Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı okuls

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.264
  • 1.325
  • 3.264
  • 1.325
# 16 Eyl 2009 16:00:38
ONSUZ ÖLMÜŞÜM ZATEN

Delice sevdim amma, bana nasip olmadı
Yarim gitti ellere, ben küskünüm feleğe.
Yaşasam ne farkeder, artık gayem kalmadı
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

Kaderin cilvesi bu bahtımdaki şu karam
Hasretinle yanarken, dinmeyecek hiç yaram
Bilseydim severmiydim kısa sürdü maceram
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

Hergece secde edip, dua ettim şu dille
Çağlayanlar dolardı gözümden akan selle
Yârim kuş olup uçtu, tutamadım ki elle
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

Ey Allahım bağışla, bilmem sana ne dedim
Hayattan öyle fazla birşey de istemedim
Feleğin sillesini bak fazlasıyla yedim
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

Kapkara duman başım, yar hasreti bitirdi
Kurduğum hayallerden beni nere getirdi
Yaşama hevesimi, şu yüreğim yitirdi
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

O' benim cennetimdi içimde pınar akan
Onsuzluk cehennemi şu yüreğimi yakan
Yokluğu ecel olup,beni hücreye tıkan
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

Şimdi bir mezar kazın, yanımı boş bırakın
Tüm aşıklar doluşsun, ölüme akın akın
Yârim yanımda yatsın,bunu unutma sakın
Onsuz ölmüşüm beni, gömün kara deliğe.

okuls   ;)

Çevrimdışı akkaya33

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.105
  • 12.722
  • 2.105
  • 12.722
# 16 Eyl 2009 20:57:34
 
 
Ağla Yüreğim

Akşam olur
Bir başıma kalınca
Bu yerde...

Özlemin
Ateş olur..!
Dokunduğun her yerde
Kıvılcımlar saçar
Özlem ateşin
Yangınlara döner...

İçimde
Yıkılmaz sandığım
Dağlar erir
Ormanlar bir bir yanar.

Eğil başım
Sen..
Öne eğil....

Bunca yıldız varken
Gece neden karanlık olur
Sevdiğim.....

Kaybetmeyince
İnsan
Bilmezmiş
Elindeki nimetin kıymetini.

Ağla yüreğim kendi haline
Sen
Şimdi ağla..
 
 

Çevrimdışı okuls

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.264
  • 1.325
  • 3.264
  • 1.325
# 17 Eyl 2009 16:34:08
SEVDA BAKIŞLIM(çok değerli ışın ergüney ağbimizin şiiri)

Gideceğim artık sensiz oluşa
Hayatım benzeyecek belki de kışa
Sevgini yazdığım bu garip başa
Bak neler oldu sevda bakışlım

Senin için yazdığım tüm satırlarda
Kendimi bulmuştum sanki baharda
Beni sensizliğe ittiğin anda
Bak neler oldu sevda bakışlım

II
Nasıl yok olursun unutmak için
Sevdayı bırakıp yok olmak niçin
Sevgimsiz kalınca bak için için
Bir hayat bitiyor sevda bakışlım

Güfte : Işın ERGÜNEY
Beste : Altan Türkoğlu
Makam:Hüzzam

TRT Repertuarında yer almaktadır.

Çevrimdışı AYNALI

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 17 Eyl 2009 17:18:18
 EYLÜL

eylül! daha çocukluğumdan
beri size bakardım ben
bir yazın azalmakta olan
sözcüklerinden nasıl da
ansızın sökülürdünüz
bahçelerle ve kül
dolardı içim...eylül!

eylül! kırılgan mevsim!
cam hançeri güzün
dağılırdı kalbimde
birden gecenin ve gündüzün
perdesiyle örtülürdünüz
tenhâyla ve tül
dolardı içim...eylül!

eylül! unuttum sizi
dağ kızarır yol sararırdı
ve ben dönüşlere bakardım
o amanvermez belleğin
paramparça güldüğüydünüz
aynalarla ve gül
dolardı içim...eylül!

