Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 28 Ara 2017 10:38:48
Sana mahsun bir umut, desem mi bilmiyorum
sana çılgın bir bulut, desem mi bilmiyorum
derin bir uçurumda arıyorum kalbini
ya gel, ya beni unut, desem mi bilmiyorum


Ey yıllardır içimde beslediğim kanarya
senin o sulu sepken yeşil gözlerin var ya
rüyalarımı çaldı
sevda ırmağında sular alçaldı
son bahar uğradı yüreğimize
sararttı gülleri, yaseminleri
bana özlemin kaldı...


Nurullah Genç'

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.402
  • 69.697
  • 3.402
  • 69.697
# 28 Ara 2017 11:15:49
Kelimelerin küçük melekler olduğuna inanırım.
Bir güzel söz söylersin;
Hayat verirsin,
Huzur verirsin,
Umut verirsin…

Seçil Oğuz

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 28 Ara 2017 13:03:00
Gazetelerin Kurumamış
Akşam Baskısında En Çok
Arıyorum Seni Ah... Yoksun
Ne Bir Yazı Ne Bir Resim Yok

Kavga siperlerinde Yoksun
Jandarma Sirenlerinde Yok
Düzmece Bir İntiharmısın
Arama Bültenlerinde Yok

Yanımda Yoksun Canımda Yok
Ne Çok Özledim Bilsen Ne Çok
Sen Yoksun Faydası Yok
Ben Yokum Ah Ben Yokum

Vurulan Kuşun Kan Damlayan
Körpe Kanatlarında En Çok
Soruyorum Seni Ah…Yoksun
Son Bir Ümit Son Bir Çare Yok..

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 28 Ara 2017 13:04:44

Sakin göllerin kuğusuyduk
Salınarak suyun yatağında
Yarılan ekmeğin buğusuyduk
Göğsüm daralıyor,yüreğim kanıyor
Olmasaydı sonumuz böyle...
İkimiz birer yolcuyduk
Aynı ormanda kaybolmuş
Aynı çıtırtıya ürperen iki serçe
Hep aynı yerde karşılaşırdık
Tesadüf bu
Dedim ya!
Hiç yoktan susturuldu şarkımız
Göğsüm daralıyor
Yüreğim kanıyor
Bitmeseydi bizim öykümüz böyle
Olmasaydı sonumuz böyle
Dağlarda çoban ateşiydik
Dolanarak suyun yanağından
Ceylanın pınara inişiydik
Olmasaydı sonumuz böyle

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.220
  • 53.878
  • 4.220
  • 53.878
# 28 Ara 2017 16:37:50
Yar(a)dan



ben seni göğsümdeki yara gibi sevdim
merhem diye sarındıkça şefkatime özlemlerin

gülüşüme aldanıp düne yorma
iç`ine inen kuyu kuyu karanlıktır gözlerim
dilim ateşe sürgün

doğumu müjdeleyen ölümü de müjdeledi!

ekmek paylaşılır, babamdan bilirim...
matem nasıl bölüşülür sevgili!

kırk dağ yüküyle bir avuç toprak olur insan!
gurbetten sılaya nasıl uzanır ellerim,
mahşer yeri avuçların avuçlarımda ısınır!

bana sorma nehirleri kurutan denizleri
daha dün,
babamın mavi gözlerinde göğü gömdüm
bana kalan,
toprak rengi bakışlarında kahır yüklü gemilerin demir aldığı
acılı anam
durulduğum tek liman...


bir tül gibi geceyi dokuyorken üzerimizde zaman
rüzgara bırakıp iplerimizi
bulut bulut atılmak uçurumlardan
ölmek kadar yakınken nefesin nefesime
yağmurunda ıslanmak

geç kalmışken;
ellerin ellerime
gözlerin gözlerime
tenin tenime
eksilse dokunuşların bilki bu ömür ziyan

asma yüzünü sevgili
yazgısı yüzünden taşan eski resimler solarken sandık içinde
ana kucağı arayan bebekler gibi
sokul göğsümün yamacına soluklan
sen hep bahar kal...


arş hasret topluyor, kıyamet yıldızlar
yazgısının yangınına düşen arz!
sus(ma)!
hangi acımıza sığınsak mabede dönüyor yaralarımız...



sude nur haylazca

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.809
  • 227.432
  • 28.809
  • 227.432
# 28 Ara 2017 21:11:42
DEMEDİ DEME

Korkuyorum belki yarın geç olur
Geleceksen bir gün önce gelsene.
Yaralıya yol gözlemek güç olur
Geleceksen bir gün önce gelsene.

Kar yağar, çığ düşer yollar açılmaz.
Seller iner derelerden geçilmez
Senet yoktur ömre vade biçilmez
Geleceksen bir önce gelsene.

Can kuşu kafeste durmaz demişler
Kaçan kuş kafese girmez demişler
Son pişmanlık fayda vermez demişler
Geleceksen bir gün önce gelsene.

Abdurrahim Karakoç

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 29 Ara 2017 10:56:11
Bu şehirdi,benim ilk hasretim bu şehirdi,
Sırdır anılarında hala sır çocukluğum!
Sanki başka bir izden başka bir semte girdi,
Hep böyle şaşkın şaşkın bakınır çocukluğum...

Ne kaybettiyse hep böyle kaybetti bu sersem.
Sırra ihanet olur bundan bir fazla dersem!
Hangi köşe başından önüne çıkıversem
Ağlamaklı bir tavır takınır çocukluğum...

Zor bu düşten kurtuluş,pek dalmasam derine
Ama teğet geçilmez ki eski bayram yerine
Doymaz parmak uçlarım hasret buselerine;
Her şeye tekrar tekrar dokunur çocukluğum...

Ey yakın insanları bu ıraksı diyarın
Beni bileceksiniz sarın çevremi,sarın.
Gözlerini bu şehre açmış tüm yavruların
O saf bakışlarından okunur çocukluğum.

Yüzüm gülümsüyor ya,yeter mutluyum,şenim,
Bırak dere taşmışken ıslansın paçam,yenim.
Şu anda ne geçmişten şikayetim var benim
Ne de geleceklerden yakınır çocukluğum.

Varsın üstüme tek tek kapansın dış kapılar
Kale mahkumu gibi sarsın beni dört duvar
İçimde her anıya açık birer kanat var
Hep o pencerelerden sarkınır çocukluğum...

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 29 Ara 2017 11:12:31

1.
hoşça kal ayak izim
serseri sokaklarda
hoşça kal
kendine bir başka
gökyüzü büyüten
kardeşim
gece feneri
hoşçakal kal çaldığım
Islık
söylediğim türkü
doludizgin karlarda.
hoşça kal
annemin
yüzü
hep beyaz yaşmaklı
sırı dökülmüş bir yalnız
aynada.
hoşça kal
dolunayın
altında
ıhlamur ağaçlarına
kazıdığım
şey
hoşça kal uzaklarda yanan
anızların parıltısı hoşça kal.

2.
bir gün gelecek bu gün de
bir anı olacak nasılsa
oturduğumuz bu masa
bu kum saati, bu rüzgar, bu eski
komodin
bu kırık
sandalye
bu kelepir yürek
bu aşk
nasılsa.

3.
hoşça kal ayak izim
serseri sokaklarda
hoşça kal
yarım kalmış
duvar yazıları
hoşça kal
bir gün gelecek
akacak yeraltı suları
hoşça kal
yakut, bezirgan, gön
hoşça kal eski zaman
aktarları
gidiyorum
bu şehri bu yağmuru
bu düşleri
bu aşkı bu kavgayı bu kederi
size bırakarak.

Çevrimdışı h.özlem

  • Uzman Üye
  • *****
  • 3.599
  • 13.236
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 3.599
  • 13.236
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 29 Ara 2017 15:16:52
Bir an buruk bir acı saplanırsa yüreğine,
gözlerin zamansız takılırsa,
kulakların zamansız deli gibi çınlarsa
bil ki bir yerlerde özlemişsindir.

Güneşin doğduğu da bir gerçek battığı da...
Kalbimin attığı da bir gerçek, günün bittiği de..
Ne çıkar tüm gerçekleri saysak tek tek.
Seni Seviyorum ya, iste o en büyük gerçek...

Sen bir pınarsın içilen ama kanılmayan,
Seveni yanıltmayan, sevince yanılmayan,
Varlığına doyulmayan, yokluğuna dayanılmayan..

Canımdaki her nefes nefesine eklensin,
İçimdeki her nefes hayalinle demlensin,
Bırak bu gönlüm varlığınla renklensin,
Sen benim gönlümde yaşadıkça özelsin

Çevrimdışı toplum-bilim

  • Bilge Üye
  • *****
  • 4.220
  • 53.878
  • 4.220
  • 53.878
# 29 Ara 2017 19:14:35
Titrek Bir Damladır
Titrek bir damladır aksi sevincin
Yüzünün sararmış yapraklarında
Ne zaman kederden taşarsa için
Şarkılar taşırsın dudaklarında.

İşlerken hülyama sesten örgüler
Bir çini vazodan dökülen güller
Gibi hülyada fecirler güler
Buruşmuş bir çiçek parmaklarında.

Gözlerin kararan yollarda üzgün,
Ve bir zambak kadar beyazdı yüzün;
Süzülüp akasya dallarından gün
Erir damla damla ayaklarında.

Sesin perde perde genişledikçe
Solan gözlerinden yağarken gece
Sürür eteğini silik ve ince
Bir gölge bahçenin uzaklarında.

Sen böyle kederden taştığın akşam
Derim dudağında şarkı ben olsam
Gözlerinde damla, içinde gam
Eriyen renk olsam ayaklarında

Ahmet Muhip DRANAS

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 29 Ara 2017 22:42:54
Sen gülünce dünya başka bir yere dönüşürdü,
Yol kenarında yatan bütün ölü hayvanlar katillerini bağışlarlardı,
Bütün anneler eşitlenirdi,
Bütün evsizler sıcak yataklarda uyur,
Yaralı çocukların kalbi sende atardı…
Senin genlerine işleyen o bitmeyen hüzünün,
Kulaklarımda derin bir uğultudur kayıp bir orman gibi…
Tenin kıyılmaz bir bahçe,
Saçların deniz kokusu,
Gözlerin iki yalnız yıldız…
Geceleri ne çok düşünüyorum seni,
Uykularını,yastığını,yorganını…
Bir melek uykusu hayal ediyorum,
Seyre dalıyorum o çaresiz rüyalarını,
Avuçlarını öpmek geliyor..
Kanayan düşlerini gözlerim içerken,
Yüreğim kaldırmıyor çırpınışlarını,
Senin için hiçbir şey yapamayısıma hayıflaniyorum…
Şimdi sabah oluyor kentte,
Sökülüyor iki ucu bir araya gelmeyen şafakları ömrünün,
Ve ben nisan yağmurları indiriyorum toprağına inatla,
İrkiliyorsun yatağında,korkma!…
Ben hiçbir eksik baharı indirmem toprağına…

Çevrimdışı seheryeli_

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.916
  • 19.360
  • 2.916
  • 19.360
# 30 Ara 2017 01:03:32

Aşk yeniden
Akdenizin tuzu gibi
Aşk yeniden
Rüzgârlı bir akşam vakti
Aşk yeniden
Karanlıkta bir gül açarken

Aşk yeniden
Ürperen sahiller gibi
Aşk yeniden
Kumsalların deliliği
Aşk yeniden
Bir masal gibi gülümserken

Gözlerim doluyor
Aşkımın şiddetinden
Ağlamak istiyorum
Yıldızlar tutuşurken
Gecelerin şehvetinden
Kendimden taşıyorum

Aşk yeniden
Bitti artık bu son derken
Aşk yeniden
Aynı sularda yüzerken
Aşk yeniden
Rüya gibi bir yaz geçerken

Aşk yeniden
Unutulmuş yemin gibi
Aşk yeniden
Hem tanıdık, hem yepyeni
Aşk yeniden
Kendini yarattı kendinden

Çevrimdışı 67guness

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 302
  • 2.313
  • 302
  • 2.313
# 31 Ara 2017 00:22:36
Yɑlnızcɑ ‘sol’ ɑnɑhtɑrı olɑnlɑr mı kɑlp çɑlɑbilir?
Seviyorum ɑnlıyor musun?
Kırgınım.
Gidişin değil, kırılmışlığım bɑtıyor ɑvuçlɑrımɑ.
Üzgünüm,
‘Birɑz dɑhɑ kɑl’ diyemediğim için sɑnɑ.
Yɑlnızım, ɑnlɑyɑbiliyor musun korunmɑsızlığımı?
Ve hissedebilir misin hiç sɑrılmɑdɑn sɑvunmɑsızlığımı?
Ö(z)lüyorum sɑdece,
Aldırmɑ…

Çevrimiçi hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.809
  • 227.432
  • 28.809
  • 227.432
# 31 Ara 2017 09:04:03
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!
Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık,
Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı...
Arkada zincirlenen yüksek Toros Dağları,
Önde uzun bir kışın soldurduğu etekler,
Sonra dönen, dönerken inleyen tekerlekler...

Ellerim takılırken rüzgârların saçına
Asıldı arabamız bir dağın yamacına.
Her tarafta yükseklik, her tarafta ıssızlık,
Yalnız arabacının dudağında bir ıslık!
Bu ıslıkla uzayan, dönen kıvrılan yollar,
Uykuya varmış gibi görünen yılan yollar
Başını kaldırarak boşluğu dinliyordu.
Gökler bulutlanıyor, rüzgâr serinliyordu.
Serpilmeye başladı bir yağmur ince ince.
Son yokuş noktasından düzlüğe çevrilince
Nihayetsiz bir ova ağarttı benzimizi.
Yollar bir şerit gibi ufka bağladı bizi.
Gurbet beni muttasıl çekiyordu kendine.
Yol, hep yol, daima yol... Bitmiyor düzlük yine.
Ne civarda bir köy var, ne bir evin hayali,
Sonunda ademdir diyor insana yolun hali,
Arasıra geçiyor bir atlı, iki yayan.
Bozuk düzen taşların üstünde tıkırdıyan
Tekerlekler yollara bir şeyler anlatıyor,
Uzun yollar bu sesten silkinerek yatıyor...
Kendimi kaptırarak tekerleğin sesine
Uzanmış kalmışım yaylının şiltesine.

Bir sarsıntı... Uyandım uzun süren uykudan;
Geçiyordu araba yola benzer bir sudan.
Karşıda hisar gibi Niğde yükseliyordu,
Sağ taraftan çıngırak sesleri geliyordu:
Ağır ağır önümden geçti deve kervanı,
Bir kenarda göründü beldenin viran hanı.
Alaca bir karanlık sarmadayken her yeri
Atlarımız çözüldü, girdik
..........
..........

Faruk Nafiz Çamlıbel

Çevrimdışı 67guness

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 302
  • 2.313
  • 302
  • 2.313
# 31 Ara 2017 13:43:07
Hangi rüzgarlara sattın da saçlarını
Uğultusuna tutunamadın

Ömürden nefes çalarak ne kadar yaşarsa insan
Öyle yaşadım gözlerini
Tenimde itiş kakış
Cebimde depremlerin
Esrarlı gece ayinleri
Volkanik şiirler
Usul usul giymedim mi sözlerini
Yalnızlığın tiradını kapamadım mı her sefer
Sensizlik seni anlattı en çok
Vazgeçmeler vazgeçmekten vazgeçti
Söyle saçlarında öldüğüm
Bir geri gidiş kaç günde gelirdi?

K.T.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK