Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı umran45

  • Uzman Üye
  • *****
  • 520
  • 1.833
  • 520
  • 1.833
# 02 Mar 2011 23:26:34
 BİTTİ O SEVDA..

Bitti o sevda kesildi çığlıkları martıların
Su gibi bitti, suya karşıt gibi bitti
İtti kıyıyı adına deniz dediğimiz şey
Unuttuk ikimiz de her türlü yetinmezliği
Kaybetti kumarda gözlerim
Kaybetti kumarda gözleri.

Bir koru rüzgârlandı göğüs boşluğumuzda sanki
Uzaklaştı ağaçlar birbirlerinden
Yakınlaştı ağaçlar birbirlerine
Yani her soluk alıp verişimizde bizim
Bir mekik gibi kalbin
Bir mekik gibi kalbim
İşleyip durdu bu yitikliği yeniden.

Ne kaldı
Farkında mısın bilmem
Gündüzler..
Gündüzler biraz azaldı.

 Edip CANSEVER

Çevrimdışı gmzhmt

  • Uzman Üye
  • *****
  • 687
  • 2.087
  • Türkçe Öğretmeni
  • 687
  • 2.087
  • Türkçe Öğretmeni
# 02 Mar 2011 23:35:10
Kader olsam, yazılsam alnına,
Yar olsam, kazınsam aklına,
Ve dua olsam, dökülsem dilinden,
Sen 'AMİN' desen,
Ben o an kabul olsam....

Özdemir Asaf

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 03 Mar 2011 00:18:09
              Sensiz Olmuyor

bakma Güldüğüme Sakın Aldanma
derinden Derine Yaram Kanıyor
her Gece Hasretin Dolar Odama
olmuyor Sevdiğim Sensiz Olmuyor

kalbimi Dağlıyor Sevda Ateşi
alev Alev Olmuş Sensiz Sönmüyor
sevginin Sıcağı Sinmiş Üstüme
olmuyor Sevdiğim ,sensiz Olmuyor

uzaklarda Olsamda Sevgin Benimle
sevdan Bir Ateşki Yapışmış Bedenime
sitemim Yok İnan Kötü Kadere
olmuyor Sevdiğim, Sensiz Olmuyor

gözlerim Yollarda Bakar Dururum
sensiz Deli ,sensiz Mecnun Olurum
böyle Yaşayamam İnan Ölürüm
olmuyor Sevdiğim ,sensiz Olmuyor !!!!

Çevrimdışı alicayirci

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 183
  • 402
  • 183
  • 402
# 03 Mar 2011 00:19:37
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Kader olsam, yazılsam alnına,
Yar olsam, kazınsam aklına,
Ve dua olsam, dökülsem dilinden,
Sen 'AMİN' desen,
Ben o an kabul olsam....

Özdemir Asaf
güzelmiş

Çevrimdışı Tolstoyevski

  • B Grubu
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 24.726
  • 258.526
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 03 Mar 2011 11:33:32
ÖZLEYEN

Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar ağarırken konuşmuştuk tepelerde,
Sen nerde o fecrin ağaran dağları nerde!

Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,
Hulya gibi yalnız gezinenler köye indi
Ben kaldım, uzaklarda günün sesleri dindi,
Gönlümle, hayalet gibi, ben kaldım o yerde.

 YAHYA KEMAL BEYATLI

Çevrimdışı pisi1308

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 89
  • 732
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 89
  • 732
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Mar 2011 11:40:37
AÇ GÖZLERİNİ

En sevdigin elbiseni giydim
Bu gece kokunu sürdüm
Solgun yüzünü oksadim
Sessizce saçlarindan öptüm
Yazdigin mektuplari okudum
Kana kana su içer gibi
Plaklarini çaldim ah!
En çok o sarkida özledim seni.



Issizlik kapiyi çaldi, açmaya korktum
gece yarisi
Sehir uykuya daldi, baktim disariya
katran karasi
Rüzgar telasla kokunu getirdi bana
aldim koynuma
Buseni hafizamdan koparip
ilistirdim dudaklarima
Üsüdüm karanlikta
Tenine dokundum hissetsin diye
Aç gözlerini



Erguvanlarina su verdim
Içerken benimle konustular
Yastigini oksadim, kokladim
Anilar uçustular
Solugun saçlarimi yaladi sanki yine
bir meltem gibi
Teninin kokusu karisti kokuma
Yakistilar



Boguldum karanlikta
Yani basimdasin benden çok
uzaklarda
Ellerimi tut dokun bana
Aç gözlerini.



Attim kendimi caddelere
Yesil ceketin sardi beni
Yürüdüm üstüne karanligin korkusuz
Tuttum ellerini.


CAN DÜNDAR

Çevrimdışı pisi1308

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 89
  • 732
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 89
  • 732
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Mar 2011 11:46:58
YALANCI BAHAR

Yalancı bahar Kaç baharı gerçek sanıp kandık söylesenize… Kaçına’Nihayet’
hasretle kucak açtık ve kaçında yanıldık…
Kaç kez ayaz vurmuş dallarımızda filizlerimiz söndü. Yine de uslanmadık.
Yine geveze bir dosta sırlarımızı açar gibi açıldık yalancı bahara…
Yine yanıldık.
Peşinden bastıran tipiyle ayıldık.
Ne yapalım ki, dalında patlamayı bekleyen bir tomurcuk gibi susamıştık ilkyaza…
Kaç zaman olmuştu kendimizi güneşin kollarına bırakıp,
ormanda yayılan kekik kokularıyla sarhoş olmayalı…
Tahmin ediyorduk, üzerimize katran rengi bir
kafes gibi çöken bulutların ardında güneşin gülümsediğini…
Daha ilk ışınları deler delmez kafesi, açtık iştahla ruhumuzun
pencerelerini…


Bahar öyle kolay gelmezdi aslında; biliyorduk; yanlış
baharlarda az mı ayaz yemiştik.
Kaçımız mart güneşine aldanıp açılmış ve kara kafesin ağına düşmüştü yeniden…
Bahar, ilan ı aşk mevsimiydi, astık aşklarımızı ilan
panolarına, sevdalar yasakken daha…
Bahar, barışın mevsimiydi; müjdeledik barışı, silahlar konuşurken hâlâ…
Söyledik, ancak yazın söylenecekleri, güneş henüz toprağı ısıtmamışken…
cemreler düşmemişken ilkyazın koynuna…
Yalanmış meğer bahar; daha vakti değilmiş, aşkın da barışın da…
Güneşe kananlar, yazı beklerken bahardan oldular; kesildi sesi soluğu, erken öten horozların…İyisi mi itirafçı olalım; biliyorduk ‘İşte bahar’ derken, ardından gelecek ayazı…
Yalan bu çıkma demişti temkinliler, tedbirliler, ‘çıkarken üstüne kalın bir şey al’anlar,
‘başına bir iş gelmesin’den ürkenler…
Ama bahar, olanca işvesiyle sokağa çağırıyordu.
Aşk, ilan panosuna asılmayı bekliyordu, barış bir kuş gagasında müjdelenmeyi…
‘Erken mi geç mi’ hesabına gelmezdi ikisi de… Peşlerine düşülmeli, ilan edilmeli,
müjdelenmeliydiler.
Güneşi görür görmez seranada ve barış türkülerine başladık. Vakti gelmeden açıldık,
geç kalmadan davranma telaşında…
Erkenmiş.
Kursağımızda kaldı bahar sevinçleri…
Erken öten horozlar, erken açmış çiçekler, erken doğmuş bebekler gibi kesildik, solduk, öldük.
Yine tedbirliler ulaşacak salimen yaza; biz yakalandık, zalim ayaza…Ama itirafçı olsak da pişman olmadık.
Az da olsa ısındık hiç olmazsa… Vakitsiz de olsa söyledik, söylenmesi gerekeni…
Bahar yalan mıymış gerçek mi dinlemedik. Güneşin ilk dokunuşuyla haber verelim dedik,
ardından gelecek müjdeyi…
Aşk için erkendi belki, barış henüz uzak…
ama ikisi de gelecekti nasılsa sonunda…
Hep bildik ki, habercisidir yalancı bahar, sahicisinin…
Bazen vaat, hediyeden de kıymetlidir.
Kesilmeyi göze alıp erken ötmek yeğdir çoğu zaman, susup doğru zamanı kollamaktan…
Sonunda olan yalana kananlara olur, onlar müjdeledikleri şeyi göremeden giderler.
Lakin çoğu buna gönüllüdür.
Güneşe en erken onlar dokunmuşlardır, elbet en erken yanan onlar olacaktır.
Belki ‘İkinci Bahar’ı yaşayanlar bilir kıymetlerini…

CAN DÜNDAR

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 03 Mar 2011 12:27:28
              SENİ İSTİYORUM

SENİ İSTİYORUM... ŞİMDİ!
Hiçbir duygumu ertelemedim ben.
Yaşayacağım hiçbir şeyi sonraya bırakmadım.
"Sonra" diye bir şeyin olmadığını biliyorum çünkü.
Hep yarına dair hayaller kurmak,
Gelmesi mümkün olmayacak zamanları beklemek
Benim işim değil.
Aşk zamana meydan okuyor,
Ama sen karşı koyamazsın zamana.
Orada durup öylece bekleyemezsin geleceği.
Bir adım atmalısın, bir el uzatmalısın aşka doğru.
Aşkın anahtarı cesaret değil mi yar?
Cesur olmak gerekmez mi bir sevdayı yaşamak,
Bir sevdayı büyütmek için?
Kaç gece yalnız geçti hesaplasana...
Kaç gece bir günü düşünerek geçti.
Neler yapabilirdik, neler yaşayabilirdik düşünsene...
Her sabahı birlikte karşılamak vardı seninle.
Sevişmekten yorgun düşmüş bedenini öpücüklerle
Yeni güne hazırlayabilirdim.
Gözünü açar açmaz ilk gördüğün şey ben olurdum
Ve sen benim yüzümde mutluluğu görürdün.
Bu kentin her yerinde, herkesin içinde el ele dolaşabilirdik.
Girmediğimiz sokak kalmazdı.
Bakışlara aldırmadan sokağın ortasında sarılıp öpebilirdim seni.
Bir şarkıyı sözlerini bilmesek bile bağıra çağıra söyleyebilirdik.
Sonra bir filme gider, bir kitap okur;
Denize bakar günbatımını izleyebilirdik.
Paylaştığımız her an beynimize bir daha çıkmamak üzere kazınırdı.
Özlerdik birbirimizi delicesine.
Bir saati yalnız geçirsek, bir sonraki saati iki saatlik yaşardık.
Yaşayamadığımız o bir saatin acısını çıkarmak için.  
Peki biz ne yaptık?..
Aşkı bir bekleyişin sırtına yükleyip ona sadece,
 Uzaktan bakmakla yetindik.
Her an aşkı yaşamak varken,
Her gün birbirimizi yeniden keşfetmek varken
Bu yolda birer kaşif olmak varken sürgünleri yaşamaya mahkum ettik birbirimizi.
Bu sürgünlüğe son vermenin zamanı geldi artık.
Sana huzur vaadetmiyorum.
Aşkta huzur arayan yanılır.
Ben tutkunun en koyu, en deli sözcüsüyüm.
Onlar adına konuşuyorum.
Yarını olmayan zamanlarda hiçbir şeyi düşünmeden erimek adına konuşuyorum.
Gözlerinin içine bakarak "seni seviyorum" demek istiyorum.
Aşkın akışına kapılıp hiçbir kaygı duymadan
Gidebildiğim yere kadar gitmek istiyorum.
"Seni istiyorum ey yar!
Canıma bir can daha katmak için,
Ruhumun yalnızlığına, yüreğimin acısına son vermek için,
Daha mavi bir deniz, daha mavi bir gökyüzü, daha mavi bir sevda için.
" Seni istiyorum...
Yarın, öbür gün, öbür hafta, öbür ay, öbür yıl değil...
 ŞİMDİ!..

                                                                    Akif OKTAY

Çevrimdışı ~Sükut-u HayaL~

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.081
  • 6.760
  • 4.081
  • 6.760
# 03 Mar 2011 12:31:19
IHLAMURLAR ÇİÇEK AÇTIĞI ZAMAN

Dilimde sabah keyfiyle yeni bir umut türküsü
Bahaettin Karakoç Şiirleri - Ihlamurlar çiçek açtıgı zaman Kar yağmış dağlara, bozulmamış ütüsü
Rahvan atlar gibi ırgalanan gökyüzü
Gözlerimi kamaştırsa da geleceğim sana
Şimdilik bağlayıcı bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman

Ay, şafağa yakın bir mum gibi erimeden
Dağlar çivilendikleri yerde çürümeden
Bebekler hayta hayta yürümeden
Geleceğim diyorum, geleceğim sana
Ne olur kesin bir takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman

Beklesen de olur, beklemesen de
Ben bir gök kuruşum sırmalı kesende
Gecesi uzun süren karlar-buzlar ülkesinde
Hangi ses yürekten çağırır beni sana
Geleceğim diyorum, takvim sorma bana
-Ihlamur çiçek açtığı zaman

Bu şiir böyle doğarken dost elin elimdeydi
Sen bir zümrüd-ü ankaydın, elim tüylerine deydi
Sevda duvarını aştım, sendeki bu tılsım neydi?
Başka bir gezegende de olsan dönüşüm hep sana
Kesin bir gün belirtemem, n`olur takvim sorma bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman

Eski dikişler sökülür de kanama başlarsa yeniden
Yaralarıma en acı tütünleri basacağım ben
Yeter ki bir çağır beni çiçeklendiğin yerden
Gemileri yaksalar da geleceğim sana
On iki ayın birisinde, kesin takvim sorma bana
-Ihlamur çiçek açtığı zaman

Bak işte, notalar karıştı, ezgiler muhalif
Hava kurşun gibi ağır, yağmursa arsız
Ey benim alfabemdeki kadîm Elif
Ne güzellik, ne de tat var baharsız
Güzellikleri yaşamak için geleceğim sana
Geleceğim diyorum, biraz mühlet tanı bana
-Ihlamurlar çiçek açtığı zaman

Ihlamurlar çiçek açtığı zaman
Ben güneş gibi gireceğim her dar kapıdan
Kimseye uğramam ben sana uğramadan
Kavlime sâdıkım, sâdıkım sana
Takvim sorup hudut çizdirme bana
Ben sana çiçeklerle geleceğim
Ihlamurlar çiçek açtığı zaman

Bahaeddin KARAKOÇ

Çevrimdışı gokseldeniz34

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.877
  • 3.718
  • 2.877
  • 3.718
# 03 Mar 2011 15:03:57
    EZGİLİ YÜREK

    Hangi taşı kaldırsam
    Anamla babam
    Hangi dala uzansam
    Hısım akrabam
    Ne güzel bir dünya bu
    İyi ki geldim
    Süt dolu bir torbayla
    Şöylece çıkageldim
    Kime elimi verdimse
    Döndürüp yüzümü baktımsa
    Kısmet kapıyı çaldı
    Kör pınara su geldi
    Ben şakıyıp durdukça öyle
    Gülün kokusu geldi
    Bebesi olmayana
    Bunalıp da kalmışa
    Acılarla yüklü
    Dargın yüreklere
    Yetiştim geldim
    İyi ki geldim
     
                    RUHİ SU

Çevrimiçi gazili0606

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 6.533
  • 15.375
  • 6.533
  • 15.375
# 03 Mar 2011 15:26:35
HADİ GİT..


Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git!

Git de şen şakrak geçen günlerine gün ekle,
Beni kahkahaların sustuğu yerde bekle.

Git ki siyah gözlerin arkada kalmasınlar,
Git ki gamlı yüzümün hüznüyle dolmasınlar.

Mademki benli hayat sana kafes kadar dar,
Uzaklaş ellerimden uçabildiğin kadar.

Hadi git, benden sana dilediğince izin,
Öyle bir uzaklaş ki karda kalmasın izin.

Kahrımın nedenini söylesem irkilirler;
Çünkü herkes beni Kays, seni Leyla bilirler.

Sanırlar ki sen beni biricik yar saymıştın;
Oysaki hep yedekte, hep elde var saymıştın.

Hadi git, ne bir adres, ne bir hatıra bırak,
Zannetme ki, pişmanlık, mutluluk kadar ırak!

Sanma ki fasl-ı bahar geldiğim gibi gitmez,
Sanma ki hüsranını görmeye ömrüm yetmez.

Her darbene tahammül edecektir bedenim,
Gururum mani olur perişanıma benim.

Yari Ferhat olanın ellerle ülfeti ne?
Şirin ol katlanayım dağ gibi külfetine.

Henüz layık değilken tomurcuk kadar aşka,
Sana gül bahçesini kim açar benden başka!

Hercai arılara meyhanedir çiçekler,
Kim bilir şerefinden kaç kadeh içecekler!

Mademki aşk tablosunun takdirinden acizsin,
Git de çağdaş ressamlar modern resimler çizsin.

Ne vedaya gerek var, ne de mektuba hacet,
Git de Allah aşkına bir selama muhtaç et!

Güllere de aşk olsun gene sen kokacaksan!
Fallara da aşk olsun gene sen çıkacaksan!

Kopsun nerden inceyse artık bu bağ, bu düğüm!
Her gece daha berbat, daha vahim gördüğüm.

Korkulu düşlerimi yorumdan kaçırıyorum;
Sırf sana üzülüyor, sırf sana acıyorum!

Git iş işten geçmeden, çok geç olmadan vakit,
Günahıma girmeden, katilim olmadan git! ...

Cemal SAFİ

Çevrimdışı galipkudalak

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.129
  • 10.546
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.129
  • 10.546
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 03 Mar 2011 15:31:23
BİZİM YUNUS
Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş:
Okunu kör nefsin , kılıçla çelmiş...
Bizim Yunus,
Bizim Yunus....

Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş;
Ölüm deikleri perdeyi delmiş....
Bizim Yunus,
Bizim Yunus....

Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş;
Ali kaatile de kalkamaz elmiş....
Bizim Yunus,
Bizim Yunus....

Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş;
Zaman , onun kemend attığı selmiş...
Bizim Yunus,
Bizim Yunus....

Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş;
Toprakta devrilmiş , göğe çömelmiş..
Bizim Yunus,
Bizim Yunus...

Bir zaman dünyaya bir adam gelmiş;
Sayıları silmiş. BİR 'e yönelmiş ...
Bizim Yunus,
Bizim Yunus....

Çevrimdışı seço58

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.343
  • 41.702
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Mar 2011 16:27:04

   TERSİNMELER

her dağ
bir gün açıklar
sürgün bir deniz olduğunu

cam sıkılınca kendinden
kum dilinde konuşur

gece
bir çakıltaşı operasıdır
kurbağaların söylediği

sonsuzluğun dudağında
mavi bir uçuktur gök

kızılcıklar
o yanık yağmurlar

her ırmak
açıklar bir gün
yüzünü hiç görmediğini

ve sırayla
döneriz yaban yanımıza.

ERDAL ALOVA

Çevrimdışı akkaya33

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.105
  • 12.722
  • 2.105
  • 12.722
# 03 Mar 2011 16:30:39
Aşk İki Kişiliktir

Değişir yönü rüzgarın
Solar ansızın yapraklar;
Şaşırır yolunu denizde gemi
Boşuna bir liman arar;
Gülüşü bir yabancının
Çalmıştır senden sevdiğini;
İçinde biriken zehir
Sadece kendini öldürecektir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Bir anı bile kalmamıştır
Geceler boyu sevişmelerden;
Binlerce yıl uzaklardadır
Binlerce kez dokunduğun ten;
Yazabileceğin şiirler
Çoktan yazılıp bitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Avutamaz olur artık
Seni, sevdiğin şarkılar;
Boşanır keder zincirlerinden
Sular tersin tersin akar;
Bir hançer gibi çeksen de sevgini
Onu ancak öldürmeye yarar:
Uçarı kuşu sevdanın
Alıp başını gitmiştir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Yitik bir ezgisin sadece,
Tüketilmiş ve düşmüş gözden;
Düşlerinde bir çocuk hıçkırır
Gece camlara sürtünürken;
Çünkü hiçbir kelebek
Tek başına yaşamaz sevdasını,
Severken hiç bir böcek
Hiç bir kuş yalnız değildir;
Ölümdür yaşanan tek başına,
Aşk iki kişiliktir.

Ataol Behramoğlu

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.264
  • 16.906
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.264
  • 16.906
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 03 Mar 2011 18:41:09
GİDEMEM SENDEN...

Gidemem senden,
Onca yaşanılanları göz ardı edemem,
Ben senin gibi nefret edemem,
Gönlüme sensizliği yediremem,

Gidemem senden,
Toplarım dökülen aşkını yerden,
Alırım koynuma korurum tüm acı günlerden,
Senin gibi değersiz davranamam kalanlarına ben,

Bu gidişine bir türlü akıl erdiremem,
Susarım sana ah etmem,
Kendime kahrederim sevdiğimden,
Gidemem senden sen gitsende benden.

(Eyüp Çakır)

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK