Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı goboz

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 865
  • 1.620
  • 865
  • 1.620
# 17 Ağu 2010 05:37:25
GİDEN

 
Camların üstünde gece ve kar.
Bembeyaz karanlıkta parlıyan raylar -
uzaklaşılıp kavuşulmamayı hatırlatıyor.
İstasyonun
üçüncü mevki bekleme salonunda
siyah başörtülü,
çıplak ayaklı bir çocuk yatıyor.
Ben dolaşıyorum...
Gece ve kar - pencerelerde.
Bir şarkı söylüyorlar içerde.
Bu, giden kardeşimin en sevdiği şarkıydı.
En sevdiği şarkı...
En sevdiği...
En......
Kardeşler, bakmayın gözlerime
ağlamak geliyor içimden...
Bembeyaz karanlıkta parlıyan raylar -
uzaklaşılıp kavuşulmamayı hatırlatıyor.
İstasyonun
üçüncü mevki bekleme salonunda
siyah başörtülü,
çıplak ayaklı bir çocuk yatıyor..
Gece ve kar pencerelerde.
Bir şarkı söylüyorlar içerde!..
 
Nazım Hikmet RAN

Çevrimdışı ozlemo26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 396
  • 957
  • 396
  • 957
# 17 Ağu 2010 12:01:01
Bilmelisin ki ...
Duvarda asılı diplomalar insanı insan yapmaya yetmez.

Bilmelisin ki ...
Aşk kelimesi ne kadar çok kullanılırsa, anlam yükü o kadar azalır

Bilmelisin ki ...
Karşındakini kırmamak ve inançlarını savunmak arasında çizginin nereden geçtiğini bulmak zor

Bilmelisin ki ...
Gerçek arkadaşlar arasına mesafe girmez.
Gerçek aşkların da !

Bilmelisin ki...
Tecrübenin kaç yaşgünü partisi yaşadığınızla ilgisi yok,
ne tür deneyimler yaşadığınızla var.

Bilmelisin ki ...
Aile hep insanin yanında olmuyor.
Akrabanız olmayan insanlardan ilgi, sevgi ve güven öğrenebiliyorsunuz.
Aile her zaman biyolojik değil.

Bilmelisin ki ...
Ne kadar yakın olursa olsunlar
En iyi arkadaşlar da ara sıra üzebilir.
Onları affetmek gerekir.

Bilmelisin ki ...
Bazen başkalarını affetmek yetmiyor.
Bazen insanin kendisini affedebilmesi gerekiyor.

Bilmelisin ki ...
Yüreğiniz ne kadar kan ağlarsa ağlasın
Dünya sizin için dönmesini durdurmuyor.

Bilmelisin ki ...
Şartlar ve olaylar, kim olduğumuzu etkilemiş olabilir.
Ama ne olduğumuzdan kendimiz sorumluyuz

Bilmelisin ki ...
İki kişi münakaşa ediyorsa,
Bu birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmez.
Etmemeleri de sevdikleri anlamına gelmez.

Bilmelisin ki ...
Her problem kendi içinde bir fırsat saklar.
Ve problem, fırsatın yanında cüce kalır.

Bilmelisin ki ...
Sevgiyi çabuk kaybediyorsun, pişmanlığın uzun yıllar sürüyor.


Can YÜCEL

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.264
  • 16.906
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.264
  • 16.906
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 17 Ağu 2010 14:13:47
BİLİYORMUSUN?

Hic tatmadim bu denli ayrilik acisini
Biliyormusun?
Kimseyi senin kadar sevmedigimdendir...
Her telefon calisininda heyecanlaniyorum biliyormusun?
Senden gelmedigini bildigim halde...
Seninle ilk telefon konusmamiz,
Bana ilk ismimi soyleyisin
Hala kulaklarimda biliyormusun?
Senin unuttugunu bildigim halde...
Ikimizin sarkilari vardi,
Hatta sakayla belki ayrilirsak demis, buna bile sarki bulmustuk.
Ben ne bizim sarkiya, ne ayrilik sarkimiza
Ben her sarkiya agliyorum biliyormusun?
Senin aglamadigini bildigim halde...
Ayrildik ama hala seni seviyorum biliyormusun?
Senin beni sevmedigini bildigim halde...

Çevrimdışı BlueMosque

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 808
  • 1.545
  • 808
  • 1.545
# 17 Ağu 2010 14:15:00
GURBET

Gurbet o kadar acı
Ki, ne varsa içimde
Hepsi bana yabancı
Hepsi başka biçimde

Eriyorum gitgide
Elveda her umide
Gurbet benliğimi de
Bitirdi bir biçimde

Ne arzum ne emelim
Yaralanmış bir el'im
Ben gurbette değilim
Gurbet benim içimde

 Kemalettin Kamu

Çevrimdışı akkaya33

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.105
  • 12.722
  • 2.105
  • 12.722
# 17 Ağu 2010 14:15:35
Öyle Günler Gördüm Ki

Öyle günler gördüm ki, aydın gökler kararıp
Bahtım bir bulut gibi üstüme çöker oldu,
Her gözümü yumunca tanıdık yüzler görüp,
Hayaller alev alev beynimi yakar oldu.
Ümitsizlik, gariplik dört tarafımı sarıp
Yüzüm sırıtsa bile, içim yaş döker oldu.

Her sabah ilk ışıklar gözlerimi oyardı,
Uyanan taş duvarlar iniltimi duyardı.

Öyle günler gördüm ki, duvarlar gelir dile,
Gözümde canlanırdı eşkiya masalları.
Varlığımı sarardı, hain bir isteyişle
Görmediğim yumuşak bir düşmanın elleri
Kafada çelik gibi fikirler dursa bile
Kalplerin eksik olmaz böyle zayıf halleri:

Bazen kendi kendimin elinden kurtulurdum,
Kalbimi bir çamurda çırpınırken bulurdum.

Öyle günler gördüm ki, dost dediğim insanlar
Ben yanına varınca dudağını kıvırdı.
Bir zamanlar yanımda ağız açmayanlar
Sırtımı sıvazladı, bana öğüt savurdu.
Silahsız gördüğüne saldıran kahramanlar
En alçak tekmelerle beni yere devirdi.

Ruhum bir heykel gibi düşüp parçalanırdı.
Bu sesleri duyanlar gülüyorum sanırdı.

Öyle günler gördüm ki, tabanca şakağımda
Tasarladım aydınlık dünyayı bırakmayı
Gönlüm acıklı buldu, en ateşli çağımda
Sönük bir yıldız gibi boşluklara akmayı
Tabancanın namlusu ısındı yanağımda,
Parmağım istemedi tetiğini çekmeyi

Bir sonbahar yağmuru gibi içim ağlardı
Bir şeyler fakat beni yaşamağa bağlardı.

Ey bir tane sevgilim, ben bugün yaşıyorsam
Sanma ki hayat tatlı, insanlar hoş olmuştur,
Dağ başında bir kaya gibiyim şöyle dursam
Etrafım eskisinden daha bomboş olmuştur
Yalnız sana borçluyum bugün dünyada varsam:
Seni her andığımda gözlerim yaş olmuştur

Yaşlar ki bir ırmaktır, dertleri sürür gider,
Gözyaşları içinde seneler yürür gider.

Yok olmak isteğiyle kalbim attığı zaman,
Bana: Yaşa der gibi gülen senin yüzündü.
Dizlerim bir batakta yorgun yattığı zaman
Bacaklarıma kuvvet veren senin hızındı.
Yaşaran gözlerimde, güneş battığı zaman
Sıcak bir yuva gibi tüten senin dizindi.

Sen aklıma gelince her şey gülümserdi.
Ağaçlar şarkı söyler, rüzgar tatlı eserdi.

Ey sevgilim, bilirsin benim ne çektiğimi:
Garip başımın derdi bir yürek taşıyorum.
Anlarsın niçin uzak yerlere baktığımı:
İçinde yaşanmaz bir dünyada yaşıyorum.
Görünce gülme sakın çırpınıp aktığımı:
Ilık ve aydınlık bir denize koşuyorum.

Sen benim sevgilimsin, sevsen de, sevmesen de,
Aradığım yerlere benzeyiş buldum sende.


Sabahattin Ali  |

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ağu 2010 14:16:34
 BAŞKA TÜRLÜ BİR ŞEY

başka türlü bir şey benim istediğim
ne ağaca benzer, ne de buluta
burası gibi değil gideceğim memleket
denizi ayrı deniz,
havası ayrı hava..

bir başka yolculuk dalından düşmek yere
yaşadığından uzun

bir tatlı yolculuk dalından inmek yere
ağacın yüksekliğince
dalın yüksekliğince rüzgarda
ve bir yeni ömür
vardığın çimen yeşilliğince

nerde gördüklerim
nerde o beklediğim
rengi başka
tadı başka..

 CAN YÜCEL

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ağu 2010 14:18:12
Adım Adım Aşk

Her gün biraz daha
Yaklaşıyorum aşka
Ve bir o kadar da
Uzaklaşıyorum ondan!

Yolda,
Dolmuşta,
Durakta...
Hissediyorum yanımda
Ve kaybediyorum bir anda.

Her karşılaşmada içim yanıyor
Ve her ayrılıkta üşüyorum.

Her adımda aşk,
Her adımda ayrılık,
Her adımda unutmak,
Zor geliyor artık...

mutlu karaer

Çevrimdışı BlueMosque

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 808
  • 1.545
  • 808
  • 1.545
# 17 Ağu 2010 14:18:23
BİNGÖL ÇOBANLARI


Daha deniz görmemiş bir çoban çocuğuyum.
Bu dağların en eski âşinasıdır soyum,
Bekçileri gibiyiz ebenced buraların.
Bu tenha derelerin, bu vahşi kayaların
Görmediği gün yoktur sürü peşinde bizi,
Her gün aynı pınardan doldurur destimizi
Kırlara açılırız çıngıraklarımızla...

Okuma yok, yazma yok, bilmeyiz eski, yeni;
Kuzular bize söyler yılların geçtiğini.
Arzu, başlarımızdan yıldızlar gibi yüksek;
Önümüzde bir sürü, yanımızda bir köpek,
Dolaştırıp dururuz aynı daüssılayı;
Her adım uyandırır ayrı bir hatırayı:

Anam bir yaz gecesi doğurmuş beni burda,
Bu çamlıkta söylemiş son sözlerini babam;
Şu karşıki bayırda verdim kuzuyu kurda,
"Suna"mın başka köye gelin gittiği akşam.

Gün biter, sürü yatar ve sararan bir ayla,
Çoban hicranlarını basar bağrına yayla.
-Kuru bir yaprak gibi kalbini eline al,
Diye hıçkırır kaval:
Bir çoban parçasısın olmasan bile koyun,
Daima eğeceksin, başkalarına boyun;
Hülyana karışmasın ne şehir, ne de çarşı,
Yamaçlarda her akşam batan güneşe karşı
Uçan kuşları düşün, geçen kervanları an!
Mademki kara bahtın adını koydu: Çoban!

Nasıl yaşadığından, ne içip yediğinden,
Çıngırak seslerinin dağlara dediğinden
Anlattı uzun uzun.
Şehrin uğultusundan usanmış ruhumuzun
Nadir duyabildiği taze bir heyecanla...
Karıştım o gün bugün bu zavallı çobanla
Bingöl yaylarının mavi dumanlarına,
Gönlümü yayla yaptım Bingöl çobanlarına!


Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ağu 2010 14:21:41
Bu geç vakit
bu sonbahar gecesinde
kelimelerinle doluyum;
zaman gibi, madde gibi ebedî,
...göz gibi çıplak,
el gibi ağır
ve yıldızlar gibi pırıl pırıl
kelimeler.
Kelimelerin geldiler bana,
yüreğinden, kafandan, etindendiler.
Kelimelerin getirdiler seni,
onlar : ana,
onlar : kadın
ve yoldaş olan...
Mahzundular, acıydılar, sevinçli, umutlu, kahramandılar,
kelimelerin insandılar...

Nazım Hikmet RAN

Çevrimdışı busenur

  • Uzman Üye
  • *****
  • 608
  • 1.874
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 608
  • 1.874
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 17 Ağu 2010 14:22:50
ÖZLEDİM SENİ..


özledim seni...
ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
beynimi uyuşturuyor özlemin...
çok sık birlikte olmasak bile
benimle olduğunu bilmenin
bunca zamandır içimi ısıttığını
yeni yeni anlıyorum
Yokluğun,
Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sizi olmaktan çıkıp
mütemadiyen bir boşluğa
Sabahları seni okşayarak başlamaları
aksamları her isi bir kenara koyup
seninle baş başa konuşmaları özlüyorum;
oynaşmalarımızı,
yürüyüşlerimizi,
sevimli haşarılığını,
çocuksu küskünlüğünü...
Nasılda serttin başkalarına karşı
beni savunurken;
ve ne kadar yumuşak
bir çift kısık gözle kendini
ellerimin okşayışına bırakırken
Gitmeni asla istemediğim halde
buna mecbur olduğunu görmek
ve sana bunları söylemeden
'git artık' demek
'beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk
kavuşacaksın mutluluğa'
demek sana nede zor
seni görmemek ve belki yıllar sonra
karsılaştığımızda
bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden...
yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek....
                                   CAN YÜCEL

 

Çevrimdışı goboz

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 865
  • 1.620
  • 865
  • 1.620
# 17 Ağu 2010 14:30:59
Pia

ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
içlenip buzlu bir kadeh gibi
buğulanıp buğulanıp durmasam
ne olur sabaha karşı rıhtımda
çocuklar pia'yı görseler
bana haber salsalar bilsem
içimi büsbütün yıldız basar
bir hançer gibi çıkıp giderdim
 
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
singapur yolunda demeseler
bana bunu yapmasalar yorgunum
üstelik parasızım pasaportsuzum
ne olur sabaha karşı rıhtımda
seslendiğini duysam pia'nın
sırtında yoksul bir yağmurluk
çocuk gözleri büyük büyük
üşümüş ürpermiş soluk
ellerini tutabilsem pia'nın
ölsem eksiksiz ölürdüm

Attila İLHAN
 

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 17 Ağu 2010 15:52:30
                         17 Agustos 1999...
Yer : Yüreğim...


Of ! Allahım ! Bu neydi,nasıl curcunaydı ?
Yarılmadaydı da yer,dünyayı yutmadaydı.

Bunca ezilmişliğe, baş kaldırıyordu toprak,
Alıyordu geriye,canları yaprak yaprak.

"Benden geldinizde tanımazmısınız beni",
"İşte şimdi kumpaslar,tarih olacaktır",dedi.

Evet - evet, işte zor,bozuyordu oyunu,
İnsanoğlu nasıl, koruyacaktı soyunu.

Öyle ani,öyle gür,patladıki derinler,
Herkes susar,her şey susar,Toptak Ana yı dinler.

Oysa ne sakindi gün ve ne sakindi gece,
Bir sayha ile şimdi titriyordu hece-hece.

Binalar raks ritminde,eğilip kalkıyordu,
Canlar imdat sesıyle,karanlığı yırtıyordu.

Can pazarıydı her yer,herkes kendi derdinde,
Bir İlahi kelime ve dua dillerınde.

Ne hoyrattı zemın,severken insanını,
Bakmadan küçük-büyük,sarmıştı kollarını.

"Zaten gelişler bana" demişti de dilince,
Bir toplu veda idi,huznü kalbimde ince.

Ve umutlar bölünmüş,ne ocaklar sönmüştü,
Ertesine kalanlar,cehennemi görmüştü.

Şimdi tarih_i kadim nakşetti o zamanı,
Gönül deftermde, saklarım hatıranı...

                         alp hancer

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 17 Ağu 2010 23:34:57
                 Uzaktaki özlenene....
Bilirsin beni atarım kendimi ateşlere, yakarım içimi, ezerim yüreğimi,
Sen ise bilirsin seni sevdiğimi...
Unutmak için değildir kendimi hırpalamam sevgini içimden atmaya hiç
çabalamadım ki ben...

Daha çok sevmek istedim seni hep daha çok! Doyamadığım tek şeydi
belkide seni sevmek..............
Ekmek ve su kadar kadar lazımdın sen bana ....

Kabarık değildir gönül defterim yüreğim çabuk kabullenmez kimseleri,
çocukluktan kalmadır benim sevdalarım
aşkı küçücük yüreğime sığdırabilmişimdir ben ve yükünü de sırtlanmasını bilmişimdir...

Sen yetişkin sevdam! Senin yükünü kaldıramadı bu yürek dayanamadı gidişine!
Bir savaş filmi düşün !! Canlandır gözlerinde o sahneleri, düşün ki;
Daha ilk karede rasgele bir kurşunla kanlar içinde kalmış bedenim
Yere yığılmış vucudum can çekişiyor umutlarım ve garip
bir huzur var içimde
*İNANDIĞIM YOLDA ÖLÜMÜ BEKLEMENİN HUZURU.
Böyle sevdim seni ben , bu kadar inandı bu yürek sana...

Teselliler dinler oldum unutacaksın diyen dostlarımdan Ama anladımki
anlattığım kadar anlıyorlar beni
seni anlatmak imkansız tariflere sokmak cümlelerle ise biçimlendirmek
olanaksız!

Her insanın hayatında unutulmaz anlar vardır hani ..Hani kendinle
başbaşa kaldığın ilk saniyede o anlarla yaşama sarılırsın
herşey anlamını yitirdiğinde hayata boş gözlerle bakıp neden yaşıyorum
diye kendine sorduğunda o anlar gelir aklına
ve bütün bir ömür sadece bu anı yaşadığım için bana sunulmuş bir
hazinedir dersin kendine...
İşte benim hazinemde Seni Sevdiğimden emin olduğum o an...
Sırf seni sevdiğim için yaşamaya razıyım Ölüme ise asla!

Tarifsiz bir sevda yetiştirdim ben sana küçücük yüreğimde adam boyu
sevdalar büyüttüm
Ucu bucağı olmayan, kelimelere ,cümlelere sığmayan...
Rüyaların en güzeli düşlerin en özeli
Gecesi gündüzü akşamı sabahı
Aklı fikri olmayan bir sevda
Yarına hiç bir umut taşımayan laftan sözden anlamayan bir sevda....

Sabahı bekleyemezdi benim kalbim yada senin bana gelmeni. Hep
sabırsızdım sende ben...
Çünkü en az senin kadar bilirdim bir gün bu düş bitti diyip
sevginin,dostluğun menzilinden çekileceğini....
Bu yüzden olsa gerek yanımda olduğun her saniyeyi dolu dolu yaşamak
isterdim Hiç durmadan bıkmadan usanmadan
Sana bakar Sana bakar Sana bakardım...!
Hep konuşasın isterdim hiç susmadan konuş bende dinleyeyim seni
cümlelerindeki güzelliğii ta içimde yaşayayım
Çünkü bilirdim bir gün susacağını...
...

Bir gece düşün ki;
Mutluluktan uyuyamıyorsun sabahlara kadar bir tek kişinin adını
sayıklıyor bir tek kişinin hayalini kuruyorsun
Sabah neden olmuyor neden onun yanına gidemiyorum diye odanın
ortasında bi oyana bi bu yana gidip geliyorsun
Yönün hiç değişmişmiyor o resmi hiç arkanda bırakmıyorsun ona sırtını
dönemiyorsun
Ve korkuyorsun her şey çok fazla iyi diye
çünkü alışık değilsindir mutlu olmaya yüreğinden gelerek
kahkahalar atmaya...
Her an bitebilir bu rüya her an gidebilir diye aklından geçiriyorsun...
Ve aynı gecenin sabahı bir iki dize sözle göklerde uçan sen yere
çakılıyorsun................. ..................... .....
...
Kelimelendiremediğin hislerin vardı bilirdim . . .
Bana git diyemezdin birtürlü yada gel
Üzülmemi istemezdin tüm o patavatsızlıklarımı normal karşılar, olmaması
gerektiğini düşünsende
Belli etmemeye çalışırdın.. Gülerdin bana hep kızmazdın bilirdim bana
kızmayacağını
ondan olsa gerek her gün yeni baştan severdim seni her gün yeni baştan
güvenirdim...
...
Hüznümü saklayamam ben bilirsin hemen anlar çevremdekiler yüreğimin ezikliğini
ve gözlerimin içine telaşla bakarlar yada gözlerimi merakla okurlar
çünkü bilirler ADA hırpalar kendini
Çünkü bilirler hatasını kabul eder ve kendi cezasını kendi verir...
uzun zamanlar verir kendine ve mutluluğu yasaklar gönlüne
Nasılsın diye soramazlar bana çünkü bilirler yalan söyleyeceğimi,
bilirler iyiyim diyeceğimi...
Ama o saniyede bile içimin nasıl titrediğini...
İstemezler üzüleyim istemezler hüzünleneyim hep güzel sandıkları
şeyleri anlatırlar bana
Moral verirler, moral bozukluğumun sebebini bilmeden . . .

Bu dünyada seni anlatabileceğim bir kişi varsa oda sensin...
Sen seni en iyi bilen, sen beni en iyi tanıyansın.
Bilirsin gel diyemem sana, yada yanında kalmaya dayanamam çok fazla
Yakındır gidişim, yakındır düşlerimi sırtlanıp tarifsiz adreslere kaçışım
ve aklımdadır ve kalbimdedir ve dilimdedir ismin...

Tüm yollar sana çıkıyor  ve
Bir türlü söyleyemediğim o iki kelime dudaklarımı zorluyor;
SENİ SEVİYORUM....


Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 17 Ağu 2010 23:53:08
           AŞIK OLABİLİRSİN

Evinin Seni İçine Sığdıramayacak Kadar Dar Olduğunu Fark Edeceksin, Sokağa Fırlayacaksın, Sokaklarda Dar Gelecek Tıpkı Vücudunun Yüreğine Dar Geldiği Gibi, Ne Denizin Mavisi Açacak İçini Nede Pırıl Pırıl Gökyüzü, Kendini Taşıyamayacak Kadar Çok Büyüyecek Bi Yandanda Kaybolacak Kadar Küçüleceksin, Birileri Sana Bişeyler Anlatacak Durmadan, Önemli Olan Sağlık Yaşamak Güzel Boşver Herşey Unutulur Vs. Vs. Ve Sen Hiçbirini Duymayacaksın, Gözyaşlarınla Etrafı Göremeyecek Hale Geleceksin, Belkide Ondan Ölmesini İsteyecek Kadar Nefret Edecek, Az Sonra Kollarında Ölmek İsteyecek Kadar Çok Seveceksin, Hep Ondan Bahsetmek İsteyeceksin, Ölüme Çare Bulundu Yada Yarın Kıyamet Kopacakmış Deseler, Başını Kaldırıp Ne Dedin Diye Sormayacaksın, Yalnız Kalmak İsteyeceksin Hemde Kalabalıkların Arasında Kaybolmak, İkiside Yetmeyecek Geçmişini Düşüneceksin Dakika Dakika Ama Kötüleri Atlayarak, Onunla Geçtiğin Yerlerden Geçmek İsteyeceksin Gittiğin Yerlere Gitmek, Bu Sana Hiç İyi Gelmeyecek Ama Bile Bile Yapacaksın, Biri Sana İçindeki Acıyı Söküp Atabileceğini Söylese Kaçacaksın, Aslında Kurtulmak İstediğin Halde O Acıyı Yaşamak İçin Direneceksin, Hayatının Geri Kalanını Onu Düşünerek Geçirmek İsteyeceksin, Aksini İddaa Edenlerden Nefret Edeceksin, Herkesi Ona Benzetip Kimseyi Onun Yerine Koymayacaksın Ve Hiçbirşey Oyalamayacak Seni, İlaçlara Sığınacaksın Birkaç Saat Kafanı Bulandıran Ama Asla Onu Unutturmayan Sadece Bir Müddet Buzlu Camın Arkasından Seyrettiren, Bütün Şarkılar Sizin İçin Yazılmış Gibi Gelecek Boğazın Düğümlenecek Dinleyemeyeceksin, Uyumak Zor Uyanmak Kolay Olacak Sabahı İple Çekeceksin, Bazende Güneş Hiç Doğmasın Diyeceksin, Ne Geceler Rahatlatacak Seni Nede Gündüzler, Ölmeyi İsteyipte Ölemeyeceksin, Belki Çivi Çiviyi Söker Diye Can Havliyle Önüne Çıkana Sarılmak İsteyeceksin Ama Nafile, Düşüncesi Bile Tahammül Edilemez Bir Gerçek, Rüyalar Göreceksin Gerçek Olmasını İstediğin Rüyalar, Her Sıçrayarak Uyandığında Onun Adını Söylediğini Farkedeceksin, Telefonun Çalmasını Bekleyeceksin Aramayacağını Bile Bile, Her Çaldığında Yüreğin Ağzına Gelecek, Ağlamaklı Konuşacaksın Arayanlarla Yüreğin Burkulacak, Canın Yanacak, Birdaha Sevmemeye Yemin Edeceksin, Hayata Dair Hiçbirşey Yapmak Gelmeyecek İçinden, Onun Sesini Birkezdaha Duymak İçin Yanıp Tutuşacaksın, Belki Defalarca Aradığı Günlerin Kıymetini Bilmediğin İçin Üzüleceksin Belkide, Yaşadığın Şehri Terk Etmek İsteyeceksin, Onunla Hiçbir Anının Olmadığı Biryerlere Gidip Yerleşmek, Ama Bir Umut, Onunla Birgün Biryerde Karşılaşma Umudu Bu Umut Seni Gitmekten Alıkoyacak Gel Gitlerle Yaşayacaksın, Tabiki Buna Yaşamak Denirse ? Peki Şimdi Razımısın Bütün Bunlara Hazırmısın ? Sonunda Ölüp Ölüp Dirilmeye ?
O HALDE AŞIK OLABİLİRSİN…

Bahadır Engez

Çevrimdışı goboz

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 865
  • 1.620
  • 865
  • 1.620
# 17 Ağu 2010 23:56:43
DONMUŞ DALLARDA ÇİÇEK

İyidir beraber olmamız
Yaklaşmış, değişik.
Duyulur çevrenin gürültüsünde
Issız
Bizde bir şey eksik.

Belki de bir şey fazla, yıllarca bilmedik
Çökmüş birdenbire ağır:
Bir kırık gülüşte
Yitik
Ümitsiz hatırlanır.

Bulmak gibi tıpkı
Karlar altında kayıp uzanırken ova
Yolu kendiliğinden,
Donmuş dallar esen ılık rüzgâra
Çiçek açar çekingen.

Aldanarak, unutulmuş
Senin yolun ayrı, benimki ayrı
Az sonra ikimiz de yalnız
Kısa bir zaman için, saat beş suları
İyidir beraber olmamız.

 BEHÇET NECATİGİL

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK