bilmesin, kuşları çok sevdiğimi...
yalnız ben bileyim hayallerimi...
ne uğruna, ne'lerden vazgeçtiğimi...
bilmesin kuşlar, benim bildiğimi...
benimdir köşeler, nedeni kalsın...
karanlık sonlarım bana başlangıç...
kayıpsa yoldaşları, başını alsın
karışsın sürüye o yalnız kırlangıç...
gökyüzü düşüyor sanırım bazen...
oysa ayağımdır yerden yükselen...
yere konmayı unutup, aylakça gezen
bir kırlangıç sürüsüdür usuma gelen...
-herkes gibi- uçarım rüyalarımda...
çünkü ruhum kuşlarla aynı hamurdan...
ve bilirim ki en korkunç uçurum
ayrıldığım yerdir kanatlarımdan...
O yalnız kırlangıç,kendi kanatlarına "aşk" dedi..
Bundandı kimseye aşkı teslim etmeyişi..
Uçuşunun çırpınışlarca hüznü,
Umudunun damla damla tükenişi ona dair/ait değildi..
Arınınca ismi konulmuş dünyevi ilişkilerden,
Kendinde kendine değdi bir kez daha epey derinden..
Hiç irkilmedi, hiç titremedi..
Aşina halleri ezeli..
Bedenler gelir geçer dünya üzerinden dedi.
Aslolan kendine koyduğu ismiydi..
...
Sırların hükmü bozulsun!!
Karanlık daha aydınlık, aydınlığın adı zifir..
Çoğunluğun aşk sandığı ona zehir!!
Ruhuna dokunan bile kendi aşkına esir..
Biliyor kırlangıç.. Biliyor..
Aradığı yok ki bulduğu onun olsun..
Sıfatı yok ki kendinden başka,
Başkasına yalın/yalnız aşk olsun!!