Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Arkadaşlar şiirsel paylaşım hızınıza yetişemiyorum     

Bir gezginin yolu  çokça şairler diyarına  düşerse kafası karışır , yolların karışıklığına  kafanın da  karışıklığı eklenince insan yol olur , yol da insan 

İyiyim ben..
Ölüden hallice.. diriyim ben..
Nefesim boğazıma takılıyor bazen..
Ama iyiyim..
Senin bıraktığın gibiyim..
Dizlerim kökünden kırık..
Kolum kanadım yok gibi..
Üstüm başım dağınık..
Saçım başım karışık..
Gözlerim kör.. hiç ışığım yok gibi..
İyiyim ben..
Biraz elimi eteğimi çekmişim bu aralar yaşamaktan..
Birazda ağlıyorum işte zaman zaman..
Katran karası geceler olmasaydı daha iyi olabilirdim aslında..
Yüreğimi çekip koparabilsem geçmişten..
Senden..
Sesinden..
Sözünden..
Gözünden..
Bir de yarım bırakılmışlığın acısını silebilsem..
Ama iyiyim..
Biraz heveslerim yıkıldı..
Umutlarımı yitirdim..
Biraz gülüşlerim kırıldı..
Biraz da kendimi bitirdim..
Bilmiyorum belki de aklımı yitirdim..
Ama iyiyim..
Biraz geceleri uyuyamıyorum..
Bir de sigarayı çok içiyorum bu sıralar..
Uçurumdan boşluğa bırakılmış bir nesne gibi..
Ne yerin kahrolası dibine çakılabiliyorum ne de bir yere tutunabiliyorum..
Dört duvar arasında sıkışmış gibi..
Hiç bir yere sığamıyorum..
Buz gibi bir hücre karanlığında..
Kor ateşlerde yürüyorum..
İyiyim işte..
Yüreğim harabe yeri..
Bazen doluyorum bazen yağıyorum..
En kurak çöllerde kalmış gibi bir serap arıyorum..
Ben iyiyim..
Ne yaşıyorum.. ne diriyim..
Ama iyiyim..
İyiyim..   
                   

+++++

Arkadaşlar şiirsel paylaşım hızınıza yetişemiyorum     

Bir gezginin yolu  çokça şairler diyarına  düşerse kafası karışır , yolların karışıklığına  kafanın da  karışıklığı eklenince insan yol olur , yol da insan 

Aklının kapısında yüreğini fazla yorma..neyse kağıttan bı gemi yap sulara bırak üstad...

Arkadaşlar şiirsel paylaşım hızınıza yetişemiyorum     

Bir gezginin yolu  çokça şairler diyarına  düşerse kafası karışır , yolların karışıklığına  kafanın da  karışıklığı eklenince insan yol olur , yol da insan 

Arkadaşlar şiirsel paylaşım hızınıza yetişemiyorum     

Bir gezginin yolu  çokça şairler diyarına  düşerse kafası karışır , yolların karışıklığına  kafanın da  karışıklığı eklenince insan yol olur , yol da insan 

Cam kenarı ve gece.. Akılda son replikler dönüyor.. Kafa karışıklığına lüzum yok.. Yolculukta olan esas duran,
Çoktan gitmiş uğurladıgini sanan...
Neyse ki yol uzun...
Kahve kokusu, bir de o şarkı..
"Ah bu ben kendimi nerelere koşsam
Saklansam bir yerlerde gizlice ağlasam.

Aklının kapısında yüreğini fazla yorma..neyse kağıttan bı gemi yap sulara bırak üstad...

Cam kenarı ve gece.. Akılda son replikler dönüyor.. Kafa karışıklığına lüzum yok.. Yolculukta olan esas duran,
Çoktan gitmiş uğurladıgini sanan...
Neyse ki yol uzun...
Kahve kokusu, bir de o şarkı..
"Ah bu ben kendimi nerelere koşsam
Saklansam bir yerlerde gizlice ağlasam.

Selam olsun düşlerinize ve düşüncelerinize

Selam olsun düşlerinize ve düşüncelerinize

Gecenin bir vakti şiir demleniyorsa
Saklandığı yerden çıkmalı düşler ve düşünceler

sevgili şiir dostları...burada ciddi manada bir şiirhane oluştu...yürekten süzülüp damıtılan sözlerini şiir edip paylaşan tüm can'lara sonsuz teşekkürler...(her birine tek tek teşekkür etsem de, eğer - istemeden- unuttuğum varsa affola...)

şiirin tanımını yapayım dedim lâkin imkânsız...zira her saat başı değişmekte tanımı...ki zaten şiir'in değil şair'in tanımını yapmak gerek ki; o da tümden imkânsız...
belki de şiirin; yazıldığı kelimelerden ibaret olmadığını...
dahası sadece kelimelerle yazılmadığını...
iyi bir insanın kalbiyle zamanı durdurdurduğu an'ı...
"şiir gibi" nin o derin anlamını...

anlatmakla başlamalı...

amannnn...
akıl git başımdan!..
gözyaşlarına şiir diyemem ki...
ama gözyaşını da şiirden eleyemem ki...

diyeceğim o ki;
yazan/okuyan/ hisseden/ anlayan tüm yüreklere şiirce teşekkürler...

sevgili şiir dostları...burada ciddi manada bir şiirhane oluştu...yürekten süzülüp damıtılan sözlerini şiir edip paylaşan tüm can'lara sonsuz teşekkürler...(her birine tek tek teşekkür etsem de, eğer - istemeden- unuttuğum varsa affola...)

şiirin tanımını yapayım dedim lâkin imkânsız...zira her saat başı değişmekte tanımı...ki zaten şiir'in değil şair'in tanımını yapmak gerek ki; o da tümden imkânsız...
belki de şiirin; yazıldığı kelimelerden ibaret olmadığını...
dahası sadece kelimelerle yazılmadığını...
iyi bir insanın kalbiyle zamanı durdurdurduğu an'ı...
"şiir gibi" nin o derin anlamını...

anlatmakla başlamalı...

amannnn...
akıl git başımdan!..
gözyaşlarına şiir diyemem ki...
ama gözyaşını da şiirden eleyemem ki...

diyeceğim o ki;
yazan/okuyan/ hisseden/ anlayan tüm yüreklere şiirce teşekkürler...

Yüreğine sağlık Cannn  ...
Ne güzel de dillendirmişsin hisleri...
Ve sahiden yazılan her satır her cümle değerli..
Senin nezdinde bende yüreğiyle kalemiyle bizleri mahrum bırakmayan tüm dostlara teşekkür ediyorum...
Iyiki varsınız 🙏❤❤

Yüreğine sağlık Cannn  ...
Ne güzel de dillendirmişsin hisleri...
Ve sahiden yazılan her satır her cümle değerli..
Senin nezdinde bende yüreğiyle kalemiyle bizleri mahrum bırakmayan tüm dostlara teşekkür ediyorum...
Iyiki varsınız 🙏❤❤

şiir gerçekten başka bir şey/ başka bir hâl...
yaşamın bir başka boyutu gibi...
hisleri daha ince dökmek/ sözcükleri oya gibi işlemek...
kâh kışkırtıcı, kâh tutkulu...
naif...kırılgan...özgür...
düzyazı ile;
denizi ve kadını anlatabiliriz...
şiirle ise;
o denizi dalgalandırabilir,
o kadının saçlarını denizin dalgalarına değdirebiliriz...

iyi ki şiir var...

Dağılmış bir yalnızlığım kapında
Dilimi kuşlar bağlar birazdan
Yol çeken türküleri soluğumda ayaz
Bir baş dönmesi uğurlar dünya
Yok yoksul sözlerimiz hatırda
O adımlar nice uğraksız şimdi
Hadsiz hudutsuz terketti bizi aşk
Kendi halinde bir çiçek solar avuntularda
İnsan olma sanatı kaldırıldı raflarda
Gülden hüzünler yağar şehirlere
El sallanan  duraklarda.."

İncitmeden
Tüy gibi
İncecik iğne deliğinden geçirmedik mi sevgiyi
Geçmişe bakınca;
Sevmek için vurgun mu yemek gerekiyor

denize düşsem de sarılmam yılana,
kendimden değil korkum...

yılandan kaçarken,
yalana sarılmaktan korkuyorum...

Can dediklerin can çıkana kadar
Oysa can bıkana olmuş...

Ve geçip giden zaman oldu..
Öylece avuçlarımdan..
Bir yalnızlık düştü payıma..
Biraz hüzün vurdu kıyılarıma..
Bir de yanaklarımı ıslatan yağmurlar..
Sustum..
Kimseler duymadı sessiz feryatlarımı..
Oysa öylesine kalabalıktınız ki..
Öylesine etrafımdaydınız..
Hep can bildiklerimi alırmış insanın canını..
Yâr dedikleri mi yaralarmış derinden..
Hayat işte..
Hangi yolun sonunda bulacağım kendimi..
Hangi mevsimin rengine boyanacak şimdi yüreğim..
Bakma sen bana..
Karmaşığım biraz bu aralar..
Ruh halim karman çorman..
Ondandır bu gel gitlerim..
Geç kalınmış bir hayatın erken çalınmış umutlarını arıyorum..
Ve bu satırları yarım kalan bir hayattan yarım kalan yüreğimle yazıyorum..

                 

Taş evde geçti çocukluğum. Hani çöl sıcağında serinleten vahalar var ya. Gölgesinde nefes aldığın hurma ağaçları var ya..
Taş evde geçmişti çocukluğum dedim ya.Sıcağı kıran ve hafif nemli toprak kokan o duvarlarda serinlemenin verdiği huzurlu ferahlık.
Tıpkı seninleyken ey sevgili akıp geçen zaman misali..
Sen o taş evdin
Ben ise hep o küçük çocuk olarak kaldım..