Dilim tüysüz dedim, tuzum kuru demedim, kurduğum cümle şöyleydi: "Ayranım ekşi değil, tuzum da kuru değil."
zira tuzsuz ayran içemem.
Forumun başından itibaren bilhassa yaptığım yıllık planı uygulayan meslektaşlarımla uyumlu olmak adına yaptıklarımın büyük bir kısmını yer yer anlattım izah ettim. Son raporumla da buna nokta koymayı hedefledim.
Maalesef! sınıfım 1. sınıfın gerektirdiği kadar sorunsuz okuyor, bundan doğal bir şey de yok ve bunu paylaşımımla da iletmiş oldum.
Tüm çalışmalara, hazırlanan dokümanlara saygım açısından indirmediğim, kullanmadığım halde hep teşekkür de ettim yani sınıfını onlarca, yüzlerce kelime ve cümle afişleri dolduran tüm öğretmenlerime saygılarımı ilettim. Elbet her doküman değerlidir ve bir şekilde faydalıdır. Çeşitlilik de güzeldir.
Lakin çok yorulmadım. Hızlı ve pratik öğrettim, sonuçta da okuyorlar sayın hocam.
Bahsi geçen ve sorun olarak sıfatlanan yaşanmışlıkların büyük kısmı kısa sürede telafi edilecek sorunlardır. Benim sınıfımda yok denecek kadar azdır.
Taylan hocamın bahsettiği gibi her sınıfın her öğrencinin dünyası farklıdır ve asıl olan bu farklılıkların farkına vararak yapılabileceklerin tespiti ve dahi bu tespit doğrultusunda doğru adımların atılmasıdır. Bu durum da hızı belirler.
Ses ve hece öğretiminin çok karamsar ifadelerle sunulması, tamamen olumsuz, kavramamış bir sınıfın oluştuğu gibi bir durumun mutlaklık arzeden cümlelerle ifade edilmesi eğitimin ruhuna aykırıdır.
Eğitim töleranslar bütünüdür. Mutlak doğru kişiye özeldir. Yani her öğrencinin mutlak doğrusu farklıdır.
Özetlersem, forumun başından beri ne yaptığımı ya da yapacağımı bir çok kez yazdım ve paylaştım.
Selam ve dua ile...