Nazım Hikmet Ran'ın Şiir Ve Sözleri

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.097
  • 2.904
  • 12.097
# 09 May 2014 23:16:41
ÜÇ SELVİ

Kapımın önünde üç selvi vardı.
 Üç selvi.
 Selviler rüzgarda sallanırlardı.
 Üç selvi.
 Kökleri yerde, başları yıldızlarda
 üç selvi.
 Selviler sallanırlardı rüzgarda.
 Üç selvi.
 Bir gece düşman bastı evi.
 Üç selvi.
 Yatağımda öldürüldüm ben.
 Üç selvi.
 Kesildi selviler köklerinden.
 Üç selvi.
 Artık ne kökleri yerde, başları yıldızlarda
 üç selvi.
 Selviler sallanmıyorlar rüzgarda.
 Üç selvi.
 Mermer bir ocakta parçalanmış yatıyor
 üç selvi.
 Kanlı bir baltayı aydınlatıyor
 üç selvi.

 

Nâzım Hikmet


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı M.TARIK

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.153
  • 2.487
  • 1.153
  • 2.487
# 09 May 2014 23:41:44
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
ÜÇ SELVİ

Kapımın önünde üç selvi vardı.
 Üç selvi.
 Selviler rüzgarda sallanırlardı.
 Üç selvi.
 Kökleri yerde, başları yıldızlarda
 üç selvi.
 Selviler sallanırlardı rüzgarda.
 Üç selvi.
 Bir gece düşman bastı evi.
 Üç selvi.
 Yatağımda öldürüldüm ben.
 Üç selvi.
 Kesildi selviler köklerinden.
 Üç selvi.
 Artık ne kökleri yerde, başları yıldızlarda
 üç selvi.
 Selviler sallanmıyorlar rüzgarda.
 Üç selvi.
 Mermer bir ocakta parçalanmış yatıyor
 üç selvi.
 Kanlı bir baltayı aydınlatıyor
 üç selvi.

 

Nâzım Hikmet


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Çok şey anlatıyor aslında üç selvi....

Çevrimdışı M.TARIK

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.153
  • 2.487
  • 1.153
  • 2.487
# 09 May 2014 23:47:15
Sizlere ne kadar teşekkür etsem az.Bana 30 yıl öncesini yaşattınız.Nazım Hikmet Ran iyi bir vatanseverdi....

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 10 May 2014 11:15:10
"Mutlu olmak için büyük nedenlere gerek yok.
Cebimde 75 kuruşum var, havada bahar."
Nazım Hikmet

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 10 May 2014 11:43:28

Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin...
Gözümüzün dilinden anlar,
elimizin sırrını bilirsin...
O gider, bu gider, şu gider,
dostluk, sen yanı başımızda kalırsın....

Nazım Hikmet

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 10 May 2014 21:12:11
Fevkalâde memnunum dünyaya geldiğime,
toprağını, aydınlığını, kavgasını ve ekmeğini seviyorum.
Kutrunun ölçüsünü santimine kadar bilmeme rağmen
ve meçhulüm değilken güneşin yanında oyuncaklığı
dünya, inanılmayacak kadar büyüktür benim için.
Dünyayı dolaşmak,
görmediğim balıkları, yemişleri, yıldızları görmek isterdim.
Halbuki ben
yalnız yazılarda ve resimlerde yaptım Avrupa yolculuğumu.
Mavi pulu Asya'da damgalanmış
bir tek mektup bile almadım.
Ben ve bizim mahalle bakkalı
ikimiz de kuvvetle meçhulüz Amerika'da.
Fakat ne zarar,
Çin'den İspanya'ya, Ümit Burnu'ndan Alaska'ya kadar


her mili bahride, her kilometrede dostum ve düşmanım var.
Dostlar ki bir kerre bile selâmlaşmadık
aynı ekmek, aynı hürriyet, aynı hasret için ölebiliriz.
Ve düşmanlar ki kanıma susamışlar
kanlarına susamışım.
Benim kuvvetim :
bu büyük dünyada yalnız olmamaklığımdır.
Dünya ve insanları yüreğimde sır
ilmimde muamma değildirler.
Ben kurtarıp kellemi nida ve sual işaretlerinden,
büyük kavgada
açık ve endişesiz
girdim safıma.
Ve dışında bu safın
toprak ve sen
bana kâfi gelmiyorsunuz.
Halbuki sen harikulâde güzelsin
toprak sıcak ve güzeldir.

Çevrimdışı HAYAT7676

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 303
  • 2.815
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 303
  • 2.815
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 11 May 2014 20:59:02
Gözlerine bakarken
güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma,
bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde kayboluyorum...

Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
durup dinlenmeden değişen ebedî madde gibi gözlerin :
sırrını her gün bir parça veren
fakat hiçbir zaman
büsbütün teslim olmayacak olan...

NAZIM HİKMET RAN

Çevrimdışı uyuzz

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.562
  • 13.072
  • 2.562
  • 13.072
# 11 May 2014 21:18:54
Çay,Simit ve Peynir
Basit yaşayacaksın basit,
Mesela, susayınca, su içecek kadar
basit.
Dört çıkacak, ikiyle ikiyi çarptığında.
Tek düğmesi olacak elindeki
cihazın,
Tek bir düğme, tek bir cümle gibi.
Sevince, lafı dolandırmadan
söyleyeceksin,
Seni seviyorum gibi..
Basit bir öpücük yetecek sana,
Basit, sıcak bir öpücük ve o
öpücükle dolacak tüm günlerin.
O öpücük için yapacaksın,hayatının
kavgasını,
O öpücük için yiyeceksin hayatının
dayağını.
Kabak çekirdeği verecek
sana,rakamların veremediği
mutluluğu.
El yazısıyla yazılmış, eğri büğrü bir
mektup olacak.
En değerli kağıdın,hep yanında
taşıdığın,atmaya kıyamadığın.
Saatin sadece saati gösterecek,
Telefonunu sadece telefon etmek
için kullanacaksın,
Küçük bir not defteri olacak bilgini
en hızlı sayan.
Basit yaşayacaksın basit
Sanki bir gün yaşamın sona
erecekmiş gibi basit,
Çay, Simit ve Peynirle.

Nazım Hikmet RAN

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 12 May 2014 07:52:11
Lambayı yakma, bırak,
sarı bir insan başı
düşmesin pencereden kara.
Kar yağıyor karanlıklara.
Kar yağıyor ve ben hatırlıyorum.
Kar...
Üflenen bir mum gibi söndü koskocaman ışıklar...
Ve şehir kör bir insan gibi kaldı
altında yağan karın.

Lambayı yakma, bırak!
Kalbe bir bıçak gibi giren hatıraların
dilsiz olduklarını anlıyorum.
Kar yağıyor
ve ben hatırlıyorum.

NAZIM HİKMET

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 12 May 2014 09:17:26
Seni düşünmek güzel şey,
ümitli şey,
dünyanın en güzel sesinden
en güzel şarkıyı dinlemek gibi birşey...
Fakat artık ümit yetmiyor bana,
ben artık şarkı dinlemek değil,
şarkı söylemek istiyorum...

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.097
  • 2.904
  • 12.097
# 12 May 2014 22:30:21
YOLCULUK

Bir şair yolculuk ediyor
                      bir denizinde dünyamızın
                                  bakarak bir yıldıza.

Yolculuk ediyor şairin biri
                                yıldızlardan birinde bir denizde
                                                      bakarak dünyamıza.

Yolculuk ediyor şairler
                               denizlerinde kâinatın
                                                            bakarak birbirine.

                                                                                                    1960, Akdeniz

Çevrimdışı glsln

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.592
  • 5.426
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 2.592
  • 5.426
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 12 May 2014 23:27:29
BU VATANA NASIL KIYDILAR
   
İnsan olan vatanını satar mı?
Suyun içip ekmeğini yediniz.
Dünyada vatandan aziz şey var mı?
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Onu didik didik didiklediler,
saçlarından tutup sürüklediler.
götürüp kâfire : «Buyur...» dediler.
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Eli kolu zincirlere vurulmuş,
vatan çırılçıplak yere serilmiş.
Oturmuş göğsüne Teksaslı çavuş.
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Günü gelir çarh düzüne çevrilir,
günü gelir hesabınız görülür.
Günü gelir sualiniz sorulur :
Beyler bu vatana nasıl kıydınız?

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 13 May 2014 07:50:36
Ne ben Sezarım, Ne de sen Brütüssün.
Ne ben sana kızarım ne de zatın zahmet edip bana küssün.
Artık seninle biz,düşman bile değiliz...

 Nazım Hikmet RAN

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 13 May 2014 09:24:06
Seni düşünürüm
Anamın kokusu gelir burnuma
Dünya güzeli anamın

Çevrimdışı canegt

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.904
  • 12.097
  • 2.904
  • 12.097
# 13 May 2014 15:53:22
BİR ACAYİP DUYGU

«Mürdüm eriği
                          çiçek açmıştır.
— ilkönce zerdali çiçek açar
                                mürdüm en sonra —

Sevgilim,
çimenin üzerine
diz üstü oturalım
karşı-be-karşı.
Hava lezzetli ve aydınlık
— fakat iyice ısınmadı daha —
çağlanın kabuğu
                yemyeşil tüylüdür
                                    henüz yumuşacık...
Bahtiyarız
          yaşayabildiğimiz için.
Herhalde çoktan öldürülmüştük
sen Londra'da olsaydın
ben Tobruk'ta olsaydım, bir İngiliz şilebinde yahut...

Sevgilim,
ellerini koy dizlerine
— bileklerin kalın ve beyaz —
sol avucunu çevir :
gün ışığı avucunun içindedir
                                             kayısı gibi...

Dünkü hava akınında ölenlerin
                                    yüz kadarı beş yaşından aşağı,
yirmi dördü emzikte...

Sevgilim,
nar tanesinin rengine bayılırım
— nar tanesi, nur tanesi —
kavunda ıtrı severim
mayhoşluğu erikte ..........»

.......... yağmurlu bir gün
yemişlerden ve senden uzak
— daha bir tek ağaç bahar açmadı
kar yağması ihtimali bile var —
Bursa cezaevinde
acayip bir duyguya kapılarak
ve kahredici bir öfke içinde
inadıma yazıyorum bunları,
kendime ve sevgili insanlarıma inat.
 

                                                                                    7.2.1941

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK