Sevdiğimiz Şiirler

Çevrimdışı ogrtmn35

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 17.431
  • 177.426
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 17.431
  • 177.426
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 08 Tem 2010 01:18:06
Gözlerin…
Hayat sevda seli, elem rüzgarı,
Dünya bir bahçedir, insan da arı,
İkisi bir olup, yaparlar balı.
Hakikat balına petek gözlerin.

Bir karanlık gece, arkası cennet,
Bakan âşıklara, diyorlar sabret,
Sanki küskün gibi sevdaya hasret,
Gönülleri yakan, güzel gözlerin.

Aşka susamıştır, belli halinden,
Maşukunu arar, ta ezelinden,
Hasret his edilir, derinliğinden,
Dibi görünmeyen, dalgın gözlerin.

Yorgun bir hali var, bakışlarında,
Bahar seli, coşkun akışlarında,
Yaratanın ender, nakışlarında,
Aşkını arayan, garip gözlerin.

Bir gün kapanacak, oda dünyaya,
Dalmasın gafletle, sonsuz hülyaya,
Ellerle açılsın kutlu duaya,
Dünyadan cenneti görsün gözlerin.

Çevrimdışı ayçiçeğim

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 908
  • 1.889
  • 908
  • 1.889
# 08 Tem 2010 08:36:39
SENSİZLİK...

Biliyorum konusacak birseyimiz kalmadi, paylasacak hic bir seyimiz yok.
Yine de yüregimden gücümün yettigi yere kadar sana sesleniyorum,
seninle konusuyorum... Bugün sana olan kirginligimi rafa kaldirdim,
sevgimi aldim avuclarimin arasina, ona siginiyorum... Cümlelerimi kisalttim,
kelimelerim buruk, gülüslerim istenmeyen dudaklarimda...

Bir ihtimal gelisine sigindigimi farkettiysem de, engel olamadim gurursuz
ama umutlu hasretine... Bugün gönlümü hos tutmak istiyorum,
imkansiz olan her rüyaya inanasim geliyor... Bir cocuk gibi
isteklerimi bastiramiyorum... calmayan telefonuma elim gidiyor,
sana halen bende oldugunu israrla yazmaya calisiyorum... Bende olan seni,
hic kirmadim, degistirmedim ve hep korudum desem de, sendeki benin
nasil oldugunu, gülüp gülmedigini anlamsiz bir sikintiyla merak ediyorum...

icimdeki güzelligine inanip inanmamani artik umursamiyorum!
Üsüyorum, bu üsüme yalnizligimdan geliyor ve sariyor her tarafimi...
Tutunabilecegim hicbir güzellik yok, hatirlamaktan usanmayacagim
anilarim disinda... isinabilmek icin onlara sariliyorum...
Anlamsiz ve cevapsiz sorular hihzirca siritiyor, ben görmemeye
calisiyorum... Düsler uzak gibi görünüyordu ama yakindi...

Belki de görmeyi istemek gerekiyordu... Gözlerini ac desem kapatacaksin
ama kapatma gözlerini! Kendime bir demet papatya aldim ama bakmadim
falima... Gözlerimi gelislere verdim, gözlerimdeki hüzün bile seni özlemis
itiraf etti sonunda... Düsüncelerim gururlu, hayallerim ve sevdam degil...
Gelseydin, kendimi unutup sana kosacaktim, susturacaktim icimdeki isyani,
kavgalarin ortasinda bir günes gibi dogup isitacaktim yüregini,
sevincten aglayacaktim bu defa, mutluyken hemen sarhos olmusum gibi,
dokunacaktim, sarilacaktim. Ama gelmedin, gelemezdin belki de gelmeye de
hic niyetin yoktu aslinda... Kendimi kandirdigimi anladigimda agliyordum...

Eskiden kimi sarkilarin ne kadar anlamli oldugunu düsünürken, simdi
ayriligin ardindan calinan her sarki umutsuzlugumu ve sevgimi anlatiyormus
gibi geliyor... Sevdigim ne cok sarki varmis, bunu senin gidisin gösterdi bana...
Her sarkida sen varsin, her yerde, her gördügüm insanda, denizde,
gecede, uykumda... Nasil beceriyorsun her yerde olabilmeyi...
Bu bir marifetse eger, neden benim yanimda degilsin ki?
Gözyaslarim asilligini yitiriyor ve yenik düsüyorum sevdana...

Gittin! Belki de hic gelmemistin ben, geldigini sandim... Ayak uyduramadim
yorgunluguna... Dudaklarina düslerindeki öpüsü konduramadim...

Kimi zaman bir cocuk oldum gülüslerinde simaran, kimi zaman bir kadin;
dokunuslarinda kendini bulan... Ama! En cok da imkânsizin oldum...

Her gelisimde bir kez daha gönderdigin oldum... inanamadigin, Yenemedigin,
üzerinden atlayamadigin korkularin oldum... Agladigin, bagirdigin ya da
sustugun isyanin oldum, sessizce bosalan gözyaslarin, birikmisligin oldum...
Yüregindeki kadin ben olmak isterken yüregine siginan ve tozlanacak olan
bir ani oldum... Haketmediklerin, artik yeter dediklerin ve herseyin olmak isterken
belki de hicbir seyin oldum... Söylesene ben gercekten senin neyin oldum?
Sesin hep uzaklari cagiriyordu, ben üstüme alindim, sana geldim...
Bilseydim, bana ait olmayan bir seslenisi sahiplenir miydim?

simdi bir mevsimlik ask kaldi avuclarimda sadece bir mevsim yasanan
ama bir ömür gibi gelen ask... Kalbime henüz söyleyemedim gittigini,
ögrenirse onun da aci cekmesinden korkuyorum... Seni halen
benimle biliyor ve seviyor ama ben kalbime ilk defa yalan söylüyorum...
Gittin! Sevdamin yokluguna alisabilirim belki ama sesinin uzak yollarin
sonunda olmasi acitiyor icimi... Suskunlugun en büyük silahindi,
suskunlugunla vurdun beni asil aci olan, canimi acitan unutulmak...

Söylesene unutulmak kime yakisiyor?
Unutan sen olsan da sana bile yakismiyor ...

Merak etme, üstüne giydirmedim bu duyguyu, unutulmayan olmak
sende daha güzel duruyor... Görüyorsun iste, ask'a ve sana ihanet etmiyorum
benim kirginligim ask'a... Sen üstüne alindin...

Çevrimdışı AYNALI

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 3.281
  • 21.083
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 08 Tem 2010 10:45:12
Gelsen De Bir, Gelmesen De..

Artık olan oldu bize
Gelsende bir gelmesen de
Gelemeyiz biz yüzyüze
Gelsende bir gelmesen de

Hep kendini çektin naza
Yok bahara yahut yaza
Bıktım gayrı yaza yaza
Gelsende bir gelmesen de

Demir tavında döğülür
Ağaç yaş iken eğilir
Çocuk küçükken sevilir
Gelsende bir gelmesen de

Bir candır bu, bir andır bu
Giden gelmez, bir handır bu
Dağ-taş değil, insandır bu
Gelsende bir gelmesen de

Göreceğin bir boş kafes
Ceset kalmış, çıkmış nefes
Nerde o can, nerde o ses
Gelsende bir gelmesen de

Serdengeçti artık bitti
Bu ayrılık cana yetti
O bir kuştu, uçtu gitti
Gelsende bir gelmesen de

Osman Yüksel Serdengeçti
 

Çevrimdışı TugraÖzyıldız

  • Bilge Üye
  • *****
  • 10.264
  • 16.906
  • Birleştirilmiş Sınıf
  • 10.264
  • 16.906
  • Birleştirilmiş Sınıf
# 08 Tem 2010 12:51:06
DİNLERSEN EĞER...

Her günün ardından gönül defteri;
Bir sayfa eksilir bir de artarmış...
Kalbimin üstünde bir alın teri;
Sevdayı hep dirhem dirhem tartarmış...

Suçlu kim diyerek arasam, sorsam;
Damarın şahına isyanla vursam;
Aklımı bin ziyan soruyla sorsam;
Teslim-i emanet bende atarmış...

Doldur be çekinme bu gece saki;
Karardı gün be gün gözümün akı;
Ziyandan kâr çıkar, kalanlar baki;
Bu yüzden ölüler sessiz yatarmış...

Hicran makamının yarım bestesi;
Güftede saklanır kahır destesi;
Dermanı bulunmaz yürek hastası;
Derdine durmadan derdin katarmış...

Nafile doldurmak gönül tasını;
Çekmedin diyorsun derdin hasını;
Ne bilsin sevmeyen yürek yasını;
Son sahne perdeyi ölüm kaparmış...

ALİ ALTINLI ;)

Çevrimdışı deva35

  • Bilge Üye
  • *****
  • 7.396
  • 11.766
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 7.396
  • 11.766
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 08 Tem 2010 13:33:02
BUGÜN VE BUGÜN

Öyle çabuk geçiyor ki günler
Hele sen de bir bak hayatına.
Daha dün doğmuşuz sanki
Yeni okula başlamışız
Yeni sevmişiz

Öyle çabuk geçiyor ki günler
Hele sen de bir bak hayatına
Yarın bitecek sanki her şey
Yarın ölecek gibiyiz.

Daha doymamışız yaşamasına
Günlerimiz dün bir, bugün iki
Sakın bir şey bırakma yarına
Yarın yok ki.

ÖZDEMİR ASAF

Çevrimdışı aslanx7

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.262
  • 6.614
  • Müdür Yardımcısı
  • 2.262
  • 6.614
  • Müdür Yardımcısı
# 08 Tem 2010 16:11:07
Sevginin Menzili

Biz sadece hayatı yazarız
Menzili olmayan kalemlerle
Bir sevgilinin eline dokunur gibi
Kalplerimize dokunuruz inceden inceye

Yalnızlık ezgisini söylerken
Dağların en doruk noktasında
Yerdeki kayacık çarpar düşlerimize
Ve sarımsı kıvılcımlar çıkar iliklerimizden

Herkes uyurken yumuşak yatağında
Biz halkın diliyle resim çizeriz
Gösterişsiz ve kestane rengi tablolara

Fatih Akbalık

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 08 Tem 2010 16:17:55
Öfkeli bir deniz gibi
Üstünden atma beni
Yazdığın gibi silme

Yumlama parçalama
...Ne yapsam kırılmaz diye
İtme koca dağlardan
Gidip gelip ağlatma

Bu bensiz yapamaz de
İçinin derinlerine sakla
Gösterme kimseye beni
Gönlünde tut bırakma

Kuşlara parçalatma
Çöllere koyup dönme
Gözden çıkarma beni
Tam her şeyimi aydınlatırken
Yeter bu kadar deyip sönme

Bir gidip bir gelip
Çocuk gibi oyalama
Korkutma yıldırma beni
Beni sakın bırakma

"Afşar TİMUÇİN"

Çevrimdışı ayçiçeğim

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 908
  • 1.889
  • 908
  • 1.889
# 08 Tem 2010 17:28:55

Seni Görmeden Sevdim Ben...

