Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı adamın biri

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.086
  • 23.784
  • 5.086
  • 23.784
# 31 Mar 2016 22:24:26
ADI NURTEN..
 
Ne çok sevmiştim onu, ne çok.
Fark etmezdi bile beni.
Onun için ha varım, ha yok.

Bense, yüzündeki bir gülüşe hayran.
Ölçülemezdi o varken geçen zaman.

O güldüğünde mevsim bahardı,
Konuştuğunda çöllere yağmur yağardı.

İçimde kopardı fırtınalar, yokluğunda.
Yokluğunda gönlüm bir küçük kayıktı dalgalarda.

Varlığında, sığınırdım sakin limanlara,
Varlığında, bir asude bahar kucak açardı,
Bir kelebek uçardı güllerden
Bir umut kıpırtısı, kurumuş gönlümden
Yavaşça inerdi, pınar başlarına.

Böyleydi sevdam, böyleydi işte.
Onu görürdüm hayalde, düşte
Dudağımda oydu niyaz
Gözleri yeşil, elleri beyaz
Teni nur, Adı Nurten
Ağlattı beni giderken.
Giderken aldı gülüşümü,
Sanki yaşadım ölüşümü

Gönlüm ezilmiş,
İçim dolmuştu artık
Ümit tükenmiş
Bahar solmuştu artık.
Her şey bitmiş,
Al bir duvak, gözlerinde nem
Nurten gelin olmuştu artık.

Uzaktan gördüm, yıllar sonraydı
Başkentin tozlu sokaklarındaydı

Kimse bilmez, bunca yıl sevdiğimi,
… Nurten de
Yıllar gelip geçmiş işte,
Ayrı ayrı, ondan hep uzakta
Neye yarar söylesem de
İki çocuk yanında, biri de kucakta

Bakışlarında yok,
Ne eski heyecan, ne huzur
Bu mudur, canım senden kalan,
bu mudur!

Ahmet Ünal ÇAM

Çevrimdışı sınıfçı20

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 411
  • 5.832
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 411
  • 5.832
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 31 Mar 2016 22:31:09
Sustuğun Yerden Ben Senli Bir Şiire Başlıyorum

Bu kaçıncı selâ adımın boylu boyuna uzatıldığı ?
Bu kaçıncı musalla cesedimin yatırıldığı ?
Dudağında sevdamı yakıp
Suskunluğunu hayra yoruyorum sevgili.
Sonra da yokluğunun tüm harflerinin
Uykularını uyandırıp
Bir kum saatini sana kuruyorum.
Hani o bana hediye etmek için beklettiğin
Kum saatini..

Ellerimle doldurup boşaltıyorum
Mürekkebimin sana varmayan hallerini.
Suskunluğun baş harfini giydiriyorum parmak uçlarıma.
Yokluğununun kanına girip
Suskunluğunun tetiğini düşürüyorum gözlerimde.
Sonra da bir bulutun içinden geçip
Gözlerinin hayat rengine bulanıyorum.
Bulandıkça hayata,
Bir nebze olsun susturuyorum
Ölümün ölümle tazelenen cümlelerini..

Sen sevgili..
Eteklerinden baharları taşıyan kadın.
Sen suskunluğuna bir yokluk anlamını yükledikçe
Benden uzakta aldığın her bir nefesi
Varlığıma adanmış bir hediye kabul ettim.
Seni özledikçe,
Çocukluğumu kundakladım sesinin iç yanına.
Şimdi suskunluğunu sür de dudaklarıma,
Hayatlansın en kısır sandığım yaralarım.
Yokluğundan geçeyim varlığına.
Hadi göm dudaklarına sesini.
Susabildiğin kadar " sus" beni.
Beni sustuğun yerden
Senli bir şiire başlayayım yeniden.

Ey sustuğun kadar büyüyen harf.
Acını minnet bildim mutluluklarıma,
Sonra da suskunluğuna ses olan
Bir cümle oldum dudaklarının her iki yakasında.
Ey suskunluğunla
Acılarımı terbiye etmeye yeltenen kadın,
Kafiyelerden düşer gözlerim gözlerine.
Harf harf dudaklarına yaslanır
En topraksı yanım.
Ve ellerim ellerine dolanır,
Yüreğin yüreğine yanaşır
Bir nefes yakınlığında akarız en dar zamanlara..

Bende varlığın bir hayata tekabül ederken
Suskunluğunla
Kaç harfimin katili olursun söylesene ey yar.
Nefesinden geçerken Cennetin ırmaklarına
Sesinden feragat edilişim
Kaç şiirime konu edilir dillendirsene ey yar.

Kollarını sıvamış,
Bir şiire niyet etmişken yüreğim,
Daha kaç gecenin vebalini üstleneceksin.
Yokluğun bende
Bir varlık sebebi iken,
Suskunluğuna
Ölü doğmuş kaç harfin defnini reva göreceksin.

Diz çöktüm dudaklarına.
Yüreğinin tam orta yerine bağdaş kurdum.
Hayatından bir sevdayı nasiplendim.
Ve de umuda niyetlendim.
Mutluluğun safında
Suskunluğunu kendime bir mutluluk payesi bildim..

" Varlığın bende yirmi dokuz harf iken
Suskunluğun kaç harf eder sevgili "

İsmail SARIGENE

Çevrimdışı arkar

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 12
  • 375
  • 12
  • 375
# 31 Mar 2016 23:16:18
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Sen sevgili..
Eteklerinden baharları taşıyan kadın.
Sen suskunluğuna bir yokluk anlamını yükledikçe
Benden uzakta aldığın her bir nefesi
Varlığıma adanmış bir hediye kabul ettim.
Seni özledikçe,
Çocukluğumu kundakladım sesinin iç yanına.
Şimdi suskunluğunu sür de dudaklarıma,
Hayatlansın en kısır sandığım yaralarım.
Yokluğundan geçeyim varlığına.
Hadi göm dudaklarına sesini.
Susabildiğin kadar " sus" beni.
Beni sustuğun yerden
Senli bir şiire başlayayım yeniden.

Ey sustuğun kadar büyüyen harf.
Acını minnet bildim mutluluklarıma,
Sonra da suskunluğuna ses olan
Bir cümle oldum dudaklarının her iki yakasında.
Ey suskunluğunla
Acılarımı terbiye etmeye yeltenen kadın,
Kafiyelerden düşer gözlerim gözlerine.
Harf harf dudaklarına yaslanır
En topraksı yanım.
Ve ellerim ellerine dolanır,
Yüreğin yüreğine yanaşır
Bir nefes yakınlığında akarız en dar zamanlara..

Kollarını sıvamış,
Bir şiire niyet etmişken yüreğim,
Daha kaç gecenin vebalini üstleneceksin.
Yokluğun bende
Bir varlık sebebi iken,
Suskunluğuna
Ölü doğmuş kaç harfin defnini reva göreceksin..


İsmail SARIGENE
+++

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 01 Nis 2016 10:00:03
her şiir boydanboya
          bir ıssızlıktır artık
dizelerse giderek daha tenhâ

acının düzyazısı olmaya
hazır mı sözlerin kışı?
aşklar! onları yazan yaşasın
            sarışı
n atlas kâğıtlarda yaz
ne güz okunur ağaçlar güyâ

sen sussan da susmasan da bir
tutup tutuştuğun hayale
ağırdan iri güller ve lale

düşer düştüğün melale
ve hüznü yeniden-okumak
için bir kitap olur dünya

ve her şiir boydanboya
          bir ıssızlıktır artık
dizelerse giderek daha tenhâ


HİLMİ YAVUZ

Çevrimdışı harslan05

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 3.402
  • 69.701
  • 3.402
  • 69.701
# 01 Nis 2016 10:04:29
Yağiyor incecik bir yağmur dışarda
Yüzün çamurlar üstünde tüten buhur
Islak toprak kokusu
Doluyor odama
Sıkılıyorum
Kitapların üstüme yıkılacağından
Korkuyorum şimdi
Yel esiyor
Sökuyor duvardaki bir resmi
Yerine senin yüzünü koyuyor.

Yüzün şimdi karşımda
Yüzün akşam karanlığında
Toprağın üstüne bırakılmış
Bir demet çicek gibi parlıyor..

O zaman açıyorum
Bütün perdeleri
O zaman yakıyorum
Bütün ışıkları
Camları darmadağın ediyorum
Yüzünü avuçlarıma alıyorum
Alnını öpüyorum
Dünyayı öper gibi...

Ahmet ERHAN

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 01 Nis 2016 15:58:53
nerde o sarısabır, safran ve sarı sesi

akşamın? duymak sanki bir gülün

yolculuğu gibidir bahçeden sana doğru;

gelsin, bilsin ve sensin, yağdığın o yağmuru

alıp gidensin işte, daha ergin bir yaza...

bahçemde yer kalmadı, her taraf tıka basa

yaşlı yazlarla dolu... orda elbet o çölün

ortasında yabansı, ürkek ve sanki garip

bir şeyler duyuyorum... sesler, şeyler? ölünün

son gördüğü o gülü çağrıştıran, -nedense...

ben yine bahçemleyim, bu belki kendimleyim-

mi demek? Zaman ten´dir, eğer yazlar bedense...
                               'Hilmi YAVU Z'

Çevrimdışı sınıfçı20

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 411
  • 5.832
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 411
  • 5.832
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 02 Nis 2016 00:05:19
İstemem

Nicedir selamın alamaz oldum
Anladım unuttun yazma istemem

Sensizde yaşanır bir dünya kurdum
Kurduğum düzeni bozma istemem

Sebep ne bilmesem bilsem ne çıkar
Değilmi ki boşa geçti o güzel yıllar
Aşkımı aşkına bağlasa yollar
Çevremde dolaşma gezme istemem

Vefasız diyene düşman olurdum
Bir kızsam bin defa pişman olurdum
Zamanlar içinde artık yoruldum
Arayıp derdimi sezme istemem

Demek ki ihmali gurur sanmışsın
Yürekleri hep aşkla vurur sanmışsın
Yılları yerinde durur sanmışsın
Aldandın derimde bana kızma istemem

Yaralı gönüle girilir sanma
Ölen aşk yeniden dirilir sanma
Özürle kabahat silinir sanma
Bu yolda bin yalan düzme istemem

Kapandı hesaplar artık açılmaz
Kırıldı kanatlar tekrar uçulmaz
Arasan sorsan da faydası olmaz
Hem beni hem kendini üzme istemem

Dünyamdan uzaksın gönlümden ayrı
İşin yok artık yanımda gelme istemem

Acılar küllendi deşilmez gayrı
Geciken dermanı bulma istemem

Peşine bin gözü takıp geçersin
Kelebek gibisin konar kaçarsın
Gün gelir ektiğini sende biçersin
Bu kadar hercai olma istemem

Bu hızlı hayattan yorulacaksın
Zamanla elbette durulacaksın
O zaman kalbini boş bulacaksın
Ömrünü bin bölük bölme istemem

Sanada çektirir gün gelir Allah
Bıkarsın hayattan dersin illallah
Acılar çok derin olmaz inşallah
Sevgisiz kal amma ölme istemem

Gizlice peşinden izlemekteyim
Attığın her adımı gözlemekteyim
Yürekten severek özlemekteyim
Yine de bunları bilme istemem.

Talha Bora ÖGE

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.820
  • 227.485
  • 28.820
  • 227.485
# 02 Nis 2016 10:54:56
Mutlu mu olmak istiyorsun ;
Her şeyi sorgulama
Kafanı olur olmaz şeyler ile doldurup
Hep mutsuz olacakmış gibi,
Hayaller kurgulama

Kim ne yaparsa yapsın
Bu hayat senin unutma
Sonunda iyi ya da kötü olacak
Sensin, bunu aklından çıkarma
Seni mutsuz eden hiçbir şeyi zorla yapma
Seni mutlu edecek şeyleri
Yapmak için fırsatları kaçırma

Çünkü hiçbir zaman şu anki halinde olamayacaksın
Hep bir şeyler eksik olacak yarın ve sonrasında
Şöyle bir geriye dönüp baktığında
Hep iyi ki yaptım dediklerin kalacak aklında
Keşke yapmasaydım dediklerin ise
Hep bir çıban gibi duracak ruhunda !

Zülfikar Demirel

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 02 Nis 2016 11:20:59
sen fakir ve mazlum
türk rençheri
……………bunlar
ayışığının kenarına
yazılmış satırlar
değildir
……………bunlar
buğdaylar ve gelinciklerle
donatılmış bir hayatın
bir tarla gibi kendiliğinden
ve süssüz sözleri


sen fakir ve mazlum
türk rençberi
telörgüler ve hendeklerle
bağrını yırtmaktan sakın
kalbinin büyük ovasında
……………turnanın, şafağın
……………ve toprağın
korkunç harmanını duy ve düşün:
o harman ki yarı yoldan
……………daha uzak belki sana
ve belki yarı yoldan
……………daha yakın


sen ki acının tiryakisisin
kezâ; tütün ve kahır evvelâhır
şunu hatırdan çıkarma:
bu ağır sevdayı hayata geçir
bil ki dağların hiç sonu yoktur
her ağıda bir gül daha yetişir
hayat ev sahibi, ölüm konuktur
……………ölümü
………………gülerek
…………………kucakla
Hilmi Yavuz

Çevrimdışı kurthan

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 10.699
  • 73.134
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 10.699
  • 73.134
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 02 Nis 2016 11:31:38
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Mutlu mu olmak istiyorsun ;
Her şeyi sorgulama
Kafanı olur olmaz şeyler ile doldurup
Hep mutsuz olacakmış gibi,
Hayaller kurgulama

Kim ne yaparsa yapsın
Bu hayat senin unutma
Sonunda iyi ya da kötü olacak
Sensin, bunu aklından çıkarma
Seni mutsuz eden hiçbir şeyi zorla yapma
Seni mutlu edecek şeyleri
Yapmak için fırsatları kaçırma

Çünkü hiçbir zaman şu anki halinde olamayacaksın
Hep bir şeyler eksik olacak yarın ve sonrasında
Şöyle bir geriye dönüp baktığında
Hep iyi ki yaptım dediklerin kalacak aklında
Keşke yapmasaydım dediklerin ise
Hep bir çıban gibi duracak ruhunda !

Zülfikar Demirel
+sonsuz  arkadadaşım. :)

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 02 Nis 2016 13:28:40
Nerden bakarsan elinde kalıyorum..
Öyleyse bırakma / sarıl..
Bahar geçti de / ben yaprağa nasıl söylerim, ağlarken düştüğümüzü..

Madem öyle, saati ayrılığa kur,
çalmadan gitmiş olasın lakin;
elin elimde olmalı mesela, biriken bir şeyler olmalı, eriyen de bir şeyler.
Bu kalp kafesine sığmıyor artık gitmeliyim,
Meneviş teninde harı gözlerimin..

Kuşlar biliyorum, göç yollarında bir annenin dudak izi..
Kursağımda akşamüstü, kaç gün oldu
yanlı aşklardan ağlama dersleri alıyorum
giden sevgiliyle alakalı..
[ Sonrası yerini bulmak zor olmadı,
bir hüzün kanamış bu yöne.. ]
Bavulumda özgeçmişim:
-Ayrıntılara girmeden aynen aktarıyorum:
“seni seviyorum”
                                        Sıdık Bakır

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.820
  • 227.485
  • 28.820
  • 227.485
# 02 Nis 2016 22:43:46
III. Murad öldüğünde Yuşa Efendi'nin ifadesine göre Aziz Mahmud Hüdayi şu şiiri yazmış:
Yalancı dünyaya aldanma ya Hu,
Bu dernek dağılır divan eğlenmez
İki kapılı bir viranedir bu
Bunda konan göçer mihman eğlenmez
Bakma bunun karasına ağına
Gönül verme bostanına bağına
Benzer heman oğlan oyuncağına
Bunda akıl olan insan eğlenmez
Doğrusuna gidegör bu yolların
Geçegör sarpını yüce bellerin
Dünya zindanıdır mü'min kulların
Zindanda olan kul aslan eğilmez...
Aşıklar Tabibi kitabından alıntıdır.

Çevrimdışı sınıfçı20

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 411
  • 5.832
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 411
  • 5.832
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 02 Nis 2016 23:26:18
Bildim!
Sen bildirmesen ben bilemezdim,
Nurunla bu can pasımı silemezdim...
Zaman serinliğinde aşka tutunurken,
Gözyaşı verdiğin için gülemezdim...

Bildim!
Bilmeyi nasip ettin de bildim Seni,
Ânda Sen varsın rahmetle kuşattın beni...
Hamd edip verdiklerine kulca yutkunurken,
Her nefes lütfeyleyip yaşattın beni...

Bildim!
Seni tesbih etmeyen dil figândadır,
Sana duaya açılmayan el figândadır...
Her seher kelâmına titreyerek dokunurken,
Seni unutan her gafil kul figândadır...

Bildim!
Bayati'yem yolunda yürümek nedir,
Rızana erip de yüz sürümek nedir...
Vuslat vakti gelip de salâlar okunurken,
Bildim! Huzuruna varan yolda erimek nedir!

Güçer KAFA...

Çevrimdışı bergüzar

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.141
  • 10.627
  • Okul Müdürü
  • 1.141
  • 10.627
  • Okul Müdürü
# 03 Nis 2016 01:20:12
Son Türkü

Kaybolmak uz re suya düsen bilezik;
Bak, butun kırışıklar silindi sudan.
Son saatimde mi uyandım uykudan,
Neden bos gecen yıllardan içim ezik?
Durdu beni ölüme götüren kervan.
Eski bir şarkı söyleniyor rüzgarda.
Duydum ki sevmeyi bilen dudaklarda
Benim ilahilerim hala okunan.

Sevgilim...Ellerime dokunaraktan.
Beni çağıran bir eda var sesinde.
Bu muydu insanlara son nefesinde
Görüneceğinden bahsedilen şeytan?
Sular çekilmeye başladı köklerde
Isınmaz mi acaba ellerimde kan?
Ah! Ne olur butun güneşler batmadan
Bir türkü daha söyleyeyim bu yerde!

Orhan Veli Kanık

Çevrimdışı Gül Rengi

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.947
  • 47.568
  • 2.947
  • 47.568
# 03 Nis 2016 08:02:27
.

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK