Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Küçükken;
Kulağımıza üflenmiş masumiyet
Yüreğimize işlenmiş samimiyet
Dizlerimde yıpranmışlığın yara izi
Bi elimde salçalı ekmek
Bi elimde çember
Dünyamıza sığan neşe ile
Yüreğimizden havalanırdı mutlulukların her biri
Gülümserken herşey gülümsüyordu
Yoksulluğun içinde kartopuyla büyüyordum
Dünyam büyük
Renklerim capcanlıydı
İçim içime sığmazken
Küçüçük cepime sığdırırdım tüm dünyayı

''ancak'' dedim...
''susarak anlatabilirim kendimi...''
kırılgan bir sessizliğe sığınmış harfler
sesli/sessiz düşerken kalemden...
susuyor kendini/susuyor yüreğini
düşüyor kendiliğinden...
kağıda kalsa,
sımsıkı sarılacak onlara
gönderecek adresine...
kırılgan bir sessizlik,
-dışa doğru-kapanıyor içine...
içinin -iç- sesi yatıştırıyor onu...
ağlıyorlar...
sessizce/sessiz hece...
iç denizi dalgalanıp
aşarken gözlerin dalgakıranlarını,
kelimeler dalga dalga dağılıyor...
kağıt simsiyah ağlıyor...

''ancak'' dedim...
''susarak anlatabilirim kendimi...''
kırılgan bir sessizliğe sığınmış harfler
sesli/sessiz düşerken kalemden...
susuyor kendini/susuyor yüreğini
düşüyor kendiliğinden...
kağıda kalsa,
sımsıkı sarılacak onlara
gönderecek adresine...
kırılgan bir sessizlik,
-dışa doğru-kapanıyor içine...
içinin -iç- sesi yatıştırıyor onu...
ağlıyorlar...
sessizce/sessiz hece...
iç denizi dalgalanıp
aşarken gözlerin dalgakıranlarını,
kelimeler dalga dalga dağılıyor...
kağıt simsiyah ağlıyor...

🌹😊👏👏👏

🌹😊👏👏👏

çok teşekkür ederim sevgili öğretmenim...

gül tutan yanımız kara teslim
ziyan yok allah bizimle.."

Bir yanımız umut
Bahar bahçe.
Bir yanımız hüzün
Acı ve dertçe..
Her yolun sonu yokuş
Her ayrılığın  sonu boğuş
Biri saraylara yürek evinden
Biri zindanlara  azaptan.
Dur ya da git
Orada seni bekliyor
İmtihan adında yiğit..

Ne istedik,ne bulduk
Bi tebessüm ararken ,kocaman hiç olduk

göçmen şiirler gurbete uçtu...
sılayı tel tel dökerek teleklerinden...

Günler ve gecelerde birbirini kovalarken sessizlik
Kimsesizliğin ayazı düşmesin diye yüreğime
Toprağın bağrına saklanan tohum gibiyim
Buram buram özlem kokan
Soğuk karanlıklar arasında
Üstüme yağmanı bekliyorum
Yeniden filizlenmek için
Hani şair diyor ya
İşte aynen öyle
“Sen bana ışık ver yeter, bende filiz çok”

Gel zaman/ git zamanda
Güneşi görmeden
Zamansız/amansız bölünüyor insan

iki mavi kıta/yirmiiki sarı mısra...
haydi tut ucundan
çok güzel bir şiir olacak bu defa...
ne duyduklarından kork
ne de gördüklerinden ...
ne düşündüklerinden kork
ne de düş'lerinden...
ben izlerim seni
sen de beni...
ben duyarım seni
sen de beni...
ben anlarım seni
sen de beni...
daha başka ne olabilirdi?..
sen varsın ben varım...
düş'lerimiz/düşüş'lerimiz var...
-gerçekten öte- hayallerimiz var...
sevdiklerini öldür...
ölüleri sev...
mezarlıklarda öp beni...
ben toprağı görürüm
toprak seni...
sen beni öldürebilirsin
ben de seni...

haddimiz arşı aşsın...
deniz iki büklüm olsun...
mavi bir deniz kızı göreceksin,
onu boş ver...
boş ver diğerlerini...
rüzgarla tara benim saçlarımı...
kızıl bir deniz olsun adı mavi...
iki mavi kıta/yirmiiki sarı mısra...
tut nefesini
çok güzel bir şiir olacak bu defa...

dilencilerin selamını al,
ve duasını kedilerin...
koy kenara ne varsa biriktirdiğin...
siyah masaları kır...
beyaz sandalyeleri de...
bir yatak ser yere...
un ufak anılar yaşamaz...
elini çabuk tut...
tut ucundan bu şiirin
yetişmemiz lazım
zaman-sızlığ-ın hızına...
iki mavi kıta/yirmiiki sarı mısra...
durma tut ucundan,
çok güzel bir şiir olacak bu defa...

iki mavi kıta/yirmiiki sarı mısra...
haydi tut ucundan
çok güzel bir şiir olacak bu defa...
ne duyduklarından kork
ne de gördüklerinden ...
ne düşündüklerinden kork
ne de düş'lerinden...
ben izlerim seni
sen de beni...
ben duyarım seni
sen de beni...
ben anlarım seni
sen de beni...
daha başka ne olabilirdi?..
sen varsın ben varım...
düş'lerimiz/düşüş'lerimiz var...
-gerçekten öte- hayallerimiz var...
sevdiklerini öldür...
ölüleri sev...
mezarlıklarda öp beni...
ben toprağı görürüm
toprak seni...
sen beni öldürebilirsin
ben de seni...

haddimiz arşı aşsın...
deniz iki büklüm olsun...
mavi bir deniz kızı göreceksin,
onu boş ver...
boş ver diğerlerini...
rüzgarla tara benim saçlarımı...
kızıl bir deniz olsun adı mavi...
iki mavi kıta/yirmiiki sarı mısra...
tut nefesini
çok güzel bir şiir olacak bu defa...

dilencilerin selamını al,
ve duasını kedilerin...
koy kenara ne varsa biriktirdiğin...
siyah masaları kır...
beyaz sandalyeleri de...
bir yatak ser yere...
un ufak anılar yaşamaz...
elini çabuk tut...
tut ucundan bu şiirin
yetişmemiz lazım
zaman-sızlığ-ın hızına...
iki mavi kıta/yirmiiki sarı mısra...
durma tut ucundan,
çok güzel bir şiir olacak bu defa...

Bir nehir perisi edasıyla 23.satirda bekliyorum masmavi düşlerimle..

Bir nehir perisi edasıyla 23.satirda bekliyorum masmavi düşlerimle..

nehir perisi...
''tut nefesini
çok güzel bir şiir olacak bu defa...''

Her dün iz bırakır
Kül gibi,göz yaşı gibi.
Kah yüreğinde saklanır
Kah saçlarda.
Kimdir,nedir sorulmaz
Bulursun  acı dolu bakışlarda.

Ne günler gördük hey
Nefis kavgasında yenilen.
Ne kılıçlar çekildi  siyaha ,eleme
Biri dur derken diğeri sahnede.
Çalındı masumiyet  renklerde
Çalındı hey
Göze edep
Sözde  edep
İçi duman dışı sahte
Kof doldu
Sokak ve cadde.