İlkokul Tekrar 5 Sene Olmalı

ilkokul egitim bastan ayaga degistirlmeli 1,2ve 3.siniflar 1.kademe 4.5.siniflar ise 2.kademe olmali.her sinifa sinif ogretmenleri okutmali yabanci dil dersi ingilizce ogretmenlerine verilmeli ve haftada 2 ders olmalidir.

Ozellikle ulkemizde insanlarimizin ruhsal ve duygusal gelisimi acisindan ilkokul egitimi ve bu surecin uzunlugu onem arz etmektedir.siyasilerin birtakim cevreleri memnun etme dusuncesiyle sadece kaportaci bir anlayisla egitime vurduklari darbeler ne yazikki toplumun yapisini yerle bir etmistir.once aile yapisi parcalanmis sonrasinda ise egitim sistemi iflas etmistir.dolayisiyla 1980 lerde ilkokul 5.sinifi bitiren bir ogrenci bugunku lise mezunundan daha cok sey bilmenin yanisira daha uretken ve de ulke kaynaklarini daha dogru kullanan bir ozellige sahipti.bugun gelisen teknoloji ne yazikki yanlis kullanildigi icin ahlaken zayif genclerin ortaya cikmasina yol acmistir.artik ana baba ya da ogretmen saygi duyulan ve sozu dinlenen kisiler olmaktan cikmistir.

şimdiye kadar konuştuğum tüm branş öğretmenleri istisnasız olarak 5. sınıfların orta okula uygun olmadiğını söylediler. işin mutfağındaki adama sormadan ben yaparım olur mantığı ile yapılan işten ülkenin ne kazancı olur ki ?

ulkede okullasma orani gayet iyi  ders arac gerec sikintisida  yok denecek kadar az.ancak sistemin yanlis olmasi basari oranini dunya ulkeleriyle ne yazikki ayni seviyeye cikmasina  engel oluyor.5 sene olacak ilkokulda el yazisina son verip normal yaziya gecis olmali.ikincisi okullarda uniteler kumelere ayirilan ogrencilere birakilarak sunu calismalari yapilmali.sunularin sonunda soru cevap  yapilmali.konular somutlastirilirken de  ogrencilerin dersten uzaklasmalarina engel olunmali.bu maddeye dikkat!!sinif ogretmenine sinirsiz yetki verilmeli sinifta birakma etkin hale getirilmelidir.ayrica andimiz tekrar okutulmali turkiye geneli ogreciler onluk giymeli sosyal ekonomik farklar kapatilmali.ozel okullarin ilkokul kismina kayit yaptirmak yasak olmali ve sadece devlet okullarinda ilkokul egitimi yapilmalidir.egitimde devlet politikasi uygulanmali hukumetler bu politikayi degistirmemelidir.egitimde millilik laiklik ve ataturkculuk gibi ilkeler korunmalidir.uluslararai bilim sanat spor gibi alanlarda basari icin yarismalar duzenlenmelidir.ogrenciler ve aileler populer kulturun etkisinden kurtarilmali kardes okul kampanyalariyla okullar arasi dostluk ve diyalog gelistirilmelidir.

ilkokul 5 yil olmalidir.ilkokulu bitiren her ogrenciye diploma verilmelidir.ortaokula gecis sinavi mutlaka yapilmali ve zeki cocuklar anadolu ve fen ortaokullarina kayit edilmelidir.ayrica ilkokul ogretmenlerine de15 saatten sonra ek ders verilmelidir.orta okula gecis sinavinda basarili olan ogrencilerin ogretmenlerine 3maas birden verilerek ogretmenler odullendirilmelidir.

ilkokul 5 yila cikarken ortaokula gecis sinavi yapilmali basarili ogrenciler fen ortaokulu anadolu ottaokulu gibi turlere sahip ortaokullara yerlestirilmeli.ilkokul 5.siniflar her iki donemin sonunda turkiye geneli sinavlara girmelidir.ayrica okula yeni baslayacak 1.siniflar gunde 25 dakikalik 3 derslik sureclerle 1 ay erken acilmalidir.

İlkokul öğretmeni bazı çocukların fende, bazı çocukların sosyal bilimlerde, bazı çocukların sanat dallarında ve bazı çocukların matematikte üstün olduğunu görebilmeli ve her birine yeteneğiyle öne çıkma imkanı sunabilmelidir. Hepsine aynıymış gibi muamele etmekten ve sanata meyilli bir çocuktan matematikte harikalar yaratmasını beklemek gibi gerçeklikten kopuk bir duruma düşmekten sakınmalıdır.

İşini kendi kişisel hırslarının gerçekleşmesine değil, çocukların çeşitli bilgiler ışığında kendini tanımasına ve anlamasına yarayan bir araç olarak görmeli ve vazifesinin hakkını vermelidir. Bunu yapamıyorsa, öyleyse bu işi yapmamalıdır.

İlkokul öğretmeni geleceğin bireylerini yetiştiren kişidir. Bunun aksi düşünülemez.

Çocuk eğitmek üzere eğitim almış ve profesyonel olarak bu işi yapan bir yetişkin olarak çocukça ve sorumsuzca davranma hakkına sahip olmadığını daima kendine hatırlatmalı ve sınıfındaki her öğrencinin kendini, yaratılışındaki üstün yanlarla tanımasına ve yaşamasına fırsat vermeyi şaşmaz bir görev bilinciyle gerçekleştirebilmelidir.

Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilen 29 Mart 1931 tarih ve 1778 sayılı kanun ile ilkokul süresi beş yıl olarak belirlendi. Bu kanun sekiz yıllık temel eğitim kanunun 1997’de kabulüne kadar yürürlükte kalmıştır.

 Araştırmada, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında, 5 ve 6 yaşında ilkokula başlayan çocuklar, çeşitli duygusal, sosyal, davranışsal ve okul sorunları açısından karşılaştırıldı. Araştırma sonuçlarına göre; 5 yaşındaki çocukların 6 yaşındaki çocuklara göre sorun yaşadıkları alanlardan bazıları şöyle; “Ev ödevlerini yapamama, matematiği kavrayamama, harf-kelimeleri doğru yazamama, okuma güçlükleri, dikkat dağınıklığı, sınıfta  yerinde oturamama, düşünmeden hareket etme, kontrolünün zor olması, yetişkinlerin isteklerine karşı gelme, sırasını bekleyememe, diğer çocukları rahatsız etme, arkadaşları tarafından istenmeme, oyunlara alınmama, söylenenleri yapamama, baş ağrıları, unutkanlık, kolayca sinirlenme, yorgunluk, diğer çocukların canını acıtmaya çalışma, huzursuzluk, öğrendiklerini hemen unutma, ürkeklik, korkma, her şeye ağlayarak tepki verme, ruh halinin hemen değişmesi, diğer çocukları işlerine ve oyunlarına müdahale etme gibi.

Yapılan çalışma sonucunda kimi tespitler ve bu tespitler sonucunda şu öneriler yapılmış;

1- Fiziki mekânların eğitim- öğretim faaliyetlerine uygun hale getirilmesi için gerekli alt yapı çalışmalarının yapılması,

2- Alan değiştiren öğretmenlerin kendi alanlarına dönmelerinin sağlanması,

3- Okula başlama yaşının tekrara 72 aya çıkarılması,

4- Okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmesi,

5- Beşinci sınıfların dersine giren branş öğretmenlerinin ilgili kademede öğrenim gören öğrencileri ve beşinci sınıf müfredatını tanımalarını sağlayacak seminerler düzenlenmesi,

6- Özellikle rehberlik servislerinin daha işlevsel hale getirilerek ortaokula geçen öğrencilerin uyum sorunlarına yönelik çalışmalar yapılması,

7- Bütün meslek liselerinin ortaokul düzeyinde yapılandırılması,

8- Ortaokula geçişlerde velilerin bilgilendirilerek öğrencilere sağlıklı bir yönlendirme yapılması,

9- Müfredatın hafifletilerek okula giriş ve çıkış saatlerinin tekrar düzenlenmesi,

10- Seçmeli derslerin içeriğine göre uygun derslikler hazırlanması,

11- Ortaokula giden öğrencilere yatay geçiş hakkı verilmesi önerilebilir.

 

Bu önerilerden de anlaşılacağı üzere, sorun ve önerilerin önemli bir kısmı ortaokula geçen öğrenciler, öğretmenler ve bu öğrencilerin velilerine ilişkindir.

 

Zaten uygulamanın ilk yılında 60 aylık çocukların okula başlamasıyla ilgili kimi revizyonlara gidilmişti. Uygulamada aksaklıklar ortaya çıktıkça ve bu alanda yapılan araştırmaların sayısı arttıkça başta ilkokulların 5 yıla çıkarılması, ortaokulların 3 yıla indirilmesi, zorunlu ve seçmeli ders saatlerinin yeniden 30 saate indirilmesi gibi değişikliklerin gündeme gelmesi beklenmelidir.

 

Biz de yukarıdaki tespitlere katılıyor ve eğitim sistemimizin 5+3+4 şeklinde belirlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.

Araştırmada, 2012-2013 eğitim-öğretim yılında, 5 ve 6 yaşında ilkokula başlayan çocuklar, çeşitli duygusal, sosyal, davranışsal ve okul sorunları açısından karşılaştırıldı. Araştırma sonuçlarına göre;
...

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Bahsettiğiniz araştırma kim tarafından ve hangi yöntemle yapılmıştır?

Sizce 19. yüzyılda alınan kararlar 21. yüzyılda aynı şekilde uygulanmaya devam edilmeli midir?

Gelişmelere uyum sağlamak için yeni kararlar alınamaz mı?

Alınan her karar mükemmel olmak zorunda mıdır?

Alınan kararların yan yan etkilerinin zaman içinde düzeltilmesi mümkün değil midir?

Sayın turgutkuzan araştırmayı kim yaptı bilemem ama sonuçlar doğru. Biz küçük yaş grubu okuttuk.O çocuklar bir yıl geri kalıyor normal olarak.

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Bahsettiğiniz araştırma kim tarafından ve hangi yöntemle yapılmıştır?

Sizce 19. yüzyılda alınan kararlar 21. yüzyılda aynı şekilde uygulanmaya devam edilmeli midir?

Gelişmelere uyum sağlamak için yeni kararlar alınamaz mı?

Alınan her karar mükemmel olmak zorunda mıdır?

Alınan kararların yan yan etkilerinin zaman içinde düzeltilmesi mümkün değil midir?

Eğitimci Yazar Abdullah DAMAR'ın yapmış olduğu çalışmadır.+4+4 eğitim sistemi ile ilgili olarak yapılan bir başka araştırma ise Yrd. Doç. Dr. Soner Doğan ve arkadaşları tarafından yapılan “4+4+4 Eğitim Sisteminin Okul Paydaşlarına Olumlu ve Olumsuz Etkilerinin Yönetici Görüşlerine Göre İncelenmesi” başlıklı araştırma (Doğan ve diğerleri, 2014).

 

Amacı, 2013-2014 eğitim öğretim yılında uygulamaya konulan yeni eğitim sisteminin öğrencilere, velilere, öğretmenlere ve yöneticilere olumlu ve olumsuz etkilerini yöneticilerin kendi ifadelerine dayalı olarak betimlemek olarak belirlenen araştırmada, şu sorulara yanıt aranmış:

1- Yöneticilerin 4+4+4 eğitim sistemi hakkındaki düşünceleri nelerdir?

2- Yönetici görüşlerine göre 4+4+4 eğitim sisteminin öğretmenler, öğrenciler, veliler ve yöneticiler açısından olumlu etkileri nelerdir?

3- Yönetici görüşlerine göre 4+4+4 eğitim sisteminin öğretmenler, öğrenciler, veliler ve yöneticiler açısından olumsuz etkileri nelerdir?

Ben istemem çocuklar artık ergenliğe erken giriyorlar o yüzden çok asi oluyorlar ortaokula gitmeleri daha uygun

“4+4+4 Eğitim Sisteminin Okul Paydaşlarına Olumlu ve Olumsuz Etkilerinin Yönetici Görüşlerine Göre İncelenmesi” başlıklı araştırma

Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerinize olsun.

Araştırma ile ilgili bir döküman buldum, henüz ayrıntılı incelemedim.
Anladığım kadarıyla Sivas Merkez ilçede yapılmış dar kapsamlı bir çalışma.
Sorular yönetici konumundaki öğretmenlere sorulmuş.
Velilere yönelik bir çalışma söz konusu değil.

4+4+4 sisteminin olumlu etkileri büyük yerleşim birimlerinde daha rahat gözlemlenebilmektedir.
(Araştırma yapmaya bile gerek yoktur. Yeni sistem öncesinde ve sonrasında okul giriş çıkışlarını gözlemleyenler aradaki farkı görebilmektedirler.)

Sistemin uygulamadan kaynaklanan eksiklikleri / sorunları olduğu muhakkaktır. Zaman içinde bu eksiklikler ve sorunlar düzelecektir / düzeltilecektir.