Biz Neden Bu 4+4+4 De Diretiyoruz?

Neyse ki PISA bir test sınavı değil Turgut Bey...  Olayda bir suçlu varsa o kesin PISA zaten, biliyoruz da sınav hakkında bilinen yanlışları düzeltelim bari...  PISA direkt bilgi ölçen bir sınav da değil... Örnek sorulara meb'in sitesinden ulaşabilirsiniz... Okuma becerisi sorularında paragrafta sadece anlatılan düşünceyi değil buna kanıt olan durumları açıklaması da isteniyor... Matematikte formüller verilmiş, formülde bu değişirse şu ne olur şeklinde yordama soruları var...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Pisa sınavını açık öğretim sınavı gibi çoktan seçmeli zannedip eleştirenleri de gördük.  Doğu kafası işte...

youtube den izlemenizi tavsiye ederim.
"Türk Hamamlarında Suyun Kaldırma Kuvveti Neden Yok? | Emin Çapa | TEDxIstanbul " yazıp arayın.

Ülkemizden sınava katılan öğrenci sayısı 5.895 Turgut Bey yalnız haberiniz olsun ve zaten 72 ülkeden 540.000 öğrenci katıldığını düşünürsek bizden 40 kişinin girmesi size de saçma ve olanaksız gelmedi mi? 15 yaş grubundaki 925 bin öğrenciden 5 bin kişi örneklem için gayet iyi bir sayı... Zaten sayın Eğitim Bakanımızda inanın tüm öğrencilerin girmesini istemiyor... Kendisi sadece Fen liselerinden öğrencilerimiz sınava katılsaydı Japonya ve Estonya seviyesinde çıkacaktık demiş...  Ben Japonya ve Estonya olsam derim ki bizde o zaman en iyi liselerimizi sokalım, sen en iyi liselerinle benim genel ortalamamı karşılaştırıyorsun, haksızlık...  Neyseki adamların haberi yok fen liselerimiz tarafından geçilmek üzere olduklarından... Sadece bu yorum bile bilgiyi/veriyi yorumlama konusunda ülkece nerede olduğumuzu anlatmıyor mu?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Mesajımda kullandığım bilgileri bir internet sitesinden almıştım.
Detaylı araştırma imkanı bulamamakla birlikte aynı bilgileri içeren başka bir kaynağa ulaşamadığım için bilgilerin doğruluğunu teyid edemedim.
Açıklamalarınızdan sonra yaptığım araştırmada Türkiye'den katılan öğrenci sayısı konusunda farklı bir bilgiye ulaşamadım.
Bununla birlikte 72 ülkeden 540.000 öğrenci katıldığı bilgisine ulaşabildim. Bu durumda verdiğiniz diğer bilginin de doğru olduğunu kabul ediyorum.

Mesajımda asıl VURGULAMAK istediğim husus, dikkat çekmek için büyük harflerle yazdığım "RASTGELE" seçimler yapıldığı hususuydu.
SAĞLIKLI sonuçlara ulaşabilmek için seçimlerin RASTGELE yapılmaması gerekir.
Veri kümesini en iyi şekilde temsil kabiliyetine sahip olmasını sağlayacak bir seçim yöntemi kullanılmalıdır.
Örneğin :
Okul türlerinin sistem içindeki ORANINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
Coğrafi bölgelerdeki öğrenci ORANLARINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
Cinsiyet ORANLARINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
Özel / kamu eğitim kurumları ORANLARINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
vs.
Bu tür kriterler SONUCU olumlu / olumsuz yönde önemli ölçüde etkiler.

Yoğunluğum nedeniyle bakanın yaptığı açıklamadan haberim olmadı. Bu nedenle bu  konuda yorum yapmayı doğru bulmuyorum.

Neyse ki PISA bir test sınavı değil Turgut Bey...  Olayda bir suçlu varsa o kesin PISA zaten, biliyoruz da sınav hakkında bilinen yanlışları düzeltelim bari... 
PISA direkt bilgi ölçen bir sınav da değil... Örnek sorulara meb'in sitesinden ulaşabilirsiniz...
Okuma becerisi sorularında paragrafta sadece anlatılan düşünceyi değil buna kanıt olan durumları açıklaması da isteniyor...
Matematikte formüller verilmiş, formülde bu değişirse şu ne olur şeklinde yordama soruları var...

Pisa sınavını açık öğretim sınavı gibi çoktan seçmeli zannedip eleştirenleri de gördük.  Doğu kafası işte...

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

SADECE yukarıdaki ifadeleri kriter olarak kullanarak, ifadeleri yazan forumdaşlarımın "Okuma Becerileri" olmadığı SONUCUNA ulaştım.
Kullandığım kriter KESİN ve DOĞRU sonuç üretir, bu nedenle ulaştığım SONUÇ tartışmaya açık değildir.
Özellikle ölçmede tek TÜR kriterin kullanılmasının hatalı sonuç üretebileceği, farklı TÜR kriterlerle sonucun TEYİD edilmesi gerektiği gibi saçma sapan fikirler ortaya atılmamalıdır.

Önceki mesajımda

---

SINAVLAR öğrencilerin bilgi seviyesini tespit etmede YETERLİ / SAĞLIKLI bir yöntem değildir.
Ölçümlerin daha sağlıklı olabilmesi için VERİ TÜRLERİNİN, miktarının ve takip süresinin artırılması gerekir.

---

ifadesini kullanmıştım.
Bu ifadeler
TEST SINAVLARI öğrencilerin bilgi seviyesini tespit etmede YETERLİ / SAĞLIKLI bir yöntem değildir.
şeklinde anlaşılmış.
İfadeyi yazarken, bu anlamı kastedmediğim gibi, ifadenin bu şekilde ALGILANABİLECEĞİ aklımın ucundan bile geçmedi.
Kullandığım ifadenin "TEST SINAVLARI" şeklinde ALGILANABİLECEĞİ aklımın ucundan dahi geçseydi, yanlış anlaşılmanın önüne geçmek için destekleyici ifadeler kullanırdım.

VURGULAMAK istediğim husus bir konuda tek TÜR veriyle sonuca ulaşıldığında hatalı sonuç üretilebilecek olmasıdır.
Verilerin ve ulaşılan sonucun doğruluğu mümkün olan en fazla sayıda TÜR ve MİKTARDA veri ile teyid edilmelidir.

neden 4+4+4 te direniyoruz.  çünkü herşeyde inatlaşıyoruz, herşeyle. hükümet devleti inatla yönetiyor veya yönetemiyor hükümete destek veren vatandaş bile hergün hükümetin yeni bir skandal yapmasına karşın inatla destekliyor. dolarla inatlaşıyoruz,Avrupa birliği ile abd ile, suriye ile, rusya ile herkes ile.
günden güne her konuda gerileyen bir ülke olduğumuz halde dış ülkeler tarafından kıskanıldığımız çekilemediğimiz düşüncesini düşünmekte inat ediyoruz

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Mesajımda kullandığım bilgileri bir internet sitesinden almıştım.
Detaylı araştırma imkanı bulamamakla birlikte aynı bilgileri içeren başka bir kaynağa ulaşamadığım için bilgilerin doğruluğunu teyid edemedim.
Açıklamalarınızdan sonra yaptığım araştırmada Türkiye'den katılan öğrenci sayısı konusunda farklı bir bilgiye ulaşamadım.
Bununla birlikte 72 ülkeden 540.000 öğrenci katıldığı bilgisine ulaşabildim. Bu durumda verdiğiniz diğer bilginin de doğru olduğunu kabul ediyorum.

Mesajımda asıl VURGULAMAK istediğim husus, dikkat çekmek için büyük harflerle yazdığım "RASTGELE" seçimler yapıldığı hususuydu.
SAĞLIKLI sonuçlara ulaşabilmek için seçimlerin RASTGELE yapılmaması gerekir.
Veri kümesini en iyi şekilde temsil kabiliyetine sahip olmasını sağlayacak bir seçim yöntemi kullanılmalıdır.
Örneğin :
Okul türlerinin sistem içindeki ORANINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
Coğrafi bölgelerdeki öğrenci ORANLARINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
Cinsiyet ORANLARINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
Özel / kamu eğitim kurumları ORANLARINA göre öğrenci seçimi kriteri olmalıdır.
vs.
Bu tür kriterler SONUCU olumlu / olumsuz yönde önemli ölçüde etkiler.

Yoğunluğum nedeniyle bakanın yaptığı açıklamadan haberim olmadı. Bu nedenle bu  konuda yorum yapmayı doğru bulmuyorum.

Sayısal bilgileri Eğitim Bakanımızın açıklamalarında bulabilirsiniz... Ve okul türlerine göre dağılım yapılıyor zaten...