 HİLMİ YAVUZ

Çevrimdışı bldnl

  • Uzman Üye
  • *****
  • 647
  • 589
  • Okul Müdürü
  • 647
  • 589
  • Okul Müdürü
# 17 Eyl 2009 22:50:03
Kaybetmeyince
İnsan
Bilmezmiş
Elindeki nimetin kıymetini.


Çok doğru.

Çevrimdışı burcum7

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 5.581
  • 42.870
  • 5.581
  • 42.870
# 17 Eyl 2009 22:59:27
HAYATA DAİR

Bir yerlerde tıkanıp kaldığında hayat,
soluk almak güçleştiğinde, yüreğin susup,
mantığın sürüklemeye başladığında ayaklarını,
dağlara dönmeli yüzünü insan.
Yeni patikalar, yeni yollar seçmeli yüreğini ferahlatacak;
yeni insanlarla tanışmalı, yeni keşifler yapacak...
Hep isteyip de, bir gün yaparım diye ertelediği ne varsa,
gerçekleştirmeyi denemeli!
Her geçen gece, ölüme bir gün daha yaklaştığını;
zamanın bir nehir, kendisinin bir sal olup da,
O dursa da yolculuğun devam ettiğini anlamalı.
Baş döndürücü bir hızla geçiyorsa birbirinin aynı günler,
her akşam aynı can sıkıntısıyla eve giriliyorsa,
değiştirmeye çalışmalı bir şeyleri;
küçük şeylerle başlamalı belki; örneğin,
bir kaç durak önce inip servisten, otobüsten; yürümeli eve kadar,
yüreğine takmalı güneş gözlüklerini; gördüğünü hissedebilmeli!
Sağlığını kaybedip, ölümle yüz yüze gelmeden önce,
değerli olabilmeli hayat!
İlla büyük acılar çekmemeli, küçük mutlulukları fark etmek için!

Başkasının yerine koyabilmeli kendini;

ağlayan birine
'gül',

inleyen birine
'sus'

dememeli!

Ağlayana omuz, inleyene çare olabilmeli!
Şu; adaletsiz, merhametsiz dünyaya ayak uydurmamalı;
sevgisiz, soysuz kalarak!
Dikeni yüzünden hesap sormak yerine gülden,
derin bir soluk alıp, hapsetmeli kokusunu içine...
Güneşin doğuşunu seyretmeli arada bir,
seher yeli okşamalı saçlarını...
Karda, yağmurda; sevincine, coşkusuna;
fırtınada boranda; öfkesine, isyanına ortak olabilmeli doğanın!
Bir çocuğun ilk adımlarında umudu;
bir gencin düşlerinde geleceği;
bir yaşlının hatıralarında geçmişi görebilmeli!
Çalışmadan başarmayı, sevmeden sevilmeyi,
mutlu etmeden mutlu olmayı beklememeli!
Ama küçük, ama büyük; her hayal kırıklığı, her acı;
bir fırsat yaşamdan yeni bir şeyler öğrenebilmek için;
Çünkü; hiç düşmemişsen,
el vermezsin kimseye kalkması için,
hiç çaresiz kalmamışsan,
dermanı olamazsın dertlerin;
ağlamayı bilmiyorsan,
neşesizdir kahkahaların;
merhaba dememişsen,
anlamsızdır elvedaların...
Ne, herkesi düşünmekten kendini,
ne; kendini düşünmekten herkesi unutmamalı!
Bilmeli; çok kısa olduğunu hayatın;
hep vermek ya da hep almak için...
Sadece, anlatacak bir şeyleri olduğunda değil,
söyleyecek bir şey bulamadığında da dinleyebilmeli!
Aklı ve kalbiyle katılabilmeli sohbetlere...
Hafızası olmalı insanın;
hiç değilse, aynı hataları, aynı bahanelerle tekrarlamaması için!
Soruları olmalı, yanıtları bulmak için bir ömür harcayacak!
Dostları olmalı, ruhunun ve zihninin sınırlarını zorlayacak!
Herkese yetecek kadar büyük olmalı sevgisi;
ama,kapasitesi sınırlı olmalı yüreğinin ki,
hakkını verebilsin sevdiklerinin;
zaman bulabilsin; bir teşekkür, bir elveda için...
Yaşam dedikleri bir sınavsa eğer;
asla vazgeçmemeli sevmek ve öğrenmekten;
ama,

herkesi sevemeyeceğini de her şeyi bilemeyeceğini de fark edebilmeli insan!

Tıpkı, her şeye sahip olamayacağı gibi...
Zamanın ninnisiyle, uykuda geçirmemeli hayatı!

Çevrimdışı Hikmet ALTINTAŞ

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 302
  • 1.293
  • 302
  • 1.293
# 18 Eyl 2009 10:01:18
MONA ROZA

Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza, siyah güller, ak güller

Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
Ulur aya karşı kirli çakallar

Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben bir deliyim
Açma pencereni perdeleri çek..

Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi

Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar

Ellerin ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi
Ellerinden belli oluyor bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
Ellerin ellerin ve parmakların

Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat onikidir, söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona

Akşamları gelir incir kuşları
Konar bahçenin incirlerine
Kiminin rengi ak, kimisi sarı
Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine
Akşamları gelir incir kuşları

Ki, ben, Mona Roza bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında
Hayatla doldurur bu boş yelkeni
O masum bakışlar su kenarında
Ki, ben, Mona Roza bulurum seni

Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Henüz dinlemedin benden türküler
Benim aşkım sığmaz öyle her saza
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza

Artık inan bana muhacir kızı
Dinle ve kabul et itirafımı
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev alev sardı her tarafımı
Artık inan bana muhacir kızı

Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Birgün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak

Altın bilezikler, o kokulu ten
Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne
Bir tüy ki, can verir bir gülümsesen
Bir tüy ki, kapalı gece ve güne
Altın bilezikler, o kokulu ten

Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Aaahhh! senin yüzünden kana batacak!
Mona Roza, siyah güller, ak güller.

Sezai KARAKOÇ

Çevrimdışı melike 82

  • Uzman Üye
  • *****
  • 567
  • 1.641
  • 567
  • 1.641
# 18 Eyl 2009 16:19:59
Susuyorum Umuyorum Ağlıyorum...
Susuyorum ....
Her yeni susuşta sana bir adım daha geliyorum
Her susuşta birisi sıkıyor boğazımı
Her susuşta bir kere daha ölüyorum

Umuyorum...
Bütün düşlerimi bir bulutun peşine taktım
Uçurtmasına sevinen çacuk masumluğunda
Umutlarımın ardından bakıyorum

Ağlıyorum....
Kimseler görmedi belki
Hani bilirsin herkes güçlü sanar ya beni
Yastığıma sor sadece o duydu bildi inleyişlerimi

Gidiyorum....
Sustuğum o günden beri
Bulutlara bağladığım umutlarımı
Ağlayarak seyretmeye gidiyorum
Dil bunları söylerken yürek ağlıyor
Bulutlarımı susturmaya gidiyorum
Bu bir ayrılık ol(a)mayacak biliyorum
Çünkü içimde sana rağmen senide götürüyorum

nurayxs

# 19 Eyl 2009 00:39:26
HAYATA DAİR & RUHUN GEMİSİ ( NASİHAT )

Eğer dertlerine derman ararsan,
Gitme el bağrına gül bulamazsın.
Tutanın olmaz da düşüp kalırsan,
Arama yanında kul bulamazsın.

Gözün yüksekte ise düze inme sen,
Hedefe varmadan geri dönme sen,
Bir de geç kalmayıp erken gelesen,
Sona kalan dona kalır çul bulamazsın.

Başın hep dik olsun boyun eyme sen,
Haksızlığa başkaldır düzü eyme sen,
Haklının hakkına sakın deyme sen,
Mahşerde kaçacak yer bulamazsın.

Yiğit yüreğinden gam eksik olmaz,
Çiçekler sulansa vakitsiz solmaz,
Garibin çilesi çekmeyle dolmaz,
Solla geç yiğim fer bulamazsın.

Gerçekler acıdır öne serilmez,
Cahilin sözüne değer verilmez,
Fesadın gözüyle menzil görülmez,
Dolanır durursun yol bulamazsın.

Arif olmayanla söz tokuşturma,
Bir haber duyunca tez yetiştirme,
Aklın ermiyorsa hiç karıştırma,
Başına beladan bol bulamazsın.

Kimseye bağlanıp verme her anın,
Göklere karışır ahın amanın,
Bir su gibi akıp gider zamanın,
Kalkıp yürümeye hâl bulamazsın.

Gençlik yeli yaşlılığa erince,
Yaban eller gül goncayı derince,
Muhabbetten ayrılığa gelince,
Ararsın tutacak dal bulamazsın.

Deli rüzgâr olup boşuna esme,
Hep çile çeksen de hayata küsme,
Kimsenin vebalini kimseye kesme,
Yiyecek bir lokma bal bulamazsın.

İnsan keder ile her zaman tüter,
Ele bel bağlarsan arkandan iter,
Üzülme her darlık gün gelir biter,
An olur çekmeye dert bulamazsın.

Namert biri çıkıp seni kınarsa,
Zemheri ayında sular donarsa,
Suyu bol menbası bozuk pınarsa,
Elinden su içecek mert bulamazsın.

Aldanma bu dünyanın ahvalına,
Hiç bakmıyor yaşayanın halına,
Çok güvenme servetine malına,
Rüzgâr eser ardısıra toz bulmazsın.

Cahillikle yazma alın yazını,
Çalışan çok eder rızkın azını,
Gönülsüz kocaya verme kızını,
Yüzüne bakacak yüz bulamazsın.

Haklıya hakkın verirsen adaletli iş görürsün,
İyi niyetle uyursan elbet güzel düş görürsün,
Yanlışa doğru dersen tabi şeşi beş görürsün,
Sonradan doğruyu gören göz bulamazsın.

Kapı varken girilirmi bacadan ,
Şifa umulurmu cinci hocadan,
Kadınına el kaldıran aciz kocadan,
Ne erkek ne adamlıktan iz bulamazsın

Paran pulun katın yatın ne varsa,
Al götür mezara hepsi sığarsa,
Yine de doymayıp gözün ararsa,
Gayrı kefenden başka bez bulamazsın.

Sen sen ol vicdanının çıkma sözünden,
Olduğun gibi görün dönme özünden,
Sonra kendini bilmez arsız yüzünden,
Öldüğünde kefen bez bulamazsın.

ATAKAN KORKMAZ

Mükemmel bir hayat dersi ...

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.858
  • 1.093
  • 11.858
# 19 Eyl 2009 15:57:34
h.n.a.

SELAM

İçim yine sevinçle dolup yanıyor;
Sanki deniz olmuş, dalgalanıyor.

Uzak uzak ülkelerden döndüm seferden;
Yaralarım ağır, fakat mestim zaferden;

Zafer,ümit kaynağının bir çeşmesidir.
Zafer bir çok gönüllülerin birleşmesidir.

Gönülleri birleşenler ölse de bir gün
Gök kubbede kalacaktır seslerinden ün.

Gönülleri birleşenler! Selam sizlere!
Uzaklarda dertleşenler! Selam sizlere!

Selam sana hücrelerde benzi solan genç!
Selam sana ey yılları heba olan genç!

İstikbalim gitti diye yaslanma sakın!
İstikbalin değil, ruhun Tanrı`ya yakın!

O yalancı istikbale bir perde indir!
“Gerçek yarın” unutma ki bir gün senindir!

Selam sana yavrusundan ayrılan kadın!
Kimbilir sen gizli gizli nasıl ağladın!

Ne bir damla gözyaşı dök, ne yasla dövün;
Sen yaşarken öksüz kalan yavrunla övün!

Gür sütünle asladığın erlik cevheri
Yapacaktır onu yaman bir çeri...

Tek bir kadın değilsin sen...Sen bir ocaksın!
Madem ki bir adın Atsız, katlanacaksın!

Kafkasya’da can veren bir şehidin kızı
Bir çeliktir... Yüreğinde erir her sızı...

Varsın,bağrın fırkatıyle yavrunun yansın...
Yansın,dayan! Çünkü sen de bir kahramansın!

Ey ekmeği alınanlar! Selam sizlere!
Ey rütbesi çalınanlar! Selam sizlere!

Kardeş yahut arkadaştır diye evleri,
Ocakları dağıtılan ülkü devleri!

Selam size! Üstünüzde bütün bakışlar,
Bir gün olur, tarih sizi elbet alkışlar!

Ey ciğeri parçalanan kahpe veremden
Ne beklersin dünyadaki sahte keremden?

Ciğerlerin sönüyorken Tanrı`yı andın;
Tasa etme,gerçekleşir mukaddes andın.

Hepinize sevgilerle coşkun selamlar!
Şehitlerimiz bile sizi belki selamlar

İçtiğiniz ıstıraplar size kımızdır.
Bu acılar mazimize selamımızdır.

En tatlı bir hayalimdir bu selam benim
Kırk derece sıcaklıkta erirken tenim...

Çekiyoruz bunalarak fakat ne çıkar?
Ulu Tanrı bir gün elbet bizi yargılar.

Bütün dünya sağırlaşsa o bizi dinler
O`nun rahmet denizinde ruhlar serinler.

Ey hırçın genç,ey güzel kız!Bırakın yası...
Yeter temiz gönüllerin bizi anması...

Toprak ana uyuturken koynunda bizi
Yarinkiler biçecektir ektiğimizi,

Yeşermesi ektiğimiz tohumun haktır,
İşte o gün ruhlarımız şad olacaktır!

Selam şanlı mazimize!Selam yarına!
Selam zafer ordusunun silahlarına!

Ey geçmişin yiğitleri!Selam sizlere
Ey yarının şehitleri!Selam sizlere!

Siz tarihe yazıyorken şanlı bir satır
Aranızda bulunacak güleçtir;

Atsız oğlu Yağmur denen bu yağız çeri
Atılarak hepinizden daha ileri

Güldürecek babasının yanık ruhunu
Ruh ve yürek sağırları anlamaz bunu

Karışınca gövdem yurdun topraklarına
Ruhum uçar ırkımızın bayraklarına,

Varlığın sevgisi onlara taşır
Kendisi de ay-yıldıza belki karışır

Bir gün gelip ırkımızın gürbüz erleri
Adım adım dolaşırken kutlu yerleri

Vaktiyle bir Atsız varmış derlerse ne hoş
Anılmakla hangi bir ruh olmaz ki sarhoş?

Haydi artık dinsin bütün ıztırapların
Ufuklardan şanlı bir gün doğacak yarın

Güzellikle sıcaklıkla ve ihtişamla...
Kumandasız hazır olup onu selamla!

Gönlündeki yaraların kanını dindir...
Yüzde yüz Türk olduğun gün cihan senindir...

Çevrimdışı okuls

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.264
  • 1.325
  • 3.264
  • 1.325
# 20 Eyl 2009 21:45:28
KİMSELERE SEVDİRMEDİN

Hayat sen bana hep kem göz ile baktın,
Çocukluğum geldi geçti bildirmedin,
Gençliğimi aldın benden sezdirmedin.
Hayat beni bir kez olsun güldürmedin.

Lokma ekmek, ağı oldu yedirmedin,
Çıplak kaldım, bana libas giydirmedin.
Sevdim amma, kimselere sevdirmedin,
Hayat beni bir kez olsun, güldürmedin.

Bade meyi zıkkım ettin içirmedin,
Döş ileri, gerdan geri, nazlı yâri,
İnce belden saram dedim, sardırmadın.
Muradımı alam dedim, aldırmadın.

Çevrimdışı okuls

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.264
  • 1.325
  • 3.264
  • 1.325
# 20 Eyl 2009 21:45:57
Söylemez Dillerim Lal Olmuş Meğer

Gökyüzü gazaba mı gelmiş, galebe çalar,
Bulutlar bile hüzünlenmiş, gözyaşı döker.
Ömür beyhude geçti, ecel çanları çalar,
Ömrümün hazanı, kapıyı çaldığı zaman.

Kısacıktır ömür,hitama ermez sanırsın,
Sevdayı bilmezsinde, sevdiğini sanırsın,
Dilerim Mevla'mdan daima mutlu kalırsın,
Beni sen mutsuzluklara gark ettiğin zaman.

Yaşamak öğlesine güzel seversen eğer,
Sevgisiz yaşamak da cehenneme eş değer.
Söylemez ki dillerim sana lal olmuş meğer.
Gönül kapını kapayıp da, gittiğin zaman.

Hatırlarsan giderken veda etmedin bana,
Vefasız hakkımı hiç helal etmem ben sana.
Mazide kalan günleri bir hatırlasana,
Bazen vicdanınla baş başa kaldığın zaman.

OSMAN ATA

Çevrimdışı AYNALI

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 21 Eyl 2009 08:59:31
SÜLEYMANİYEDE BAYRAM SABAHI

Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede
Bir mehabetli sabah oldu Süleymaniye'de
Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati,
Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi
Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan,
Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan.
Gecenin bitmeğe yüz tuttuğu andan beridir,
Duyulan gökte kanad, yerde ayak sesleridir.
Bir geliş var!.. Ne mübarek, ne garib alem bu!..
Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu...
Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir;
O seferlerle açılmış nice yerlerdendir.
Bu sukünette karıştıkca karanlıkla ışık
Yürüyor, durmadan, insan ve hayalet karışık;
Kimi gökten, kimi yerden üşüşüp her kapıya,
Giriyor, birbiri ardınca, ilahi yapıya.....

Y.K BEYATLI

Çevrimdışı okuls

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.264
  • 1.325
  • 3.264
  • 1.325
# 21 Eyl 2009 18:17:03
gönlüm sana göl olsun...

Sana susamış gönlüm yalnız senle kanacak
Yağmur olup yağıver gönlüm sana göl olsun
Hasretle yanan ateş vuslatınla sönecek
Tutuver ellerimden dağlar bana yol olsun

Sen iste yıldızlardan taç yapayım başına
Nazar değmesin asla kirpiğine kaşına
Gündüz hayalime gel gir gecede düşüme
Bırak akmasın zaman saniyeler yıl olsun

Seven yürek her zaman acıyla hüzün solur
Bir bakışın can katar tüm acılar son bulur
Bir tek tel ver saçından inat etme ne olur
Mızrabımla inleyen bağlamama tel olsun

Güneş utanır senden güller boynunu büker
Kamer gizlenir gece yıldızlar sana bakar
Sendeki bu güzellik daha nice can yakar
Gönlüme kur tahtını varsın yansın kül olsun

Ben mecnunum sen Leyla düşürdün beni çöle
Akan kanlı gözyaşım çölü döndürdü göle
Bırak söylesin artık aşkını gonca güle
Seherde öten bülbül sevenlere dil olsun

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.858
  • 1.093
  • 11.858
# 25 Eyl 2009 01:00:36
h.n.a.


ÖZLEYİŞ

Özledim... Yalnızlık canıma değdi...
Özledim, yıllarca daha özlerim.
Hasret türkü olsa, ben onu çalsam,
Kırılıp giderdi nice sazlarım...

Yatın ümitlerim, uykuya yatın!
Bitin hasretlerim, tükenip bitin!
Ayrılık ateşi çetinmiş, çetin;
Onunla dikleşir bütün düzlerim.

Yanımda sanırım, bakarım düştür;
Güldüm zannederken gözlerim yaştır.
Umduğum ne varsa hepside boştur;
Yinede bekliyor onu gözlerim.

Sazlar var: Durmadan gurbeti çalar;
Hayal var: Gözümü, gönlümü çeler.
İçimde bir bülbül şakıyıp çiler:
Özledim, yıllarca daha özlerim...
1 Eylül 1944
 

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK