Yorumsuz! : Haberler

Oruçla ilgili komik sorular 
 
Ramazan ayında vatandaşların oruçla ilgili soruları hem şaşırtıyor hem de güldürüyor

Edirne Müftülüğü’nün "Alo Fetva" hattını arayan vatandaşlar, dini ve sosyal konular hakkında bilgi alırken sordukları ilginç sorularla da şaşırtıyor.

Edirne Müftüsü Ömer Taşçıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ramazan ayının gelmesiyle birlikte özellikle oruçla ilgili soruların artış gösterdiğini bildirdi.

Dini ve bazen sosyal içerikli konularda bilgi almak isteyen vatandaşların Edirne Müftülüğü santralini arayarak bilgi alabildiği gibi müftülüğün web sitesine mail göndererek de merak ettiği konuyu sorabildiğini anlatan Taşçıoğlu, müftülükte fetva hakkında sorumlu görevlilerin soruları titizlikle cevaplandırdığını söyledi.

Müftülüğün "Alo Fetva" hattına yöneltilen sorular ve verilen cevaplardan bazıları ise şöyle:

Soru: "Eşim çok içki içiyor, ne yapmalıyım?".
Cevap: "Allah’a dua edin."

Soru: "İçki içen kocama oruçluyken hizmet ediyorum. Benim kocama hizmet etmem ne derece doğru, orucum kabul olur mu?".
Cevap: "Eşinize oruçluyken hizmet etmeniz orucunuzu etkilemez."

Soru: "Eşim beni boşadı, ne yapmalıyım?".
Cevap: "Dini boşanma olup olmadığı yönünde araştırma yapmalısınız."

Soru: "Oruçluyken unutarak yemek yedim, daha sonra hatırladım, fakat yine de yemeye devam ettim. Acaba orucum bozulur mu?".
Cevap: "Evet, bozulur."

Soru: "Makyaj yapmak orucu bozar mı?".
Cevap: "Makyaj sadece deri üzerine temas ettiğinden ve yenilip içilmediğinden orucu bozmaz."

Soru: "Oruçluyken çocuk emzirebilir miyim?".
Cevap: "Evet emzirebilirsiniz."

Soru: "Sabah imsak vaktinden sonra uyandım, yemek yedim ve oruç tutmak için niyet ederek tekrar uyudum. Acaba tutacağım oruç kabul olur mu?".
Cevap: "Hayır, kabul olmaz."

Soru: "Nefes darlığı sorunum var. Kullandığım fıs fıs orucumu bozar mı?".
Cevap: "Bir ilaç içilmediğinden ve sadece hava sıkıldığından oruç bozulmaz.".

Soru: "Şeker hastası olduğumdan insülin kullanıyorum, orucum bozulur mu?".
Cevap: "Hayır, bozulmaz."

Soru: "Göz damlası orucu bozar mı?".
Cevap: "Bozmaz."
 

11'inci kez görevden alındı   
 
 

 
 Denizli İl Milli Eğitim Müdürü Ekrem Ekici, 11'inci kez görevinden alınarak Kars Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atandı. Defalarca görevden alınan, her defasında idari yargıya başvurarak mahkeme kararıyla görevine dönen Ekici'nin atama kararı Resmi Gazete'de yayınlandı. Bir süredir Türkiye genelinde görevden alınacağı söylenen 5 il müdürü arasında adı geçen Ekici, atama kararından haberdar olmadığını söyledi.


1993 yılında görev yaptığı Hatay'dan memleketi Denizli'ye Milli Eğitim Müdürü olarak atanan Ekici, 1997'ye kadar Denizli'de kaldı. Bu tarihten sonra 2000 yılına kadar altı kez Milli Eğitim Bakanlığı'nda çeşitli birimlerde görevlendirilen Ekici, her atamanın ardından mahkeme kararıyla Denizli'ye döndü. 2003 yılında Denizli'deki görevinden yedinci kez alınarak Erzincan'a atandı. Üç yıl Erzincan'da görev yapan Ekici açtığı davayı yine kazanıp döndü. Aradan bir ay geçmeden yine Erzincan'a atandı. 2004 yılında Denizli'ye dönen Ekrem Ekici, 19 Eylül 2005'te dokuzuncu kez görevinden alındı ve Ankara'ya atandı. Geri dönen Ekici, daha sonra Ardahan Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atandı. Mahkemeye açtığı davayı kazanan Ekici, geçen yıl mart ayında Denizli Milli Eğitim Müdürlüğü koltuğuna yeniden oturdu. Denizli'nin ÖSS'de son iki yılda elde ettiği birincilikler ve ikincilikler Ekici'yi koltuğunda tutmayı başaramadı ve Ekici, koltuğunda 18 ay oturduktan sonra bu kez Kars'a atandı.

Eğitim camiasına 38 yıldır hizmet veren, bu sürenin 30 yılında okul ve Milli Eğitim Müdürü olarak görev yapan Ekici'nin Kars Milli Eğitim Müdürlüğü'ne atandığını belirten karar Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in imzasıyla bugün Resmi Gazete'de yayınlandı.

Bir dönem, tayin trafiği, defalarca görevden alınıp, geri dönmesi nedeniyle eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e benzetilen Ekici, atamasının yapıldığından haberi olmadığını belirterek, “Karar Resmi Gazete'de yayınlanmış olabilir. Ama bana henüz böyle bir karar ulaşmadı. Benim de haberim yok. 30 yıllık müdürüm. Devlet hizmetinin ne şekilde olduğunu bilirim” dedi. Ekici'nin bu atama kararı için de dava açması bekleniyor. Ekici, AKP iktidarı döneminde ikinci kez atanmış oldu. Ekici'nin yerine henüz atama yapılmadı.

 

Kıyafette yasak yok
Kılık kıyafetin serbest olduğu bir ilköğretim okulu açıldı. Okulda, başörtü ve sivil kıyafet serbest..


Özel Avrupa Birliği İlköğretim Okulu Müdürü Mustafa Çakır, eğitimin Avrupa Birliği standartlarında olduğunu belirterek, 'Avrupa Birliği ülkeleri ve Türkiye arasında köprü görevini üstleneceğiz. Rahmetli Kadir Has'ın hayali gerçek oldu' dedi.

Okulda 24 öğrenci kapasiteli sınıflarda derslerin çoğu yabancı dil ağırlıklı işleniyor. Kılık kıyafetin serbest olduğu okulda, başörtülü, resmi okul kıyafetli ve sivil kıyafetli öğrenciler eğitim görüyor.

Başbakanlık Müsteşarlığı'na getirilen eski Diyarbakır Valisi Efkan Ala'nın destekleriyle kurulan Diyarbakır Özel Avrupa Birliği İlköğretim Okulu'nda okumanın maliyeti ise 4 bin 620 YTL ve 5 bin 390 YTL arasında değişiyor.

Okul Müdürü Mustafa Çakır, 'Okulun fiziki yapısı tamamen AB ülkelerindeki okullara uygun yapıldı. Sınıf mevcutları 24 kişi olduğu için okulumuza yoğun talep var. Biz de bunun için öğrencileri sınavla alıyoruz. Her parası olan öğrenciyi almıyoruz. Öğrenci vereceğimiz eğitimi alabilecek kapasitede olmalı. Şu an 215 öğrencimiz bulunuyor. Orta Öğretim Sınavları'ndan sonra başarılı öğrencilerden bir kısmını Avrupa ülkelerine göndermek için yurtdışında temaslarımız sürüyor. Eğer olumlu cevap alırsak bakanlığın onayını aldıktan sonra Avrupa ülkelerine öğrenci transferine başlayacağız. Bunu başarırsak Türkiye-AB ilişkilerinde köprü görevini üstleneceğiz' dedi.

Okulu açarak rahmetli iş adamı Kadir Has'ın hayalini gerçekleştirdiklerini belirten Çakır, 'En büyük destekçimiz Başbakanlık Müsteşarlığı görevine getirilen eski Diyarbakır Valisi Efkan oldu. Okulu açarken isimden dolayı bürokratik engellere takıldık. Okulun ismi Avrupa Birliği, ancak Milli Eğitim Bakanlığı Özel AB İlköğretim Okulu diye kayıtlara geçti. Yanlış kayda geçen ismin doğru yazılması için resmi görüşmelerimiz sürüyor. Avrupa standartlarında eğitim veriyoruz' diye konuştu.

Çakır, okulda kesinlikle yasak uygulamadıklarını ifade ederek, 'Bir düzen çerçevesinde öğretmen ve öğrenciler diledikleri gibi hareket edebiliyor. Bizim kendi okul formalarımız var. Ancak öğrenci bu tonlara uygun bir kıyafetle okula gelmesi durumunda kıyamet kopmuyor, rahat bırakıyoruz. Öğrencilerin saçlarını makas alıp kesmiyoruz' şeklinde konuştu.

'ÖĞRETMENLERİN SAÇLARINI UZATMALARI SERBEST'
Öğretmenlerin saç uzatması ve küpe takmasının da serbest olduğu okulda model olma yolunda ilerlediklerin ifade eden sosyal bilgiler öğretmeni İsa Yılmaz, 'Vizyonumuz öğrenme şekline dayandığı için şekilciliğe dayalı değil, model alma yoluyla ilerliyoruz. Avrupa Birliği denilince Türkiye'de herkesin aklına özgür ülkeler gelir. Biz de bunu Diyarbakır'da başlattık. Örneğin derslere uzun saçlarla giriyorum. İdarenin bir zorlaması yok. Milli Eğitim'e bağlı okullarda bu kadar rahat olmamız mümkün değil' dedi.

Memura bayram müjdesi, ekim maaşları 5 Ekim'de...
      Devlet memurları, sözleşmeli personel, işçiler ve diğer kamu personelinin Ekim ayı maaşları, Ramazan Bayramı nedeniyle 5 Ekim'de avans olarak ödenecek.
      Maliye Bakanı Kemal Unakıtan imzasıyla yayımlanan Maaş Genelgesine göre, aylıklarını personel kanunlarına göre almakta olan kamu görevlilerine 15 Ekim 2007 tarihinde ödenmesi gereken tüm hakedişleri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun ek 24 üncü maddesine göre, 5 Ekim 2007 tarihinde avans olarak verilecek. Kamu kuruluşlarında çalışan sözleşmeli personel, işçi ve diğer personel hakkında da aynı şekilde işlem yapılacak.
      Avansın hesabında ele geçen net tutarlar esas alınacak ve aylıkları banka hesaplarına aktarılan personelin avans tutarlarının ilgili bankalarca zamanında ödenmesi sağlanacak.
      Genelge uyarınca, verilen avanslar Personel Avansları Hesabına borç kaydedilerek muhasebeleştirilecek. Ödenen avans tutarları, ilgililerin ait olduğu aylık veya ücretlerine mahsup edilecek ve gerekli kanuni kesintiler bu aylık veya ücretlerinden yapılacak.
      İlgili personel de, belirtilen işlemlerin aksamadan yürütülmesini temin etmekle görevli ve sorumlu olacak. İlgili birimler de bunun için gerekli tedbirleri alacak.

ben bu önceden verilen maaşlar yerine çalışanı mutlu eden küçük ikramiyelerin olmasını isterdim.İsteyenin bir yüzü kara.......

Hoparlörden medet umuyorlar   
 
 

 
 Şanlıurfa'da öğretmen açığını kapatabilmek için hoparlörlerden anons yapılıyor.


Şanlıurfa'nın Viranşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 243 sınıf öğretmeni açığını kapatabilmek için çareyi belediye hoparlörlerinden anons yapmakta buldu. Ek dersle görevlendirilecek öğretmenler için gün boyu, belediye hoparlörlerinden ‘Dikkat dikkat öğretmen aranıyor’ anonsu yapıldı.

Öğretmen bulmak için ilginç bir yola başvuran Viranşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, merkez ve köylerde ilk ve orta dereceli okulların öğretmen ihtiyacını karşılamak için lisans ve ön lisans mezunu gençleri ek ders ücreti karşılığında çalıştırma kararı aldı. Bunun üzerine İlçe Milli Eğitim Müdürü Ömer Sağır imzası ile hazırlanan duyuru metni, belediye hoparlöründen gün boyu anons edilerek halka duyuruldu. Hoparlörden ‘dikkat dikkat öğretmen aranıyor. İlgilenen lisans ve ön lisans mezunları İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne müracaat edebilir’ anonsu yapıldı. Sık sık tekrarlanan anons üzerine bir çok genç, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne müracaat ederken, bazı vatandaşlar, atama bekleyen yüzlerce öğretmen yerine ek ders ücret karşılığında vekil öğretmen alınmasının yanlış olduğunu vurguladı.

BRANŞ ÖĞRETMENİ AÇIĞIMIZ YOK
İlçe merkezine 123, köylerde ise 120 kişilik öğretmen açığının bulunduğu belirtilirken, Milli Eğitim Müdürü Ömer Sağır, branş öğretmen açığı konusunda bir sıkıntı olmadığını söyledi. İlçe merkezi ve köylerde 243 sınıf öğretmeni açığı olduğunu kaydeden Sağır, “Bu açığı ek ders karşılığı alacağımız lisans ve ön lisans mezunu gençlerle kapatmaya çalışacağız” dedi.

Sağır, Viranşehir de öğretmensiz okul kalmayacağını ve yakında yapılacak öğretmen atamaları ile tüm sorunlarının giderileceğini ifade ederek, ek ders karşılığı öğretmenlik yapmak için çok sayıda kişinin kendilerine başvurduğunu kaydetti.

Sağır, ilçede günlük yayın yapan yerel gazete, radyo ve televizyonun olmaması nedeniyle duyurularını belediye hoparlörleriyle yaptıklarını da sözlerine ekledi.
 

Devamsız öğrencilere radyodan çağrı   
 
 Hakkari'de devamsızlık yapan öğrenciler için yerel radyo aracılığıyla çağrı yapıldı.


Alınan bilgiye göre, yeni eğitim öğretim yılının başlamasına rağmen Hakkari Lisesine devam etmeyen öğrencilere, yerel bir radyodan çağrıda bulunulması kararlaştırıldı.

Yerel radyolardan yapılan çağrıda, “Sevgili öğrenciler, okulların açıldığı günden bu yana yapılan yoklamaların hepsi geçerlidir. Öğretmenleriniz sizleri okulda bekliyor. Bütün öğrenci velilerine duyurulur. Lütfen çocuklarınızı okula gönderin” denildi.

Yetkililer, Hakkari'de okulların açıldığı ilk hafta öğrencilerin yüzde 50'sinin devamsızlık yaptığını ancak duyurunun ardından öğrencilerin büyük bölümünün okula geldiğini ve sınıfların dolduğunu belirttiler.
 

Yıldırım Aktuna vefat etti

Eski Sağlık Bakanlarından Dr. Yıldırım Aktuna, İstanbul'da vefat etti.

Bir süredir pankreas kanseri tedavisi gören ve geçen hafta Bodrum'dan İstanbul'a getirilen Aktuna, bu akşam Alman Hastanesi'nde hayatını kaybetti.
 
77 yaşında vefat eden Aktuna, tedavi için Çin'e gitmiş, ağustos ayında Türkiye'ye dönmüştü.

Kızlarını samanlıkta gizlediler   
 

 Şanlıurfa'nın Suruç İlçesi'nde, eğitim çağındaki kızların okula gönderilmesi için başlatılan çalışmalar kapsamında köylere giden öğretmenler, öğrencilerin annelerini kendi dillerinden Kürtçe konuşarak ikna etmeye çalıştı.

Yeni eğitim- öğretim yılının başlaması ardından, Suruç'a bağlı köylerde birçok kız çocuğunun okula henüz başlamaması üzerine harekete geçen İlçe Kaymakamı Muhittin Pamuk, beraberindeki Milli Eğitim yetkilileri ve öğretmenler köylere gidip öğrenci velileri ile görüştü. Okula hiç gönderilmeyen veya 5'inci sınıfın ardından okuldan alındığı tespit edilen 22 kızın bulunduğu Köseveli Köyü'ne giden Kaymakam Pamuk başkanlığındaki ekip, burada öğrenci velileri ile görüşmeye başladı. Pamuk, öğrencilerin babalarına, köy meydanında eğitimin önemini vurgulayıp, Kaymakamlık olarak kendilerine her türlü desteği vereceğini söyledi.

KIZLARI OKULA GÖNDERMEK AYIP
Çoğu Türkçe bilmeyen kadınlarla iletişimi Suruç Yatılı İlköğretim Bölge Okulu öğretmenlerinden Müjgan Şahin ile Fidan Bağcı Kürtçe konuşarak ağladı. Öğretmenlerin kadınlara ‘Kızlarınızı okula gönderin’ talebine kadınlar olumsuz yanıt vererek, “Bizde kızların okula gönderilmesi ayıp” derken, bazı kadınlar çocuklarını okula göndermek istediklerini ama geleneklerinin buna engel olduğunu belirterek, “Kızlarımızın okuması ayıp sayılıyor. Böyle gelenek yerin dibine girsin ama ne yapalım elimizden bir şey gelmiyor” dedi.

KIZLARINI SAMANLIKTA SAKLADI
İlköğretim 5'inci sınıfa kadar okuduktan sonra ailesi tarafından okuldan alınan Ceylan Kaya ile kardeşi Feyma Kaya, köye kızların okula gönderilmesi için heyetin geldiğini duyan anneleri Emine Kaya tarafından samanlığa saklandı. Evler gezen öğretmenlerden Fidan Bağcı tarafından fark edilerek samanlıktan çıkarılan kızlar gözyaşı dökerken, Kaymakam Pamuk anne Emine Kaya'yı ikna etmeye çalıştı. “Ben bilmem kocam bilir” diyen Emine Kaya, “Bizim töremize göre genç kızın okula gitmesi ayıp. Bu yüzden okuldan aldık” derken, iki kardeş ise, “Okula gitmek için çok dil döktüm ama anne ve babama dinletemedik” diye konuştu

KIZLAR BASKI ALTINDA
Suruçlu olan ve Kürtçe konuşarak velileri ikna etmeye çalışan Müjgan Şahin, kız çocuklarının yörede töre baskısı altında eğitimden uzaklaştırıldığını belirterek şöyle dedi:
“Bu bölgede toplumsal bir ön yargı var. Kadın okuyamaz, dışarı çıkamaz, ayakları üzerinde duramaz. Kadın bu bölgede eksik bir parçadır. Benim için de böyle dediler. Ben okula giderken babama da ‘Ayıp, kızını okula gönderme, başını örtüsün, uzun elbise giysin’ dediler. Ama babam okumayı sevdiği için beni okula devam ettirdi. Yörede benim gibi binlerce kız okumak istiyor ama onların şansları yok. Umarım yaptığımız bu çalışma başarılı olur ve kızlar okula gönderilir.”
Köseveli Köyü'nde okula gitmeyen 22 kız çocuğun 7'sinin velisinden çocuklarını okula gönderme sözü alan Kaymakam Pamuk, kız çocuklarının her türlü imkana sahip olan Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'na kaydedileceğini ifade etti. Pamuk, diğer velilerin de ikna edileceğini vurguladı.

 

kızların okula gönderilmesi için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz ama önyargıları yıkmak çok zor.bir de buralarda gelenek haline gelmiş bir durum var.büyük kız çocuk, hasta annesine ve küçük kardeşlerine okumayıp bakmak zorundadır.baba kahvede boş boş otururken diğer çocuklar da hayvanları otlatmak zorundadır.
işte durum bu kadar vahiim..

bazan kurulu düzeni yıkmak o kadar kolay olmaz. işte eğitim bunun için var

alan taraması çok zor,bu iş içinözel eğitimli kişiler seçilmeli,(EĞİTİM ŞART)

bu gün başbakanımız. son terör olayları için artık sonlarının geldiğini anladılar bu olaylar son çırpınışları dedi. yorum yapmayayım dedim ama duramadım. aynı demeci veren kaçıncı başbakan bu

İlkokul mezununu öğretmen yaptılar!

 

Briket üstü kalastan sıra, ilkokulu bitirenden hoca


Yüksekova’ya bağlı Uluyol köyü halkı, okul haline getirdikleri harap evde taşların üstüne kalas yerleştirip sıra yaparak çocuklarını eğitime başlattı. Köy halkı, köydeki tek ilkokul mezunu Ayhan Zengin’i de öğretmen olarak atadı.

Hakkari’de bir köy halkı, harap bir evi okul haline getirdi. Taşların üstüne kalaslar yerleştirip sıra yaptı ve çocuklarını eğitime başlattı



Yurdun bir çok bölgesindeki köylerde okul olmadığı için çocuklar cahil kalırken, öğretmen ataması yapılmayan bazı yerlerdeki açık, vekil öğretmenlerle kapatılmaya çalışılırken, Hakkari’deki bir köy halkının çabası, Milli Eğitim Bakanlığı’nın ayıbını bir kez daha ortaya koydu. Yüksekova ilçesinde okulu olmayan köyün halkı, boş bir evi onararak okula dönüştürüp, köydeki tek ilkokul mezununu da öğretmen olarak atadı. İlçe merkezine 25 kilometre uzaklıkta bulunan köyde imkanı olan ailelerin çocuklarını değişik yerlerde okuttuğu, 15 kişinin ise ilkokula gitme yaşını çoktan geçtiği belirtildi. Şu an okula gitme çağında olan çocukların da aynı kaderi paylaşmaması için harekete geçtiklerini belirten köylüler, kendi okullarını yapmaya karar verdiklerini açıkladı. Kendi imkanları ile evi onaran köylüler, kalaslardan masa kütüklerden ise sandalye yaparak okula taşıdı.
 
 Köylüler, eğitim öğretime başlayacak olan yeni binanın bayrağını da kendileri dikerek duvara astı. Vatandaşlar, köydeki tek ilkokul mezunu olan Ayhan Zengin’i de öğretmen olarak atadı. Okulun, ders saatleri de köydeki iş durumuna göre ayarlandı. Sabah saatlerinde köylülerin işleri yoğun olduğu için okulda eğitim 15.00-17.00 saatleri arasında ders yapılıyor. Köylülere göre şimdi okulda tek bir eksik var, o da tebeşir.


Okula, Yukarı Uluyol köyündeki çocukların dışında evlenme çağına gelmiş genç kız ve erkekler de kayıt yaptırdı.

Kızlar evlenecek çağa gelmiş
Yaşları 16 ile 23 arasında değişen genç kızlar, yıllarca okulun açılmasını beklediklerini ancak istediklerinin olmadığını söyleyerek, “Bizler 7 yaşından beri bu köyde okul açılacak umudu ile bekledik. Ancak umudumuz böyle bir okula kaldı. Yaşımız her ne kadar ilerlemiş olsa da okumaya razıyız. Biz de herkes gibi erken kalkıp giyinmek, okula gitmek istiyoruz, herkes gibi konuşmak istiyoruz çünkü okumanın ne kadar yararlı olduğunu ve okumanın yaşının olmayacağını çok iyi biliyoruz” diye konuştu. Okul olmadığı için eğitim görememiş erkek çocuklar ise köylerinde cahil kaldıklarını söyledi.



 

E-okul uygulamasına geçiş   
 
 
 
 
 M.E Bakanı Hüseyin Çelik, “e-okul uygulamasına” resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumları ile özel ilköğretim kurumlarının da dahil olacağını bildirdi.


Çelik, “e-Okul Uygulaması” konulu yayınladığı genelgede, “e-Dönüşüm Türkiye Projesi” kapsamında, bakanlığının merkez ve taşra teşkilatı birimlerinin birçok iş ve işlemlerini “web tabanlı” yazılımlarla elektronik ortamda gerçekleştirdiğini anımsattı.
Gerçekleştirilen proje ve uygulamalarla, kırtasiyeciliğin azalacağını ve zamandan tasarruf sağlanacağını belirten Çelik, istatistik bilgi isteme amaçlı birçok uygulamanın sona ereceğini kaydetti.
“e-Okul uygulamasında” öğrencilere ait tüm bilgilerin elektronik ortamda tutulduğunu ve sistemde mükerrer öğrenci bulunmadığını ifade eden Çelik, şunları kaydetti:
“Yapılacak merkezi sınavlarla ilgili iş ve işlemler e-okul üzerinden gerçekleştirilecek. Girilen bilgilere göre karne, diploma, takdir, teşekkür, başarı ve onur belgelerinin bazımı yapılıp ilgili çizelgelerin dökümü alınacak.
Öğrenci devam-devamsızlık ve nakil işlemleri sistem üzerinden gerçekleştirilecek ve ayrıca resmi yazı ile öğrenci nakil isteme, gönderme belgesi ile öğrenci gelişim dosyası istenmeyecek. Ancak, internet erişimi olmayan okullar bu işlemlerini resmi yazıyla yapacaklar. Daha sonra en yakın internet erişimi olan okula giderek e-okul ile ilgili işlemlerini gerçekleştirecekler. Bu uygulamaya resmi ve özel okul öncesi eğitim kurumları ile özel ilköğretim kurumları da dahil edilecek.
Kesinlikle sisteme başka sistemlerden veri aktarımı yapılmayacak.”