"61 ilden 187 okul, 5 bin 895 öğrenci katılmış. Öğrencilerin yüzde 38,1'i Anadolu lisesi, yüzde 36'sı mesleki ve teknik Anadolu lisesi, yüzde 14'ü Anadolu imam hatip lisesi, yüzde 2,1'i de fen lisesinden."

Farkındaysanız yüzdeler okul türlerimiz ile orantılı... Nasıl bütün öğrencilerimiz meslek liselerinden seçilmemişse, fen liselerinden de seçilmemiş... Fen lisemiz az, az öğrenci seçilmiş... Anadolu lisemiz fazla, fazla öğrenci seçilmiş... Bakanlığımızın [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.] sitesini incelerseniz öğrenci seçimleri detaylı anlatılıyor... Özel eğitim gereksinimi olan, anadili Türkçe olmayan vs. öğrenciler listede F olarak görünüyor, yani sınava alınmayacak... Rastgele derken ülkelerin mümkün olduğu kadar manipüle edemeyeceği şekilde öğrenci seçiliyor demek... Yoksa bizimkilere kalsa hep başarılı öğrenci girsin deyip, listelere onları yazarlar... Hani okullarda müdürler deneme sınavı olduğu zaman başarısız öğrencileri eve gönderir ya ortalama düşmesin diye... O hesap... Biz burada sınav sonuçlarımız kötü, ne yapabiliriz onu tartışmak yerine hala benim kötü öğrencilerimi seçmişler diye bahane arıyoruz... Eğitim sistemimizin neden gelişemeyeceği burada gizli aslında... Hep müfettiş en kötü öğrenciyi kaldırmıştır, hep ona kötü sınıf/öğrenci denk gelmiştir vs...

neden 4+4+4 te direniyoruz.  çünkü herşeyde inatlaşıyoruz, herşeyle. hükümet devleti inatla yönetiyor veya yönetemiyor hükümete destek veren vatandaş bile hergün hükümetin yeni bir skandal yapmasına karşın inatla destekliyor. dolarla inatlaşıyoruz,Avrupa birliği ile abd ile, suriye ile, rusya ile herkes ile.
günden güne her konuda gerileyen bir ülke olduğumuz halde dış ülkeler tarafından kıskanıldığımız çekilemediğimiz düşüncesini düşünmekte inat ediyoruz

Doğru bir tespit. Misal mevcut konuda da Turgut bey onun gibi düşünmeyen herkesle inatlaşıyor.
Hoş Turgut bey her yerde kendisi gibi düşünmeyen, hatta bazen kendisi gibi düşünen herkesle inatlaşıyor ya neyse

ben var anlamamak turgut beyi

Doğru bir tespit. Misal mevcut konuda da Turgut bey onun gibi düşünmeyen herkesle inatlaşıyor.
Hoş Turgut bey her yerde kendisi gibi düşünmeyen, hatta bazen kendisi gibi düşünen herkesle inatlaşıyor ya neyse

mükemmel özetlemişsiniz. Helal olsun

ilkokul 6 yıl olsun.

Doğru bir tespit. Misal mevcut konuda da Turgut bey onun gibi düşünmeyen herkesle inatlaşıyor.
Hoş Turgut bey her yerde kendisi gibi düşünmeyen, hatta bazen kendisi gibi düşünen herkesle inatlaşıyor ya neyse

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Herhangi bir fikri savunmakla, inatlaşmak arasındaki farkı nasıl belirliyorsunuz?

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Herhangi bir fikri savunmakla, inatlaşmak arasındaki farkı nasıl belirliyorsunuz?

Çok basit:
Daha önce yazmıştım.

Diretmek: ayak diremek, direnmek.
eş anlamlısı:   inat etmek
Anlamıda manidar inat edenler keçiler gibi soluğu köprünün altında alır.
İnat etmemek lazım.
Doğruya doğru.
Eğriye eğri diyebilmeliyiz.

Çok basit:
Daha önce yazmıştım.

Diretmek: ayak diremek, direnmek.
eş anlamlısı:   inat etmek
Anlamıda manidar inat edenler keçiler gibi soluğu köprünün altında alır.
İnat etmemek lazım.
Doğruya doğru.
Eğriye eğri diyebilmeliyiz.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Doğruya doğru, eğriye eğri dediğime göre inat etmemiş oluyorum öyle değil mi?

Sadece kendi düşündüğüne doğru demek ne kadar üzücü...