Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 07 Oca 2016 17:48:42
                      EY YAR..!
 Haberin var mı ey yar
 Gecelerime çöktüğü zaman kederin
 Mürekkebim yetmez bu acıyı yazmaya
 Kelimeler kifayetsiz kalır,
 Kaçar kalemimin ucundan..
 Karalara bürünür sayfalarım,
 Görülmez yazdıklarım..
 Yüreğimde hapsolur,
 Zincire vurulur duygularım..
 Tarumar olur hislerim,
 Olurum darma duman
İçimde eser şiddetli kasırgalar,
 Dağılır yüreğim
 Çekilirim bir köşeye,tutsağın olurum hayalinin
İşte o zaman,
 Ne şarkılar teselli eder beni ,
 Ne de bir dost eli
 Gözlerim buğulanır ,kalbim sökülür yerinden..
Şimdi ben,
 Neye yanayım sevgili
 Yüreğime ektiğin sevdaya mı,
Yoksa,
 Yoksa sessizce yok oluşuna mı..?
Bilemedim ki ben yar
 Sen bana ödülmüsün,
 Yoksa cezamı
Neye yanayım ben şimdi ,
 Söyle sevgili
 Sen bana ödülmüsün yoksa cezamı..

Çevrimdışı tekmen

  • Moderatör
  • *****
  • 21.696
  • 46.636
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 21.696
  • 46.636
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 07 Oca 2016 22:21:47
Bana Mevlana’yı, Yunus’u verin
Mecnun’u, Leyla’yı size bıraktım
Kırk yıldır susuzum, bir tas su verin
Irmağı, deryayı size bıraktım

Talipli değilim şöhrete, şana,
Makamı, rütbeyi yük etmem cana,
Dostluk, sevgi, şefkat yetişir bana,
Dövüşü, kavgayı size bıraktım.

Zaman yoktur ekip, biçip, sürmeme,
Ham topraktan haram mahsul dermeme,
Bir tek gönül kâfi gelir girmeme,
Konağı, sarayı size bıraktım.

Çokta değil, hakta buldum huzuru,
İstediğim alın teri, göz nuru,
Benliği, kibiri, iğrenç gururu,
Faizi, bankayı size bıraktım.

Hiç biriniz telaş etmesin boşa,
Doyacak gözünüz toprağa, taşa..
Beni inancımla koyun baş başa..
Topyekûn dünyayı size bıraktım.

Abdürrahim Karakoç

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.823
  • 227.512
  • 28.823
  • 227.512
# 07 Oca 2016 23:12:15
Kaç asır çalındı, söylendi böyle
Bizim türkülerin töresi vardır
Kimi gülce kokar, kimisi nergis
Hepsinin rengârenk yöresi vardır
Bazen ağıt olur, âşık dilinde
Firak olur bazen, gurbet elinde
Kırık bağlamanın yedi telinde
Gönlün hasretliği kırası vardır
Yârin hasretliği uzadı mı gör
Aşk eyler âşığın gözlerini kör
Kavuşmak bir murat tellerde yer-yer
Âşığın vuslata eresi vardır
Asırlar boyunca türkü mü dedin
Hemen akla gelir Yemen ve Eğin
Uçun kuşlar uçun göklere değin
Göklerin sizleri göresi vardır
Maraş’ ta söylenen telli senemdir
Azeri türkünün derdi menemdir
Musul’da, Kerkük’te dertli anamdır
Dertlerle dertlerin arası vardır
Türküler yaylalı, dağlı, ovalı
Yemenli, Konyalı, Vanlı, yuvalı
Âşıkların bağlaması, kavalı
İnce nağme çalan curası vardır
Sesi sesle tartar, sazlarda teller
Yâre ezgi çalar, titreyen eller
Kaville sulanır, yeşerir güller
Güllerin dalında durası vardır
Dağların bağrını türkü dindirir
Hasretin haresin vuslat söndürür
Âşık yaralıysa sevda ondurur
Sevdanın yürekte şırası vardır
Efe’nin zeybeği, Dadaş’ın barı
Artvin’de söylenir hep Atabarı
Elazığ mayası ah! Zârı-zârı
Bizim türkülerin turası vardır
Karadeniz coşar, horonlar teper
Anadolu hey - hey! Halaylar çeker
Ağıtlar gözleri Fırat’a döker
Fırat’ın kan çıban yarası vardır
Köroğlu’nun nidaları dağlarda
Karacaoğlan sevdaları bağlarda
Veysel gitti şimdi miras sağlarda
Seslerin sönmeyen çırası vardır
Türkü bize Türk dilinden ses verir
Dolar sînemize gül nefes verir
Maya olur, hoyrat olur; yas verir
Gözlerde sevdanın deresi vardır
Halay başı çeken kızda yemeni
Erkeğin elinde mendili yeni
Cezp eder renkleri ve seni, beni
Her yörenin ayrı beresi vardır
Halaylar, türküler ecdat mirası
Dünle bugünlerin sürsün arası
Yok ki türkülerin hiçbir kirası
Yalnızca ayakta durası vardır
Gurbet türküleri gurbette uzar
Hasretlik kalplere mezarlar kazar
Tel çınlar feryatla, sevdayı yazar
Gurbetin silinmez karası vardır
Bozlaklar ustası Muharrem Usta
Gitti usta, soluk şimdi Erbaş’ta
Titrer türkülere umurlu yaşta
Sazını bağrına sarası vardır
Deyişler, semahlar Sivas elinde
Ne de güzel Ruhsati’nin dilinde
Bin duygu yeşeren sevda gülünde
Sevginin sevdaya mirası vardır
Karşılama, horon, zeybek, köçekçe
Dadaloğlu havaları erkekçe
Ninni sesi kuşlar kadar ürkekçe
Bizim uşakların horosu vardır
Sarısözen iz bıraktı an gibi
Bayram Bilge iz peşinde can gibi
Türkü Türk’e hayat verir kan gibi
Türkünün yiğitçe narası vardır
Türküler doğuran gülce sezginin
Sazlarda dil bulan hakça yazgının
Âşıklar dilinde nice ezginin
Türkülerden kale, kurası vardır
Celalettin Kurt

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.220
  • 53.879
  • 4.220
  • 53.879
# 08 Oca 2016 09:30:04
Beni anlamadın demeyeceğim.
Beni anladın.
Zaten en dayanılmaz acı buydu.
Sen beni anladın. "Anladığın halde canımı yaktın."

 Frida Kahlo

Çevrimdışı ferdibey977

  • Aktif Üye
  • **
  • 2
  • 104
  • 2
  • 104
# 08 Oca 2016 09:45:38
bugün yürüyen
bir merdiven gibiyim
adeta
inip çıkıyorum
katları
düşüncesiz ve de dalgın
f.tüfekçi 8/1/2016

Çevrimdışı REİKİ26

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 282
  • 4.077
  • 282
  • 4.077
# 08 Oca 2016 16:31:13
       BİR BİLET İSTİYORUM SADECE GİDİŞ OLSUN
Öylesine gideceğim yol nereye götürür bilmeden..
Arkada kalanları düşünmeden,
Geçmişi yol haritası olarak alacağım yanıma.. .
Valizimde güven ve sadakat tohumları olacak tamamen..
Bulduğum her boşluğa ekerek ilerleyeceğim..
Kalbimde sadece vefalılar yer alacak
Yaralayıp kaçanlar kendini nimet sayanlar..
Hepsi geride geçmişte artık..
Bugün yeniden başlayacağım..
Yürüyeceğim koşacağım umut olacağım..
İnsan olmanın erdemini unutanlara inat ..
Vefasızlığa inat..
Nankörlüğe inat..
Yıkılmadan ayakta kalarak savaşacağım..
Yenilmenin hüznünü..
Kazanmanın sevincini..
Yasayacağım..
Her düştüğümde pes etmeden,
Bir daha, Bir daha, Bir daha kalkacağım..
Güçlenerek kendimden emin olarak,
Daha azimli, kararlı bir o kadar da mağrur..
Gülümseyeceğim her güne..
Bazen minik bir tebessümle süsleyeceğim acılarımı..
Ve giden benim dönüş yok artık geriye geçmişe..
Yol arkadaşları önemli bu yolculukta bir de,
Yarı yolda mi pes edecekler,
Yoksa yürümeye devam mı edecekler..
Herkes bulmalı mücadelenin bir yolunu..
Ama pes edip giderek,
Ama savaşıp zafere ulaşarak..
Kabuğumu kırmalıyım içimden geçenleri haykırmalıyım..
Susmak erdem dendi yıllarca..
Susmak haksızlığa boyun eğmek olmuş bu zamanda..
Doğru dan doğru olandan vazgeçmemek gerek bu yalan dünya da..

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.823
  • 227.512
  • 28.823
  • 227.512
# 08 Oca 2016 17:37:18
artık görünmüyor mevsimde hüzün
bulutlar bir garip rüyaya dalmış
ufukta güneşi ağlatan yüzün
bir mültecî gibi tenhâda kalmış
toprak yandı gülüm-, çeşmeler zehir
şimdi bilsen de bir, bilmesen de bir
kaç kere çağırdım seni öteden
turnalar uçurdum gittiğin yere
bin parça eyledin kalbimi neden
ruhum bir başına düştü göklere
bana tebessümle bakıyor kabir
şimdi gülsen de bir, gülmesen de bir
derdimin yangını sardı gölgeni
bir mahkûm kanıyla aktı izlerin
deniz ölesiye severken seni
neden gemileri yaktı gözlerin
yıkıldı yolunu bekleyen şehir
şimdi gelsen de bir, gelmesen de bir
yağmurun inceden yağdığı yerde
açan gül acıyı damıtır solar
ağustos böceği düşünce derde
içine kuşların sevdası dolar
ölü bir mahzene gömüldü kibir
artık sevsen de bir, sevmesen de bir
çatladı en kavî yerinden tohum
kıvılcım düşürdü sulara gonca
her akşam ölümü koklayan ruhum
seni de kuşanır hâkan olunca
bu yerde bilinir destân-ı kebir
şimdi kalsan da bir, kalmasan da bir
zaman ki, ardımda pervane şimdi
mekân defineler döktü yoluma
fırtınadan umut bekleyen kimdi
söyle, deniz neden gömüldü kuma
zindan çöktü gülüm; kırıldı zincir
benim olsan da bir, olmasan da bir
- Nurullah Genç -

Çevrimdışı azimli10

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.173
  • 821
  • 1.173
  • 821
# 08 Oca 2016 17:57:14
Öyle yürekten bakma gözlerime ey yar!
Gözlerimin sende kalma ihtimali var...
Gözlerim sende kalırsa neylerim yar?
Yüreğimin seni sevme ihtimali var...
Yaklaşma bu kadar yürek tenime!
Tenimin yanıp kül olma ihtimali var...
Alıştırma varlığına bu kadar.
Varlığının geleceğim olma ihtimali var...''

Çevrimdışı desemki

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 19
  • 1.223
  • 19
  • 1.223
# 08 Oca 2016 20:41:58
Gitmek bu kadar kolay mı sende
Bitirmek bir kalbi öldürmek
Verdiğin cefanın adı aşk olamaz
İnsan sevdiğine böyle bir son yazamaz
Duvara bakan penceremde
Seni bekleyişlerim hep aklımda
Kadar bazen saçmalıyor
Buna şahit oluyorum şu anda
Şimdi isyankar mı olayım
Yalnızlığa mı sarılayım
Yoksa bu şehrin tabelasına
Eski bir mi yazayım
Saat tam sabahın dördü
Aklım ikiye bölündü

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.858
  • 1.093
  • 11.858
# 08 Oca 2016 21:01:38


         h.n.a.


YARININ TÜRKÜSÜ

Arkadaşlar, haydi artık saflar dizilsin!
Uzak, yakın ufuklardan koşup gelerek,
Belde çelik kılıç, içte çelikten yürek,
Taşıyanlar saflardaki yerini bilsin!

Bir çığ gibi yürüyelim gözler ilerde;
Keder, elem her ne varsa geride kalsın!
Tehlikeler duman gibi tüterken yerde,
Arkadaki her düşünce sönüp ufalsın.

Kahramanlar yürük gider ölüme karşı,
Bir sevgili gibi onu basar bağrına!
Bak, uzaktan çalınıyor bir zafer marşı,
Yürüyelim şu doğmakta olan yarına…

Sen ne kadar güzel şeysin, ey şanlı ölüm!
Bizim bütün talihimiz sende saklıdır.
Ey dünyada her yiğite nişanlı ölüm,
Zevki sende arayanlar elbet haklıdır.

Köprüköy’den, Pilevne’den gelen ses nedir?
Çanakkale şehitleri dirildiler mi?
Çocuklarda yeni doğan bu heves nedir?
Kocamışlar bir sır için gençlik diler mi?

Saflarımız seyrelse de yine ileri!..
Düşenlerin kanlarından doğar bir şafak!
Haydi sarssın yeri, göğü cenk türküleri;
Kanımızla burda yarın güller açacak.

Çevrimdışı azimli10

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.173
  • 821
  • 1.173
  • 821
# 08 Oca 2016 21:06:47
Gece de olmuş, rıhtım da bomboş
Mavi bir suyun düşünü uyutur bir tayfa
Arkada, güvertede
Ah, neresinden baksam sessizlik gene.

Çevrimdışı ALAMET-i FARİKA

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.093
  • 11.858
  • 1.093
  • 11.858
# 08 Oca 2016 21:15:06



         h.n.a.



TÜRKLERİN TÜRKÜSÜ

Dilek yolunda ölmek Türklere olmaz tasa,
Türk’e boyun eğdirir yalnız türeyle yasa;
Yedi ordu birleşip karşımızda parlasa
Onu kanla söndürüp parçalarız, yeneriz .

Biz Tufanı yarattık uyku uyurken batı,
Nuh doğmadan kişnedi ordularımızın atı.
Sorsan şöyle diyecek gök denilen şu çatı:
Türk gücü bir yıldırım Türk bilgisi bir deniz.

Delinse yer, çökse gök yansa kül olsa dört yan,
Yüce dileğe doğru yine yürürüz yayan.
Yıldırımdan tipiden kasırgadan yılmayan,
Ölümlerle eğlenen tunç yürekli Türkleriz…

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.823
  • 227.512
  • 28.823
  • 227.512
# 08 Oca 2016 22:39:30
Demedim mi Demedim mi?
Gönül sana söylemedim mi
Bu bir rıza lokmasıdır
Yiyemezsin demedim mi?
Yemeyenler kalır naçar
Gözlerinden kanlar saçar
Bu bir demdir gelir geçer
Duyamazsın demedim mi?
Aşıklar harabat olur
Hakkın katında kutlu olur
Muhabbet baldan tatlı olur
Doyamazsın demedim mi?
Çıkalım meydan yerine
Erelim Ali sırrına
Can-ü başı Hak yoluna
Koyamazsın demedim mi?
Bu dervişlik bir dilektir
Bilene büyük devlettir
Yensiz yakasız gömlektir
Giyemezsin demedim mi?

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.402
  • 69.701
  • 3.402
  • 69.701
# 08 Oca 2016 23:31:44
Canım, Sevdiğim, Yüreğim

Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin...
Bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan...
Bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü,
Bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır...
Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi.
Güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim.
Damla damla birikiyor insan.
Damla damla sevgili...
Bir gün akıp gideceğiz hayata...
Duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin.
Benim yüreğim sensin şimdi, seni vurur durur...
Ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde.
 
Yılmaz Güney

Çevrimdışı bergüzar

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.141
  • 10.627
  • Okul Müdürü
  • 1.141
  • 10.627
  • Okul Müdürü
# 08 Oca 2016 23:33:53
Bir Kırgınlığın Şiiri Olsun İsterdim
 
 Nerden bilebilirdik Galileo’nun şiirimize bir yerden dâhil olacağını
Çatık kaşlarıyla bize bir şeyler anlatan bir dostun varlığını nerden
Uzun bir yolu yürüdük onunla ve bunları hiç hesaba katmamıştık
Çünkü kadim bir kavrayışla biliyorduk kalbin hesap kaldırmadığını
Biliyorduk ve bazı şeyleri bilmesek de haberdardık bazı şeylerden


Günler uzundu o zamanlar biz gençtik ve heyecanlıydı yaşamak
Kitapların içinden geçerken hayatın püf noktalarını arardık daima
Bir ırmak akardı sağ yanımızdan sol yanımız gürültülü kalabalıklar
Mahcuptuk nasibimizi beklerken ve umursamaz görünürdük oysa
İşte böylece öğrenmiştik her şeyin göründüğü gibi olmadığını da

Akşamları kaldırım kenarlarındaki bahçe duvarlarına siperlenirdik
Babalar evlerine dönerdi ve çocukların ellerinden tutardı anneler
İstirahata çekilirdi güneş ve gün yüzüne çıkardı direşken karanlık
Yoksulluklara çare olmazdı ama yorgunlukları örterdi bir müddet
Dünya bu marşı tekrarlardı durmadan sonrası yalnızca unutkanlık


Unutkanlık ah sahi bazı şeyleri hiç unutmamıştık unutmayacağız
Bir dostluğu anıları yazları kitapları kırgınlıkları ve bütün bunları
Hiç unutmayacağız ömrümüzün sonuna taşıyacağız heybemizde
Son kibrit çöpüne denk düşecek ölüm ve biz vademiz yettiğince
Sağalmayan yaranın tazeleneceğini her fırsatta haykıracağız
Taner Sarıtaş, Dergah 301

 

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK