Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Bir gün anlat anneni bize derseler,
Derim ki anlatamam, sesim titrer.
Umutlarımın en temel kaynağıdır,
Yapmadığı fedakarlık kalmamıştır.

Öyle çok göz atmadım az saniye
 yalnızlık "Hastaneler" durağında
Ayakkabılar tramvaydan yorgun
her durakta anons geçiyordu menzil
Yürümekle yoğrulmuyor yol belki de

Renkleri çamur izleri karıştırmış
Çapraz duruşundan eser yok iplerinde
Uçları birbirine yorgun bakışlı adımla
dağ bayır demeden adam
Yol almış yaş alırken dünyadan

Topukları olanca gücü bastırılmaktan
kaldırımların oynak taşlarını
sallamış hem su birikintisi
kalıntılar bırakarak üzerine

Bir başka yolcunun kulaklığında
yaprak kımıltısı türkülere
ayak uydurma çabası nafile
vaktin yorulmuş bunca demlerine

Bulut benzetme oyununda
Arka yolculardan bir çocuk
Kelimeler yalnız kurşun asker
Harfleri keşiş kuş çırpınışında

Bir lekeyi açıklamak için
Altını çizmek için
Anıları yoklama defterine
Kayda geçmek için
Zarar ziyan raporunda yer almamak
Yol türküleri sunmak için hayata


Sesi rüzgarın uğultusuna katık
Açılır kapıya yöneldi son ayağına dolanmadan önce
Avurdu çökük bozkırda koşmak için

Öyle çok göz atmadım az saniye
 yalnızlık "Hastaneler" durağında
Ayakkabılar tramvaydan yorgun
her durakta anons geçiyordu menzil
Yürümekle yoğrulmuyor yol belki de

Renkleri çamur izleri karıştırmış
Çapraz duruşundan eser yok iplerinde
Uçları birbirine yorgun bakışlı adımla
dağ bayır demeden adam
Yol almış yaş alırken dünyadan

Topukları olanca gücü bastırılmaktan
kaldırımların oynak taşlarını
sallamış hem su birikintisi
kalıntılar bırakarak üzerine

Bir başka yolcunun kulaklığında
yaprak kımıltısı türkülere
ayak uydurma çabası nafile
vaktin yorulmuş bunca demlerine

Bulut benzetme oyununda
Arka yolculardan bir çocuk
Kelimeler yalnız kurşun asker
Harfleri keşiş kuş çırpınışında

Bir lekeyi açıklamak için
Altını çizmek için
Anıları yoklama defterine
Kayda geçmek için
Zarar ziyan raporunda yer almamak
Yol türküleri sunmak için hayata


Sesi rüzgarın uğultusuna katık
Açılır kapıya yöneldi son ayağına dolanmadan önce
Avurdu çökük bozkırda koşmak için

Yüreğinize sağlık..
👏👏👏👏👌

Eyvah alfabeye,
Ne susmayı bildi, ne konuşmayı..
Çiseden nemin peşine düşüp
Gürletti yeri göğü..
Bin yoldan taşınan su
Yetmedi değirmene
Değirmen aç
Değirmen susuz
Değirmen yorgun...
Köpükten yükleri almıyor artık
Boğazına değen  yetmez olmuş
Heyhat
Değirmen mi aç
Değirmenci mi yabancı.?
Biri doyururken
Doymak bilmiyor diğeri
Yoksa kalkmamış mı göğe aminle,
Nimet tutan elleri...?
Ne zaman umutların
Avucuna düşer
O zaman yemeğin ay ışığında

D erinlerlen gelen bir sesle irkiliriz,
E vlerimizi ona uygun hale getimeliyiz.
P anik olmak yapılacak en büyük hatadır,
R ahat ve sakin olmak ise can damarıdır.
E n büyük doğal afet olarak biliriz,
M alumdur onu hep tedbirsiz bekleriz.

Bizim nasibimiz hüzün
Bilmem güler mi yüzümüz
Bir araya gelsek çayımız
İki damla göz yaşımız
Hal hatır sorandan geçtik
Selamda kesildi  , ne ettik

Adım adım gölge gölge hüzün
Yaşamaya mı ölmeye mi
Bakar ağlamaklı gözün
Bilmem kapımı çalar mı
Yanlış da olsa gülen yüzün

Yaşamında yol katettigini düşündüğün bir anda fark etmişsin  ki hep ters istikametteymiş aldığın yol .
Geri dönmeye mecalin kalmamış.
İşte böyle zamanlarda bir ele ihtiyacı oluyor insanın
Duvarların üstüne geldiği
Sessizliğin hakim olduğu odalardan sokağa kalabalığa karismali insan
Şairlerin yalnızlık nutuklarını okumayı bırakmalı
 Ağlatan yalnızlık şarkılarının sesi kısılmalı Çocukların sokak aralarındaki seslerine odaklanmali
Sonbahar rüzgarlarının bedenini okşayan mutluluguna uyanmali
Tanımadığın insana günaydın diyebilmeli  Hayata dair sohbet edebilmeli
Doğayı sevmeli
 Toprağın kokusunu içine cekebilmeyi Yağmurda ıslanabilmeli
Paylasarak yalnızlığını azaltmali mutluluğunu cogaltmali insan 



                                                     Mehmet Recep AYKAÇ

Oy gorana, gorana .
Çin ' den çıktın yola.
Ne diye yediniz yarasa ?
Yok muydu bir tas çorba ?

Her zaman yeniden
Umutla doğar gün..
Her gün yeniden ,eksilmeden..
Her saatine farklı ömürler sığdırırken
Farklı ayrılıkları  seyreden...
Kiminde gözyaşları biriktirir
Kiminde sevinç
Fakat asla yılmaz umut
Asla çürümez güne ekilen tohum
Bu gün varım
İşte varım yoğum...

Yanımdasın dedi ve gideceksin
Ardı sıra ...
Bir avuç dua , bir avuç umut , bir avuç gök yüzü ... bir avuç hüzün
Yitik düşlerden geldim ,
Bir güvercin berraklığında saflığında sadeliğinde doğallığında
Şiirsel söylemlerden geçtim gittim  yol hiçliğe ve her şeye ... 

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]   [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]   [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]   [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]   [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]      şiir köşesinde artık bu dostları neden göremiyoruz   

Gönlün  yaralı  ise
Yazacak çok şey  bulursun,
Bazen de yaralı gönülde
Kalemin mühür olur
Ömür boyu suskun kalırsın...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Gönlün  yaralı  ise
Yazacak çok şey  bulursun,
Bazen de yaralı gönülde
Kalemin mühür olur
Ömür boyu suskun kalırsın...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Yüreğinize sağlık ve selam olsun size

Ne zaman akşam karanlığı çökse
İçime çöreklenir gurbetin harcı..
Kalem  kağıda, dilim ağıda dökse
Çoğalır eksilmez bir garip sancı..

Dumanı çoktur içilen çayın
Kaçıdır bilinmez her gelen ayın
Selam alıp vermez dayın
Kaldırımlar bilir nasıl acı...

Dağına taşına efkârla bakıp
Koluna gurbetin yolunu takıp
En sıcağında hasreti yakıp
Hüznü yudumlayıp içtiğin  ilacı.

İki harf yan yana gelse sen gelirsin aklıma
Mutlu olmak bazen bu kadar kolay
O an nefes olur ciğerime
Aldığın nefesi çekerim ben de
Aynı yuvada aynı huzuru koklar gibi..