Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 10 Ağu 2010 18:13:11
           YENİDEN   BAHAR


en güzel çiçekler baharda açar,
en güzel sesler baharda duyulur,
kus sesleriyle uyanırsın,
perde biraz da acık kalmışsa,
gözlerini kamastırır güneş ışığı,
ama asıl baharı hissetmek istersen,
sabahın 6'sında uyanıp,
çıplak ayaklarınla hissedeceksin çayırların ıslağını...

içinde yeniden duyacaksın ılık rüzgarı
sana uzaklardan fısıltı getirecek
yeni bir tomurcuk yine yeserecek,
izleyeceksin...
kendini ona benzetecek,
kısın nasıl saklandıgını anımsayacaksın.
iki kere toprağa düştüm diyeceksin:
birinde üstüme küreklerle toprak atıldı,
dualar okunup haklar helal edildi..
diğerinde baharın esen rüzgarı,
yeni çimlenmiş ıslak bi topraga düşürdü,
yeniden canlandım, yeserdim, büyüdüm, çiçek actım..

bakacaksın cevren degişmiş,insanlar değişmiş,
herkes yabancı sana..
gideceksin bi deniz kenarına
kumsalda dalgaların sesini dinleyip,
denize tas atacaksın 'birlikte topladıgınız'...
basını kaldırıp yoluma devam edecegim derken
karsında durup sana öylece bakan kişi
seni eskilere götürecek,
ama hiç eskimeyen sevgisiyle.
durup bekleyeceksin hiç bişey bilmiyormusçasına,
ama bildiğin tek şeyi hatırlayıp,
daha cok sarılacaksın,
daha az kıracak,
daha cok seveceksin,
daha az üzecek,
ve daha cok yasayıp daha az öleceksin...

                                 Meryem AYDIN

Çevrimdışı turgut01

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 230
  • 423
  • 230
  • 423
# 10 Ağu 2010 18:54:49
                   YUVA

Yanyana geldikçe daha uzak
Birlikteyken daha kimsesiz
Bir ağrı sızım sızım yeri belirsiz

Çevrimdışı ozlemo26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 396
  • 957
  • 396
  • 957
# 10 Ağu 2010 18:57:08
                        BAHAR

Sen bana müjde misin umut musun sevgili
Kim demiş geçti mevsim ufukta göründü kar
Bu kaçıncı bahar sakın sorma sevgilim
Benim yorgun gönlümde aşkının telaşı var
Bu kaçıncı bahar sakın sorma sevgili
Benim olgun gönlümde aşkının telaşı var

Bahar geldiğinde mi ben böyle olurum
Yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar
Ayrıca bunun seninle ne ilgisi var
Tabiki ben böyle oldugum için bahar
Çünkü sana değdiğinden beri ellerim
Bütün kış dallarında tomurcuklar var

Sen bana vaat misin lütuf musun sevgili
Kim ne derse desin al beni sinene sar
Yaşanmış baharları unut gitsin sevgili
Benim gönül ülkemde bir tek senin aşkın var
Yaşanmış baharları unut gitsin sevgili
Benim yorgun gönlümde bir tek senin aşkın var

Bahar geldiğinde mi ben böyle olurum
Yoksa böyle olduğumda mı gelir bahar
Ayrıca bunun seninle ne ilgisi var
Tabiki ben böyle oldugum için bahar
Çünkü sana değdiğinden beri ellerim
Bütün kış dallarında tomurcuklar var

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 10 Ağu 2010 19:00:12
''Sana ihtiyacım var, gel ! ''
diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana ''git'' dediğimde anladım...
Aslında insanları sevebilirdim ,
 sevmeye senden başlamasaydım .....
Ve gurur, kaybedenlerin,
acizlerin maskesiymiş,
sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış.
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım.
CAN YÜCEL

Çevrimdışı turgut01

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 230
  • 423
  • 230
  • 423
# 10 Ağu 2010 20:18:39
                      SEN
Bırak ellerimi
Üç satır yazacağım
Üç satırda sen...

Bırak gözlerimi
Dört yana bakacağım
Dört yanda sen..

Bırak yüreğimi
Bin kere seveceğim
Bin kerede sen..
                    Ahmet Selçuk İlkan

Çevrimdışı eylulada1

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.164
  • 47.317
  • 4.164
  • 47.317
# 10 Ağu 2010 20:32:03
 Eskidendi, Çok Eskiden

Hani erken inerdi karanlık
Hani yağmur yağardı inceden
Hani okuldan, işten dönerken
Işıklar yanardı evlerde
Mevsimler kimseyi dinlemezken
Hani çocuklar gibi zaman nedir bilmezken
Hani herkes arkadaş
Hani oyunlar sürerken
Hani çerçeveler boş
Hani körkütük sarhoş gençliğimizden
Hani şarkılar bizi henüz bu kadar incitmezken
Eskidendi, eskidendi, çok eskiden
Şimdi ay usul, yıldızlar eski
Hatıralar gökyüzü gibi
Gitmiyor üzerimizden
Geçen geçti , geçen geçti
Hadi geceyi söndür kalbim
Şimdi uykusuzluk vakti
Gençlik de geceler gibi eskidendi
Hani herkes arkadaş
Hani oyunlar sürerken
Kimse bize ihanet etmemiş
Biz kimseyi aldatmamışken
Hani biz kimseye küsmemiş
Hani hiç kimse ölmemişken
Eskidendi, eskidendi

 Murathan Mungan

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 10 Ağu 2010 22:45:30
               ÖZLEM E  DAİR...........

Gözlerinden bakıp hayata,
Güzel dilekler tutmalıyım…
Yıldızlar sarmalı her yanımı,
Yalnızlığımı unutmalıyım…

Senin sularında yıkanıp,
Günışığında kurumalıyım…
Öpmeliyim hayatı gamzelerinden,
Dudaklarında susmalıyım…

Rüzgarına savurup saçlarımı,
Papatya taçlar takmalıyım…
Gökten umutları toplayıp,
Usulca kalbine akmalıyım… 
 
                                           Meliha Ağca
 

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 10 Ağu 2010 22:48:44
                   ÖZLEM E DAİR......      
      Özledim seni...
Ayrılık yüreğimi karıncalandırıyor nicedir...
Beynimi uyuşturuyor özlemin...
Çok sık birlikte olmasak bile benimle olduğunu bilmenin bunca yıl içimi nasıl ısıttığını yeni yeni anlıyorum.
Yokluğun, hatırlandıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp sürekli bir boşluğa dönüşüyor.
Sabahlara seni okşayarak başlamaları, akşamları her işi bir kenara koyup seninle baş başa karşılamaları özlüyorum; oynaşmalarımızı, yürüyüşlerimizi, sevimli haşarılığını, çocuksu küskünlüğünü...
Nasıl da serttin başkalarına karşı beni savunurken; ve ne yumuşak, bir çift kısık gözle kendini ellerimin okşayışına bırakırken... ya da kolyeni çözdüğümde kollarıma atlarken...
Hasta olduğunda, o korkunç kriz gecelerinde günler, geceler boyu nöbet tuttuk başında... o şen kahkahalarına yeniden kavuşabilmek için sessiz dualar ederek...
"Atlattı" müjdesini kutlarken yorgun bedenindeki yaraları okşayarak, doktorun böldü sevincimizi:
"Yaşayamaz artık bu evde... Yüksek binalar ve beton duvarların gri kentinde" dedi, "O gitmeli... Ve kendine yeni bir hayat çizmeli..."
Bilsen ne zor, gitmen gerektiğini bile bile "Kal" demek sana...
...ne zor, senin için ebedi mutluluğun beni unutmandan geçtiğini bilmek...
...gitmeni asla istemediğim halde, buna mecbur olduğumuzu görmek ve sana bunları söyleyemeden "Git artık" demek...
"Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa" demek sana ne zor...
...sesimi, kokumu çekip alıvermek beyninden, sesin, kokun hala beynimdeyken...
...seni görmemek ve belki yıllar sonra karşılaştığımızda bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
...yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek...
...ve sonra kendi ellerimle bindirip seni yabancı bir arabanın arka koltuğuna, birlikte güneşlendiğimiz onca yazı, yan yana titreştiğimiz onca kışı, paylaştığımız bunca acıyı, onca kahkahayı ve bütün o uzak yeşillikleri katıp yorgun bedeninin yanına, arkadan pişmanlık gözyaşları dökmek ne zor...
...ne zor hiç tanımadan seni emanet ettiğim bir şoföre "Hızla uzaklaş buradan ve gidebileceğin kadar uzağa git" demek...
...yokluğunu beklemek, ne zor...
Bunları düşündükçe, şu anda uzaklarda bir yerlerde üşüdüğünü sezinleyerek panikliyorum. Bütün engelleri aşıp, terk edilmiş caddeleri, kimsesiz sokakları, yalnız bulvarları arşınlayarak sana ulaşmak, sessizce başını okşamak, kulağına sevgi sözcükleri fısıldamak ve yavaşça üzerini örtmek geliyor içimden...
Paylaştığımız bir mazinin, yitirdiğimiz bir geleceğe dönüşmesinden hicran duyuyorum.
Gizli gizli hüzünlendiğim akşamlardan birinde, terk etmişlere özgü bir terk edilme korkusunu da yüreğimin derinliklerinde duyarak sana koşmak, yaptıklarım ve daha çok da yapamadıklarım için özür dilemek ve "Dön bebeğim" demek istiyorum:
"Geri dön... Kulüben seni bekliyor..."
                                  CAN   YÜCEL



 

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 10 Ağu 2010 22:57:57
                       SENİ ÖZLEMEK   
Seni ilk gördüğüm gün başka kim varsa silinip gitti hayatımdan. Tatlı anılar bir yana, hangi olay varsa zihnimden silindi. Yepyeni, tertemiz bir başlangıçtı bu. Çıplağım, karşında arınmış durumdayım. Yaşamın iki yüzlülüğünü, yalancılığını, ihanetlerini, kalleşliklerini soyunup karşına en saf, en yalın benliğimle çıktım.

Sana ait olanı yaşamak istiyorum ben. Aşksa aşk, sevinçse sevinç, hüzünse hüzün, acıysa acı... Senden gelen hiçbir şey korkutmuyor beni. Sen yanımda olduktan sonra her şeye dayanabileceğimi biliyorum. Gözlerindeki derin uçurumlarda bir dağcı edasıyla gezinmek mutlu ediyor beni. Seni her gün yeniden keşfediyorum. Bu keşifte yolumu kaybetmeme imkan yok. Pusulamda rehberimde sensin. Karanlık yollarda ışığımda sensin.

Demet demet çiçek oluyorsun. Ben o çiçek tarlasının acemi bahçıvanı, birini koklasam diğerinin hatırı kalır diye üzülüyorum. Neyse ki her gün yeniden açıyorsun. Ve ben o renk renk çiçekleri bir daha koklama şansına sahip oluyorum.

Ne desem de sevda mı anlatsam diye düşünüyorum. Bu güne kadar söylenmiş en güzel sevda sözcükleri bile sana duyduğum aşkı ifade edemeyecek diye korkuyorum. Dünyanın bütün dilleriyle “Seni Seviyorum” desem yetmeyecek biliyorum.

Bana dokunduğunda tatlı bir ürperti kaplıyor bedenimi. Hafif bir meltem nasıl gıdıklarsa insanın vücudunu öyle oluyorum işte. Ama senin dokunuşların bu dünyadan uzaklaştırıyor beni. Kendimi lacivert bir okyanusun ortasında buluyorum. İçimdeki sonsuzluk duygusu büyüyor. Hiç bitmesin istiyorum dokunuşların.

Nereye gidersem gideyim yanımda götürüyorum seni. Hiç yalnız değilim bu yüzden.Ne gecelerim sensiz geçiyor, ne gündüzlerim. Yaptığım her şeyde, attığım her adımda mutlaka sen de varsın.
Özlemek aşkın yaramaz çocuğu. Ben o çocuğu bile uslandırdım artık. Özlenen sensin çünkü

Sen benim için bu dünyada özlenmeye değer tek şeysin. Karşıma nasıl çıktığının önemi yok.Biz buna hayatın sürprizi diyelim.

Hani bir piyango bileti alır cüzdanında unutursun da haftalar sonra hatırlayıp listeye baktığında ikramiye kazandığını görür, sevinirsin ya...

İşte Sen Benim Hayatımın Büyük İkramiyesisin !

                                    Gönderen : AngeL

 
 

Çevrimdışı aysekarakus

  • Uzman Üye
  • *****
  • 926
  • 1.198
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 926
  • 1.198
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 10 Ağu 2010 23:21:50
yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.

yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.

yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.

1947

2

diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.

diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.

diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.

yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...

1948

3

bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.

bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.

şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
böylesine sevilecek bu dünya
"yaşadım" diyebilmen için...

 Nazım Hikmet

Çevrimdışı ayçiçeğim

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 908
  • 1.889
  • 908
  • 1.889
# 11 Ağu 2010 00:14:19
UMUT HEP VAR...

Gün saklandı geceye
Ay şavkından utandı
Hüzün sır oldu sessizlikte
Renk cümbüşünde boğuldu siyah
Yine mavinin sonsuz adaletinde,
Sevdalı yürekler
nakşetti
Hasretin sayfalarına
Umut motiflerini...

Çevrimdışı SANİYE_35

  • Üye
  • *
  • 5
  • 7
  • 5
  • 7
# 11 Ağu 2010 00:16:57
8. MEKTUP

bana çılgın diyorsun, seni sevdiğim için. yanılıyorsun, sevmek çılgınlık değil. sevmek insan tarafımızı bulmamızdır bence. biraz da yaklaşmamızdır tanrıya zaman zaman.

dünyada sevmeyenlere, sevemeyenlere acımalı. o ot gelip, ot gidenlere acımalı. sevebilen insan kendini keşfetmiş insandır. talihli insandır. çektiği bütün acılara rağmen; mutlu, kıvançlı insandır o.

aşktır yücelten bizi ve derinliğimiz aşktandır. gerisi boş, yalan. aşksa, sevmektir. durmadan, nefes alırcasına sevmektir. sevmekle sevilmek ayrı şeyler...sevilmeyi çoğaltmak, ona bir başka şekil vermek, daha da yoğunlaştırmak onu elimizde değil. oysa ki sevgimizi dilediğimiz gibi yoğurabilir, dilediğimiz şekli verebiliriz ona.. derinlikse derinlik, yükseklikse yükseklik, genişlikse genişlik. sevmekte gücümüz var, irademiz var, aklımız var. biz varız sevmekte. sevmek yaratmaktır bir bakıma. sevilmekse yaratılmak.. demek ki biz seninle birbirimizi yaratıyoruz durmadan. sen beni yarattıkça güzelsin işte ve ben seni yarattıkça güçlüyüm, daha bir insanım.

beni sevmeseydin yine bir şey değişmeyecekti benim için. sen biraz eksik kalacaktın biraz sen kaybedecektin. o kadar.. şimdi insanların en güzeliyiz, en iyisiyiz elbette. seviyoruz seviliyoruz. sevgimi anlamadığın ve ona saygı göstermediğin anda ölebilirim. karşılık vermediğin anda değil.

birbirimizi yeniden yaratmaya devam edelim.
Ümit Yaşar Oğuzcan

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 11 Ağu 2010 00:17:10
HÜRRİYETE İLAN

Hava azdı bak, havai mai
Düşüyor üstüme bir semavi
Deterjamanın evren pulları...
Ve teperken tipili yolları
Bir garip uyku görmede rüyam
Olmamak üzre bir daha reklam
Böyleymiş meğer en son yıkanmam...
Çamaşır makinesinde bir adam...

 CAN YÜCEL

Çevrimdışı ayçiçeğim

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 908
  • 1.889
  • 908
  • 1.889
# 11 Ağu 2010 01:22:34
Bir okumuşum tam onbeş sene sürece, ve okulumu kırmışım kırılmışım dünümde.
Şimdilerde ezbere büyüdüğümü anladım tek düze. Bilgilerimi çöpe attığım defterlerimde
bıraktım ve soru kağıtları artık yok önümde, tıpkı sorulan sorulara cevap olamadığı gibi.
Verilen cevaplara kayıtsız kalanım, ben talanım, ortadayım çevremde bu koca şehir,
elimde dumandan ibaret bir zehir, kibirle yıkanan insancıklar ortasında binlerce
çocukluğum, çantalarına koymak için bekliyor geleceğini. Ben işte oydum şimdi buyum.
Önümüze bakıp da yönümüzü bulamadık, gözümüzü açıp da yolumuza varamadık,
sözümüzü tutup da ileriye adım atamadık, adımızı karaladık ama temize çıkaramadık,
Atamıza rüsvayız, şimdi ben soruyorum sayın hocam pişman mısınız? Gelecek sizin
eserinizdir, ezbere nesiller yoldalar, kırmızıda geçtiler, yeşili beklemeden meydanı boş
bulan her hergele, mengene oldu ülkemi yedi afiyetle beni de. Siz diplomasına imzalarınızı
attınız, şimdi yine soruyorum sayın hocam pişman mısınız? İmzalarınız ateşe verdi kibritin
torpilini ve yandı okul önlükleri, üniformalarda saklanan büyük teröristleri yarattınız,
kararttınız, 25 senedir beklediğim aydınlık geleceğimi, biraz abarttınız!...

(sagopa kajmer)

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 11 Ağu 2010 09:21:08
                  AŞK  NEDİR?

“Aşkı sonsuz bilen, ölümsüz âşıklara adanmıştır.”

Aşk; O'nun uğrunda,Mecnun olup,çölde koşmaktır.
Aşk; O’nun uğrunda, çıldırıp, haykırıp ta coşmaktır.
Aşk; O’nun uğrunda, kabına sığmayıp coşup taşmaktır.
Aşk; O’nun uğrunda,ölümüne engeli aşmaktır.

Aşk; Korkmadan ölümsüzlük şerbetini içmektir.
Aşk; O’nun için anadan, babadan, serden geçmektir.
Aşk; Hicret edip, yeri yurdu terk edipte göçmektir.
Aşk; Sevgi tohumları ekip, mutluluklar biçmektir.

Aşk; Derya kenarında “Yandım Allah” deyip bağırmaktır.
Aşk; En güzel nağmelerle O’nun adını çağırmaktır.
Aşk; Kutuplardan okyanuslara doğru haykırmaktır.
Aşk; Aşağıdan yukarıya doğru akan ırmaktır.

Aşk; İmkânsız görünen her şeyi azimle başarmaktır.
Aşk, Esaret zincirine baş kaldırıp da kırmaktır.
Aşk, Ferhat gibi, Sıra sıra mor dağları yarmaktır.
Aşk, Kaf dağının ardında ki, “Mavera”ya varmaktır.

Aşk, Kurban olup, korkmadan bıçağın altına yatmaktır.
Aşk, Ateşe aldırmayıp, kendini nara atmaktır.
Aşk, Hallacı Mansur gibi ipte ölümü tatmaktır.
Aşk, Kerem misali yanıp ta ateşlere batmaktır.

Aşk, Yaratılana Yaratan için âşık olmaktır.
Aşk, Dadaloğlu misali dağlara ferman salmaktır.
Aşk, Gemiyi yakıp, Cebeli Tarık boğazına dalmaktır.
Aşk, “Ne olursan ol” rahmetin kapısını çalmaktır.

Aşk, “Ölümü sevgiliye kavuşma günü” bilmektir.
Aşk, Sevenin kalbine motif motif işlenen ilmektir.
Aş,; Sevgilisi uğruna, bedeni ikiye bölmektir.
Aşk; Ölümsüzlüğü seçip sevgili için ölmektir.

Âşık, Bütün bunları ölümüne korkmadan yapandır.
Âşık, Tüm putları terk edip, sadece Allah’a tapandır.
Âşık, Aşkını, canını, cananını ölümsüz yapandır.
Âşık, Aşk badesi içip, sadece Allah’a tapandır.


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK