Üç Aylar Ve Hayat Dersleri (2013)

Çevrimdışı gungors

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 748
  • 1.569
  • 1. Sınıf Öğretmeni
  • 748
  • 1.569
  • 1. Sınıf Öğretmeni
# 31 May 2013 13:54:00
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Hayırlı günler dilerim.

Hatırlatma için Allah (c.c.) razı olsun.
Sabah annemi hastahaneye yatırma işiyle uğraştığım için biraz gecikme oldu. Nasipse önümüzdeki günlerde guatr ameliyatı olacak. Bu sebeple bazı günler derslerimizde gecikmeler olabilir.
Hakkınızı helal edin.
Geçmiş Olsun Turgut Bey,
Allah şifa versin. Sayfayı takip ediyorum. Göremeyince merak etmiştim.

Çevrimdışı ilkblack

  • Üye
  • *
  • 11
  • 17
  • 11
  • 17
# 31 May 2013 14:40:59
Hocam Allah razı olsun

Çevrimdışı tekmen

  • Moderatör
  • *****
  • 21.697
  • 46.639
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 21.697
  • 46.639
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 31 May 2013 14:59:26
5 Hazıran Çarşamba-Mirac Kandili

Çevrimdışı bekir7133

  • Bilge Üye
  • *****
  • 3.785
  • 9.880
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 3.785
  • 9.880
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 31 May 2013 15:19:17
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Hayırlı günler dilerim.

Hatırlatma için Allah (c.c.) razı olsun.
Sabah annemi hastahaneye yatırma işiyle uğraştığım için biraz gecikme oldu. Nasipse önümüzdeki günlerde guatr ameliyatı olacak. Bu sebeple bazı günler derslerimizde gecikmeler olabilir.
Hakkınızı helal edin.
  Geçmiş Olsun Turgut Bey, Allah annenize şifa versin.

Çevrimdışı zeus83tr

  • B Grubu
  • 1.150
  • 2.156
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 1.150
  • 2.156
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 31 May 2013 18:45:17
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Hayırlı günler dilerim.

Hatırlatma için Allah (c.c.) razı olsun.
Sabah annemi hastahaneye yatırma işiyle uğraştığım için biraz gecikme oldu. Nasipse önümüzdeki günlerde guatr ameliyatı olacak. Bu sebeple bazı günler derslerimizde gecikmeler olabilir.
Hakkınızı helal edin.
Geçmiş olsun, Allah acil şifalar versin.

Çevrimdışı sebocan

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 32.896
  • 512.895
  • 32.896
  • 512.895
# 31 May 2013 18:53:13
Dudakla Bardak Arası

Eski Sisam krallarından Ancee adında bir zalim, yeni yaptırdığı bir bağa üzüm kütükleri diktiriyormuş. İşlerin bir an önce bitmesini sağlamak için kölelerini hiç dinlenmeden çalıştırıyormuş. O zavallı kölelerden biri, bir gün pek bitkin düştüğü için dayanamaz ve zalim krala ;

- Niçin bu kadar acele ediyorsunuz efendim? Siz bu bağın üzümlerinden yapılacak şarabı hiç bir zaman içemeyeceksiniz ki! deyivermiş. Kral biraz kızmışsa da sesini çıkarmamış. Nihayet gün gelip üzümler yetiştikten sonra, kral köleler de dahil herkesin toplanmasını emretmiş. Bir müddet sonra da o bağın üzümlerinden yapılmış şaraptan bir bardak getirilmesini emretmiş. Daha önce kehanet gösterisinde bulunan köleyi de huzuruna çağırtmış. Şarap bardağını eline alarak:
 - Söyle bakayım, benim bu şaraptan hiç bir zaman içemeyeceğimi tekrar iddia edebilir misin ? diye sormuş. Köle şöyle cevap vermiş:
- Belli olmaz efendim. İçebileceğinizi söyleyemem. Çünkü dudak ile bardak arasındaki mesafe çok uzundur. O arada başınıza neler gelebileceğini de bilemem!
Köle sözlerini bitirir bitirmez, içeri kralın adamlarından biri girmiş. Bir yaban domuzunun bahçeye girdiğini ve asmaları kırıp döktüğünü söylemiş. Kral elindeki bardaktan bir damla dahi içmeden hemen dışarı fırmalış. Bahçede domuzun bulunduğu yere koşmuş. Kral ve domus arasında öldüresiye bir mücadele başlamış. Sonunda yaban domuzu mızrak gibi dişleriyle, Sisam kralının karını yarıp ölümüne sebep olmuş. Kral bostanda, bardak masada kalmış...

Şu söz olayı güzel bir şekilde ifade ediyor: 'Nasip ise gelir Hint'ten Yemen'den, Nasip değil ise ne gelir elden?' Kalbinize yakın bulduklarınızı çantada keklik sanmayın. Sıkıca asılın onlara tıpkı hayata asıldığınız gibi... Çünkü onlarsız hayat da anlamsızdır.. Hayatı çok hızlı koşmayın, nereden geldiğinizi ve nereye gittiğinizi unutmayın. Hayatın bir yarış değil, her saniyesinin tadı çıkarılması gereken güzel bir yolculuk olduğunu aklınızdan çıkarmayın.
Dün tarih oldu... Yarın bir sır... Bugünün kıymetini bilin.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 01 Haz 2013 10:27:12
Hayırlı günler dilerim.

1 Haziran 2013 Cumartesi –  22  Recep 1434

HZ. ALİ ŞUURU

Bazıları Hz. Ali’ye Cemel savaşında karşılarına gelenlerin müşrik olup olmadığını sordular. “Hayır” diye cevap verdi Haydar-ı kerrar, “Onlar şirkten en çok sakınanlardı.”
“Peki, onlar münafık mıydı?” diye sordular bu kez. Yine ne güzel cevapladı “Hayır, münafıklar Allah’ı çok az zikreder.”
“Ya onlar kimlerdi?” dediklerinde ise, tarihi cevabı şu oldu;
“Bize cefa eden kardeşlerimizdi.”

ZÜBEYR’İN KATİLİNİ CEHENNEMLE MÜJDELEYİN

Amr İbn-i Cürmüz adlı bir münafık, Cemel savaşı sonunda Hz. Zübeyir bin Avvam efendimizi, namaz esnasında kalleşce arkasından vurarak şehid etmiş ve kendi aklınca Hz. Ali’den mükâfat almak üzere gelmiş “Ben Safiyye’nin oğlunu öldürdüm” demişti.
Bunun üzerine Hz. Ali (kv) gözyaşları içinde ona şu cevabı gönderdi; “Ben bizzat Resulullahtan duydum; “Safiyye’nin oğlunu katledeni siz cehennem ile müjdeleyiniz ” Varın, İbn-i Cürmüz’ü nâr(ateş) ile tebşir edin..

Not: Cemel ve Sıffin Savaşları ile ilgili olarak Ahmed Cevdet Paşa diyor ki; “İmam-ı Azam Ebu Hanife hazretlerinden mervidir ki, “Hz. Ali’nin emir ve nehiyleri malumumuz olmasa, bagiler hakkında ne muamele olunmak lazım geleceğini bilemezdik.”
Kaynaklar:
1-İslam’da İhtilaf Usulü-Prof. Dr. Cabir Alevani-Risale Yayınları-İst–1991
2-Kısas-ı Enbiya, cilt:1- Ahmed Cevdet Paşa-Bedir Yayınevi- İst-1966


Kişisel not: Annemin rahatsızlığı ile ilgili yaptığım açıklamaya istinaden dua eden tüm forumdaşlarıma teşekkür ederim. Rabbim tüm müslümanlardan razı olsun.

Çevrimdışı ılgın01

  • Uzman Üye
  • *****
  • 2.100
  • 6.273
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 2.100
  • 6.273
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 01 Haz 2013 11:14:48
ALLAH RASULU s.a.v BUYURUYOR Kİ;
 
Nerede olursan ol Allah'a karşı gelmekten sakın. Yaptığın bir kötülüğün ardından bir iyilik yap ki , o kötülüğü yok etsin.İnsanlara güzel ahlakın gereklerince davran.
 
(Tirmizi)


Yüreğini 'SECDE' ile nikahlayamazsan kalbini hüzünden boşayamazsin .

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 02 Haz 2013 15:52:16
Hayırlı günler dlerim.

2 Haziran 2013 Pazar  –  23  Recep 1434

HZ. ÖMER’İN BİR  ÖNGÖRÜSÜ

Abdullah İbn-i Abbas der ki; “Bir gün Ömer’in yanına vardım.  Kendisini gamlı ve düşünceli gördüm. Dedi ki; “Hilafet meselesi hakkında ne yapacağımı bilmiyorum. Kalkıp oturuyorum. Bu babta mütehayyirim.”
Dedim ki; “Ali’ye meyil ve rağbetin var mı?” Dedi ki; “Ali bu işe ehildir. Fakat, mizacında biraz mizaha meyil vardır. Ve benden sonra o halife olursa, muhakkak ki sizi bildiğiniz Hak yoluna sevk ve teşvik eder düşüncesindeyim.

Dedim ki; Osman hakkında reyin nedir?

Dedi ki; “Onu halef bıraksam İbn-i Ebi Muayt’ın oğlunu insanların başına bela eder. Arap da ona(Hz.Osman’a) iltifat etmez olur. Nihayet kendisinin boynu vurulur. Vallahi ben onu halife seçsem öyle yapar, Arap da böyle yapar.”
Ahmet Cevdet Paşa diyor ki; Yani, Osman halife olursa, ana bir kardeşi olan Velid  bin Ukbe bin Ebi Muayt’ı istihdam eder. Arap da onun bu gibi adamları ileri geçirmesinden nefret duyarak ve nihayet kendisinin katline sebeb olur demektir. Bu da Hz. Ömer’in bir kerametidir ki, aynıyla zuhur etmiştir.

Çevrimdışı osman acar

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.156
  • 1.453
  • 1.156
  • 1.453
# 02 Haz 2013 19:59:50
“Allahümme bariklena fi Recebe ve Şaban ve belliğna Ramazan”

 “Allah’ım bize Recep ve Şabanı mübarek kıl ve bizi Ramazana ulaştır.” Âmin.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 03 Haz 2013 18:48:02
Hayırlı günler dilerim.

3 Haziran 2013 Pazartesi  –  24  Recep 1434

MEMURLARIM ARASINDA MÜNAFIK VAR MI?

Bir gün Hz. Ömer, Resulullah’ın sır katibi ve münafıkları kendisine gizlice haber verdiği Hz. Huzeyfe’nin önüne çıkmış, ona bütün samimiyetiyle şu soruyu sormuştu; “Allah aşkına söyle, Resulullah’ın sana haber verdiği münafıklar arasında ben de var mıyım?”
Bu kanı donduran sual karşısında Hz. Huzeyfe gözyaşlarına boğulmuş ve güçlükle “hayır” cevabını verebilmişti.
Bir başka gün koca halife şu soruyu yöneltti Hz. Huzeyfe’ye; “benim memurlarım içinde münafık var mı?” o da “evet, biri var” deyince “o kimdir” diye sordu. Huzeyfe(RA); “Kim olduğunu söylemem” dedi. Lakin  Hz. Ömer’in ilhamen o zatı keşfedip, görevine son verdiği mervidir.

Çevrimdışı turgutkuzan

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
  • 4.439
  • 3.070
  • Öğrenci Velisi
# 04 Haz 2013 10:37:23
Hayırlı günler dilerim.

4 Haziran 2013 Salı  –  25  Recep 1434

BİR MÜSLÜMANIN ÖLMESİNE KARŞILIK

Enes Bin Malik diyor ki; “Ömer bin Hattap bana;
-Bir şehri kuşattığınızda ne yaparsınız diye sordu. Ben;
-Deriden bir zırh giydirip bir adamı şehre göndeririz dedim.
-Ya o gönderdiğiniz adam taşa tutulursa?
-O zaman ölür dedim. Bunun üzerine Ömer şunları söyledi; “Hayır, sakın böyle yapmayın. Nefsim yed-i kudretinde olan Allah’a yemin olsun ki, bir Müslüman’ın ölmesine karşılık, içinde dört bin asker bulunan bir şehrin feth edilmesini istemem.”

Çevrimdışı bahrii66

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 251
  • 445
  • Müdür Yetkili
  • 251
  • 445
  • Müdür Yetkili
# 04 Haz 2013 10:52:34
Peygamber efendimizin mucizeleri
1- Muhammed aleyhisselamın mucizelerinin en büyüğü Kur’an-ı kerimdir.

2- En büyük mucizelerinden biri de, Mirac mucizesidir.

3- Meşhur mucizelerinin en büyüklerinden biri de, Ay’ı ikiye ayırmasıdır. Bu mucize, başka hiçbir Peygambere nasip olmamıştır. Muhammed aleyhisselam elli iki yaşında iken, Mekke’de Kureyş kâfirlerinin elebaşıları yanına gelip, (Peygamber isen Ay’ı ikiye ayır) dediler. Muhammed aleyhisselam, herkesin ve hele tanıdıklarının, akrabasının iman etmelerini çok istiyordu. Mübarek ellerini kaldırıp dua etti. Allahü teâlâ, kabul edip, Ay’ı ikiye böldü. Yarısı bir dağın, diğer yarısı başka dağın üzerinde göründü. Kâfirler, Muhammed bize sihir yaptı dediler. İman etmediler.

Bu mucize ile ilgili âyet-i kerimenin meali şöyle:
(Kıyamet yaklaştı, Ay yarıldı. Onlar [müşrikler] bir mucize görünce hemen yüz çevirirler ve "Eskiden beri devam ede gelen bir sihir [büyü] derler.) [Kamer 1,2]

4- Muhammed aleyhisselam, bazı gazalarında, susuz kalındığı zaman, mübarek elini bir kaptaki suya sokmuş, parmakları arasından su akarak, suyun bulunduğu kap devamlı taşmıştır. Bazen seksen, bazen üçyüz, bazen binbeşyüz, Tebük Gazasında ise, yetmiş bin kimsenin hepsi ve hayvanları, bu sudan içmişler ve kullanmışlardır. Mübarek elini sudan çıkarınca akması durmuştur.

5- Hayber gazasında, önüne zehirlenmiş koyun kebabı koyduklarında, (Ya Resulallah, beni yeme, ben zehirliyim) sesi işitildi.

6- Medine’de, mescid-i nebevide dikili bir hurma kütüğü vardı. Resulullah hutbe okurken, bu direğe dayanırdı. Buna Hannane denirdi. Minber yapılınca, Hannane’nin yanına gitmedi. Ondan ağlama seslerini, bütün cemaat işittiler. Minberden inip, Hannane’ye sarıldı. Sesi kesildi. (Eğer sarılmasaydım, benim ayrılığımdan kıyamete kadar ağlardı) buyurdu.

7- Mübarek eline aldığı çakıl taşlarının ve tuttuğu yemek parçalarının arı sesi gibi, Allahü teâlâyı tesbih ettikleri çok görülmüştür.

8- Bir gün, bir köylüyü imana davet etti. Müslüman bir komşumun vefat etmiş kızını diriltirsen, iman ederim dedi. Mezarına gittiler. İsmini söyleyerek kızı çağırdı. Kabir içinden ses işitildi ve dışarı çıktı. (Dünyaya gelmek ister misin?) buyurdu. (Ya Resulallah! Dünyaya gelmek istemem. Burada babamın evindekinden daha rahatım. Müslümanın ahireti, dünyasından daha iyi) dedi. Köylü bunu görünce, hemen imana geldi.

9- Tirmizi ve Nesai’nin (Sünen) kitaplarında diyor ki, iki gözü a’ma bir kimse gelip, ya Resulallah, Allahü teâlâya dua et, gözlerim açılsın dedi. (Kusursuz bir abdest al! Sonra Ya Rabbi! Sana yalvarıyorum. Sevgili Peygamberin Muhammed aleyhisselamı araya koyarak, senden istiyorum. Ey çok sevdiğim Peygamberim Muhammed aleyhisselam! Seni vesile ederek, Rabbime yalvarıyorum. Senin hatırın için kabul etmesini istiyorum. Ya Rabbi! Bu yüce Peygamberi bana şefaatçi eyle! Onun hürmetine duamı kabul et!) duasını okumasını buyurdu. Adam, abdest alıp dua etti. Hemen gözleri açıldı. Bu duayı Müslümanlar, her zaman okumuşlar ve maksatlarına kavuşmuşlardır.

10- Medine’de, minberde hutbe okurken, bir kimse, ya Resulallah! Susuzluktan çocuklarımız, hayvanlarımız, tarlalarımız helak oluyor. İmdadımıza yetiş dedi. Ellerini kaldırıp, dua eyledi. Gökte hiç bulut yokken, mübarek ellerini yüzüne sürmeden, bulutlar toplandı. Hemen yağmur başladı. Birkaç gün devam etti. Yine minberde okurken, o kimse, ya Resulallah! Yağmurdan helak olacağız deyince, Resul aleyhisselam, tebessüm etti ve (Ya Rabbi! Rahmetini başka kullarına da ihsan eyle!) buyurdu. Bulutlar açılıp, güneş göründü.

11- Cabir bin Abdullah diyor ki, çok borcum vardı. Resulullaha haber verdim. Bahçeme gelip, hurma yığınının etrafında üç kere dolaştı. (Alacaklılarını çağır, gelsinler!) buyurdu. Her birine hakları verildi. Yığından bir şey eksilmedi.

12- Bir kadın, hediye olarak bal gönderdi. Balı kabul edip, boş kabı geri gönderdi. Kap bal ile dolu olarak geri geldi. Kadın gelerek, (ya Resulallah! Hediyemi niçin kabul etmediniz?Acaba günahım nedir?) dedi. (Senin hediyeni kabul ettik. Gördüğün bal, Allahü teâlânın hediyene verdiği berekettir) buyurdu. Kadın çocukları ile aylarca yediler. Hiç eksilmedi. Bir gün yanılarak balı başka bir kaba koydular. Oradan yiyerek bitirdiler. Bunu, Resulullaha haber verdiler. (Gönderdiğim kapta kalsaydı, dünya durdukça yerlerdi, hiç eksilmezdi) buyurdu.

Çevrimdışı bahrii66

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 251
  • 445
  • Müdür Yetkili
  • 251
  • 445
  • Müdür Yetkili
# 04 Haz 2013 10:57:03
Allahü teâlâ, Habibini belalardan korurdu. Ebu Cehil, Resulullahın en büyük düşmanı idi. Kâbe-i muazzama yanında namaz kılarken, alçak Ebu Cehil, tam zamanıdır diyerek, bıçakla üzerine yürümek isterken, hemen geri dönüp kaçtı. Arkadaşları, niçin korktun dediklerinde, Muhammed ile aramızda ateş dolu bir hendek gördüm. Birçok kimse beni bekliyorlardı. Bir adım atsaydım, yakalayıp ateşe atacaklardı. Bunu Müslümanlar işitip, Resulullah efendimize sorduklarında, (Allahü teâlânın melekleri, onu yakalayıp parçalayacaklardı) buyurdu.

Çevrimdışı bahrii66

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 251
  • 445
  • Müdür Yetkili
  • 251
  • 445
  • Müdür Yetkili
# 04 Haz 2013 10:57:41
Resulullah efendimiz bir gün abdest alıp, mestlerinden birini giyip, ikincisine mübarek elini uzatırken, bir kuş geldi. Bu mesti kapıp havada silkti. İçinden bir yılan düştü. Sonra kuş mesti yere bıraktı. Bugünden sonra, ayakkabı giyerken, önce silkelemek sünnet oldu.


 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK