açıdan bakmalarına imkan vermesini umut ediyorum.
• OLUMSUZLUK odaklı düşünen / hareket eden forumdaşlarımızın hoşgörüsüz yaklaşımları, 4+4+4 sistemi hakkında OLUMLU görüşü belirtmek isteyen forumdaşlarımızın çekingen davranmasına sebep olmaktadır. OLUMSUZLUK odaklı düşünen / hareket eden forumdaşlarımdan düşüncelerini belirtirken DIŞLAYICI ifadeler kullanmamalarını bir kez daha istirham ediyorum.

...
Benim şahsi görüşüm 2 yıl içinde bu sistemin verimliliğinin olmadığı,tekrardan kapsamlı bir değişikliğe gidileceği yönünde.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Şahsi görüşünüz bakanın açıklamaları ile çelişiyor.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
linkinde yer alan 24.06.2016 tarihli haber şu şekildedir :

Millî Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 4+4+4 eğitim sisteminin sonuçlarının yeni alınmaya başladığını belirterek, “Dolayısıyla değiştirmek için bakanlığımızda bir çalışma yapılmamaktadır.“ dedi.

...
hem de eğitim anlamında ilkokulda yeter bir eğitim alması gerekir. işte bütün bunları alarak hayata atılacak öğrencinin bunu 4 yılda alması çok mümkün görünmemekte.
ilkokul o yüzden beş yada altı yıl olmalı .
bizim eğitim sistemimizde bir başka sıkıntı vatandaş olarak birbirimizi anlamakta sıkıntı çekmemiz.
işte bundan dolayıdır ki birbirimizi yeterince anlatamadığımızdan kavga gürültüye yatkın bir toplumuz.bunu bir örnekle açıklayayım;geçmişte dördüncü sınıf öğrencilerime bir konu seçmelerini ve bu konuda (tabi çalışarak gelmelerini söyledim.)
iki dakika arkadaşlarının karşısında konuşmalarını istedim.sonuç tabi ki hüsran...
işte kendini ifade etme ya da düşüncelerini karşısına aktarma gibi toplumsal konuşma becerileri bizde eğitim sisteminden kaynaklı sebeplerden gelişmemiş.
bu gelişmemişlik toplumu oluşturan bireylerde birbirini anlayamama sorunlarınını ortaya çıkmasına sebep oluyor.tabi okumayan bir toplumuz buda bir sebep .
çünkü okuyan insanın kelime dağarcığı geniş olduğundan anlatmak istediğini farklı kelimelerle anlatabilmekte.
bu eğitimi biz yine ilkokulda vermeliyiz.yani işin özü temel eğitim  iyi ve yeterli bir ilkokuldan geçmekte.işte size bir soru;dört yılda bütün bunları biz nasıl yapabiliriz?yapabilirmiyiz?
şahsen ben yapamam. tıkış tıkış bir eğitimle  bunu yapamam.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

4 yılda yapılamayacağını ifade ettiğiniz hususların 5 veya 6 yılda yapılabileceği  kanaatinizi destekleyen bir VERİye sahip misiniz?

Toplum karşısında konuşma ülkemizdeki ilkokul öğrencilerinin değil, tüm  toplumlarda her yaştaki insanların problemidir.
Toplum karşısında konuşabilmek için çoğu zaman bilgi sahibi olmak / kelime dağarcığının geniş olması yeterli değildir.

Bununla birlikte AKTİF olarak bilgisayar oyunları oynayan veya AKTİF olarak bir spor dalında faaliyet gösteren bir öğrenciyi AKTİF olduğu konuda toplum karşısında konuşturursanız çoğu zaman OLUMLU sonuç alırsınız.

İlköğretimin ilk dört yılında öğrencinin hangi becerileri kazanması gerektiğine / kazanabileceğine dikkat etmek gerekir.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

• Alan içerisinde olan öğretmen arkadaşlarımızın görüşlerini talep ediyor olmanız, benim düşüncelerimi açıklamamın önünde bir engel oluşturmadığı gibi, benim düşüncelerimi açılmam da alan içerisinde olan öğretmen arkadaşlarımızın düşüncelerini açıklamasına engel teşkil etmez.
• Ağaçlara çok yakın duran kişilerin ORMANI görmesi mümkün olmaz. Öğretmenler, ağaçlara (sisteme) çok yakın oldukları için ormanı görmekte zorlanıyor olabilirler. Açıklamalarımın gelişmelere daha GENİŞ açıdan bakmalarına imkan vermesini umut ediyorum.
• OLUMSUZLUK odaklı düşünen / hareket eden forumdaşlarımızın hoşgörüsüz yaklaşımları, 4+4+4 sistemi hakkında OLUMLU görüşü belirtmek isteyen forumdaşlarımızın çekingen davranmasına sebep olmaktadır. OLUMSUZLUK odaklı düşünen / hareket eden forumdaşlarımdan düşüncelerini belirtirken DIŞLAYICI ifadeler kullanmamalarını bir kez daha istirham ediyorum.

Mevlana Celaleddin-i Rûmî “Sen ne söylersen söyle, söylediğin, karşındakinin anladığı kadardır.” buyurmuştur.

Konuya değişik fikirlerin özellikle alan içerisinde bulunan öğretmenlerin de dahil olması adına böyle bir mesaj yazmıştım.Mesajımın içeriğinden Veliler veya başkaları yorum yazmasın gibi bir anlam çıkardıysanız yanıldığınızı belirtmek isterim.
Öncelikle belirtmek isterim ki bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunursa yorumların itibar düzeyi çok zayıf kalacaktır. Ekonomistler de eğitimle ilgili bir konuda yorum yapabilir ancak bir öğretmenin ekonomi ile ilgili bilgileri ne kadar sınırlı ise, ekonomistlerin de alan içerisinde olmadığı için belli bir noktadan sonra eğitimle ilgili yorumlarının itibar düzeyi sınırlı olacaktır. Sınırlı olması değersiz olacağı veya göz ardı edileceği anlamı da taşımaz.

Tartışma usülleri gereği olumlu olumsuz farklı fikirlere söz hakkı vermek gereklidir. Çok mesaj yazmak, aynı şeyleri sürekli tekrar etmek, tartışma usüllerine uygun düşmeyeceği gibi sizi haklı kılmaz, çok bağırmakla eşdeğerdir. Ayrıca yine tartışma usüllerine göre tartışma süreci şahıslardan ziyade konunun özüne odaklanmayı gerektirir. Turgut Kuzan ın yorumları ve soru-cevap şeklinde Turgut Kuzan a odaklanan tartışmadan ziyade farklı fikirlerin tartışmaya dahil olması konunun özüne odaklanmamıza olanak tanıyacaktır.

Konu başladığından bugüne kadar konu başlığına kısa ve birbirinden farklı ! içerikte 48 mesaj yazan bir forumdaşımız kendini yeterince ifade etme imkanı verildiğini, konu başlığı olumsuz da olsa,olumlu görüş belirtmek isteyenlerin dışlanmadığını bilmelidir.

Selam ve Saygılarımla.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Doğruya doğru, eğriye eğri dediğime göre inat etmemiş oluyorum öyle değil mi?

Doğru anlayışlarımız farklı gibi...
Çok farklı pencerelerden bakıyorsunuz.