Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Zamana mahkum edilmiş bir yürekten ses veriyorum...
Mühürlü kapılar önünde beklerken yorgun düşmüş üstelik...
"Olması" gereken zamanlar "olunması "gereken zamanlardan hep bir boyut öndedir..
Mış miş gibi her halimiz,
Ait olmadığımız hayatlarda hep dördüncü cemredir...

Zamana mahkum edilmiş bir yürekten ses veriyorum...
Mühürlü kapılar önünde beklerken yorgun düşmüş üstelik...
"Olması" gereken zamanlar "olunması "gereken zamanlardan hep bir boyut öndedir..
Mış miş gibi her halimiz,
Ait olmadığımız hayatlarda hep dördüncü cemredir...

ait olduğumuzda hayata,
cemrelerin sayısını unutacağız...
" ilk" baharda...

( dördüncü cemre sözü... )

Yetim şiirlerim var...
Kelimeleri şehrin zifiri karanlığında köşe başlarına çömelmiş
Sonra yitik sevdalarım var düşlerde kaybolmuş
Arkasına bakmadan bilinmeze yürüyen bir insanın yolu nereyedir  ?


(Bugün arasattayım , ne düşüm ne gerçek )

ait olduğumuzda hayata,
cemrelerin sayısını unutacağız...
" ilk" baharda...

( dördüncü cemre sözü... )

İyi demlenmiş cemreler bir bir şiirlere düşmüş
Göz ucundan avuç içine ..

Akşam nasıl hüzünse
Sisli günler de öyle.
Mıh gibi, bıçak gibi düşmüşse
Sahibi için bir nefestir oysa..
Gerçeği  sunarken
 Avuçlarına açan gül
Gülsün diye yüzün.
Ne satırlar dolar
Duadan yoksun..
Ey hüzün  gideceksen
  Yolsun..

Zaman dar
Mekan harman.
Buluşamaz hiç
Olamaz derman...
Fırat gibi
Murat gibi..
Heyecan  çok ki
 Görünsün dibi.

kim ki derin kuyularında kalbin
özlem yüklüyor satır aralarına yaşamın
ben ki yok yoksul kör öksüz kelimerin
aşkın dibe vurmuş neftiliğinde alaimisema
yitiğin senin gülün kıvrımlarından yaralı
kamışlıktan sökülmüş yanın
tanışıklığına sığındığın faili meçhul hikayen
yağıyor bahtımızı teyelleyerek zaman
yarla karışık yoksulluğu sınarken
suskunluk tekerlemesi dizelerinde
yutkunmaktır ömür elde avuçta kalan.."

yoruldum
günün özeti
işte burda başlıyor
insanın acziyeti

Umudumuz ulu bir çınar,
Gölgesinde  huzur var.
Tırmanırken Güneş öğleye,
Yakar ağıt söyleye söyleye..
Gün dönerken akşam gurupta
Gel helalleşelim bir lahza durup da.
En delikanlı çağında  kötüye eğilmedin
Harama meyledip elini değmedin.
Sana aydınlıktır gece ,hiç elemin olmasın.
Çiçek bahçesi gönlün ,hiç birisi solmasın.
Nasıl yaşadıksa  hayat bitecek öyle
Ağlayan gözlere müjde var ,söyle..

Hüzün bahçesine konmuş yüreğim,
Gecenin sensizliğin de
Yalnızlık şarkıları söyler.
Yokluğunda ıslanmış gözlerim
Bir umut seni arar…
O zaman sarar işte
Hazan sarmaşıkları bedenimi,
Kurtulmam mümkün değil…

Umudumuz ulu bir çınar,
Gölgesinde  huzur var.
Tırmanırken Güneş öğleye,
Ağlar ağıt söyleye söyleye..
Gün dönerken akşam gurupta
Gel helalleşelim bir lahza durup da.
En delikanlı çağında  kötüye eğilmedin
Harama meyledip elini değmedin.
Sana aydınlıktır gece ,hiç elemin olmasın.
Çiçek bahçesi gönlün ,hiç birisi solmasın.
Nasıl yaşadıksa  hayat bitecek öyle
Ağlayan gözlere müjde var ,söyle..

Bu güzel şiiri süslemek geldi içimden.

Bu güzel şiiri süslemek geldi içimden.

Çok teşekkür ederim öğretmenim.Resim eklemeyi bilmiyorum zaten.

Bildiklerim aklımda değil
Bilmediklerim
Bilemediklerim
Aklımda hep
Kovuluyorsun
İki yüzlü suretlerden
Aynalardan
Zor alışıp
Kolay vazgeçmenin tiryakiliğine yatkınsın
Belli belirsiz zamanın
Güncel davranışların
Antropolojik vakaları iste

Çok teşekkür ederim öğretmenim.Resim eklemeyi bilmiyorum zaten.

Bütün şiirlerinizi okudum.Hepsi birbirinden anlamlı . Ama bu farklı

şeb-i yeldadır yaşadığımız;
en uzun gece/en koyu karanlık...
ucuna eklenecek şafak;
daha ışıklı olacaktır/daha aydınlık...