Bir gece ansızın gelir zalim,Yüreğime oturur...! Yüreğime saplanır gibi,Seyrelterek beni,Seni bana hatırlatır...Herkesin düşleri var,herkesin rüyaları...Herkesin umutları,herkesin yaşamak istedikleri...Hani nerde dersin,olmasını istediklerim...Aslında sen nerdesin meselesidir bu, sen yanlış yerlerde mi koşuşturursun yaşamın.Ne ararsın ve ne beklersin.Nedendir bu zalim feleğin ettikleri,ağzıma çaldığı bir kaşık bal, sonrası yaşam boyunca görmediğim bir yüzü aramak.
Sen herkes gibisindir,her kes senin gibi,sen benim gibisindir,ben senin gibi.Sen ölü gibisindir hayatımda yokluğunu hatırlatarak.Ben ölü gibiyimdir,senin hayatında hatırlanmayarak.
Hep cenazelerde,mezar taşlarında ismini arar gibiyim.
İyi olan şeyler adına sen gelirsin aklıma,
Sen gelirsin bana
Yüreğini açarak,
Dokunaklı sözlerde bulurum seni,güzel şarkılarda,
Kendimi unutarak.
Düşünürüm bazen seni unutmak için.Anasına ağlayan çocuğun gözyaşlarında boğularak.
Yalın ayak koşuşturan çocukların,altına yüreğimi seripte,unutmak isterim arasıra seni.
Arasıra bakışlarımda ahengi kaybolur yaşamın,bağırmak isterim.Bağırmak isterim, yeter artık.
Zaman uzar,ölüm gelmeyecek gibi,sen gelmeyecek gibisin bana ve geceleri severim.
Seni sever gibi,seni sever gibi, geceleri severim.
Düşerim koynuna, kayan bir yıldızın ardından, kaybolan umutların ve rüyaların beni aldatışı,aldanışım gelir birden karşıma.... 
Hep tükendim,hiç çoğalmadım hayatım boyunca,
Kimse bilmedi,hiç kimseye söylemedim bunu,
Senden başka.
Güzel söze düşkündüm,.......şimdi sana....
Şimdi sana düştüm...bir rüyanın ardından
Bir rüyanın ardından,.............seni aradım.
Sana anlattığım,................... ..anlamadığın.
Anlamadın ki beni,
Anlamadın ki,
Duymadın,
Duymadın ki beni.
Güzel söze düşkündüm,söylediğim gibi,
Şimdi düşkünüm sana,
Düşkünüm sana Akıllım.
Seni hiç görmedim,seni görmeden sevdim.Bir çiçeği sever gibi,yüreğini sevdim.
Hep rüzğarlar sana doğru, sana doğru esiyor.Sana doğru eğiliyor,yüreğimde başaklar.
Gezdiğin yerlerde gezdim.Bakışlarının dolaştığı yerlerde, bakışlarımı dolaştırdım.
Bakışlarının dolaştığı yerlerde dolaştım sensiz.
Halbu ki, sen oralarda, sen oralardaydın, sen oralarda,
Sen oralardaydın halbuki.
Seni, sen istemeden görmek istemedim ki. Sen istemeden bakışlarım sana dokunsun. Oralarda dolaştığım boş yere olsun.Olsun boş yere yakarışlarım.Hem değer bana göre, erkek
Yüreğinden, erkekçe hayır deyişine......
Gözlerim kayıyor,uyku düşmekte gözlerime,
gece,
her gece sen düşmektesin,
sen düşmektesin düşlerime.
Oturur yüreğime,
seni hatırlamak.
Saplanırsın yüreğime,seni hatırlayarak.
Yine,
Gece saat on iki,ömrümün tam ortası.Saatler geçmiyor,bekliyorum sabahı.
Sokaklarda ışıklar,ölüm sarısı.Daha şimdiden geçti, ömrümün yarısı.
Daha ne kadar kalmış, bilmiyorum.Bana sorarsan,bilmekte istemiyorum.
Gece saat on iki,gecenin tam ortası.
Ay yok,umut yok,bu kimin hatası.
Sokaklar ölü bekliyor,sokaklar ölümü bekliyor.
Bense yok yere.
Yüreğinden başka her yerde,
Ben ağlayan çocuk, sen bir ana,
Ne olur,ne olur beni kucakla kucakla
Ölüm sarısı yapraklarda,dökülmekte yüreğimden bahar kışa çalarak.
Seher getirmez seni bana,bilirim.Baharın son çiçeği,
Gidişin,ah o gidişin yokmu,beni ağlatarak.
Hiç mi merhamet etmedin,ben ölürken.
Hiç mi merhamet etmedin beni öldürürken.
Ben yüreği ellerinde,sana gelirken.
Ben yüreğim ellerimde sana verirken.
Ben yüreğim ellerimde seni severken.
Ah zalim,ah zalim.
Sen çoook iyisin.
Sen çoook iyisin.
Neyse bir başka bahara,ben yokken gelirsin.
Rahat ve huzurla gelirsin bir başka bahara,
Yine çiçek olarak,
Yine güzel olarak gelirsin.
Ellerinde tüm renkleri yaşamın,en umut dolu yanlarıyla
Belki güzel bir rüzgar olurum sana çaktırmadan,öper gibi yanaklarından geçerim.
Belki bir yağmur tanesi,gözyaşlarından bir tane,tam gamzenin üstünde ağlarım.
Sen habersiz,sen beni unutmuş.Farketmeden beni........uzaktan bakarım sana belki,
Bir tiryaki gibi.
Yani kaybolurum dumanında sigarımın,seni içer gibi.
Ben hiç bir şeye tiryaki olmadım,sana olduğum gibi.
İnsan olmak zor,yani dürüst,yani kadın,yani O’na kul.
Yani O’nun sözüne vurgun,yani O’nun sözüne uygun.Zor yani dürüstçe konuşmak.
Ne sevmek mümkün dürüstçe,nede yaşamak.
Bir kaldı gizli yanlızlık,birde ölmek.
Hep sevmek görmeden,görmeden sevmek.
Ufukta kaybolan hep O’mu,bakışlardan başka yetişemeyen.
Hani ezanı dinlerdin sabah vakti,O’na çağrı,gerçeğe çağrı,
Huzuru arardın bulmak için,her sabah, gecenin kucaklaştığı,
Bu vakitlerde getirecekti huzuru sana seher.
Ne işin var,bu yaban elinde, ne bu keder.
Boş ver,
Boş ver aslanım.Boş vermede sana seher,
Sen bir yabancı,sen bir yolcu,sen bir kayıp duygulu mavi,
Güneşe vurulmuşşun,yanmaktan başka yok çaresi,
Çaresi yok,
Aşklar acıklı bir türküdür yemen önlerinde,
Bir türküsün sen,gönül gönüle, herkesin dilinde.
Hep gidişleri düşünürüm,hep yürek yakan.
Ne gidişler var,dönüşleri olmayan.
Ah yok mu o gidişin.
Erkekçe gidişin.
Gözlerimle görmedim seni,görmeden sevdim.
Sevdim ben seni,
patlamış mısır tazeliğinde kusarak öfkemi.
Sevdim ben seni, bir çiçeği sever gibi, yüreğini sevdim.
Suyu sever gibi içmek için.....
Hep İstanbul’da düşler kurardı,düşler kurar boğaza karşı.
İnadına en güzel mavi,en güzel mavi kalarak.
Yeşile vurğun yemiş bir mavi,yanlız uyuyan kadın gibi yatarak.
Sen bana gelmezsin,ben sana gelmem.
Gelmem anasını satayım sen istemeden.
Sen dikensiz bir güldün,dikenlenmeyi öğrettim sana,
Batsın diye yüreğime istemedim.
İstemedim aslında,
Öfkeyi öğrettim ben,öfkelenmeyi öğrettim sana,
Öfkelen istemedim.
İstemedim bana,

Ah yokmu o yanık buğday başakları,yok mu denizde susuzluk sanırsın.Yok mu gecenin ta orta yerinde çığlıklar,yok mu ölülerin sesizliğinde,acıklı türküler.
Hep sürgün yaşamak artık, yüreğimde sen.Hep mahpus bakışlarım bir yerlerde, sen.
Sen bir yerlerde savrulan toz tanesi,
ben bir yerlerde kayıp mavi.
Aslında her şey boş bir kandırmaca,sen bir aldatmaca,
ben bir aldatmaca,herkes aldanmada.
Sen yoksun ki,benim için.Ben yoğum ki, senin için.
Sen benim uydurmamsın,uydurmasın belki yanlızca.
Yanlızca ben varım her şeyden başka......
Gecenin ta orta yerinde,
Ama sen yokmusun be zalim,sen yokmusun.
Yaralı bıraktın beni,acı için de kan,kan içer gibi yaşamak.
Yaşamak acı içinde,seni görmeden,gözlerimde kan,yüreğimde kan.
Kan anasını satayım,yalanına dünyanın.
Kan yalancı sevdalarına zamanın.
Kana kana içemezsin sen onun yanaklarını,göz yaşlarını silemezsin meselâ, 
Meselâ bakamazsın gözlerine o istemeden,o istemeden tutamazsın ellerini.
Be zalim,
Sen çok iyisin.
Herşeye karşın,ben sana tutkun,herşeye karşın ben sana vurgun.
Her şeye rağmen ayakta ölmek,ayakta sevmek seni,
Seni yanlızca,yanlızca seni.
Bir yanımı aldın götürdün,götürdün beni de,giderken.
Giderken beni öldürdün.
Olsun be,
Ne ilk ölen ben,ne de son ölen.
Yada öyle bir şey,
Görmeden sevmek.
Öyle ölmek gibi,
Yanlız ölmek gibi bir şey.
Gecede ölüm sessiz gelir, ay çarpar yüreğime,sen çarparsın.
Gecede sen, Sezsiz gelirsin.
Başım dumanlı. Başım erciyese takılı.
Yüzünde yaşamak hayatı.
Yüzünde yaşamak sen giderken.
Olmaz olası
Olmaz olası,yüreğimde erciyes gibisin,ne gelirsin ne de gidersin.
Ne de seversin.
Bir gülü sevdim,birde seni.
Ben hiç bir şeye tiryaki olmadım,
Sana olduğum gibi.
Yok çaresi,
Ne bir ses var senden,nede bir umut,
Unut anasını satayım unut.
Aşklar acıklı bir türküdür yemen önlerinde,
Sen bir rüyasın,sen bir düş,yüreğimde gece.
Gece gece,her gece,atlılar koşturur,yüzleri olmayan gözleri olmayan.
Atlılar koşturur,ufuklara,yolları olmayan.
Atlılar koşturur yüreğimde, sen.
Sen,sen,sen,hep sen.
Gelişi olmayan,gidişi olmayan.
Sen.
Yada öyle bir şey,
Görmeden sevmek.
Öyle ölmek gibi,
Yanlız ölmek gibi bir şey.
Çok isterdim,çok istedim be kuş olmayı,bir çift kanat,bir yürek,uçmayı.
Kahrolası
Kahrolası yalan zamanın sevdaları,yalancı umutları.
Sen eski adam,sen zamanın eskitemediği,hüzünlü yanında derin denizlerinle,yorgun mavi,
Ay parlar yüzünde,yüreğinde güneş,yanarsın,
Yanarsın sende,
Beni de yakarsın.
Yan yüreğim yan,külünden belki bir anka kuşu doğacak,
Belki ay doğacak, yüreğine,yeni çocuklar besleyeceksin.
Yeni umutlar.
Yeni umutları taşıyacaksın yarınlara,
Herkes adına,O’nun adına ve onun adına,
Yan yüreğim yan,belki külünden bir anka kuşu doğacak.
Çilesi sadece yaşamın arta kalan sevdaları olmayacak.
Be hey yelkenler fora,be hey uzak denizlere,derin dalgalara sal beni,
Sal beni gecenin kucağından,al beni.
Kaldır beni,kanlı uykulardan,kanlı geçmişlerden sıyır beni.
Al beni götür,sevdiğim yaşamaktı sadece,seni yaşamaktı.
Mutlu sevmek,mutlu ölmekti.
Kelebek kanatlarında renkli rüyalar,rüyalar görmekti.
Hepsi o kadar,
Çok şeymi istedim,senin için. Mutlu olman için.
İntihar ettim yüreğinde,haberin yok.
Haberin yok ki senin,
Bir umuda yolculuktur heryerde,sevmek.
Sevmek inadına sevmek.Geceyi sevmek,gecede seni.
Seni sevmek,sevmek herşeyi.
Bilirim sen bilmezsin sevmeyi,
mahpusta gökyüzü,fakirde ekmek,çocukta ana,bende sen demeksin.
Sen bilmezsin bilirim,
görmeden sevmeyi...

Çevrimdışı nevin07

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.313
  • 3.610
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 1.313
  • 3.610
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 08 Tem 2010 20:01:19
Her İnsan Öldürür Gene De Sevdigini

Her insan öldürür gene de sevdigini
Bu böyle bilinsin herkes tarafından,
Kiminin ters bakışından gelir ölüm,
Kiminin iltifatından,
Korkağın öpücüğünden,
Cesurun kılıcından!

Kimisi aşkını gençlikte öldürür,
Yaşını başını almışken kimi;
Biri şehvet'in elleriyle boğazlar,
Birinin altındır elleri,
Yumuşak kalpli bıçak kullanır
Çünkü ceset soğur hemen.

Kimi pek az sever, kimi derinden,
Biri müsteridir, diğeri satıcı;
Kimi vardır, gözyaşlarıyla bitirir işi,
Kiminden ne bir ah, ne bir figan:
Çünkü her insan öldürür sevdiğini,
Gene de ölmez insan. 
 
Oscar Wilde
 
 

 

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 08 Tem 2010 22:23:37
MEHMET'İN ŞİİRİ

Sana çiçek getirdim dikkatini çekmek için,
Her sabah karşıladım;
bir gülücük görmek için, selam durdum en önde;
bir günaydın bekledim:
Okan'a gülümsedin; sanki beni görmedin...
Seni sevdim öğretmenim yine de seni sevdim,
bisikletim olsaydı inan sana verirdim...
Sabah kırağıda geldim,
buzda karda hep geldim;
Çok üşüdüm öğretmenim üşümüşsün demedin...
Didem hastalanmış Didem dedin Şebnem dedin,
Züleyha'yı Tolga'yı her fırsatta seversin...
Hasta oldum bilerek,
bunu hiç fark etmedin...
Sevgini kazanmayı bir tek ben beceremedim...
Kapılarda bekledim, tahtayı hep ben sildim;
bazen ayağa kalktım, kimi zaman eğildim,
gözümden yaş aktı bazen,
kendi kendime sildim,
sana yakın olmayı bir tek ben beceremedim...
Yedi binlere kadar yazın dedin,
Parmacıklarım tutuldu, yazmaktan vazgeçmedim...
Defterine baktın Aytuğ ile Figen'in,
Dokuz yaprak doldurdum, ödevimi görmedin...
Şiir verdin Nalan'a, Zühal'in resmini övdün,
Süreyya'ya güven verdin, beni hiç mi sevmedin?
Gücensem de öğretmenim,hiç kızmadım,
renk vermedim:
Arka sıradaki Mehmet; seni seven Mehmet'in...


Saim Metin

Çevrimdışı AKSA

  • Üyeliği İptal Edildi
  • 1.564
  • 2.847
  • 1.564
  • 2.847
# 08 Tem 2010 23:48:53
              MİRAÇ

Kapatın gözlerinizi
Ve karanlığı seyredin.
İşte böyle bir gece.
Mekke’de bir gece
Yorgunluk havada
Gariplik suda
Simsiyah bir sessizlik
Uyku bile uykuda.
Kâbe’nin hatîm kısmında
Yanı üzre yatan biri var
Yıl hüzün yılı
Ebu Talib yok
Yıl hüzün yılı
Vefakâr eş
Haticetül kübrâ yok.
Kâbe’nin hatîm kısmında
Yanı üzre yatan biri var
Teselli arayan kalp
Hüzünle çarpan kalp
O’nun kalbi.
Ve ayak sesleri
Yıldızlar ışıldıyor.
Bu ayak sesleri göklerden
Yol veriyor yıldızlar.
Semâdan inenler var.
İzin verseydi Allah
Kâinat inerdi yere
Çünkü Kâbe’nin hatîm kısmında yatan
Sultân-ı Levlâk’tır.
İzin verseydi allah
Âlemler inerdi yere
Oysa emir yalnız Cebrail’e
Ve yalnız Cebrail iner yere.
Kalk ya Rasulallah.
Semada Melekler seni bekler
Taif’te taşlanan yüzüne hasret
Alaya alınan sözüne hasret
Seni bekler melekler.
Yer yüzünde vefa yok mu?
Seni teselli edecek birini mi arıyor kalbin?
Sevdiklerin bir bir uçuyor mu elinden?
Davetini hafife mı aldılar?
Üzülme ve aç gözlerini
Öteler bekliyor seni
Bu gece kainat adını anacak,
Burak, senin için uçacak.
Aç gözlerini ya habiballah
Bu gecenin adına isra diyecek allah.
Ey yedi kat sema aç kapılarını,
Ve haber ver hasretle bekleyen Peygamberlere
De ki Hazreti Adem’e;
Salih oğul geliyor.
Söyle İsa’ya:
Kuytu köşelerde
Havarilerinle Allah’a sığınırken,
Bir adım ötedeymiş gibi kokusunu aldığın
Ve insanlığa gelişini müjdelediğin
Ahmet geliyor.
Yusuf’a, İdris’e, Harun’a söyle
Musa’ya deki:
Vasıflarına hayran olup da
Ümmetinden olmak istediğin
Salih kardeş geliyor.
Müjde ver İbrahim Peygamber’e:
Dua dua yalvarıp
Gelmesini istediğin oğul geliyor
Aç kapılarını ey yedi kat sema
Bu gelen Muhammed Mustafa
Cebrail yol gösterir
Ve yürür Sultanlar Sultanı
Bu nasıl bir yürüyüştür.
Bu nasıl bir eda?
İnci inci ter mübarek alınlarında
Baştan ayağa edep var
Attığı her adımda.

Sultanım,
Cennetler gösterilirken o gece
Ümmetini hayal ettin mi cennette?
Cehennemin alevleri selamlarken seni,
Gözyaşlarını gördü mü Cebrail?
Ümmetim dedin mi?
Sen unutmazsın bizi, bunda kuşku yok
Allah seni unutturmasın bize.

Yürüdü Rasulullah
Cebrail önde
Bir gece yürüyüşüyle
Yürüdüler… Yükseldiler.
Yükseldikçe yükseldiler.
Cebrail durdu birden,
Ya Rasulallah, benimle buraya kadar.
Efendimiz niçin diye sordu
Burası Sidre-i Münteha’dır
Bir adım daha atarsam, yanarım, kavrulurum.
Allah Rasulu, sordular:
Nasıl gidilir Sidre-i Münteha’da?
Cibril-i Emin cevap verdi:

Aşkla!
Aşkla gidilir ya Rasulallah!

Yürü sultanım yol senindir!
Aşk vadisinde mühür senin.
Söz senindir hal senindir.
Muhabbetin adı sensin.
Varlıkların tadı sensin
Yürü ve selamını ilet
Gözü yaşlı ümmetinin
Sensiz bunca yetimin
İlet selamını
Ahir zamanın ahını
Yüceler Yücesine ilet.

Sultanım!
Sen dönerken miraçtan
İlahi hediyelerle
Bizim için miraç olan
Beş vakit namazla,
Bakara suresinin son iki ayetiyle
Ve şirke düşmeyenin affedilebileceği müjdesiyle
Dönerken sen miraçtan
Biz ahir zamandan
Ebu Bekir edasıyla sesleniyoruz çağlara
“O söylediyse doğrudur”
Rasulullah söylediyse doğrudur.
Ve bir ayetin sıcaklığı sarıyor
Kainatin kalbini.
Her türlü noksanlıktan münezzeh olan Allah
Kulunu geceleyin Mescid-i Haram’dan alıp,
Kendisine bir takım ayetler gösterelim diye
Etrafını mübarek kıldığımız
Mescid-i Aksa’ya götürdü.
Çünkü, işiten ve bilen odur.

Çevrimdışı eseme

  • Uzman Üye
  • *****
  • 574
  • 787
  • 574
  • 787
# 09 Tem 2010 11:25:42
Her Şey Sende Gizli

Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin,
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kâr sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
..........
..........

 
 
Can Yücel
 

Çevrimdışı hercaihoca

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 1.394
  • 6.336
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 09 Tem 2010 11:37:53
OLVİDO

Hoyrattır bu akşamüstüler daima.
Gün saltanatıyle gitti mi bir defa
Yalnızlığımızla doldurup her yeri
Bir renk çığlığı içinde bahçemizden,
Bir el çıkarmaya başlar bohçamızdan
Lavanta çiçeği kokan kederleri;
Hoyrattır bu akşamüstüler daima.

Dalga dalga hücum edip pişmanlıklar
Unutuşun o tunç kapısını zorlar
Ve ruh, atılan oklarla delik deşik;
İşte, doğduğun eski evdesin birden,
Yolunu gözlüyor lamba ve merdiven,
Susmuş ninnilerle gıcırdıyor beşik
Ve cümle yitikler,mağluplar,mahzunlar...

Söylenmemiş aşkın güzelliğiyledir.
Kağıtlarda yarım bırakılmış şiir;
İnsan yağmur kokan bir sabaha karşı
Hatırlar bir gün bir camı açtığını
Duran bir bulutu,bir kuş uçtuğunu,
Çöküp peynir ekmek yediği bir taşı...
Bütün bunlar aşkın güzelliğiyledir.

Aşklar uçup gitmiş olmalı bir yazla
Halay çeken kızlar misali kolkola
Ya sizler! ey geçmiş zaman etekleri,
İhtiyar ağaçlı,kuytu bahçelerden
Ayışığı gibi sürüklenip giden;
Geceye bırakıp yorgun erkekleri
Salınan etekler fısıltıyla, nazla.

Ebedi aşığın dönüşünü bekler
Yalan yeminlerin tanığı çiçekler
Artık olmayacak baharlar içinde.
Ey ömrün en güzel türküsü aldanış!
Aldan, gelmiş olsa bile ümitsiz kış;
Her garipsi ayak izi kar içinde
Dönmeyen aşığın serptiği çiçekler.

Ya sen! ey sen! esen dallar arasından
Bir parıltı gibi görünüp kaybolan
Ne istersin benden akşam saatinde?
Bir gülüşü olsun görülmemiş kadın,
Nasıl ölümsüzsün aynasında aşkın;
Hatıraların bu yanma vaktinde
Sensin hep,sen, esen dallar arasından

Ey unutuş! kapat artık pencereni,
Çoktan derinliğine çekmiş deniz beni;
Çıkmaz artık sular altından o dünya.
Bir duman yükselir gibidir kederden
Macerası çoktan bitmiş o şeylerden.
Amansız gecenle yayıl dört yanıma
Ey unutuş! kurtar bu gamlardan beni.


Ahmet Muhip Dranas

 

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 09 Tem 2010 13:06:23
Ben seni sevdim mi? Sevdim, kime ne
Tuttum, ta içime oturttum seni
Aldım, okşadım saçlarını, öptüm
İçtim yudum yudum güzelliğini
...
Ben seni sevdim mi? Sevdim elbette
Bendeydi özlemlerin en korkuncu
Çıldırırdım sen ne kadar uzaksan,
Aşk değil, hiç doymayan bir şeydi bu

Ben seni sevdim mi? Sevdim doğrusu
Sevdikçe tamamlandım, bütünlendim
Biri vardı ağlayan gecelerce
Biri vardı sana tutkun; o bendim

Ben seni sevdim mi? Sevdim en büyük
En solmayan güller açtı içimde
Ömrümü değerli kılan bir şeydin
Sen benim bozbulanık gençliğimde

Ben seni sevdim mi? Sevdim, öyle ya
Bir çizgiye vardım seninle beraber
Ve bir gün orada yitirdim seni
Ben seni sevdim mi? Sevdim, ya sen beni

'ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN'

Çevrimdışı sevooş

  • Bilge Üye
  • *****
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 5.227
  • 18.478
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 09 Tem 2010 13:07:30
Ağlamak için gözden yaş mı akmalı?
Dudaklar gülerken, insan ağlayamaz mı?
Sevmek için güzele mi bakmalı?
Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?
Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır?
...Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?
Hırsızlık; para, mal mı çalmaktır?
Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?
Solması için gülü dalından mı koparmalı?
Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı?
Öldürmek için silah, hançer mı olmalı?
Saçlar bağ, gözler silah, gülüş, kurşun olamaz mı?

"Victor HUGO"

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK