Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.976
  • 228.589
  • 28.976
  • 228.589
# 01 Tem 2015 16:27:22
Deniz gibidir hayat.
Bazen dalgalanir bazen durulur.
Kimi durmadan yüzer kimi yorulur.
Kimilerini uzaklara götürür.
Kimini bir yerde kiyiya vurur.
Bazilari sakin yerlerinde yüzer.
Bazilari dalgalarinda kaybolur.
Deniz gibidir hayat.
Kimi akintisina istemeden kapilir.
Kimi de kendini akintisina birakir.
Hayatta deniz gibi kirliligi kaldirmaz.
Bir kere kirlettin mi bir daha yasanmaz.
Bazen firtinalidir bazen sakinlesir.
Her esen rüzgâr ayri bir sekil verir.
Rüzgâr kuvvetliyse çikar firtina.
Yinede bir sey yapamaz.
Gemisini yüzdürmeyi bilen kaptana..

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.976
  • 228.589
  • 28.976
  • 228.589
# 01 Tem 2015 16:44:34
Senin dudakların pembe
Ellerin beyaz,
Al tut ellerimi bebek
Tut biraz!

Benim doğduğum köylerde
Ceviz ağaçları yoktu,
Ben bu yüzden serinliğe hasretim,
Okşa biraz!

Benim doğduğum köylerde
Buğday tarlaları yoktu,
Dağıt saçlarını bebek,
Savur biraz!

Benim doğduğum köyleri
Akşamları eşkıyalar basardı.
Ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem,
Konuş biraz!

Benim doğduğum köylerde
Şimal rüzgarları eserdi,
Ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır,
Öp biraz!

Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin!
Benim doğduğum köyler de güzeldi,
Sen de anlat doğduğun yerleri,
Anlat biraz...

Cahit Külebi (1917-1997)

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 02 Tem 2015 09:26:04
Gelişin önceden belli olmalı
Yola çıkarken haber sal sularla
Ne yap yap üç gün önceden bildir
Ağaçlarla göklerle kuşlarla

Geldiğinde akasyalar
Karlar gibi vuracak camlara
Güller çıldıracak sevinçten
Seni görebilmek için
Pencereden sarkacak sardunyalar
Ayva çiçekleri selam duracak
Sapsarı bakışına

Dayanamam birden gelirsen
Güneş doğar gibi yavaş yavaş gel
Gelişin yıkım gibi duyulmamalı

Yağmurlara söyle geleceğin günü
Gelişin önceden belli olmalı....

Afşar Timuçin

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.976
  • 228.589
  • 28.976
  • 228.589
# 02 Tem 2015 10:19:28
Bir Kadın
Bir kadın çocuktur aslında..
Çocuk gibi davranmayı sever.
Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini de ister.
Bir çocuğu okşar gibi incitmekten korkarak okşamalıdır erkek kadını.
Ama her kadın çocukça da olsa dinlenilmesini, dikkate alınmasını ister.
Yani bir kadının çocukluk yapmasına izin vereceksiniz,
ama asla onu bir Çocuk olarak görmeyeceksiniz.

Bir kadın güçlüdür aslında.
Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür.
Ama bu gücünü her zaman ortaya koymasını sevmez.
İster ki Erkeğin gücü kendisine huzur versin.
Kendi kendine yapabileceği şeyleri bile Erkeğin yapmasını bekler.
Böylece hem daha kadın olduğunu hissedecektir hem de
erkeğinin ne kadar güçlü olduğunu görecektir.
Ancak kadın gücünü göstermek istediğinde onu engelleyemezsiniz.
Yapmak istediği bir şey varsa mutlaka yapar.

Bir kadın sevgilidir aslında.
İçinde her zaman sevgiyi taşır.
Sevdiklerinden kolay kolay ayrılamaz. Sevdiklerini kolay kolay kıramaz.
Zor sever ama tam sever.
Bir kadının tam anlamıyla sevebilmesi için
yüreğinin kabul ettiğini beyninin de kabul etmesi gerekir.
Ve sevmezse de onu asla sevmeye zorlayamazsınız.
Belki kolayca yüreğine girebilirsiniz.
Ancak beyninde yer etmemişseniz her an terk edilebilirsiniz.
Sevmediği halde terk etmeyen kadınlar da var elbette.
Bunun nedeni ise engelleyemedikleri "acımak" duygusudur.

Bir kadın yalnızdır aslında.
Hiçbir zaman kadını bütünüyle elde edemezsiniz.
Kendisine ait bir dünyası vardır ve orada hep yalnızdır.
O dünyaya kimsenin girmesine izin vermez.
Hiçbir anahtar o dünyanın kapısını açamaz.
Yalnızlık onun sığınağıdır.
O sığınağa ne zaman gireceğine, ne kadar kalacağına hep kendisi karar verir.
Sığınaktayken oradan çıkmaya zorlarsanız onu sonsuza dek kaybedebilirsiniz.

Bir kadın bilgindir aslında.
Neler yapabileceğini erkek aklI hayal bile edemez.
Yaratıcılığının sınırı yoktur.
Ama bunu ortaya çıkartmak için hayatının erkeğini bekler.
Hoyratça harcamaz yaratıcılığını sadece erkeğine saklar.
Bir kadının gerçek erkeği olmayı başarabilmişseniz çok şanslısınız demektir.
Çünkü yaşamınız asla sıradan olmayacaktır.

Bir kadın hayattır aslında.
Çünkü hayatın içinde olan her şey ancak kadınlar olduğunda anlam kazanıyor.
Yemek yemek, su içmek bile.
Bir kadının elinden içtiğiniz suyla kendi kendinize bardağı doldurup
içtiğiniz su arasındaki lezzet farkını anlayabiliyor musunuz?

Anlıyorsanız ne mutlu size. Anlamıyorsanız, ne yazık ki yaşamıyorsunuz...

Can DÜNDAR

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.700
  • 73.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.700
  • 73.143
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Tem 2015 11:50:04
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Bir Kadın
Bir kadın çocuktur aslında..
Çocuk gibi davranmayı sever.
Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini de ister.
Bir çocuğu okşar gibi incitmekten korkarak okşamalıdır erkek kadını.
Ama her kadın çocukça da olsa dinlenilmesini, dikkate alınmasını ister.
Yani bir kadının çocukluk yapmasına izin vereceksiniz,
ama asla onu bir Çocuk olarak görmeyeceksiniz.

Bir kadın güçlüdür aslında.
Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür.
Ama bu gücünü her zaman ortaya koymasını sevmez.
İster ki Erkeğin gücü kendisine huzur versin.
Kendi kendine yapabileceği şeyleri bile Erkeğin yapmasını bekler.
Böylece hem daha kadın olduğunu hissedecektir hem de
erkeğinin ne kadar güçlü olduğunu görecektir.
Ancak kadın gücünü göstermek istediğinde onu engelleyemezsiniz.
Yapmak istediği bir şey varsa mutlaka yapar.

Bir kadın sevgilidir aslında.
İçinde her zaman sevgiyi taşır.
Sevdiklerinden kolay kolay ayrılamaz. Sevdiklerini kolay kolay kıramaz.
Zor sever ama tam sever.
Bir kadının tam anlamıyla sevebilmesi için
yüreğinin kabul ettiğini beyninin de kabul etmesi gerekir.
Ve sevmezse de onu asla sevmeye zorlayamazsınız.
Belki kolayca yüreğine girebilirsiniz.
Ancak beyninde yer etmemişseniz her an terk edilebilirsiniz.
Sevmediği halde terk etmeyen kadınlar da var elbette.
Bunun nedeni ise engelleyemedikleri "acımak" duygusudur.

Bir kadın yalnızdır aslında.
Hiçbir zaman kadını bütünüyle elde edemezsiniz.
Kendisine ait bir dünyası vardır ve orada hep yalnızdır.
O dünyaya kimsenin girmesine izin vermez.
Hiçbir anahtar o dünyanın kapısını açamaz.
Yalnızlık onun sığınağıdır.
O sığınağa ne zaman gireceğine, ne kadar kalacağına hep kendisi karar verir.
Sığınaktayken oradan çıkmaya zorlarsanız onu sonsuza dek kaybedebilirsiniz.

Bir kadın bilgindir aslında.
Neler yapabileceğini erkek aklI hayal bile edemez.
Yaratıcılığının sınırı yoktur.
Ama bunu ortaya çıkartmak için hayatının erkeğini bekler.
Hoyratça harcamaz yaratıcılığını sadece erkeğine saklar.
Bir kadının gerçek erkeği olmayı başarabilmişseniz çok şanslısınız demektir.
Çünkü yaşamınız asla sıradan olmayacaktır.

Bir kadın hayattır aslında.
Çünkü hayatın içinde olan her şey ancak kadınlar olduğunda anlam kazanıyor.
Yemek yemek, su içmek bile.
Bir kadının elinden içtiğiniz suyla kendi kendinize bardağı doldurup
içtiğiniz su arasındaki lezzet farkını anlayabiliyor musunuz?

Anlıyorsanız ne mutlu size. Anlamıyorsanız, ne yazık ki yaşamıyorsunuz...

Can DÜNDAR
+sonsuz arkadaşım.
Bir kadını tanımlayan en güzel şiir.

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.976
  • 228.589
  • 28.976
  • 228.589
# 02 Tem 2015 16:17:38
Ey derde dermân isteyen;
yetmez mi derd, dermân sana
Ey rahât-ı cân isteyen;
kurbân olandır cân sana
Yağma edersin varlığın,
gider gönülden darlığın
Mahveyle sen ağyarlığın,
yâr olısar mihmân sana
Sermâye bu yolda heman;
teslim olur, buna inan
Sıdk ile Allah'a dayan,
etmez mi gör ihsân sana
Tevhide tapşur özünü,
kimseye açma râzunı
Şeyh izine tut yüzünü,
şeyhin yeter burhân sana
İven kişi yol alamaz,
maksûdu hergiz bulamaz
Bekle maarif kapusun yüz,
göstere irfân sana
Dünya ile ukbâyı ko,
ulâ ile uhrâyı ko
Var ol kuru sevdâyı ko,
matlab yeter Sübhân sana
Cândan talep kıl yârini;
ver cânı, bul dîdârını
Yok eyle kendi vârını,
kim var ola cânân sana
Çürüklerin hep sağ olur,
zehrin kamu bal yağ olur
Dağlar yemişli bağ olur,
cümle cihân bostân sana
Güçtür kati Hakk'ın yolu,
dergâhı hem gâyet ulu
Sıdk ile olmazsan kulu,
etmez yolu âsân sana
Kulluğa bel bağlar isen,
şâm ü seher ağlar isen
Sular gibi çağlar isen,
tiz bulunur ummân sana
Bülbül oluben öte gör,
gül gibi açıl tüte gör
Aşk oduna cân ata gör,
gülzâr olur nirân sana
Yüzün Niyâzî eyle hâk,
derd ile bağrın eyle çâk
Kalbin sarayın eyle pâk,
şâyet gele Sultân sana.
Niyazi Mısrî

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 03 Tem 2015 11:46:29
Öyle derin ki gözlerin içmeye eğildim de
bütün güneşleri pırıl pırıl orada gördüm
orada bütün ümitsizleri bekleyen ölüm
öyle derin ki her şeyi unuttum içlerinde

- Louis ARAGON / Elsa'nın Gözleri -
(Çeviren: Orhan Veli KANIK) — 

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 03 Tem 2015 14:33:14
           İNSANLIK  ADINA
Mallarımız arttı, keyfimiz azaldı.
Daha büyük evlerde, ama daha küçük ailelerle yaşıyoruz.
Konforumuz arttı ama zamanımız daraldı.
Diplomamız bol ama sağduyumuz az.
Uzmanlıklar arttı ama sorunlar çoğaldı.
İlaçlar çoğaldı, hastalıklar arttı.
Çok para harcıyoruz ama az gülüyoruz.
Akşam geç yatıyor, sabah yorgun kalkıyoruz.
Az kitap okuyor, çok televizyon seyrediyoruz.
Çok konuşuyor ama az gönül veriyor ve bol yalan
 söylüyoruz.
Para kazanmayı öğrendik ama yuva kurmayı beceremedik.
Aya kadar gidip dönmeyi biliyoruz ama komşumuza
 uğramak için karşı sokağa geçmiyoruz.
Uzaya ulaştık ama kendi iç derinliklerimizden habersiziz.
Havayı temizledik ama ruhları kirlettik.

Atomu parçaladık, önyargımızı yıkamadık.
Çok yazıyor ama az gelişiyoruz.
Daha çok plan yapıyor ama daha az sonuç alıyoruz.
Acele etmeyi öğrendik ama sabırlı olmayı asla.

Gelirimiz arttı, karakterimiz zayıfladı.
Tanıdıklar çoğaldı ama dostlar eksildi.
Çabalar arttı ama mutluluklar azaldı.
Daha mutlu olmak için somurtarak çalışıyoruz.

Varlığımızı arttırdık ama değerlerimizi yitirdik.
Ve
Nihayet: hayata yıllar ekledik, yıllara hayat katamadık...

 
                                                       Alıntıdır.

Çevrimdışı Misterno_17

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.498
  • 19.655
  • 3.498
  • 19.655
# 03 Tem 2015 15:01:52
Bir yolun varsa gidilecek sona bırakma...
Bir sözün varsa dilden yüreğe hiç susma...
Görmen gerekiyorsa birini git yanına...
Okşaman gereken bir yürek varsa esirgeme elini...
Hayat çok zalim.
An gelir..
Elini... gözünü... yolunu... yüreğini alır senden...
O zaman istesende...
Dokunamaz...
Göremez...
Gidemez...
Söyleyemez olursun...

Can Yücel

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.411
  • 69.902
  • 3.411
  • 69.902
# 03 Tem 2015 15:04:21
Çocukluğum kadar saf,
Çocukluğum kadar temizsin hala.
İlk tuttuğum oruç kadar olgunsun,
İlk bozduğum oruç kadar haşarı.
Ceplerime doldurduğum
Çocuk iftarlıklarım kadar umut dolusun hala...
Şimdi hatıran,
Ağustos susuzluğuyla yakarken yüreğimi
İçimdeki acın da dün gitmiş kadar sıcak.
Hasretin;
Ağustos susuzluğu
Vuslatın;
Çocuk sabahlarımdaki iftar kadar uzak...

Bedirhan Gökçe

Çevrimdışı tekmen

  • Moderatör
  • *****
  • 21.706
  • 46.674
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 21.706
  • 46.674
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 03 Tem 2015 15:53:41
ORDA BİR ÇOCUK... BURDA BEN

Bir ana gülümserken yorgun ve güzel
Yüreği müjdelerle tüy gibi hafiflerken,
Orda, bir çocuk doğar sımsıcak dünyamıza
Burda ben...

Dal nasıl, yaprak nasıl, ekin nasıl büyürse
Toprak nasıl uyanırsa bir incecik yağmurdan
Orda bir çocuk büyür yumak yumak bir nurdan,
Burda ben...

Koştuğu, atladığı, durduğu, uzandığı,
Düşüp kaldığı yerlerde gözbebeğim var.
Orda, toz-toprak içinde bir çocuk ağlar,
Burda ben...

Ne oyun oynamak ister, ne uyku ne su,
Ne elişi resimleri gönlünü alır.
Orda, bir uzak evde bir çocuk yetim kalır,
Burda ben...

Dokunsam, martı gibi uçup gidecek sanki,
Solgun yüzlü bir avuç kar.
Orda, bir gece yarısı, bir hasta çocuk sayıklar,
Burda ben...

Birden bire uyanır bir ana uykusundan,
Sapsarı bir korkuyla bakakalır nefessiz.
Orda, sabaha karşı bir çocuk ölür sessiz,
Burda ben...

Yavuz Bülent BÂKİLER

Çevrimdışı GÜLCE90

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.488
  • 16.361
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 03 Tem 2015 17:10:56
.

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 03 Tem 2015 19:04:08
                   = BAŞIN GÖĞE ERDİ Mİ ? =


Kibrinin uğruna kıydın da bize,
Gururun gönlüne huzur verdi mi?
Vicdanını bile getirdin dize,
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?


Çifte kumru idik düşürdün bire,
Benzettin sevgimi elinde kire.
Sanma ki yüzümü eğdirdin yere,
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?


Nereye gittiysem orada oldun,
Kapatsam gözümü düşüme doldun.
Ağaran şafakla gözden kayboldun,
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?


Durur kumsallarda dünlerin izi,
Düşer gözlerinden yaş dizi dizi.
Yaradana ayan kalbimin gizi,
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?


Mutluyum desende, gülse de yüzün,
Bir ömür küllenmez ciğerde közün.
İsmimi duydukça yanacak özün,
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?


Yerimi doldurmuş olsan ne çıkar?
Aşk-ı muhabbetle dolsan ne çıkar?
Ah deyip saçını yolsan ne çıkar?
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?


Ayakların başka ile sapalı,
Ellerin elimden koptu kopalı.
Gönlümün kapısı aşka kapalı,
Ayrıldık ta başın göğe erdi mi?

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.976
  • 228.589
  • 28.976
  • 228.589
# 03 Tem 2015 23:36:03
Büyük Itrî'ye eskiler derler,
Bizim öz mûsıkîmizin pîri;
O kadar halkı sevkedip yer yer,
O şafak vaktinin cihangîri,
Nice bayramların sabâh erken,
Göğü, top sesleriyle gürlerken,
Söylemiş saltanatlı Tekbîr'i.

Tâ Budin'den Irâk'a, Mısr'a kadar,
Fethedilmiş uzak diyarlardan,
Vatan üstünde hür esen rüzgâr,
Ses götürmüş bütün baharlardan.
O dehâ öyle toplamış ki bizi,
Yedi yüz yıl süren hikâyemizi
Dinlemiş ihtiyar çınarlardan.

Mûsıkîsinde bir taraftan dîn,
Bir taraftan bütün hayât akmış;
Her taraftan, Boğaz, o şehrâyîn,
Mâvi Tunca'yla gür Fırât akmış.
Nice seslerle, gök ve yerlerimiz,
Hüznümüz, şevkimiz, zaferlerimiz,
Bize benzer o kâinât akmış.

Çok zaman dinledim Nevâ-Kâr'ı,
Bir terennüm ki hem geniş, hem şûh:
Dağılırken "Nevâ"nın esrârı,
Başlıyor şark ufuklarında vuzûh;
Mest olup sözlerinde her heceden,
Yola düşmüş, birer birer, geceden
Yürüyor fecre elli milyon rûh.

Kıskanıp gizlemiş kazâ ve kader
Belki binden ziyâde bestesini,
Bize mîrâsı kaldı yirmi eser.
"Nât"ıdır en mehîbi, en derini.
Vâkıâ ney, kudüm gelince dile,
Hızlanan mevlevî semâıyle
Yedi kat arşa çıkmış "Âyîn"i.

O ki bir ihtişamlı dünyâya
Ses ve tel kudretiyle hâkimdi;
Âdetâ benziyor muammâya;
Ulemâmız da bilmiyor kimdi?
O eserler bugün defîne midir?
Ebediyyette bir hazîne midir?
Bir bilen var mı? Nerdeler şimdi?

Öyle bir mûsıkîyi örten ölüm,
Bir tesellî bırakmaz insanda.
Muhtemel görmüyor henüz gönlüm;
Çok saatler geçince hicranda,
Düşülür bir hayâle, zevk alınır:
Belki hâlâ o besteler çalınır,
Gemiler geçmiyen bir ummanda.

Yahya Kemal BEYATLI

Çevrimdışı sebocan

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 32.926
  • 513.081
  • 32.926
  • 513.081
# 04 Tem 2015 01:38:50
Yaz dostum
Yoksul görsen besle kaymak bal ile
Yaz dostum
Garipleri giydir ipek şal ile
Yaz dostum
Öksüz görsen sar kanadın kolunu
Yaz dostum
Kimse göçmez bu dünyadan mal ile.
-Barış Manço

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK