Yorumsuz! : Haberler

Çevrimdışı alicayirci

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 184
  • 408
  • 184
  • 408
# 24 Eki 2011 16:51:29
allah rahmet eğlesin sarıkamışta çalışmıştım oradaki bir arkadaşımı aradığımda bana
minübüsü 15 16 yaşında bir çocuğun kullandığını söyledi. allah akıl fikir versin

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 28 Eki 2011 19:07:08
"Ankara'nın en işlek meydanlarından olan Güvenpark'ta patlama meydana geldi!

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 29 Eki 2011 16:42:50
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
"Ankara'nın en işlek meydanlarından olan Güvenpark'ta patlama meydana geldi!

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Cihan Haber Ajansı'nın patlama diye duyurduğu haber meğer kazaymış!

Kaynak : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

________________

Bingöl kent merkezi bugün öğle saatlerinde büyük bir patlamayla sarsıldı

Kaynak : [linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı munzeviçığlık

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.642
  • 22.384
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 29 Eki 2011 16:59:23
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Anaokulu ve Sınıf Öğretmenliği Diplomaları İptal Ediliyor...

Anaokulu ve sınıf öğretmenliği diplomaları KHK ile iptal edildi. Şu an pek az kimse farkında ama ne olduğu anlaşılınca acısı hissedilecek ve feryadı pek yakında bir çok öğretmen ve öğretmen adayından gelecek.

Öğretmen yetiştiren fakültelerin diplomaları 2006’da kaldırılmış, yerine sertifikalı mezuniyet gelmişti. Fakülte öğrencileri bunu biliyordu Ancak bunun ne demek olduğunu bilmiyorlardı.

Şimdi de, görev başındaki öğretmenlerin diplomaları KHK ile fiilen geçersiz sayıldı. Çünkü sınıfları ellerinden alınıyor. O diplomayla girdikleri sınıflar yakında yok olacak. Bakın nasıl?

Anaokulları ve İlköğretim okulları “Temel Eğitim Okulları” adı altında birleştirildi. Artık İlköğetim okulu yok, Temel Eğitim okulu var.

İlköğretimin anaokulu 5-6 yaş iken Temel Eğitimin anaokulu 5-6-7-8-9 yaşları içine alıyor. 1+4 yıl Anaokulu, bu getiriliyor. Dairesi açılan bölüm bu!

Ne öğretir bu 5 yıllık Anaokulu?

Okuma yazmaya hazırlık ve okuma yazma öğretir.

Peki bizde bunun öğretmeni var mı, hayır yok!

Bunun öğretmenini yetiştiren fakülte var mı, hayır yok!

Ne yapacak MEB şimdi?

MYK’da hazırlanan Yaşam Boyu Öğrenme dairesini kurdu, orada sertifika kursları açacak. Sertifikalı Öğretmenlik için de ilk adımı atıyor!

Sınıf öğretmeni olarak yetişmiş olan, tayin etmediği öğretmen adaylarına ne diyecek bakanlık?

“Diplomalarınız geçmiyor, çünkü o diplomayla gireceğiniz okullar artık yok! 5 yıllık Anaokulu öğretmeni olmak isterseniz, size Yaşam Boyu Öğrenme dairesinde açacağımız kurslarda sertifika verebiliriz” diyecek.

Eğer, İkinci Kademe (şimdiki 4-5.sınıf) öğretmeni olmak isterseniz, artık sınıf öğretmeni değil branş öğretmeni olacaksınız. Yine diplomanız geçmez! Bu sefer de sadece bu sınıflar için branş öğretmeni olabilirsiniz, ancak bunun sertifikasını almalısınız! Haydi kurslara, pamuk eller cebe…

Peki, mevcut okullardaki sınıf öğretmenleri ne olacak?

Onların da diplomaları iptal oldu, sınıfları yok artık!

MEB onlara hizmet içi kurslar açıyor, onun için artık yaz tatilleri yok!

Kurslar iki seviyeli olacaktır, seçim öğretmenin.

A-Anaokulu (1+4) öğretmeni olmak için

B- 4-5. sınıf temel derslerinden birinin öğretmeni olmak için

Bu kurslara alınacak öğretmenler, henüz emekliliği gelmemiş olanlardır. Emekliliği gelmiş olanlar bu değersizleştirmeyi görüp de dayanamaz, bir an önce emekli olmak isterler. Ki, deneyimli ve dolu öğretmeni burada tutmamak onların istediğidir.

Öğretmenliğin, Amerika’daki gibi en itibarsız meslek haline getirilmesine hiçbir deneyimli öğretmen razı olamaz. Zaten 2005’den beri dağıtılan uyduruk ders kitaplarına itibar etmeyip onlar kendi doğru bildiklerini öğretiyorlardı. Şimdi onlara onur plaketi vereceklerine, KHK ile en ağır ceza veriliyor, diplomaları ve sınıfları ellerinden alınıyor.

Yakında Temel Eğitim Okullarını bir KHK ile valiliklerin özel idarelerine, sonra belediyelere vereceklerini biliyoruz. Bunu saklamıyorlar zaten.

O zaman, bütün diplomalara, bütün sertifikalara rağmen, bütün hizmet içi kurslara, bu zahmetlere rağmen, sözleşmenizi yerel yönetim yapacaksa…

Kaybedecek başka neyiniz kaldı?

Sevgili, mesleği elinden alınan sınıf ve anaokulu öğretmenleri…

Sevgili, ataması yapılmayan sınıf ve anaokulu öğretmenleri…

Sevgili, ataması yapılmayan bütün branş öğretmenleri…

Sevgili, fakülteleri kapanacak olan sınıf ve anaokulu öğretmenliği bölümleri…

Sevgili, evlatları perişan edilen ve bu perişanlığı birlikte çeken aileler…

Sizi bekleyen bu hazin sonu, Dünya Ticaret Örgütünün emirleri doğrultusunda hazırlayan;

- Mesleki Yeterlilik Kurumuna (MYK, İçerisinde on Amerikalı var),

- Yeni görevi sizi küresel ekonominin emir eri yapmak olan MEB’na,

- Sizi piyasaya devredip kendini kapatacak olan YÖK’e,

- Sizi bu hale getirenlere engel olmayan seçtiğiniz milletvekillerine,

- Ya da size gerçekleri yazmadıkları için köşe yazarlarına, kendine aydınım diyenlere…

Söyleyecek bir çift sözünüz yok mu?

Lütfen, yapacak bir şeyiniz, söylenecek bir sözünüz olsun artık!

(Mahiye Morgül)

Bizim derin uykuya dalmış toplumumuzda ancak canları yanınca! ses çıkar o zamanda çok geç olmuş olur!Zamanındda (isme gerek yok herkes bilir) Milli Eğitim bakanının biri şu öğrenciler ve okullar olmas idi ne rahat olurdu Milli Eğitim'i yönetmek tarzında bir anlayış bu!Bugünkü idareye destek verenlerin yanında benim gibi bir çok insanda bedel ödemek zorunda kalmaz inşallah!Ülkenin tarımını ve hayvancılığını idare edenlerin verdiği destekler! sayesinde bugün tarımın ve hayvancılığın geldiği nokta ortada?Bu yönetim zihniyetinin toptancılık anlayışıyla ver kurtul politikalarıyla bu ülkenin daha ne hezeyanlara gebe olduğunu çok merak ediyorum?!

Çevrimdışı özgürinsan

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 42
  • 97
  • 42
  • 97
# 24 Kas 2011 09:19:06
Esra Öğretmen’in öyküsü

Bazen haberin içindeki bir isim, tanıştırır kendini size: “Ben haber değilim, insanım” diye bağırır.
Esra öğretmen adeta öyle seslendi bana...

Bir baba
Depremden hemen sonra gittiğim Erciş’te ilk gördüğümüz enkazın başında yaşlı bir adam, sandalyeye yığılmış ağlıyordu.
Sordum:
“Az önce damadı ve torunu ölü çıkarıldı; kızının cesedi hâlâ içerde” dediler.
Yanına gittim:
“Torunum Yiğit 60 günlüktü. Kızım Esra 22 yaşında İngilizce öğretmeniydi” diye inledi.
Kurtarma ekibinden bir görevli, Yiğit ile annesini buldukları anda çektiği fotoğrafı gösterdi.
Bakması zordu. Bir tutam saç vardı fotoğrafta; yanıbaşında da kafası yaralar içinde, minnacık bir bebek...
Aile o pazar Malazgirt’ten Erciş’e alışverişe gelmişti.
İlçenin tek sosyal tesisi sayılabilecek internet kafede oturmuşlardı. Yiğit bebek orada huysuzlanınca annesi bir köşede emzirmeye çekilmiş ve orada depreme yakalanmıştı.
Ana-oğul öylece yan yana gömülmüşlerdi betona...

Bir kız
O fotoğraf, bir türlü gözümün önünden gitmiyordu.
Deprem bölgesindeki binlerce kişisel dram arasında en çok Esra öğretmeninkini merak eder olmuştum.
Yazım çıktıktan sonra Esra öğretmenin yakınları, onun “son fotoğrafı”nı istemek için ulaştılar bana...
Paylaşamadım.
Ama onlardan öğrendiklerimle, Esra öğretmenin öyküsünü sizinle paylaşmak istiyorum. Hazin biten bu filmi geri sarıyorum:
Süleyman’la Amasya’da öğretmen lisesinde tanışmışlar.
27 Ağustos 2004’te başlamış ilişkileri...
2005 yazında Süleyman, Polis Koleji’ni kazanıp İzmir’e gitmiş. Mezun olunca da İstanbul’a geçmiş.
Esra da mezun olur olmaz peşinden İstanbul Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği’ne girmiş.
Böylece İstanbul’da buluşmuşlar.
Arkadaşları Zeynep, sonrasını şöyle anlatıyor:
“Bir gün aradı beni; evleneceklerini söyledi. 18 Eylül 2010 Pazar günü, 6 senedir sevdiği adamla hayatını birleştirdi. Üniversite sondaydı. Hemen hamile kaldı.
‘Acelen ne Esra’ diye soruyordu insanlar...
Nereden bileceklerdi ki gerçekten acelesi olduğunu...”

Bir oğul
O yaz Esra öğretmen, Malazgirt’e atanmış.
23 Ağustos 2011’de de “Yiğido”su dünyaya gelmiş.
“Artık hayatın tadını çıkarma vakti”ymiş.
Ama Esra, tuhaf bir içgüdüyle gitmek istemiyormuş.
Yine Zeynep anlatıyor:
“Süleyman’la birlikte ikna ettik onu: ‘Sadece 2 sene kalacaksın’ dedik. Bana dedi ki:
‘-Oralar çok kötü. Yiğidom’a bir şeyler alabileceğim bir mağaza bile yok.’
‘-Siz de Van’a gidersiniz’ dedim. Keşke demeseydim.”

Ve son
Köşedeki fotoğraf çekildikten 18 gün sonra, Malazgirt’teki 10. günlerinde alışverişe gelmişler Erciş’e...
Bir internet kafede soluklanmışlar.
Ve saat 13.40’ta, tam Esra öğretmen Yiğido’sunu emzirirken sallanmış toprak...
Hepsini yutmuş.

Ya kalanlar?
Van depreminde, çoğu o internet kafede ölen 63 öğretmenden biriydi Esra... Raporlu olduğundan, hayatının mesleğini hiç yapamadan ayrıldı aramızdan...
Ama halen başka öğretmenler var Erciş’te, Van’da...
5 Aralık’ta bölgede okullar açılıyor. Ve onlar, hem kendileri, hem öğrencileri için kaygı içindeler. Yaşadıkları felaketten, onca meslektaşlarını gömdükten sonra o hasarlı binalara nasıl girecekler, nasıl sağlıklı ders verebilecekler?
Düzce, Simav depreminde öğretmenlere verilen tayin hakkından ne zaman yararlanabilecekler?
Öğretmenler Günü, işte bu sorularla “kutlanıyor” Van’da...
Kayıp öğretmenlere rahmet, kalanlara sabır diliyoruz.
Minnetle ellerinden öpüyoruz.

Can Dündar - Milliyet
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı BAYPARS2

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.975
  • 7.279
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 1.975
  • 7.279
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 29 Kas 2011 19:27:49
MİLLİ EĞİTİM BAKANI: BU KADAR ÖĞRETMENE İHTİYAÇ YOK, BAŞKA İŞ BULSUNLAR

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı özgürinsan

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 42
  • 97
  • 42
  • 97
# 03 Ara 2011 11:48:53
Gözden kaçan 'utanç'
Konya Mareşal Mustafa Kemal İlköğretim Okulu'nda eğitim gören yaklaşık 2 bin 458 öğrenciye, dağıtılan anket formuyla, kendilerinin veya kardeşlerinin cinsel, fiziksel ve duygusal istismara uğrayıp uğramadıkları soruldu.

Barış Yaman


Cumhuriyet-Konya - Öğretmenlerin doldurması gereken anketin öğrencilere doldurtulması eğitimcilerin ve velilerin tepkisini çekti. Okul Müdürü Kamil Ural, “Zamanında yetiştiremeyeceğimiz düşüncesiyle anketi öğrencilere dağıttık. Cinsel içerikli sorular da gözümüzden kaçmış” diyerek kendini savundu.

Milli Eğitim Bakanlığı, bağlı devlet okullarında eğitim gören çocukların cinsel, fiziksel ve duygusal istismara maruz kalıp kalmadıkları, aile ortamları ve ebeveynlerin çocuklara ilgisini ölçmek amacıyla 65 soruluk bir anket formu hazırlattı. Hazırlanan anket formunu, sadece idareci ve öğretmenlerin görebileceği şekilde internet sitesinde yayımlayan bakanlık, genelgeyle okul yönetimlerinden, rehber öğretmenler vasıtasıyla her bir öğrenci için anket sorularının yanıtlandırarak 30 Kasım’a kadar teslim edilmesini istedi. Ancak okul yönetimi, rehber öğretmenler tarafından doldurulması gereken anketi öğrencilere dağıttı.

Yaşanan bu skandal, eğitim camiasını ve velileri ayağa kaldırdı. Bazı öğrencilerin anket sorularını topluca birbirinden yardım alarak doldurmak zorunda bırakıldıklarını savunan veliler, öğrencilere ait kişisel bilgileri taşıyan anket formlarının, zamandan kazanmak amacıyla yine öğrenciler tarafından sisteme girildiği de iddia etti.

‘Gereken yapılır’

İl Milli Eğitim Müdürü Halil Şahin ise “Olayı ilk kez sizden öğreniyorum. İnceleteceğim. Sorular öğrencilere dağıtılmışsa tabii ki yanlış yapılmıştır. Varsa böyle bir olay gereken yapılır” diye konuştu.

3 Aralık 2011
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı ayteking

  • Bilge Üye
  • *****
  • 2.027
  • 20.888
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 2.027
  • 20.888
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Ara 2011 15:14:50
ttnet internet fiyatlarını güncellemiş. gözümüz aydın.

Çevrimdışı sessizsinema

  • Uzman Üye
  • *****
  • 977
  • 2.512
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 977
  • 2.512
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 03 Ara 2011 17:36:06
iddia ediyorum: aşağıdaki haberde geçen kaza 5 gün önce yani 24 kasım öğretmenler gününde olsaydı bütün medya ajitasyon yaparak haberi ilk sıralarda gösterirdi. "öğretmenleröğretmenler gününde öldü!" gibi başlıklar atılırdı. bugün özellikle inceledim de kıyıda köşede bir haber olarak kalmış. dayakçı öğretmen! gibi haberler ise ilk sıralar da gündeme getiriliyor!

onun için medyadaki 24 kasım masallarıyla lütfen kimse gaza gelmesin artık! (çok üzüntülü ve sinirliyim, bağışlayın...)

açıklama yapan ilçe milli eğitim müdürü bile kaza yapan öğretmenlerin hangi okullarda görev yaptığını yanlış söylüyor!

hayatını kaybeden 2 öğretmenimize Allah rahmet eylesin, geride kalanlarına sabırlar versin, yaralı öğretmenlerimize şifalar versin...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı huseyinyesilot

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 11.965
  • 149.575
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 11.965
  • 149.575
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 06 Ara 2011 01:37:18
Öğretmene YİNE YOK..!
 
02 Aralık 2011 Cuma 00:20
 
ÖNCE POLİSLERE EGM'DEN MÜJDE GELDİ. ARDINDAN HSYK'DAN HAKİM VE SAVCILARA MÜJDE GELDİ. MEB İSE ENKAZ ALTINDA YARALANANLAR HARİÇ KİMSEYE TAYİN HAKKI VERMEDİ.

EGM VANDAKİ POLİSLERİN ZORUNLU HİZMEZ SÜRELERİNİ 1 YIL İNDİRİP ZORUNLU HİZMETİNİ BİTİRENLERE İSE EŞLERİNİN MEMLEKETLERİNE GİTMELERİ İÇİN TAYİN HAKKI VERDİ.

HSYK İSE VANDA BULUNAN HAKİM VE SAVCILARA İSTEDİKLERİ İLLLERDE TAYİN HAKKI VERDİ. MEB İSE HALEN SADECE ENKAZ ALTINDA YARALANAN ÖĞRETMENLER HARİÇ HİÇBİR ÖĞRETMENE TAYİN HAKKI VERMİYOR.

İŞTE HSYK'DAN VANDAKİ HAKİM VE SAVCILARA VERİLEN TAYİN HAKI İÇİN DUYURU:

23 Ekim 2011 tarihinde Van ilinde meydana gelen deprem ile ilgili Van ve Erciş’te görev yapan hâkim, Cumhuriyet savcısı ve personeli ziyaret etmek üzere Kurulumuzca aynı gün bölgeye ziyaret gerçekleştirilmek istenmiş, fakat kara ve hava yollarındaki aşırı yoğunluk nedeniyle vasıta temin edilemediğinden ziyaret bu tarihte gerçekleştirilememiştir. Deprem ertesi günü 24 Ekim 2011 tarihinde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Genel Sekreter Yardımcısı Muzaffer Bayram ve Tetkik Hâkimi Yavuz Gürtepe Van ili ve Erçiş ilçesinde görev yapan hâkim ve Cumhuriyet savcılarını ziyarette bulunmuşlardır. Bu ziyaret çerçevesinde hâkim ve Cumhuriyet savcılarının acil ihtiyaç ve sıkıntıları tespit edilerek Kurulumuzun ilgili birimlerine bilgiler süratle iletilmiş, öncelikli olarak Van ilinde görev yapan 49 Adli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet savcısına yıllık izin, 8 Hâkim ve Cumhuriyet savcısına ise mazeret izni; Erciş ilçesinde ise 14 Adli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet savcısına yıllık izin, 12 Hâkim ve Cumhuriyet savcısına ise mazeret izni; Van ilinde görev yapan İdari Yargı teşkilatında görevli 14 Hâkime yıllık izin, 9 İdari Yargı Hâkimine ise mazeret izni kullandırılmıştır. Yine 01 Kasım 2011 tarihinde Kurulumuz Üyelerinden Hüseyin Serter ve Resul Yıldırım da deprem bölgesindeki adli ve idari yargı teşkilatında görevli hâkim ve Cumhuriyet savcılarına moral kazandırma ve ihtiyaç ve beklentileri tespit amaçlı ziyaret gerçekleştirmişlerdir. Daha sonra özellikle barınma, iaşe, hizmet binası gibi ihtiyaçların da karşılanabilmesi için Adalet Bakanı Sayın Sadullah Ergin ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ile birlikte 25 Kasım 2011 günü Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur, Üyelerimizden İsmail Aydın, Ahmet Berberoğlu ile Genel Sekreter Mehmet Kaya Van ve Erçiş’te görev yapan hâkim ve Cumhuriyet savcılarını ziyarette bulunmuşlardır. Bu ziyaret kapsamında bölgede görev yapan hâkim ve Cumhuriyet Savcılarının kendilerine bilgilendirme yapılmasını talep etmeleri üzerine deprem soruşturmalarının sağlıklı yürütülebilmesi için Yargıtay’la irtibata geçilerek 26 Kasım 2011 tarihinde Yargıtay Üyelerinin de katılımıyla Van ilinde bilgilendirme toplantısı gerçekleştirilmiştir. Sayın Bakan, Sayın Müsteşar ve Bakanlık Yetkilileriyle Kurulumuzu temsilen Van’a giden heyetin yaptığı değerlendirme toplantısıyla, hâkim ve Cumhuriyet savcı ve personelin prefabrik konut sorunu çözülmüştür. Ayrıca yukarıda bahsi geçen ziyaretler neticesinde, Kurulumuza iletilen talepler doğrultusunda 2012 yaz kararnamesinde Van ve Erciş bölgelerinde görev yapan hâkim ve Cumhuriyet savcılarının görev süreleri dolmasa bile talep etmeleri halinde eşdeğer bölgelere atamalarının yapılması ya da eşleri farklı kurumlarda çalışan hâkim ve Cumhuriyet savcılarının atamalarının hemen yapılarak geçici yetki ile 2012 yaz kararnamesine kadar bulundukları yerde yetkili bırakılmalarına, hizmeti aksatmayacak tedbirler alındıktan sonra geri kalan hâkim ve Cumhuriyet savcılarına talep etmeleri halinde istedikleri yerlerde geçici yetki verilmesine karar verilmiştir. Ziyaretler sırasında bölgede bulunamayan hâkim ve Cumhuriyet savcısı meslektaşlarımıza saygı ile duyurulur

KAYNAK:

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı yemyeşil

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 223
  • 122
  • 223
  • 122
# 06 Ara 2011 12:56:01
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
iddia ediyorum: aşağıdaki haberde geçen kaza 5 gün önce yani 24 kasım öğretmenler gününde olsaydı bütün medya ajitasyon yaparak haberi ilk sıralarda gösterirdi. "öğretmenleröğretmenler gününde öldü!" gibi başlıklar atılırdı. bugün özellikle inceledim de kıyıda köşede bir haber olarak kalmış. dayakçı öğretmen! gibi haberler ise ilk sıralar da gündeme getiriliyor!

onun için medyadaki 24 kasım masallarıyla lütfen kimse gaza gelmesin artık! (çok üzüntülü ve sinirliyim, bağışlayın...)

açıklama yapan ilçe milli eğitim müdürü bile kaza yapan öğretmenlerin hangi okullarda görev yaptığını yanlış söylüyor!

hayatını kaybeden 2 öğretmenimize Allah rahmet eylesin, geride kalanlarına sabırlar versin, yaralı öğretmenlerimize şifalar versin...

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

yazık çok yazık...

Çevrimdışı algı

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 366
  • 367
  • Müdür Yetkili
  • 366
  • 367
  • Müdür Yetkili
# 06 Ara 2011 13:13:37
Allah rahmet eylesin ,mekanları cennet olsun..Geride kalanlara sabır versin rabbim..

Çevrimdışı sina05

  • B Grubu
  • 6.545
  • 16.677
  • 6.545
  • 16.677
# 07 Ara 2011 19:49:43
Google’ın kurucusu Larry Page : Türk kullanıcıları bunların hesabını verecek !
– 28 KASIM 2011


Internet’in en büyük arama motoru Google’ın kurucusu ve Google Inc’in Yönetim Kurulu Başkanı Larry Page yaptığı açıklama ile Türk Internet Kullanıcılarının gözünü korkuttu.


 
NEDEN BÖYLE YAPIYORLAR ANLAMIYORUM ?

Yaptıkları detaylı analiz çalışmalarının sonucuna göre, Türk kullanıcılarının Google’ı araştırma yapmak ya da bir bilgiye ulaşmak yerine diğer sitelere bir geçiş aracı olarak kullandıklarını tespit ettiklerini belirten Larry Page “Neden böyle yapıyorlar anlamıyorum, Facebook’a girmek için Google’a Facebook yazmak, Twitter’a girmek için Google’a Twitter yazmak aklı başında bir insanın yapacağı iş değil. Böyle yaparak neyi amaçlıyorlar ? Derin ve detaylı analizler yapmasak Türkiye’de insanların Google’ı çok sık kullandılarına inanmaya devam edecektik” dedi.

BİZİ ZARARA SOKTULAR
İlk başlarda sadece Türkiye’den Google’a giriş sayılarını baz aldıklarını ve bu sayılara göre kullanım oranının mükemmel olduğunu düşündüklerini belirten Page, “Oysa yıllardır raporları yanlış yorumluyormuşuz, tüm istatistiklerimizi altüst ettiler, bunun hesabını kim verecek şimdi ?”


 
HAKKIMIZI MAHKEMEDE ARAYACAĞIZ
Kullanıcıların Facebook’a girmek için Google’ı açıp, Facebook yazdıktan sonra ilk siteye tıklamalarını bile belki bir nebze anlayışla karşılayabildiklerini, ancak bir Türk kullanıcının Google’a girmek için Google’ı açıp Google kelimesini yazması sonucu, sistemlerinin sonsuz döngüye girdiğini ve yaklaşık 3 saat boyunca hizmet veremediklerini belirten Page, “O kullanıcının IP adresini tespit edip, mahkemede hesaplaşmasını biz çok iyi biliriz, diğer kullanıcılar da ayağını denk alsın” dedi.

Basın toplantısı sonucunda öfkeden ellerinin titrediği gözlenen Larry Page’in , Google arama motoruna “Google bana karı bul” yazan Türk kullanıcılar hakkında ne tür bir önlem alacağı da merak edilen konular arasında bulunuyor.

-alıntı-

Çevrimdışı bonny_38

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.569
  • 9.188
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.569
  • 9.188
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ara 2011 19:59:06
Komik bir milletiz vesselam :) Akşam akşam güldürdünüz beni,paylaşım için teşekkürler sina05 öğretmenim..

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.485
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.485
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 07 Ara 2011 20:00:28
çok ilginç bir rapor olmuş...crome kullanamayanlar için sanırım dedikleri doğru olabilir fakat google crome kullananlar direk arama moturunda olduklarınan tekrar google diye yazmazlar...

sanırım bütün bunlarda bizim aktif bir şekilde bilgi okur yazarı olmadığımızı ve arama motorlarını kullanmayı bilmediğimizi ortaya koyuyor.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK