Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

ıslak sokaklar mevsimindeyim senin
çok bulutlu şiirler var içimde
sabaha seninle yağacak
yazılırken kuşların bağrına ayrılık
hasret ile hemdem yürekevime.."

Bu nasıl gidiş öyle
Yok olurcasına yok edercesine
Giderken bu nasıl bir bakış
Gönlü delercesine

Gün batımı özlem
Gece gam
Sonbaharın son günlerinde
Hüzünlü bi aşktı senden ,bana kalan...

SEN BAHARI YAŞAYAMAZDIN
Sen mevsimlere benzerdin,
Dört mevsimi bir arada yaşayan iklimlere,
Ama baharı yaşayamazdın,
Tebessüm edemezdin açan çiçeklere.
Ve susardın birden,
Hava mı soğurdu,
Rüzgar mı eserdi.
İklimler değişirdi yüreğinde,
Çözemezdim.
Gözlerin dolardı,
Ağlayamazdın.
Yanakların muhtaç olurdu rahmete,
Yağamazdın bir türlü,
Bahar gelirdi,
Çiçekler açardı.
Sen baharı yaşayamazdın.
Kışın ağlayabilseydin eğer,
Rahmet düşseydi yanaklarına.
Çiçekler açacaktı yanaklarında.
Pembe çiçekler açacaktı gamzelerinde.
Kışın ağlayamazdın.
İşte bu yüzden,
Sen baharı yaşayamazdın.
Osman Ali Aydın

Bu nasıl gidiş öyle
Yok olurcasına yok edercesine
Giderken bu nasıl bir bakış
Gönlü delercesine

Yüreğine sağlık kardeşim....

Biz mangal yürekliydik
Severdik tüm fidanları..
Gözyaşını siler
Bir tebesümü için çırpınırdık.
Biz ;
Evde misafir
Okulda anneydik sanki...
Her ağlayan derdimiz
Her başaran harcımızdı..
Yorulduk ,yıprandık ,üzüldük Demeden
Hep iyiye doğruya varmak için
Yol olduk serildik
Vatan olduk gerildik..
Yorgunluk vurmadan
Belki sabır yıktı
Bir yetimin dilinde
Acılar bıktı..
BİR DUA ,BİR SELAM YETTİ
Bize toprak olmaya
Köklerimizi salmaya...

Biz mangal yürekliydik
Severdik tüm fidanları..
Gözyaşını siler
Bir tebesümü için çırpınırdık.
Biz ;
Evde misafir
Okulda anneydik sanki...
Her ağlayan derdimiz
Her başaran harcımızdı..
Yorulduk ,yıprandık ,üzüldük Demeden
Hep iyiye doğruya varmak için
Yol olduk serildik
Vatan olduk gerildik..
Yorgunluk vurmadan
Belki sabır yıktı
Bir yetimin dilinde
Acılar bıktı..
BİR DUA ,BİR SELAM YETTİ
Bize toprak olmaya
Köklerimizi salmaya...

Yine güzel bir şiir, okudum defalarca.Kendimi buldum sözcükler arasında.Tebrik ederim kıymetli öğretmenim

açmayan bulutlarla kaplı gökyüzümsün
suspus olmuş sözcüklerle kaplı şiirim
yaprakları dökülmüş sonbahar ağacım
ayrılığa atılmış zamanı eriten
 kör kurşunum ben sensiz'
senin bu şiirler dolusu susuşların
kimseye iyi gelmez
ve kimse gitmez içimizden uğurlanmadan aşk
annelerin merhametinden doluyor boş sokaklar
 gül rengi öksüz çocuklarla melekler
aşkı bilmezler bundandır
zaman yine tenhadır bende
sustumsa sayfaları doldurdu susuzluğum"

bulanık bilincini lekeleyen/tetikleyen duygular
ve kor bir huzursuzluğun yoldaşı kelimeler...
“bir trajediydi seninle olmak” diye başlamayacak hiç bir şiirim...
hiç bir oktav kısılmış olmadı ahlak sansürü ile...
lav içtim, is soludum ve alevden sözler tükürdüm bazen-kendi kendime-...
üzerine örttüğün soğuk topraklara ve çevrene ördüğün duvarlara
katı ve sert haykırışlar ve duygu dolu yakarışlar olmadım...
manasız bakışlar ve mimiksiz taştan suratlar oldum suretinde...
bir alfabenin en sessiz ve en sensiz harfiydim bazen...
bazen de kültablasında, kendi kendini tüketen bir sigaraydım....
ama seni hissedebilmenin ayrıcalığından hiç yoksun kalmadım...
ve beni hissedebilmen için baş koyduğum yola hiç taş koymadım... 

Düşmüşüm..!
Düşünün kirpiklerinden
Öğrenilmiş çaresizliğinde
Yitik bi matem sessizliği içimde
Tuz kesmiş yüreğimi
Düş kurmaktan
Düş bozmaktan
Bir ben kalıyorum
Yüreğime demir atmış, yalnızlığın ıslak ellerinde...
(Zordur kırkı çıkmamış acıları saklamak)

bir ışık huzmesiyim...
yüreğinin sadece
bana saklanmış
yerine doğan...

bir ışık huzmesiyim...
açmayacak çiçek bahçelerinin
üzerine düşüp
onları umutlandıran...

bir ışık huzmesiyim...
karanlığını silmek için
can atan, can atılan
cana katılan....

bir ışık huzmesiyim...
güneşe yalınayak, yalıngöz baktıran...
gözlerimin efsunlu parlaklığını
gözbebeklerine yansıtan...

Biliyorum yüreğinde bıraktığım
Belli belirsiz ayak izlerimi takip ediyorsun
Vur artık beni
Kaçmaktan yoruldum...
                (Saklamadım sevgimi biter mi?)

Sen gün kokulu bahar
Bense yaprak kurusu acaba
Yalnızsam boşver
Bi bildiği vardır kaderin
Yarasını saklayan ceylanı düşün
Hangi gideni saklamış ki kaldırım taşları
Gözyaşını saklasın....
( Dünden bugüne serçe gibi uçamıyor insan)

Bir tiyatro sahnesindeyim
Türlü roller biçilmiş yüreğime
Bazen durgun su
Bazende fırtına.
Birini sever masumca
Kalbinde bir köşk ayırır ona
Her şey onla doludur
Yıldızlara adını koyar
Sonra bir bakar gökyüzüne
Herşey kaybolmuş
Kalp kırılmış
Sorar sonra sessizce arkadaşlarına
Kırılan kalbin ilacı var mı

Bir tiyatro sahnesindeyim
Türlü roller biçilmiş yüreğime
Bazen durgun su
Bazende fırtına.
Birini sever masumca
Kalbinde bir köşk ayırır ona
Her şey onla doludur
Yıldızlara adını koyar
Sonra bir bakar gökyüzüne
Herşey kaybolmuş
Kalp kırılmış
Sorar sonra sessizce arkadaşlarına
Kırılan kalbin ilacı var mı

çok teşekkür ederim beni kırmadığın için sevgili öğretmenim...
yazmaya devam lütfen...
yüreğindekileri kaleminden damlatmaya devam...