Yokluğunla Ben Ölüyorum..
Seni seviyorum diyorum usulca,
Kendi söylediğimi kendim duymaktan yoruldum
Tutup ellerini, gözlerinin içine bakarak,
Seni seviyorum demek vardı ya,
nasip olmuyor birtürlü olmuyor işte..
Her neredeysen, her ne haldeysen çık gel artık
Yoruldum sensizliğin acısını içimde taşımaktan.
Sahte tebessümlerden, sahte sevgilerden,
Bana ait olmayan yüzlerden yoruldum..
Çık gel ki, vuslatın ateşi sarsın bedenimizi
Usandım sensiz sabahlara uyanmaktan
Sensiz hem yetim, hem öksüzüm,
Uzat günışığı kokulu ellerini,
Ve alıp başımızı gidelim bu diyarlardan...
Ulvi bir duygudur aşk, sevmesini bilene,
Çık gel ki, yüzü kızarsın inanmayanların.
Her gün sesini duyabilmek için çırpınırken
Ellerim yükseliyor gökyüzüne
Ve isyan ediyorum Yüce Yaradana
Yine sensiz yine çaresiz gömülüyorum
Kendi karanlığıma
Çık gel ki, aydınlansın bu zifiri yalnız gecelerim.
Her sabah güneşten önce,
Gülen güzel yüzün doğuyor gözlerime,
İlk sana günaydın diyorum, gülümsüyorsun,
Uzanıp dudağındaki tebessümü öpüyorum..
Gözlerinin içi gülüyor, gülüşünde menekşeler
Misk-i Amber kokuyor yüzüme sürdüğün avuçların
Çocuksu yüreğimle, masumca yaşıyorum seni,
Aldığım her nefeste, baktığım her yerde
Kötülüklerden, riyadan, ihanetten uzak,
Güzelliklerde yaşıyorum seni..
Hergece rüyalarıma giriyorsun,
Meleklerin kanadında, bir demet yasemenle gelip,
Sana ait dünyama taht kuruyorsun.
Susuz çöllerden gelen bir garip Bedevi'yim
Önünde diz çöküyorum,
Avuçlarımda yüreğim,
İster al mihrabında yaşat,
İstersen çöllere sürgün gönder,
Of çekersem namerdim.
Namerdim yorulursam eğer seni sevmekten..
Biraz daha sabır diyorum biraz daha,
Yokluğunla öldüğüm her gecede,
Her sabah yeniden doğuyorum seninle yaşama.
Umudum, hayallerim, sevdiğim,
Yaşama nedenim,
Seni Seviyorum,
Seviyorum işte,
Seviyorum seni,
Canıma can diye kattığım,
Her neredeysen,
Her ne haldeysen,
Çık gel artık.
Yokluğunla Ben Ölüyorum...
BEDEVİ