HAZRETİ ZEKERİYA KISSASI
DUANIN GÜCÜNE İNANMAK
(PROF.DR.ALİ AKPINAR)
Yüce Rabbimiz ,kitabında İmran ailesini anlatır.Seçkinlerden bir ailedir bu aile.Bir Kuran suresine sim olmuş bir aile.Bu ailenin seçkinlerinden olan İmranın karısı Hamne hamile kalır ve karnındaki çocuğu yüce Allaha adar.Anne çocuğunun erkek doğacağı ümidiyle onu mabede adar.Çocuk doğacak ve mabede adanacak,orada ibadet ve taatle büyüyecek ve Allahın kullarına hizmet edecekti.Böylece dünya ve dünyalıklardan uzak,gerçek anlamda özgür olacaktı.
Nihayet çocuk dünyaya gelir.Lakin kız olarak doğar.Ama yapacak bir şey yoktur,o çocuk adanmıştır Allaha ve Onun (cc)mabedine.Doğuran anne koyar çocuğun adını.Adı Meryemdir onun.Çocuğun teyzesinin kocası eniştesi Hazreti Zekeriya peygamber çocuğun hamiliğini,hizmetini üzerine alır.Adanmış çocuğa yüce Mevla,Zekeriya gibi bir peygamberi koruyucu kılar.Tıpkı suya atılan Musa bebeğe zamanın kral ve kraliçesini hizmetçi kıldığı gibi.Tıpkı kuyuya atılıp köle diye satılan Yusuf çocuğa Mısır Azizi ve karısını hami kıldığı gibi.Artık çocuk Zekeriya aleyhisselamın himayesinde bir gül gibi yetişir.Hazreti Zekeriya bir gün çocuğun mabeddeki hücresine girer,bakar ki yanında birtakım rızıklar vardır.Mevsim normallerinin üstünde şeylerdir bunlar.Kışın ortasında yaz meyveleri Meryemin yanındadır.Hayretler içerisinde olan Zekeriya sorar ve hayretini artıran cevaplar alır Meryem kızdan:Zekeriya ,onun yanına,mabede her girişinde orada bir rızık bulur ve,Ey Meryem,bu sana nereden geliyor?der;o da,Bu,Allah tarafındandır.Allah,dilediğine sayısız rızık verir,derdi.(Al-i İmran,37)
Hazreti Zekeriya o sıralarda ileri yaşta bir ihtiyardır,karısı da ihtiyar ve kısır bir kocakarıdır.Zekeriya peygamberin o yaşa kadar çocuğu olmamıştır ve çocuk olmasından da ümidi kesmişlerdir.Ne var ki Hazreti Zekeriya,Meryem kızda gördüğü bu olağanüstülük karşısında hayretler içerisinde kalır ve olmazları olduran yüce Allahın erişilmez kudretini bir kez daha hatırlar ve o an oracıkta duaya durur:Orada Zekeriya,Rabbine dua etti:Rabbim !Bana tarafından hayırlı bir nesil bağışla.Şüphesiz sen duayı akıyla işitensin! dedi.(Al-i İmran,38)Ey,Meryem kuluna bütün bu ikramları yapan Rabbim,sen istersen Zekeriya kuluna da bir çocuk bahşedersin.
EVLAT MÜJDESİ NAMAZDA GELDİ
Zekeriya Peygamber ,yüce Mevladan bir nesil istedi ama hayırlı bir nesil istedi.Zira tek başına çocuk sahibi olmak hayırlı olmayabilirdi.Onun için Ondan (cc)hayırlısını istemek gerekti.O da öyle yaptı.Hazreti Meryeme nimetlerin bahşedildiği o mabedin içerisinde ve ondaki o olağanüstülüklere şahit olduğu o anda duaya durdu.Zira o biliyordu ki,makbul dualar için dua zamanı ve dua mekanı önemli idi.Tabii ki dua edenin içten ve samimiyeti de bir o kadar önemli idi.Gördükleri Hazreti Zekeriyanın konsantre olmasını sağlamıştı.
Zekeriya mabede durmuş namaz kılarken melekler ona şöyle nida ettiler:Allah sana,kendisi tarafından gelen bir kelimeyi tasdik edici,efendi,iffetli ve Salihlerden bir peygamber olarak Yahyayı müjdeler.(Al-i İmran,39)
İçten ve samimiyetle yapılan dualar,kabule şayan dualardı.Kullarına çok yakın olan ve dua ettiklerinde onların isteklerine karşılık veren yüce Rabbimiz,Zekeriya peygamberin bu içten yakarışlarını duydu ve hemen ona karşılık verdi.Evlat müjdesi,namaz ibadetinin içerisinde ve kıyamda dururken geldi.Adı yüce Mevla tarafından konulmuş bir çocuğun müjdesiydi bu.Hem de tam da duada istendiği gibi tertemiz bir çocuktu.Efendi,iffetli ve nebi olacak bir çocuk.
Zekeriya,Rabbim!dedi.Bana ihtiyarlık gelip çattığına ,üstelik karım da kısır olduğuna göre benim nasıl oğlum olabilir?Allah şöyle buyurdu:İşte böyledir;Allah dilediğini yapar.(Al-i İmran,40)
DUA İÇİN ÖZEL ANLAR VARDIR
Şimdi bu kıssadan çıkarabileceğimiz dersleri görelim:
Yüce Allah erişilmez kudretin sahibidir.O (cc)isterse olazlar olur.O(cc)dilemezse hiçbir şey olmaz.Onun için kullar,Allahtan istemeli,samimi bir şekilde Ona (cc)iltica edip dua etmeli.Yüce Allahın katında herkes için,her türlü nimet vardır.Kul,asla ümidini kesmeden Ondan (cc)istemeli,ısrarla istemeli ve Ona(cc) güvenip dayanmalıdır.
Anne babalar olarak yüce Allahtan hayırlı nesil,zürriyetler istemeliyiz.Neslimizin hayırlı olması için de yapılması gerekenleri yapmalıyız.Güzel ve anlamlı isim koyma,helal rızık,temel eğitim,sünnetini yapma,evlilik çağında yardımcı olma ve benzeri görevleri layıkıyla yerine getirmeliyiz.
Zekeriya (as),Meryem kızın yanındaki olağanüstülükleri müşahede edip aşk makamında Rabbinden zürriyet istedi.İhtiyarlığına ve karısının kısırlığına rağmen nasıl çocuğunun olacağını hiç aklına getirmedi.Çocuk müjdesi gelince akıl makamına geçti ve bunun nasıl olacağını sordu.Elbette hikmetlere ermek için sormak gerekir.
Kuranın duaları,geri dönmeyen makbul dualardır.Kuranın muhatapları olarak bizler,bu duaları çokça okumalıyız.O günahsız dudakların duasını,o günahsız ağızların duası olarak Rabbimize sunmalıyız.
Zekeriya peygamber dua için yer ve zaman kollamıştır.Makbul ve müstecap dualar için bizler de duaların müstecap olduğu mekan ve zamanları kollamalıyız.Bir de Allahın ayetleriyle dolduğumuz coşkulu anlarımızı dua fırsatı olarak değerlendirmeliyiz.Beş vakit namazın ardı,mübarek gün ve geceler,seher vakitleri,Cuma saati dua için en önemli fırsat zamanlarıdır.Mekke-Medine harem bölgeler,Kabenin kapısı-Mültezem,kadim mabedler,cihad meydanları ve benzeri güzel ve özel yerler de dua için tercih edilmesi gereken mekanlardı.Gerçi dua,mekruh zamanı olmayan bir ibadettir ve temiz olan her yerde yapılabilir.Ama zikredilen özel yerlerde,özel zamanlarda ve coşkulu anlardaki dualar bir başkadır!
Hazreti Zekeriyanın namaz ibadeti içerisinde ve namazın kıyamında müjdeye nail olması da oldukça dikkat çekicidir.En temel ibadet olan namaz ve onun en efdal rüknü olan kıyam,İlahi füyuzata ereceğimiz bir fırsattır.Namaz bir dolum ve olum ameliyesidir.Onun için huzurda durup huzura ermeye bakmalıyız.
Duaların kabul edildiğini görünce,nimetlere erince bol bol zikir,tesbih ile şükretmeli asla şımarmamalı ve nimetin asıl sahibini unutmamalıyız.