Herkese iyi akşamlar.Herkesin yardımına ihtiyacım var.Bana akıl verin istiyorum.Okulun açıldığı günden beri uğraştığım bir öğrencim var. Annesi ve babası yok. Babaanne ve dedeyle yaşıyor.Anne 1,5 yaşındayken bırakıp gitmiş, babasının da bu durumdan dolayı akli dengesi bozulmuş.O da ortalarda yok.
Beni canımdan bezdirdi. Herşeyi denedim ama sonuç olumsuz. Okulum tam gün eğitim veren bir okul.6 ders sonrasında 2 ders de kurs var.Toplamda 8 ders. Her tenefüste ve öğle tatilinde tanımadığım 5-6 tane çocuktan(bu sayı öğle tatilinde 10'u buluyor)şikayet alıyorum.Batuhan bana tükürdü, dövdü vb.Sınıftaki öğrencilerin hiçbirine rahat vermiyor. Öğrencileri tekmelerle dövüyor. Yüzlerine tükürüyor. Ne yaptıysam, ne denediysem olmadı.Sınıfta yaptığımız etkilnliklerde,oyunlarda hep onu ön planda tuttum.Sorumluluklar verdim. Rehberliğe de yönlendirdim. Yapılacak tek şey bol bol oyun ve ilgi dedi. Sınıfımın mevcudu 51, bu kadar kalabalık bir sınıfta Batuhan'a ne kadar özel zaman ayırabilirim ki?Ders işlerken gereksiz konuşma ve yorumlarından verimli ders de işleyemiyorum.Buna rağmen 24 öğrencim tam anlamıyla okuyor.Ama bir öğrenci beni bu duruma getirdi.Tayin istemeyi bile düşünüyorum ya da seneye tekrar 1. sınıf alacağım.
Elninos Öğretmenim, sizi çok iyi anlıyorum. Sizin Batuhan'ın Fatih versiyonu da benim sınıfta var. Sene başında kaşla göz arasında sınıftan kaçardı ve idareyle birlikte her yerde onu arardık. Sürekli elini, yüzünü ve saçını yıkar, temiz olduğuna kanaat getirmeyip, iç organların temizliği için sabun yerdi
Arkadaşlarına sürekli sataşır, vurur veya rahatsız ederdi. Bırakın harf öğrenmeyi veya yazı yazmayı çizgi bile çizmeyi reddediyordu ...
Artık onun davranışlarını " dı, du " lu cümlelerle anlatıyorum dikkat ederseniz
Çünkü, Fatih'im artık çaba gösteriyor. Sabun yemiyor, kaçmıyor. Arkadaşlarına zarar göstermiyor. En önemlisi birşeyler yapmaya çalışıyor
Bugün el, ele, el ele yazdı. Arada sırada yine arkadaşlarına vuruyor ama ablası evde de değiştiğini söyledi, annesine küfretmiyormuş artık mesela
Yanlış davranışlarını da gün geçtikçe terketmeye başladı.
Diyeceksiniz ki, bunu nasıl başardınız. İnanın size söyleyebileceğim özel bir yöntem yok. Ama farkettirmeden, göze batırmadan cümlelerime, şakalarıma onu kattım. Tahtaya resim çizdim, resmin bahçesine köpek bağladım ve " Bahçemdeki ağaçlardaki meyveleri Fatih gelip alır kesin. Ama, bak Fatih köpek bağladım bahçeme, artık alamazsın
" dedim mesela
Bana bakıp gülümsemeye başladı böylece. Sonra, geç kaldığında " Ooo, Fatih Beyler de gelmiş. Gözlerimiz yollarda kalmıştı. Neredeydiniz Fatih Bey, sizi çok özlemiştik
" vb. şakalar yaptım. Zaman ilerledikçe bana güvenmeye ve ona gerçekten değer verdiğime inandı gibi geliyor bana...
O da birşeyler anlatmaya başladı. Mesela bir gün " Ben yarın gelmiyorum örtmenim " dedi. Ben de " Neden? Gelmezsen seni özleriz ama, gel sen " dedim. O günden sonra her gün gelip " Ben yarın gelmiyorum " diyor, ben de özleyeceğimizi söylüyorum, gülümseyip yerine oturuyor. Bunu duymak hoşuna gittiği için yapıyor bunu, biliyorum. Bir cuma günü, yine gelip ben gelmeyeceğim dedi. Ben de " Gelme, ben de gelmeyeceğim
" dedim şaşırdı, ben de ertesi gün tatil olduğunu söyledim de teskin oldu yavrum
İşin tek sırrı güven ve sevgi diyeceğim. O çocuğunuza harf öğretme telaşına girmeyin derim. İlk önce güvenini kazanın, sonrası kendiliğinden geliyor inanın
Yalnız 51 mevcutla işiniz daha da zor. Size iki kat kolaylıklar ve sabırlar diliyorum o yüzden