Yorumsuz! : Haberler

Çevrimdışı senizkarasah

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 24 May 2012 23:25:51
Anayasa Mahkemesi'nden 4+4+4 kararı
Anayasa Mahkemesi, CHP'nin zorunlu eğitimi kademeli olarak 12 yıla çıkaran ve kamuoyunda 4+4+4 yasası olarak bilinen düzenlemenin iptali için yaptığı başvuruyu reddetti. Mahkeme ret kararını oybirliğiyle aldı.
 Anayasa Mahkemesi, binlerce çocuğun kaderini belirleyecek olan 4+4+4 düzenlemesine ilişkin görüşmesini bugün gerçekleştirdi.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç Kore Anayasa Mahkemesi'nin daveti üzerine, bu ülkede bulunması nedeniyle Yüksek Mahkeme Başkanvekili Serruh Kaleli başkanlığında toplandı. Yaklaşık 6 saat süren toplantının ardından Anayasa Mahkemesi "6287 sayılı Kanun'un şekil yönünden Anayasa'ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin reddine" karar verdi.

Heyet ayrıca yürürlüğünün durdurulma istemini de reddetti. Anayasa Mahkemesi Heyeti, 66 ayını dolduran çocuklara okul kapısı açan yasanın iptal isteminin ret kararını oybirliğiyle aldı. CHP, zorunlu eğitimi kademeli olarak 12 yıla çıkaran yasanın şekil bakımından iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne başvurmuştu. CHP, yasanın şekil bakımından TBMM İçtüzüğü ve Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptalini istemişti.

24 Mayıs 2012


[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı razor065

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.129
  • 1.252
  • 1.129
  • 1.252
# 24 May 2012 23:30:51
sayın bakan eğitimin genel halinin ve gidişatının iyi olmaması sebebiyle daha radikal ve sert kararlar alıcak mış öyle diyorlar daha durun bunlar iyi günleriniz, bide şey diyecektim biz okulda yasama, yürütme ve bağımsız mahkemeler diye öğretiyorduk... bendeki kaynak kitaplarda sorun var sanırım...

Çevrimdışı tekmen

  • Moderatör
  • *****
  • 21.702
  • 46.658
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 21.702
  • 46.658
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 25 May 2012 09:18:54
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, ''Bu sene, okul kapandıktan sonra 3 hafta süreyle ve eylül ayında okul açılmadan iki hafta önce toplam 5 hafta süreyle, haftada 36 saat olmak üzere 258 bin öğretmenimiz için eğitim programı tertip ediyoruz. Bunu her yıl yapacağız, hatta ara dönemlerde, hafta sonlarında yapacağız'' dedi.

Çevrimdışı razor065

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.129
  • 1.252
  • 1.129
  • 1.252
# 25 May 2012 18:49:22
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, ''Bu sene, okul kapandıktan sonra 3 hafta süreyle ve eylül ayında okul açılmadan iki hafta önce toplam 5 hafta süreyle, haftada 36 saat olmak üzere 258 bin öğretmenimiz için eğitim programı tertip ediyoruz. Bunu her yıl yapacağız, hatta ara dönemlerde, hafta sonlarında yapacağız'' dedi.


bence çok haklı bir uygulama ama burada bir yanlış var o da zaten o beş hafta okuldaydık sözde seminer dönemiydi. Yani ortada ekstra bir seminer yok,  ha kime neye kimle eğitim vereceksin onu bilmem zaten seminer olsada iyi olur mesela ben okuma yazmadan başlayabilirim çünkü mebin içinde girdiğimde her şey yalan oldu.

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 00:36:55
Başbakan Erdoğan'ın Öğretmen ve Memuru kıyaslayarak yaptığı açıklamadan sonra öğretmenlerden ortak açıklama geldi...

1) Bizler de diğer memurlar gibi masa başında oturarak iş yapacağız, ayakta ders anlatmak yok.
2) Görev başında ki memur nasıl çay kahve içiyorsa bizde ders anlatırken içmek istiyoruz.
3) 1 Yılda ortalama 1000 adet sınav kağıdını evde değil mesai saati içinde derste okuyacağız.
4) E-Okulla ilgili tüm işlemleri ders saati içinde yapacağız.
5) Velilerle ders saati dışında görüşmeyeceğiz.
6) ADEY ve RİDEF formlarını ders de dolduracağız.
7) Teneffüs aralarında öğrencilerimizin soru ve sorunlarıyla ilgilenmeyeceğiz.
8) Öğrencilerin ders kitabı ve müfredat dışındaki sorularına yanıt vermeyeceğiz.
9) Öğrencilerin disiplin sorunları bizi ilgilendirmez.
10) Öğrenciler kavga ettiğinde ayırmak yok, direk polisi arayacağız.
11) Yere düşüp dizi kanayan bir öğrenciye pansuman yapmak yok, hemen 112 yi arayacağız.
12) Anasınıfı öğretmenleri çocuklar çişini yaptıktan sonra tuvaleti yıkamayacak, çocukların pantolonunu çekmeyecek yada ayakkabılarını bağlamayacak.
13) Okul müdürleri para toplamayacak, ödenmeyen faturalar Allah'a emanet edilecek.
14) Köy okullarında soba yakmak yok, hangi memur soba yakıyor da biz yakacağız.
15) Hastasının gelişimini takip eden bir doktor var mı, bizde öğrencilerin gelişimi incelemek istemiyoruz.
16) Hastahanede bütün doktorlar rahat çalışabilmek için spor ayakkabı giyiyor, sizce hangi doktor ayakta çalışıyor, bizde spor ayakkabı giymek istiyoruz :)
17) Bütün memurların yollukları günü birlik ödenirken, MEB deki 5 yıllık yolluklarımızı da istiyoruz.
18) Gerçekten de 3 ay tatil yapıyormuşuz gibi bilip bilmeden konuşulmasın. Tamam tatil yapmayalım gönderin bakalım çocuklarınızı da eğitim yapalım, bakalım yazın eğitim nasıl oluyor muş.

Not: Kalan zamanda da ders işleriz artık.

Çevrimdışı aziZahara27

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 306
  • 1.881
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 306
  • 1.881
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 00:53:54
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
çok severdim,isiklar içinde uyusun,yeri doldurulamaz...

"IŞIKLAR içinde yatmak" garip bir tamlama. "nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun, Allah rahmet eylesin"
daha aşina, daha bizden değil mi hocam?

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 01:11:08
...

Çevrimdışı senizkarasah

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 10:20:19
Öğretmenler Erdoğan’a üzüldü, özür bekliyor

Başbakan Erdoğan’ın, öğretmenler için az çalıştıklarını, daha fazla tatil yaptıklarını ve diğer memurlardan fazla kazandığını söylemesi eğitimcilerin tepkisine neden oldu. Eğitim sendikaları, öğretmenlerden özür dilenmesi gerektiği görüşünde

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, zam pazarlığıyla ilgili sonuç alamamalarının ardından memurlarla birlikte yaptıkları grevle ilgili olarak öğretmenlere yüklendi. Erdoğan, öğretmenlerin az çalıştığını, bol tatil yaptığını ve diğer memurlardan daha fazla aldığını söyleyerek eğitim camiasının büyük tepkisine neden oldu. Bu camiada en çok saygı duyduğu kesimin öğretmenler olduğunu söyleyen Erdoğan konuşmasında,”Onlara ek ödenek olarak resen 100 lira daha verelim. Bir öğretmenin en düşük olanı 1624 lira alıyor. Ne karşılığı alıyor? Haftada 15 saat karşılığı alıyor. Peki, düz bir memur ne kadar çalışıyor? 40 saat. 40 saat için bu rakamın altında alanlar da var. Öğretmen ek ders verirse, bunun üstünde alıyor. Bir de tatili var. Yılda iki ay. Düz memurun tatili ise 20 gün. Şimdi soruyorum; bu haksızlık değil mi? Bundan sonraki süreç hakem heyetine gidiyor. Nihai kararı verecek” sözlerini söylemişti. Bu sözler karşısında ise eğitim sendikaları Başbakan’ın özür dilemesi gerektiğini söyledi.

“Tüm öğretmenlerden özür dilemeli”

- Türk Eğitim Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk: “Başbakan tüm öğretmenlerden özür dilemelidir. Öğretmenler eğitim-öğretim saatleri dışında da çalışmaktadır. Ek ders ücretlerine gelince, ülkemizde her öğretmen ek ders ücreti almıyor. Sadece sınıf öğretmenleri ek ders ücreti alabiliyor. Ayrıca ek ders sadece eğitim döneminde alınıyor. Diğer yandan OECD’nin Raporunda ülkemizde ilköğretimde görev yapan bir öğretmenin başlangıç maaşı yıllık 25 bin 536 dolardır. Aynı raporda Lüksemburg’daki öğretmenin maaşı yıllık 51 bin 799 dolar, Danimarka’da ise başlangıç için 46 bin 950 dolardır. Öte yandan Ulu Önderimiz Atatürk’ün sözünü hatırlatmakta fayda var. Atatürk, ‘Paşam vekil maaşlarını düzenleyeceğiz, ne kadar verelim?’ sorusuna, ‘Öğretmen maaşlarını geçmesin’ demişti. “

“AB ülkelerinde daha az çalışıp daha çok kazanıyor”

- Eğitim Sen Genel Başkanı Ünsal Yıldız: “Başbakan Erdoğan’ın sözlerini üzüntü ile karşıladık. Başbakan öğretmenlerin fazla maaş aldığını söylüyor. Ancak hiç AB ülkelerine bakmıyor. Bugün AB ülkelerinde bir öğretmen aylık en az 2 bin dolar alıyor. Bu rakam minimum değerdir. Ayrıca Türkiye’ye göre yüzde 30 daha az derse girmektedirler. Yani daha fazla maaş alıp daha az çalışıyorlar. Ayrıca bizi itibarsızlaştırıyorlar, yalnızlaştırıyorlar. Her mesleğin kendine özgü bir çalışma şekli vardır. Eğitim emekçileri en fazla 43 gün tatil yapar. Bunun dışındaki tatil denilen zaman da eğitim dışı zamandır. Bu dönemde seminerler, eğitim dönemine hazırlık ve sınavlar vardır. Bunları öğretmenler yapar.”

“Başbakan öğretmenleri derinden üzdü”

- Eğitim-Birsen Basın Yayın Sekreteri Ali Yalçın: “Başbakan’ın yanlış brife dildiğini düşünüyoruz. Öğretmenlerin çalışma süreleriyle ilgili Başbakan Erdoğan’ın sahip olduğu bilgilerin doğru bilgiler olmadığını, kendisinin yanıltılmış olabileceğini düşünüyoruz. Öğretmenlik mesleği sadece sınıfa girdiği ve çıktığı süreyle ölçülen bir meslek değildir. Meslekler içerisinde eve tek iş götüren meslek öğretmenlik mesleğidir. Eşitlik adına eşitliği sağlayamayan bürokrasinin burada suçunu bastırmak ve kendi adına aciziyetlerini örtmek için Başbakan’ı yanlış brife ederek sendikaların haklı talebini perdelemek adına Başbakan’a fatura ettiklerini görüyoruz. Dolaysıyla, bunun doğru bir yaklaşım olmadığını Başbakanın öğretmenleri derinden üzdüğünü ve yaraladığını ifade etmeliyiz.”

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 12:41:18
..eurovision Yarışmasında Bu Gösteriyi İzleyen Dünya İnsanları ,türkiye Hakkında Ne Düşünür?

dünya İnsanlarını Bu Düşünceye İten Vatan Hainlerine Hakkımızı Helal Etmiyoruz.

Çevrimdışı senizkarasah

  • Uzman Üye
  • *****
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 5.500
  • 26.520
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 14:36:14
Başlık itibari ile yorum yapmıyor, yorum gerektirmeyen zaten aşikar olan haberleri buraya ekliyorum.. Fikrimce yorum yazılacaksa, yorumlu haberler bölümüne yazınız arkadaşlar..

Çevrimdışı ipolat24

  • Aktif Üye
  • **
  • 66
  • 33
  • 66
  • 33
# 26 May 2012 15:26:30
Başbakanın Sözlerine Eğitimbirsen den cevap
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı müdürümsü

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.498
  • 2.178
  • Müdür Yardımcısı
  • 1.498
  • 2.178
  • Müdür Yardımcısı
# 26 May 2012 15:31:44
ben de artık daha maaşımızı tatil süremizi günde kaç saat çalıştığımızı bilmeyen yöneticilerimze yorum yapamıyorum saygılar.

Çevrimdışı akdag

  • Uzman Üye
  • *****
  • 643
  • 4.605
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 643
  • 4.605
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 15:33:09
Meclis Adalet Komisyonu’nda görüşmeleri devam eden 3’üncü Yargı Paketi’nde ilkokul ve orta öğretim öğrencilerine de dava açma imkanı verildi.

Komisyon, paketin idari yargıyla ilgili 32 maddesini kabul etti. Düzenlemeyle Danıştay üyeliklerine atanma konusunda düzenlemeler getirilirken, aynı sebepten ikinci kez yürütmenin durdurulması istenmeyecek.Tasarıya göre, idare ve vergi mahkemelerinin, ilk ve orta öğretim öğrencilerinin sınıf geçmelerine ve not tespitine ilişkin işlemlerinin yanısıra; kayıt, nakil, ilişik kesme ve disiplin cezalarına ilişkin işlemlerle yükseköğretim öğrencilerinin sınıf geçme ve notlarının tespitine ilişkin işlemlere de bölge idare mahkemesinde itiraz edilebilecek.

(Star)


--------------------------------

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 26 May 2012 23:52:04
BAŞBAKANIN VE BAKANIN HER AÇIKLAMASI ÖĞRETMENE TOKAT
 HÜKÜMET AVİZE DÜKKÂNINA GİRMİŞ FİL GİBİ!
 Hükümet avize dükkânına girmiş fil gibi. Her hareketi toplumun bir kesimini eziyor. Maliye bakanın her açıklaması memura küfür. Milli eğitim bakanın her açıklaması öğretmene tokat. İçişleri bakanının her açıklaması ülkemizde yaşanan kirli savaşta ölenlerin anısına saygısızlık. Başbakanın öğretmenler ile ilgili son açıklaması ise öğretmenin saygınlığına fatihaydı. Ey hükümet titre ve kendine gel. Devletin tüm işlerini şamar oğlanına çevirdiğin bu üç milyon memur ile yürütüyorsunuz. Memurlar bu ülkenin sosyal yardıma muhtaç kesimi değil, üreten ve ürettiğinin karşılığını isteyen kesimdir. Her memur zammında halkla memurlar karşı karşıya getirilmeye çalışılır. Ezber cümle bir anda hortlatılır; “Eğer memura zam verirsek bu daha fazla vergi demektir, bu vergi de halkın cebinden çıkacak, olmayanı veremeyiz!” sanki memurlar bu halkın işini değil de Yunanistan halkının işini yapıyor!
 Hükümet bir yandan ihracat rekorlara kıran, dünya sıralamasında on altıncı büyük ekonomisi olan, istikrarlı bir şekilde büyüyen, lider ülke profili sunarken, diğer yandan söz çalışanın alın terini vermeye gelince Yunanistan sendromuyla çıkıyor karşımıza. On sente muhtaç Türkiye’nin başbakanıyla, on altıncı büyük ekonomiye sahip Türkiye’nin başbakanı aynı telden çalıyor; “bütçe imkanlarımız kısıtlı, olmayanı veremeyiz”.
Öğretmenler sayın başbakanın en sevdiği kesimmiş! Gölge etme başka ihsan istemeyiz. Sevdiğiniz için mi şuan öğretmenler en düşük memur maaşı alıyor. Sevdiğiniz için mi nerde öğretmen düşmanı varsa bulup Milli Eğitim Bakanı yapıyorsunuz? Bir kere öğretmenleri diğer memurlarla kıyaslamak bir cehaletin tezahürü değilse, gözden çıkartmaktan başka bir şey değildir. Evrakla uğraşmakla, kırk tane çocukla uğraşmak aynı şey nasıl olabilir? Bu iki insanın manevi yükü ve yaşadığı stres aynı olabilir mi? Sınıftaki çocukları otur deyince oturan, kalk deyince kalkan kendi grubunuz gibi sanıyorsunuz? Hiç tapu kadastro memurları için eli öpülesi diyen bir başbakan, bir bakan duydunuz mu? Ama eli öpülesi öğretmenlerimiz sözünü siz dahil tüm başbakanlardan ve bakanlardan işittik. Evinizin tapusunu düzenleyen memura yıllar sonra gidip elini öpme gereği hiç duydunuz mu? Ama öğretmeninizin elini öptünüz. Bu farkı yaratan değeri nasıl ve hangi vicdanla bir anda silip atabiliyorsunuz? Öğretmenin haricinde kaç memur eve iş götürür? Öğretmen okuldan çıkar akşam alır eline yazılı okur ya da yarın anlatacağı derse hazırlık yapar. Öğretmenin iki ay tatili varmış? İstatistiklerine bak bakalım kaç öğretmen o tatillerde yurt dışına çıkıp tatil yapabiliyor? Bırakın yurt dışını kaç öğretmen memleketine çoluğunu çocuğunu toplayıp ziyaret için gidebiliyor? O tatillerde öğretmenler ek iş yapıp senin oluşturduğun sefalet durumunu aşmaya çalışıyor.
İktidarın öğretmenlere karşı tavrı net olarak bellidir. Toplu sözleşme sürecide bunu perçinlemiştir. Şuan okullarda yetmiş iki bin öğretmeni ücret karşılığı asgari ücrete çalıştırıyor. Üç yüz bin öğretmen de dışarıda sıra bekliyor. Altı yüz bin de fakültelerde var. Hükümet bunu kullanıyor. Yarattığı işsiz öğretmenler üzerinden, çalışan öğretmenleri vuruyor.

 Öğretmenlere verilen değer eğitime verilen değer kadardır. Birilerine rant yaratmak için milyarlarca dolar tutacak akıllı tahta ve tablete gelince para var, eğitimin olmazsa olmazı öğretmene gelince paraya yok, siz inanıyor musunuz bu yalanlarınıza ki bizden inanmamızı bekliyorsunuz?

 Sayın Başbakan akıllı tahtalarınız, tabletleriniz öğretmenlerin yerini asla tutamaz! O materyalleriniz öğretmenler olmadan bir hiçtir. Öncelikle yatırımı öğretmenlere yapınız. Eğitimin kalitesi, öğretmenin kalitesiyle eş değer gider bunu da unutmayınız.
 
ÖZGÜR EĞİTİM-SEN
YÖNETİM KURULU
 


Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 27 May 2012 21:35:57
BÖYLE KALİTELİ YAZARLAR DA VAR, AĞZINA SAĞLIK ÖZGÜR BOLAT

Neden öğretmenlere ayrıcalık yapılmalı?

Dün Maliye Bakanı Mehmet Şimşek maaş artışı konusunda bir açıklama yaptı ve ‘öğretmenlere ayrıcalık yok’ dedi.

Bence ayrıcalık yapılmalı. Öğretmenlerin maaşları diğer meslek gruplarına göre daha yüksek olmalı.

(Tabii ki bu, ‘diğer meslek gruplarının maaşları düşük olsun’ demek anlamına gelmez. Öğretmenlik, doktorluk ve avukatlık gibi insana hizmet eden mesleklerde maaşlar yüksek olmalı.)

Bütçe izin verdiği sürece bir artış söz konusu olduğunda, bu seçim öğretmenler lehine kullanılmalı. Başka bir deyişle, öğretmenlere daha fazla zam yapılarak ayrıcalık sağlanmalı.

Bunun iki nedeni var.

TOPLUMUN TEMELLERİNİ KURUYORLAR

Şu anda hemen hemen bütün meslek grupları, çalışanlarının niteliksizleştiğinden şikayetçi.

Daha geçen gün bir yönetici arkadaşım ‘Eskisi gibi mühendis bulamıyoruz’ diye serzenişte bulundu.

Bunun sebebi ne? Okul sistemimiz eleştirel düşünen, yaratıcı, sorumluluk alan bireyler yetiştirmede etkisiz kalması.

Bu bağlamda diğer mesleklere nitelikli insan yetiştirmedeki en büyük rol öğretmenlerin.

Öğretmenlerin koşulları ne kadar iyi olursa, bu kaliteye yansır. Kalite de nitelikli öğrenciye. Bu da diğer meslek gruplarına.

Diğer mesleklerin de iyiliği için ilk olarak öğretmenlere yatırım yapılmalı.

Koşulları iyileştirilmeli. Sadece diğer mesleklerin değil, toplumun iyiliği için.

DUYGUSAL BÜTÜNLÜK

İkinci sebep de şu.

Diğer meslek gruplarının hizmet ettiği insanlar ile ilişkisi kısıtlı.

Örneğin, bir doktor bir hastayı bazen sadece 10 dakika görüyor. Bu süreç içinde onunla derin ilişki kurması gerekmiyor.

Ama bir öğretmen bir çocukla en az 4 ay vakit geçiriyor. Çoğu zaman da 5 yıl. Bu ilişkinin kalitesi eğitimin kalitesini belirliyor.

Bu ilişkiyi sürdürmek, duygusal olarak bir bütünlük gerektirir.

Zor şartlarda görev yapan bir öğretmenin duygusal bütünlüğünü sürdürmesi zor. Mutsuz bir öğretmen kaliteli eğitim veremez.

Onun için ilk olarak öğretmenlerin durumları iyileştirilmeli. Bu duygusal bütünlüğe ve dolayısıyla kaliteye yansıyacaktır.

Tabii sadece duygusal olarak bütünlük maaşla da ilgili değil. Eşlerinden ayrı binlerce öğretmen var. Onların da bu durumları çözülmeli.

Sonuç olarak diğer meslek gruplarının kalitesini artırmak istiyorsak, ilk önce öğretmenlere yatırım yapmalıyız.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK